Adalet Menzili
Download 1.1 Mb. Pdf ko'rish
|
Adil Yakubov - Adalet Menzili
Adil Yakubov
95 adam? Dilinin ucundaki ne?. Ama onun çehresine bakan bir kişi, bayrağında adalet simgesi taşıyan bu kuruluşun başında bulunan şu adamın niyetinin iyi olmadığını hemen anlayabilirdi. Mercanay, bunu düşünmekten bile korkuyordu. Sonunda: — Ağacan! - dedi yalvarmaklı bir sesle.- Sözlerinizden ne demek istediğinizi anlayamadım. Açık konuşun, ağacan!.. — Söylesem… - Mir Celalov yine lafı ağzında gevelemeye başladı ve alnını kaşıyarak loş odanın kapısına bir göz attı. - Ama laf aramızda kalsın. Ağzından çıkacak en ufak bir söz iftira olarak kabul edilir.. İftira edenlerin başına gelecekleri de siz bilirsiniz.. Mercanay şaşkın şaşkın başını salladı: — Evet, evet anladım ağacan, anladım.. — Anladıysam, biraz para lazım! Kocanızın işini halletmek için lazım bu para.. Mercanay, içindeki isyanı zar zor bastırıp Mir Celalov’un yüzüne baktı ve: — Ne kadar? - diye fısıldadı. — Ha., evet.. - Mir Celalov biraz düşünüp alnını kaşıdıktan sonra. - Sizin öğretmen olduğunuzu da nazar-ı itibare aldık, çok değil, elli bin olsa yeter!- dedi. Mercanay bir çığlık attığının farkına bile varmadı. Mir Celalov yüzü kireç gibi olup tekrar kapıya doğru baktı: — Niye bağırıyorsun? Söyledim ya, ağzını açmayacaksın diye! — Elli bin! - dedi Mercanay sanki onun söylediklerini işitmemiş gibi. - Peki ama nerden bulacağız bu kadar parayı? — Kocanızı kurtarmak istiyorsanız, bulursunuz! Ahırda koyunların var.. — Vardı. Yüz koyunumuz vardı. O yangında telef olan koyunların yerine verelim deyip.. Mir Celalov bıkkın bir şekilde elini salladı: — Eşin dostun vardır herhalde? - diye sordu. — Var ama elli bin!.. — Ya o atınız? - diyerek Mercanay’ın sözünü kesti Mir Celalov: - Adalet Menzili Adil Yakubov 96 Volga’yla değiştirdiğiniz at! Kaldırgaç mı diyorsunuz, maldırgaç mı her neyse? — Kaldırgaç, - dedi Mercanay sakince. — Satmaya kalksanız havada yirmi bin verirler.. — Kaldırgaç.. - diye mırıldandı Mercanay. - Zavallı oğlum ne yapar onsuz? Canından çok sever onu yavrucuğum! — Canından çok severmiş! - diye çıkıştı Mir Celalov.-Herhalde sana koca, oğluna baba değil, mal mülk gerekmiş! Demek kocanızın başına geleceklere karşı dünya malı sizin için daha değerli ha? Mercanay bitkin bir vaziyette: — Yok, yok, öyle demeyin, ağacan! - diye yalvardı.-Benim malı mülkü düşündüğüm falan yok..Yalnız.. — Yalnız ne? — Yalnız.. - Mercanay ağzı kurumuş gibi bir yutkundu. - Sizler suçsuz bir adamı aklamak için rüşvet istiyorsunuz. Mir Celalov öfkeden kudurmuş bir hal aldı: — Defol! İyiliğe karşı kötülük! Senin gibi taş kalpli bir kadını da ilk defa görüyorum, çık odamdan! Mercanay son ümidinin de lip-lip sönüp gittiğini görünce tekrar “ağacan’larla işi tatlıya bağlamak istiyordu ki, o an koridordan rap rap ayak sesleri işitildi ve kapı sertçe açılarak içeri Şaranavski ile savcı kıyafetli bir başka kişi girdi.. Şaranavski, bir Mercanay’a, bir Mir Celalov’a şöyle bir ters ters baktıktan sonra, suratını asarak karanlık odaya doğru ilerledi. Mercanay apar topar yerinden kalktı. — Yoldaş Şaranavski!.. Şaranavski başını çevirip bakmadı bile. Kıvırcık saçlı başını dikerek azametli bir şekilde karanlık odaya daldı. Bu arada Mir Celalov öfkeli bir ses tonuyla Mercanay’a “Çık!” deyip, işaret parmağıyla dış kapıyı gösterdi: — Çık dışarı! Çıkacak mısın yoksa polis mi çağırayım? Mercanay gözlerinden süzülen yaşlarla önünü göremez bir halde sarhoş adımlarla odadan çıktı.. Adalet Menzili Adil Yakubov 97 |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling