Kur’ân-ı Kerîm’in yedi harf üzere (‘alā sab‘ati a ḥruf) indirildiğini bildiren
Neden Başka Bir Sayı Değil de Yedi
Download 0.51 Mb. Pdf ko'rish
|
S ZL KOMPOZ SYON, YAZILI KOMPOZ SYON VE YED HARF HAD S [#36855]-31230
Neden Başka Bir Sayı Değil de Yedi
Ḥ arf? İbnu’l-Cezerī , alimlerin ekseriyetinin Arap kabilelerinin yedi temel grupta toplandığı ya da hali hazırda yedi ‘saf’ lehçe (al-luğāt al-fu ṣ ḥ ā) bulunduğu ve hadiste kastedilenin bu lehçeler olduğu kanaatinde olduklarını söyler. Ona göre her iki anlayış da destekleyici delilden yoksun boş bir iddiadan başka bir şey değildir. Bir başka grubun ise ‘yedi’ kelimesiyle bizzat bu sayının kastedilmesi ge- rekmediği, bunun yerine genişlik ve kolaylık anlamına geldiği ve dolayısıyla Allah Teālā’nın bununla ilgili müsaadesi olduğu sürece kişilerin Kur’ān’ı Arap diyalektlerinden herhangi biriyle okuyabileceği görüşünde olduklarını söy- 86 İbnu’l-Cezerî, Naşr, i. 25. SÖZLÜ KOMPOZİSYON, YAZILI KOMPOZİSYON VE YEDİ HARF HADİSİ 353 ler. Araplar 7, 70 ve 700 sayılarını her zaman bizzat karşıladıkları miktarlar için değil, daha büyük miktarları ve/veya herhangi bir miktarı kastetmeksizin mübalağa maksadıyla kullanmışlardır. Allah Teālā söyle buyurur: ‘bir tanenin yetmiş başak verdiği gibi’ (K. 2. 261), ve ‘onların bağışlanması için yetmiş defa yalvarsan da’ (K. 9. 80); Hz. Peygamber (s.a.v.) de iyi amellerin sevabından bahsederken söyle buyurmuştur: ‘yedi yüz kata kadar çıkar veya daha fazlası- na’ 87 . Karşıt-delil teşkil edebilecek bir hadis literatürde yer almasaydı bu görüş isabetli olabilirdi İbnu’l-Cezerī ’ye göre. Söz konusu hadiste Cebrāil (a.s.) Kur’ān’ı bir harfe göre ilettiğinde Mikāil (a.s.) Hz. Peygambere daha fazla- sını istemesini önerir. Hz. Peygamber bunun üzerine Allah’tan ümmetine kolaylık sağlamasını ister Cebrāil (as) de Kur’ānı iki harfe göre iletir. Mikāil (a.s.) yine Allah’tan daha fazlasını istemesini önerir, o da Allah’tan ümmetine kolaylık sağlamasını ister ve Cebrāil (a.s.) üç harfe göre iletir ve yedi harfe ulaşıncaya dek bu şekilde devam eder. Fakat Ebū Bekra’nın rivayetinde şöyle denir: ‘Mikāil’e (a.s.) baktım, o susunca son sayıya ulaşıldığını anladım’, bu hadise göre genel bir miktar yerine muayyen bir sayının kastedildiği anlaşıl- maktadır 88 . Bize göre ‘yedi’ sayısıyla genel bir miktarın ifade edildiği, yani sınırlı dü- zeyde bir çeşitliliğin kastedildiği fikri geçerliliğini korumaktadır, zira harf sa- yısının altı ya da sekiz değil de yedide sonlandırılmasının sebebini ‘sınırlı dü- zeydeki çeşitliliği’ hiçbir sayının yedi sayısından daha iyi ifade edemeyeceğine bağlayacak bir görüş ileri sürülebilir. Başka bir deyişle hadis sonuçta müsaade edilmiş ‘yedi düzey’- ‘yetmiş düzey’ veya ‘yedi yüz düzey’ yerine- miktarında bir değişkenliğin hala var olduğunu anlatır. İbnu’l-Cezerī , çoğunluğun görüşü olan ‘yedi diyalekt’ tezi ile azınlığın görüşü olan ‘yedi farklı içerik kategorisi’ açıklamasını bir kenara bırakarak meseleyle ilgili kendine has anlayışını ortaya koyar ve şöyle der: Bu hadsin müşkül tabiatı hakkında otuz yıl kadar bir süre düşündüm ve nihayet Allah bana doğru olmasını ümit ettiğim bir anlayışı gösterdi. Bütün kıraat çeşitlerini – bunlar güvenilir ( ṣa ḥ ī ḥ ), standart dışı (şāz), sağlam olma- yan ( ḍ a‘īf) ya da reddedilmiş (munkar) rivayetler olabilir – ve aralarındaki farklılıkları dikkate aldım ve bütün kıraatleri içine alan yedi varyasyon türü taksimatı yapılabileceğini gördüm. 87 Bkz., örneğin, en-Nevevī, An-Navavī’s Forty Hadith [= Matn al-araba‘īn al-navaviyya] (çeviri Ezzeddin Ibrahim ve Denys Jonson-Davies; Dımaşk: The Holy Koran Publishing House, 3. Baskı, 1977), 116-17 (hadis numarası 37). 88 İbnu’l-Cezerî, Naşr, i. 26. |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling