Kompozisyon Örnekleri Türkçe Öğretimi Seyahate Tutkunum Tolkunay manasova


Anneme Mektup - Ayçürök Davlyanova


Download 130.37 Kb.
bet13/33
Sana09.03.2023
Hajmi130.37 Kb.
#1255377
1   ...   9   10   11   12   13   14   15   16   ...   33
Bog'liq
Kompozisyon Örnekleri

Anneme Mektup - Ayçürök Davlyanova
Sevgili Anneciğim
Merhaba. Benim güzel annem. Ben sizi çok özledim. Nasılsınız? İyi misiniz? Ne haber? Babam, ablam, erkek kardeşlerim iyiler mi? Köydekiler ve kardeşlerim iyiler mi? 
Ben iyiyim. Ben güzel günler geçiriyorum. Çünkü Bişkek güzel. Şehirde insanlar kalabalık. Bişkek’te güzel yerler çok. Bu yerdeki insanlar Rusça konuşuyor, ben Rusça’yı çok bilmiyorum, ama Ruslar ile biraz konuşuyorum. Bişkek’te hava soğuk. Güzel yerlerden biri Cal semti. Ben burada yurtta kaldım. Yurtta her bir şey güzel. Yurdun altında güzel çiçekler, spor sahası var. Ben beşinci katta, 53 numaralı odada beş kız ile yaşıyorum. Onlar ile güzel günler geçiriyoruz. Onlar güzel kızlar.
Ben üniversitede Türkçe öğreniyorum. Derslerim iyi. Üniversite yurttan biraz uzak. Bunun için ben üniversiteye servis ile gidiyorum.
Babam ve ablam, erkek kardeşlerimi çok özledim. Onlara selam.
Ben sizden uzaktayım. Onun için ben sizi çok çok sevdiğimi, çok özlediğimi anladım. Bize 20 Eylülde öğrenci kimlikleri verildi. Ben mutluydum. Çünkü ben Manas üniversitesinin öğrencisi oldum. Ama biraz mutsuzdum. Çünkü siz yanımda olduğunuzda, ben çok mutlu oluyordum.
Biz hafta sonları güzel yerleri, parkları geziyoruz. Bu gezilel sayesinde hem yeni yerler görüyorum, hem de yeni arkadaşlar ediniyorum.
Bizim25 Kasımda sınavımız oluyor. Ben sınava hazırlanıyorum. 
Siz ne yapıyorsunuz? Köydekileri çok özledim. Küçük erkek kardeşimi çok çok özledim. Köyde hava nasıl?

Şehire ne zaman geliyorsunuz? Sizi çok bekliyorum.


Kızınız Ayçürek.


Çevremizi Koruyalım - Begimay Cumaşova
O gün güneşli bir gündü. Hava çok güzeldi. Ben dağın tepesine çıktım. Ben şehrin gürültüsünden çok uzaktaydım. Orada kimse yoktu, sadece kuşların seslerini duyuyordum. Gözlerimi kapattım rüzgarın benim yüzüme doğru estiğini hissettim. Etrafıma baktım, ne kadar güzeldi. Sonra kendime sordum, “Bu dünyaya niçin geldik?” Hepimiz dünyaya öğrenmek, paylaşmak, sevmek, teşekkür etmek ve fedakarlık yapmak için geldik. Hiçbirimiz bu olağanüstü deneyimin ne zaman biteceğini bilemeyiz. Bu güzellik her an elimizden alınabilir. Bizim tabiatımız ne kadar güzel. Çevremize bakınız, yaprakları kıpırdatan hoş bir meltem sesi veya düşen bir sonbahar yaprağına yansıyan bır sabah ışığı... Bunlar hayatı dolduran şeylerdir. Hayatı, dünyayı sevmemiz için konulmuş küçük şeylerdir bunlar.
Ama bakınız, şimdi yavaş yavaş mahvoluyor. Bunun sebebi ne? Veya daha doğrusu kim? Evet, insan. Yüzyıllarca bu dünyanın sayısız nimetlerinden faydalandı. Ama şimdi aynı dünyayı ölüme mahkum ediyor.
Havanın, suyun kirlenmesi, yeraltı sularının kirlenmesi, türlerin yok olması, eroziyon, fasil yakıtların azalması, insan faaliyetlerinden kaynaklanan iklim değişikleri, tehlikeye açık, ender bulunan ve yavaş üreyen ekosistemlerin ortadan kalkması, kirlenme ile ortaya çıkan, gittikçe artan ve engellenemeyen sorunlarımızdır.
Suyun kirlenmesinin sebebi fabrikalardır. Fabrikalar kimyasal şeyleri okyanuslara atıyorlar. Sonra okynustaki hayvanlar ölüyorlar. Göl kenarında yaşayan insanlar yani balıkçılar ölen balıkları tutuyorlar, bu yüzden onlar para kazanamıyorlar ve böylece gidiyor.
Çevremizin kirlenmesinin ikinci sebebi teknolojidir. Hayatımız artık kolay keşfedilen her şey insan hayatını etkiliyor. Evlerimizde yemek pişirmek, bulaşık yıkamak, çamaşır yıkamak, odaları süpürmek artık az zaman alıyor. Hava durumuna bile çare var. Sıcak veya soğuk havada klimalarla sıcarlığı ayarlayabiliyoruz.
Teknoloji ulaşım araçlarını da etkiledi. Otomobiller, otobüsler, uçaklar bizi istediğimiz yere götürüyor. Ama bunların da zararları var. Mesela, bilgisayar. Bilgisayarın karşısında çok oturursak gözlerimiz bozulabilir. Bazı insanlar bilgisayara bağımlı olabilirler. Cep telefonların da insanın sağılığına zararı var. Kullandığımız parfümün de zararı var. Kullandığımız buzdolaplarından sere gazları çıkıyor. İnsanlar pikniğe gittiği zaman orada eğleniyorlar, yemek iyiyorlar sonra çöpleri bırakıp gidiyorlar. Böyle olmaz!!! Eğer her insan böyle yaparsa ne olacak? Fabrikalar kağıt yapmak için binlerce ağaç kesiyorlar. Ama ağaçlar bize oksijen veriyorlar. Ne kadar çok ağaç olursa o kadar iyi olacak.
Böyle yapmamalıyız. Çöpleri yere atmamalıyız, yerleri kirletmemeliyiz, doğaya zarar vermemeliyiz. Bizim gezegenimiz bizim evimiz, evimizi kirletmeyelim, onu koruyalım!!!

Download 130.37 Kb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   9   10   11   12   13   14   15   16   ...   33




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling