Radyo ve televizyon üst kurulu çocuklardan Televizyona Mektup


Download 1.63 Mb.
Pdf ko'rish
bet132/187
Sana18.11.2023
Hajmi1.63 Mb.
#1784047
1   ...   128   129   130   131   132   133   134   135   ...   187
Bog'liq
E39051EB-8232-4CF7-8B7F-8560E3FE3FFA

Hatice PÜSKÜLLÜ 
8/A Sınıfı
Akören Köyü Ümit Aksun İ.Ö.O. - Silivri / İSTANBUL 


Televizyona Mektup 
Sevgili Televizyon
Ben yedinci sınıf öğrencisiyim. Seninle doğduğumdan beri tanışıyoruz. İlk dikkatimi 
çeken renkli, müzikli reklamlardı. Onları iki gözümü kırpmadan izlerdim. Hatta annem daha 
küçükken reklamları seyrederek yemek yedirdiğini söylüyor. Daha sonraları bütün kanallardaki 
çizgi filmler, benim arkadaşım olmuştu. 
Günümüzde sen bizim vazgeçilmez bir konuğumuz oldun. Aslında seni seviyorum, seni 
seyretmeye başlayınca dünyadan kopmuş gibi oluyorum. Bazen ablam sesleniyor 
duymuyorum, yapmam gerekli işleri unutuyorum. Akşamları ailemle sohbet etmek istiyorum, 
sen konuştuğun için biz susuyoruz. Sen söylüyorsun biz dinliyoruz. Sen her geçen gün kendine 
bağlıyorsun bizleri. Hayatımızın vazgeçilmezi oluyorsun. Kendine tutsak ediyorsun. En 
kıymetli şeyimizi vaktimizi bizden alıyorsun. Seninle vaktin nasıl geçtiğinin farkına 
varamıyoruz. Seni çok mu eleştirdim bilmiyorum ama doğru söylediğimi sende biliyorsun. 
Senin zararlarını yine senin ekranlarından öğreniyoruz. Hırsızlığı, saygısızlığı, şiddetli 
hareketleri senden öğreniyoruz. Sen cesaretlendiriyor, bazen suça itiyor sonra da sahip 
çıkmıyorsun. Aslında sen iyi bir arkadaş değilsin. Bazen bizi mutlu eden haberler veriyorsun. 
Dünyanın dört bir bucağından haber veriyor, bilgi ve kültürümüze katkıda bulunuyorsun. 
Eğitici programlar da sunuyorsun. Bizi uyarıyor, kumandan elinizde beni iradenizle iyi amaçlar 
için kullanabilirsiniz diyerek kendini biraz affettiriyorsun. Bu yönünle seni bazen takdir 
ediyorum. Seni evimizin başköşesinde bulunduruyoruz. Dünyaya açılan sihirli bir sandıksın. O 
sandıktan eğitim, bilgi, kültür aşılansın. Güzellikler paylaşılsın! 
Süeda Nur KERİMOĞLU 
7/D Sınıfı 
Süleyman Türkmani İ.Ö.O. - KIRŞEHİR 


TELEVİZYONA MEKTUP 
Sevgili Televizyon, 
Sen, önemli bir aygıtsın. Her ne kadar “Aptal Kutusu”, “Boş İşler Müdürlüğü” denilse 
de sana, hayatımızın büyük bir bölümünde yer alıyorsun. İncelenmeye, üzerinde çalışılmaya, 
sorgulanmaya değersin bunun için. 
Seni bir ülke gibi düşünüyorum. Çünkü içinde birçok insan, birçok hayat 
barındırıyorsun. İnsan ve toplum için var olmuşsun sanki bizim için çalışıyorsun. Haber alıp 
vermeyi, iletişim kurmayı, olayları yeri ve zamanında yaşamayı, kimi zaman sevinmeyi, 
üzülmeyi, gülmeyi, soru sormayı, eğlenmeyi sağlıyorsun bizlere. 
Her şeyden çok beğendiğim yanan çocukla çocuk, gençle genç, yetişkinle yetişkin, 
yaşlıyla yaşlı olabiliyorsun; yani tüm yaş gruplarına rahatça ulaşabiliyorsun. Hatta anne ve 
babaların acil servisi olup çocukları oyalayıp eğlence dünyasına gönderiyorsun onları. Hiçbir 
çocuk karşı koyamıyor sana. Çok etkilendiğimiz büyücü kadın bile olabiliyoruz ekranına 
yaklaşıp saçlarımızı çekince sen. Biz büyüdükçe ülken de, insanların da değişiyor sanki. 
Haberler veriyorsun, daha farklı konulara değiniyorsun.
Bizim için başka ne işlere yarıyorsun? 
Televizyon yeni bir yıldır. Yeni yıla tüm dünya seninle girer. Televizyon; coşkudur, 
paniktir. Saati kaçacak diziye yetişmenin paniği içinde, tüm zorlukları aşmaktır. Tutulan 
takımın galip gelmesiyle sevinçten deliye dönerek koltukta zıplamaktır. Kalp spazmı geçirterek 
ölüme sebep olabilir, böylece yastır. Gülmekten tıkanıp alamadığımız son nefes ile karşısında 
can vermektir. Ekranında “Şok Haber!” gülmekten televizyon karşısında ölen...” diye 
haberimiz bile çıkabilir. 
Kimi insanlar herkesten çok seninle zaman geçiriyor. Bu yüzden bağımlılık yapıyorsun. 
Bir kerecik görmedik mi seni, içimizi fareler ordusu kemirmeye başlıyor. Reklam yayınlarınla 
bizi alışveriş yapmaya yönlendiriyorsun kesemizi boşaltıyorsun. Yalnız kalmaya da hiç 
gelemiyorsun. Karşında şekerleme yaptığımızda ya ilgilenmiyoruz seninle diye uyandırıyorsun 
ya da kalk yerine git diyorsun. Bazen hırçınlaşıyorsun, sertleşiyorsun ama bitkilerden sonra en 
hisli varlık da olabiliyorsun. Biraz da numaracısın. Bozuldun diye korkuyoruz ama içini veya 
dışını okşadık mı yine eski haline geliyorsun. 
Kimi zaman yararlı bir kutusun, kimi zaman zararlı. Ben, eğitici ve öğretici, kimi zaman 
eğlendirici yönünü seviyorum; ama her şeyden biraz olmalı sende diye de düşünüyorum. Birçok 
insan, birçok hayat nasıl yaşatılır sonra? 

Download 1.63 Mb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   128   129   130   131   132   133   134   135   ...   187




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling