Islomiddin xolmurodov dinleme metinleri
Download 212.19 Kb.
|
dinleme
11C - (s. 186)
23. yüzyılın başlangıcı ve insanoğlu Mars’ta tam kapsamlı bir koloni oluş-turdu. Elbette bu kolay olmadı. Mars’ta bizler istilacıyız ve kızgın kızıl gezegen bize savaş açtı. Doğasını, yakıcı radyasyonunu, jilet gibi keskin havasını ve ölümcül toz fırtınalarını kullanarak buradaki hayatın sürekli bir mücadele olmasını sağlıyor. Peki neden uzayda yaşamak için çabalıyoruz ki? Bu cesur öncüler neden güvenli terrafirmada bir arada kalamadı? Biz en az iki gezegenlik bir tür olmalıyız. Başka bir deyişle bütün yumurtalarımızı aynı sepete koymak fazla tehlikeli. Mars bizim en yakın komşumuz. İyisiyle kötüsüyle sevgili dünyamıza en çok benzeyen gezegen ve en çok imkâna sahip olan gezegen. Güneşe en yakın dördüncü gezegeni, insanların evrendeki ikinci evi için nihai hedefi haline getiren, sadece 25 saatlik günleri ve benzer mevsim yapısı değil. Mars’ı gelecekteki kolonimiz için kaçış noktamız haline getiren, özellikle bir sebep var. Astronotlarımızın başlıca görevlerinden bir tanesi enerji bulmak. Ve ayaklarının altında bir enerji formu bulunuyor. Donmuş toprağın içinde. Mars yüzeyinin altında donmuş su bulunuyor. Bu suyu içmek için arıtabiliriz. Ayrıca roket yakıtı üretmek için oksijen ve hidrojeni ayırabiliriz. Ve bu sayede Mars’taki kolonimize enerji sağlayacak yakıt hücreleri yapabiliriz. Mars güneşten aşağı yukarı bir buçuk astronomik birim uzakta. Dünya ise bir birim uzakta. Yani fazladan bir yarı mesafe uzakta demek. Orası daha karanlık ve Mars’taki gökyüzü bu kadar mavi de-ğil, kırmızı. Bunun sebebi her yerde bulunan paslanmış toz ve sürekli esen rüzgârlar. Bu yabancı dünyayı biraz ev gibi hissettirebilmek için yolcularımız yanlarında yapay ekosistemler getirmiş. Ancak bu bitkiler sadece rahatlık sağlamak için orada bulunmuyor tabi. Habitat için kapalı bir ortam yaratmak ve bunu korumak konusunda önemli rol oynuyorlar. Mars’ta yiyecekten daha fazlasını yetiştireceğiz. İhtiyacımız olan oksijeni bitkilerden sağlayacağız. Bitkiler de ihtiyaçları olan karbondioksiti almış olacaklar. İnsanlar ve bitkiler arasında çok güzel bir sinerji oluşacak. Bu simbiyotik ilişki Mars hayatının her yönüne yansıyor. Tıpkı dünyadaki bir akvaryum gibi bütün kaynaklar geri dönüştürülüyor ve hiçbir şey harcanmıyor. Dünyadaki bir akvaryumu düşünün. İçinde balıklar ve büyüyen yosunlar var. Bunu kapatabilseniz çok güzel bir yiyecek ve atık döngüsü elde edebilirsiniz ve atıkları yenilenebilir kaynaklara dönüş-türebilirsiniz. Karbondioksit ve oksijende olduğu gibi. Aynı şekilde besinler de. Balıklar yosunları yiyor ve katı atık atıyorlar ve bunlar sudaki bakteriler tarafından parçalanıyor ve bunlar da tekrar yosunlar tarafından tüketilen besinlere dönüşüyor. Bir akvaryumun aksine taze deniz suyu, taze hava desteği yapamayacağız. Uzayda yaşayan insanların, kendi kendine yeten çevre sanatında uzmanlaşmış olması gerekecek. Ekolojik hayat, bütün suyu, bütün havayı geri dönüştüren döngüleri destekliyor. Bunu iyi yaptıkları takdirde bir akvaryumdaki balıklar kadar mutlu olmaları gerekir. Download 212.19 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
ma'muriyatiga murojaat qiling