yola düşmüş diye duydum. İşte o yüzden kaktım geldim...
Şimdi karımla mahkemelik olduk. Rahmetlinin zamanında
olsaydı...
—
Böyle şeyler katiyen olmazdı. Rahmetli sağ olacaktı ki,
görecektin sen, bu hale hiç gelir miydik...
Adam, oturduğu sıradan kalktı. Parktan çıktı. Daha önce hiç
geçmediği yollara saptı. Az ötede toplanmış kalabalığa
yöneldi.
—
Ne var, ne olmuş? diye sordu.
—
Yapı çökmüş de...
—■ Yeni mi?
—
Yok. Bir hafta, on gün oluyormuş...
Şişman bir adam,
—
Neyse ki,can kaybı yokmuş... dedi.
Yanındaki kısa boylu,
Herşey bozuldu, herşey... dedi. Çimentolar bozuk, demirler
eksik, rüşvetle ruhsat verilir, para yedirip plân
onaylatırlar... Elbette çöker. Biz arada bir çökenlere değil,
neden öbürleri çöküp başımıza yıkılmıyor diye şaşalım...
Şişman adam,
—
Hey gidi hey, dedi, rahmetlinin zamanında yapı çöktüğü
hiç duyulmuş mu?
Kısa boylu,
Do'stlaringiz bilan baham: