Orhan pamuk
Download 1.5 Mb. Pdf ko'rish
|
Cevdet Bey ve Ogullari ( PDFDrive )
BİR EV DAHA
Ayazpaşa'daki apartman katının kapısını açan hizmetçi, Ömer'e yemeğe oturmak için beklenildiğini söyledi. Paltosunu aldıktan sonra, onu iyi aydınlatılmış bir salona soktu. Ömer daha önceden bir kere gördüğü milletvekili Muhtar Bey'le çocukluğunu ha tırladığı kızı Nazlı ve milletvekilinin kızkardeşi Cemile Hanım ile bayramlaştı. Sonra Muhtar Bey'in tanıttığı öteki konukla, başka bir milletvekiliyle selâmlaşarak hazır olan sofraya oturdu. Sofraya oturulur oturulmaz, asık suratlı hizmetçi yemeği getirdi ve şundan bundan konuşulmaya başlandı. Ömer buraya, Cemile Hanım'a, karışık bir miras sorunu yüzünden ortaklaşa sahip oldukları Üsküdar'daki bir evin biriken kirasını almaya gelmişti. Sabah bu amaçla eve telefon etmiş, telefonu açan milletvekili de onu akşam yemeğine beklediklerini söylemişti. Ama yemeğe onu çağırmasına rağmen, milletvekili onunla fazla ilgilenmiyor, arkadaşıyla son siyasi dedikoduları gözden geçiriyordu. Ömer de delikanlının kendisine kalmasından hoşnut olan Cemile Hanım'la sohbet ediyordu. Cemile Hanım ellisini geçmiş, hiç evlenmemiş, neşeli bir kadındı. Ortak ta nıdıkları, akrabaları anmaktan hoşlanıyordu. "Alebru Teyzen'ler Çamlıca'ya taşındılar. Sabri Enişten emekli oldu. Ne yapıyor, biliyor musun? Eski para koleksiyonu! İlk zamanlar eğlence diye başlamış, sonra kendini kaptırmış. Şimdi her gün Kapalıçarşı'ya iniyormuş. Erenköy'deki arsasını satmış. Çünkü gümüş para alıyor durmadan. Alebru Teyzen çok üzülüyor, ama ne yapsın? Alebru Teyzen'i sen hatırlıyorsun, değil mi?" Ömer bir yandan Cemile Teyze'yi dinliyor, bir yandan mil letvekillerinin konuşmasına kulak kabartıyor, arada bir de gö zünün ucuyla Nazlı'ya bakıyordu: "Hatırlıyorum tabii!" "Tabii hatırlayacaksın." Nazlıya döndü Cemile Hanım: "Hatırlamazsın ama, sen de bizimleydin, bir yıl baharda Ihlamur'a gitmiştik. Kıra eğlenceye, şimdi piknik denen şey... Alebru Teyzen Ömer'i çok severdi... Şimdi de sever ya... Tabii sen onu aramazsın. Niye aramıyorsun bakayım? Büyükleri ihmal ediyorsunuz. Bilseniz onlar sizi gördükleri zaman nasıl sevinirler." "Vakit olmuyor ki teyzeciğim!" "Vakit olmuyormuş! Ne diyordum?" Cemile Hanım zeytinyağlı yemek gelene kadar akrabaları andı, milletvekilleri de siyasetten sözettiler. Zeytinyağlı yemek ortaya konunca Muhtar Bey Ömer'e döndü: "Siz İngiltere'deydiniz, değil mi?" dedi. Sonra dönüp mil letvekili arkadaşına baktı. Bakışları, "Gel şu ilginç delikanlıyı birlikte inceleyelim!" diyordu. "İngiltere'deydiniz! Nasıl oraları?" "İyi, efendim!" "Çok güzel! Yani siyasi durum? Bu ltalyan-Habeş harbi için ne diyorlar?" "Ben siyaseti yakından izleyemedim, efendim!" "Ah, işte genç kuşak böyle! Benim kız da böyle!" "Ben siyaseti yakından izleyebildiğim kadar izliyorum baba!" dedi Nazlı. "Evet, seni beğeniyorum!" dedi milletvekili. Sonra sözlerini unutmak istiyormuş gibi başını salladı. Ömer'e döndü: "Peki bizi nasıl görüyorlar orada?" Download 1.5 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling