Küresel kentler hızlı Nüfus Artışı ve Kentleşme
Download 126.85 Kb.
|
akbar tarjiima 2
Küresel Kentlerin Ağ Bağlanırlığından Dünya Şehir-Sisteme
Küresel kent ağı modeli, bütün kentlerin ağlar üzerinde birer düğüm noktası olmalarının altını çizmekte ve en önemlisi de kentler arasında hiyerarşik bir yapıdan çok yatay ve bağımlılık ilişkilerinin var olduğunu savunmaktadır (Taylor, 2004’ten akt. Konak 2013). Bu karşılıklı bağlılık ve bağımlılık ilişkisinin tamamına Dünya Şehir-Sistem adını vermek mümkündür. Küresel kent ağı, tipik olarak düğümler (node/nodül) ve bağlantılardan meydana gelmektedir. Küresel kent ağının birbirine eklemlendiği düğüm noktaları ise kentlerdir. Dolayısıyla kentlerin önemini belirleyen onların “küresel ağ bağlanırlığı” düzeyidir. Bağlantıları ise bir kent ile diğer bütün kentler arasındaki insan, bilgi, para ve madde akışları olarak tanımlamak mümkündür. Küresel kent ağı birçok ağdan meydana gelmektedir. Ağ içinde bir düğümün en iyi ölçümlerinden biri onun bağlanırlığıdır. Bir kentin, küresel kent ağı içinde diğer bütün kentlerle birbirine bağlanabilme derecesi ise o kentin “küresel ağ bağlanırlığı” olarak tanımlanmaktadır (Taylor ve Catalano 2001’den akt., Konak 2013: 154). Küresel şehir yaklaşımından dünya şehir sisteme geçişi hazırlayan bir düşünür olarak John R. Short’ün öncülüğünde bir grubun yaptığı From World Cities to Gateway Cities (Short ve diğ., 2000: 317-340) isimli makale çalışması da kayda değerdir. Bu makale, Gelişmekte Olan Ülke (GOÜ)’lerin hızla küresel işlevler edinmekte olan büyük nüfuslu şehirlerine işaretle Geçiş Şehirleri (Gateway Cities) kavramını literatüre kazandırması bakımından önemlidir. Şehirlerle ilgili kapsamlı ve yaygın yapısal gelişmelerin, artık onları sadece ‘Küresel Şehir’ler teziyle açıklayan yaklaşımları, açıklayabilirliği gittikçe daha da noksan yaklaşımlar haline getirdiği görülmüştür. Kentor, Smith ve Timberlake’in belirttiği gibi; bugün dünya üzerindeki şehirleşmeyi anlamak, şehirlerarasındaki yapısal benzerliklerin ve bunlar içindeki sosyal değişmelerin dünya-sistemvari süreçleri tarafından nasıl etkilendiğini gösteren bir ‘ağ tabanlı ilişkiler’ bakışını gerektirmektedir (Kentor ve diğ., 2004). Bu yaklaşımlardan en çok öne çıkanları; J. Friedman’ın World City Hierarchy söylemi; A. King’in Global Network of Cities ifadesi; S. Sassen’in Transnational Urban System formülasyonu; D. Smith ve M. Timberlake’in World City System isimlendirmesi; F.-C. Lo ve Y.-M. Yeung’un Global Urban Network betimlemesi (Taylor ve diğ. 2002a: 2367), Smith ve Timberlake’in Cities in Global Matricies denklemi ve son olarak P. J. Taylor’ın World City Network formülleştirmeleridir (Taylor 2001). Dünya Şehir-Sistemle ilgili en önemli makale çalışmalarını İngiltere’nin Loughborough Üniversite’si Coğrafya Bölümü’nden Peter J. Taylor, İtalya’nın Calabria Üniversitesi’nin Siyaset Bilimi ve Sosyoloji Bölümü’nden G. Catalano ve Taylor ile aynı bölümden D. R. F. Walker yapmışlardır. Makale çalışmaları seri halinde üç tanedir. İlki sadece P. J. Taylor’a aitken; diğer iki makale üç akademisyenin ortak ürünüdür. Serinin ilk makalesi “Specification of the World City Network” başlığıyla 2001 yılında Geographical Analysis isimli dergide yayımlanmıştır (Taylor, 2001). Bu makalede Taylor, dünya üzerindeki şehirlerin günümüzde ulaştığı sosyal sisteme işaretle kendi kullandığı isimlendirme ile Dünya Şehir Ağı (World City Network)’nın 1980’li yıllardan itibaren farklı düşünürler tarafından farklı şekillerde gündeme getirildiğini vurgulamaktadır. Bununla beraber çalışmasında isimlerini sıraladığı düşünürlerin hiç birinin Dünya Şehir Ağını tam olarak belirleyemediklerine dikkat çekmekte ve bu belirlemenin yapılmaması durumunda Dünya Şehir Ağı ile ilgili detaylı çalışmalar yapma imkânının olamayacağını ifade etmektedir. Taylor, Dünya Şehir Ağının sosyal bir sistem ve bu ağın kilit aktörlerinin küresel şirketler olduğunu vurgulamaktadır. Bununla beraber, Dünya Şehir Ağını açıklayan küresel şirketler değil, bunların şehirleri merkez edinerek gerçekleştirdikleri faaliyetler, akışlar ve bağlantılardır. Şehirler, bu şirketler sayesinde küresel düzeyde ve muhasebe, finans, reklâm, sigorta, yönetim ve hukuk danışmanlığı gibi alanlarda hizmet akışlarını gerçekleştirmekte ve bu akışların kesiştiği noktalar olmaktadırlar. Makalede Taylor, şehirleri söz konusu kesişme noktalarının kendi aralarında meydana getirdikleri bir sistem çerçevesinde incelemekte ve bu incelemenin somut hale gelebilmesi için her bir küresel şirketin, şehirler üzerinden dünyayı saran şubelerini ve işlevlerini esas almaktadır. Taylor ikinci makaleyi Measurement of World City Network (Taylor ve diğerleri, 2002: 2367-2376) başlığıyla ve yukarıda isimleri verilen diğer çalışma arkadaşları ile ortaklaşa yapmıştır. Urban Studies dergisinde yayımlanan makalede Taylor, bir önceki makalesinde tespit ettiği ama ortaya koymadığı küresel büyük şirketlerin şube ağı ve işlevleri odaklı çalışmasını, diğer isimlerle birlikte, burada gerçekleştirme imkânı bulmuştur. İnceleme nesnesini üç seviyede tasnif etmiştir. Birinci seviye, adına Nodal Level dediği küresel akışların düğümlendiği yerler olarak şehirlerdir. İkinci seviye, Internodal Level diye isimlendirdiği ve küresel akışların düğümlendiği şehirlerin tamamını göz önüne alan seviyedir. Üçüncü seviye ise, adına Subnodal Level dediği küresel şirketlerdir. Bu makalede dünya üzerinde en fazla ofis ağı ve işlevi bulunan 100 şirketi, bunların faaliyet gösterdiği 316 şehir denkleminde incelemeye tabi tutmaktadır. Taylor ve arkadaşları bu yüz şirketi belirlerken bir şirketin dünya üzerinde en az 15 şehirde ofisinin bulunmasını ve bu şehirlerden en az biri veya daha fazlasının dünyanın üç şehir öbeğinden Amerika, Batı Avrupa ve Pasifik Asya’da bulunması şartını aramışlardır. Küresel şirketlerin yukarıda isimleri sayılan hizmet alanlarına sayısal dağılımları ise; 18 muhasebe, 15 reklâm, 23 bankacılık ve finans, 11 sigorta, 16 hukuk ve 17 yönetim-danışmanlık şirketi şeklinde olmuştur. Taylor ve arkadaşları bu yapıyı Küreselleşme ve Dünya Şehirleri 100 ifadesine işaretle “GaWC 100” (Globalization and World Cities 100) şeklinde formüle etmişlerdir. Belirlenen bu 316 şehirden hangilerinin en fazla şirket şubesi bulundurduğuna ve işlem hacmi ortaya koyduğuna bakılarak her birine 0.1 ile 0.9 arası puan verilmiştir. 0.2 ile 0.9 arasında en fazla puanı alan 123 şehir esas alınarak, bu şehirlerin dünya üzerine dağılımı Şekil-1’de olduğu gibi 5 kategoride görsel bir tabloya kavuşturulmuştur. Tabloda görüldüğü gibi, 0.89 ile 0.9 ve üzeri puan alarak en koyu tonda gösterilen New York ve Londra dünya ekonomisinin en önemli, dünya şehir ağının da en merkezi sosyal kesişme noktaları olarak tespit edilmiştir. Diğer 121 şehir ise, diğer dört kategoriye farklı sayılarda ve daha açık tonlarda dağılmışlardır. Tabloda da görüleceği üzere, dünya şehir ağının ağırlıklı merkezlerini Kuzey Amerika, Avrupa ve Güney-doğu Asya oluşturmaktadır ki, Taylor ve arkadaşları bir sonraki makalelerinde bu yapıyı da bir simulasyon eşliğinde ifade etmişlerdir. Taylor, Catalano ve Walker, grubun ikinci ve serinin üçüncü makalesini Exploratory Analysis of the World City Network (Taylor ve diğ., 2002b: 2377-2394) başlığıyla 2002 yılında Urban Studies dergisinde yayımlatmışlardır. Bu çalışma öncekine göre sınırları daha belirli ve hedefleri daha kesin, detaylı bir araştırmadır. Üçüncü makale, ikinci makalenin bir tür devamıdır. Zira bu makalede, yine önceki makaledeki 100 şirket ve araştırma sonucunda asgari puanı toplayabilen 123 şehir esas alınarak, çalışma daha bir belirginleştirilmiştir. İkinci makaledeki 316 şehirden geriye kalanlar araştırma dışında tutulmuştur. Çünkü bu şehirlerin bazıları birçok şirket söz konusu olduğunda sıfır puan çekmiş, diğerleri de istenen asgari puanı toplayamamıştır. 100 şirketin 123 şehre uygulanması suretiyle elde edilen zengin veri kümesi çeşitli şekillerde değerlendirilmiştir. İkinci makalede yapılan ve burada şekil-1’de gösterilen veri değerlendirme biçimi, şehirler bu kez ikili ve beşli kümelere ayrıştırılmak suretiyle yeniden düzenlenmiştir. Bununla beraber, dünya şehir sistemin yapısını ortaya koymayı hedefleyen tasarım burada özellikle üzerinde durulması gereken veri değerlendirme biçimidir. Buna gere dünya şehir sisteminin yapılanışı kabaca üç ayrı kategoride tasarlanmıştır. Bunlar sırasıyla dış çeper, iç çeper ve iç çeper içinde yer alan dört ayrı şehir öbeği içerisinde düşünülen kategorilerdir. Dış çeper içinde bir kısım Kuzey Avrupa şehirleri ve Riyad, Kuveyt, Kahire, Nairobi, Lagos, Johannesburg ve Cape Town gibi gelişmekte olan ülkelerin şehirlerinden oluşan 32 şehir bulunmaktadır. İç çeperin içinde ama yine iç çeperin içinde yer alan dört şehir öbeğinin dışında ise, başta New York olmak üzere, Barselona, Madrid, Sidney, Mexico City gibi nispeten daha bağlantısız Amerika, Avrupa ve Avustralya şehirlerinden oluşan 12 şehir yer almaktadır. İç çeperin içindeki dört şehir öbeğinden ABD şehir öbeği hariç diğerlerinin dörder tane şehri iç çeperin dışında kalmaktadır. Türkiye’den sisteme dâhil olabilen tek şehir olan ve Pasifik Asya grubunda düşünülen İstanbul da bu kategoridedir. Bu grupta İstanbul’un yanı sıra Moskova, Bombay, Dubai gibi, adeta ne olursa olsun sisteme dâhil edilmek istenmeyen şehirler bulunmaktadır. Son olarak, iç çeperin içinde yer alan dört şehir öbeği gelmektedir. Bunlardan ABD (United States) bölgesinde 25 şehir bulunmakta, sadece Vancouver aynı zamanda Eski İngiliz Sömürgeleri (Old Commonwealth) bölgesindeki şehirler grubunda da yer almakta ve her iki grup arasında kesişim kümesini teşkil etmektedir. Böylece Vancouver hariç tutulursa, dördü iç çeperin dışında yer almak üzere, Old Commen Wealth bölgesi grubunda 17 şehir bulunmaktadır. Yine dördü iç çeper dışında olmak üzere Euro-Germen bölgesinde 18, Pasifik Asya bölgesinde 20 şehir bulunmaktadır. Dünya Şehir-Sistem’le ilgili diğer bir önemli makale çalışmasının yazarları California Üniversitesi’den David A. Smith ve Kansas Üniversitesi Sosyoloji, Antropoloji ve Sosyal Çalışma Bölümü’nden Michael Timberlake’dir. Smith ve Timberlake, 1995 yılında Urban Studies dergisinde yayımlanan ve Conceptualising and Mapping the Structure of the World System’s City System (Smith 1995: 287-302) başlığını taşıyan makalesinde, şehirleşme özerine çalışan önemli düşünürlerin dünya üzerindeki büyük şehirlerin üretim, tüketim, değişim ve kontrolle ilgili rollerine vurgu yapan çalışmaları hakkında geniş bir malumat sunmaktadır. Literatürle ilgili detaylı bilgi sunumundan sonra, küresel şehirler arasındaki ekonomik, siyasi, sosyal ve kültürel sistematik bağlantıların, beraberinde kendine has bir dünya sistemini de ortaya çıkardığı fikrini ileri sürmektedir. Her iki yazarın daha sonra, Utah Üniversitesi’nden Jeffrey Kentor öncülüğünde kaleme aldıkları Measuring Globalization in the World-System’s City System: A Reseach Agenda (Kentor ve diğ. 2004) başlıklı ortak makale çalışması da burada anılmaya değerdir. Kentor, Smith ve Timberlake, makalede kısa bir literatür değinisi yaptıktan sonra, hiyerarşik bir şehir-sistem incelemesi yapmaktadır. Şehir ve şehirleşmenin bir türev olarak görülmesi yerine, onların bir küresel ağ içerisinde en temel noktalar olarak görülmesi gerektiğini vurgulamaktadırlar. Şehirlerin meydana getirdiği sistemik yapının görünür kılınabilmesi için havayolu taşımacılığı ve yolcu akışına dikkat çekmektedirler. Bu konuda yapılmış önemli çalışmalardan örnekler vermektedirler (Geniş bilgi için bakz. Alptekin 2012). Konuyla ilgili önemli bir başka makaleyi, daha önceki bir makalede ismi geçen Roberto Capello kaleme almıştır. Capello (2000: 1925-1945), The City Network Paradigm: Measuring Urban Network Externalities isimli makalesinde başka makalelerin birçoğundan farklı olarak, şehirlerarasındaki hiyerarşiden çok bunlar arasındaki ilişkiye, rekabete, etkileşime ve sinerjiye vurgu yapar. Makalesinde, 1930 ve 1940’lı yıllarda şehirlerle ilgili olarak gündeme getirilen merkezi bölge modeli (central place model)’ne karşı son on yıllarda şehir ağı paradigması (the city network paradigm)’nın önem kazanmaya başladığını belirtmekte, kendisi de bu paradigmanın detaylarını ortaya koymaya çalışmaktadır. Merkezi bölge modelinde, pazarın bir bölgesel ağırlık merkezi tarafından kontrolü öngörülürken; şehir ağı paradigması mesafe engeline rağmen, şehirlerarasındaki uzak mesafeli rekabete ve işbirliğine işaret etmektedir. Yazar, şehir ağı paradigmasının üç unsur üzerine oluştuğunu tespit etmektedir. Bunlardan ilki ağ (the network element) unsurudur. İkincisi ağı görülür kılan elementler (the network externality element) iken; üçüncüsü işbirliği (the co-operation element) unsurudur. Sonuç olarak, şehir ağı paradigmasının, daha önce dile getirilen ve sadece hiyerarşi tipi ilişkileri öngören merkezi bölge modelinden farklı olarak, günümüz şehir ilişkileriyle ilgili bir arketip (archetype) olarak görülebileceği belirtilmektedir. Konuyla ilgili iki önemli makale de, California Üniversitesi, Dünya Sistemleri Araştırma Enstitüsü’nden Christopher Chase-Dunn’a aittir. İlkini Andrew Jorgenson (2002a) ve ikincisini E. Susan Manning (2002b) ile birlikte kaleme almıştır. Settlement Systems: Past and Present isimli ilk makalesinde şehir sistemlerinin özünde birer insan ilişkileri ağından ibaret olduğunu vurgulamakta ve konuyla ilgili kaynaklara ulaşılabilecek bazı internet site adresleri vermekte; metnin sonunda, geçmişte ve son yıllarda yapılan çalışmalardan oluşan uzun bir bibliyografya sunmaktadır. C. Chase-Dunn, E. Susan Manning (2002: 379-398) ile birlikte kaleme aldığı ve 2002 yılında Cross-Cultural Research isimli dergide City Systems and World Systems: Four Millenia of City Growth and Decline başlığıyla yayımlanan ikinci makalesinde, şehir birimli sistem yaklaşımlarına tarihsel bir perspektif sunmaktadır. Buna göre, dört bin yıllık şehir tarihi içerisinde şehirlerin yükselişiyle bölgelerin ve toplumların ekonomik, siyasi ve askeri güç bakımından yükselişleri ve alçalışları incelenmektedir. Makalede, dünya üzerindeki şehirler Doğu Asya, Batı Asya, Avrupa, Kuzey Afrika ve Güney Asya esas alınarak karşılaştırılmaktadırlar. Bunlardan özellikle Güney Asya ile Avrupa şehirleri ve Doğu Asya şehirleri ile Batı Asya ve Kuzey Afrika şehirleri, aralarındaki güç bakımından eşzamanlı değişiklikler göz önünde bulundurularak karşılaştırılmaktadır. Download 126.85 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling