Radyo ve televizyon üst kurulu çocuklardan Televizyona Mektup
Download 1.63 Mb. Pdf ko'rish
|
E39051EB-8232-4CF7-8B7F-8560E3FE3FFA
Abdullah ELHAN
7/B Sınıfı Bahçeşehir Şehit Mehmet Armağan Alper İ.Ö.O. - YOZGAT Sevgili televizyon, Geldiğin gün hayatımıza renk kattın. Çocukluk hayallerimizi süsledin. Üzüntümüz, sevincimiz seninle şekillendi. Bazen saatlerimiz seninle şenlendi, seninle güzelleşti. Tabi ki bazı değerlerimizi unutturdun. Sen olmadan kimin bir derdi, bir sıkıntısı var konuşulurdu. Eskiden dedeler, nineler bize masal anlatırdı; ama şimdi kimse kimsenin sorunuyla uğraşmıyor, kimisi takımı kaybetti diye ağlıyor kimisi de dizideki karakterin sonuna çözüm arıyor. Hiçbirimiz “Acaba bugün babamın günü nasıl geçmiş?”, “Abim sınavını iyi yapmış mı?” diye düşünmüyor veya düşünse de diziye, maça, habere ara veremediğimiz için sorma zahmetinde bulunmuyoruz. Ayrıca eskiden dedeler, nineler vardı hayatımıza yol gösteren tatlı ihtiyarlar. Oysa şimdi onlar da yok çünkü sen çile değerlerimizi yok ettin. Bir ananın, bir babanın, bir çocuğun üstünde ne kadar emeği olduğunu unutturdun. Gelinleri kaynanalara, kaynanadan gelinlere kışkırttın. Artık bırakın sevgiyi, saygıyı bir çatıyı bile paylaşamaz oldular. Ama bu değerlerin zevkine bazen biz televizyon bağımlıları da varabiliyoruz. Mesela elektrikler kesilip sen olmayınca yapacak iş olmadığından birbirimize sorular sorup, birbirimizi anlamaya çalışıyoruz. Bayramları ise nineleri, dedeleri görüp hal hatır sorup onların tatlı masallarını dinleme zevkine koyuluyorduk ki artık bayramlarda tatillere çıkılmaya başlandı. Hep sen ve o göz alıcı reklamların yüzünden. Yaz tatillerinin suyumu çıktı sanki? Hem bayram bizim maneviyatımızdı. Büyüklerin elleri öpülüyor, küçüklere şekerler verilir, küsler barıştırılır, fakirlere yardım edilir. Bir başka konu artık çocuklarını senin karşında yiyip bitiriyorlar. Gerçi bazı anne babalar bundan memnun. Artık kimse kimseye güvenmiyor, çünkü suç oranları tavan yaptı. Komşuluk değerlerimizi bile unuttuk. Kim kimin nesi bilmiyoruz. Neyse bu kadar kötü yanın yeter birazda iyi yönünden bahsedeyim. Mesela senin aktarmaların olmasa Amerika’daki mali krizden, Çin’deki aşırı nüfus artışına veya Filistin’deki vahşetten nasıl haber alabiliriz. Veya o vazgeçilmez dizilerin olmasa akşamlarımızı nasıl geçirirdik. Eğitim programların olmasa biz nasıl bilgi sahibi olabiliriz. “Bize ayrılan sürenin sonuna geldik.” hep böyle demez mi programlar. Ben de böyle kalıplaşmış bir söze benzer bir sözle bitireyim sözümü. Sana yazdığım mektubun sonuna geldim. Şunu anladım: “Seni doğru kullanmasını bilene iyi ama yanlış kullanana ise çok kötüsün.” Bu kadar eleştiriden sonra bana küsmemişsindir inşallah. Çünkü ailecek sana çok ihtiyacımız var. Sen olmadan nasıl geçecek boş zamanlar... Download 1.63 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling