Orhan pamuk
Download 1.5 Mb. Pdf ko'rish
|
Cevdet Bey ve Ogullari ( PDFDrive )
215
"Yok, yok, laf olsun diye söyledim! Zaten canım hiçbir şey istemiyqr! Bu sıcakta konuşmak bile yorucu!" "Öyle! Sana aşağıdan, buzdolabından bir şey getireyim mi? Söyleyeyim de Nuri'ye bir limonata yapsın!" "Nuri yoktur ki. Alışverişe, kahveye, bir yere gitmiştir. Hem canım bir şey çekmiyor!" Refik neşeyle: "Biliyor musun, benim geldiğimi kimse gör medi!" dedi. "Çıngırak çalmasın diye duvann üzerinden atladım. Arka kapı^Jiıutfak kapısı açıklı. Hırsız girse hiç kimsenin ruhu bile duymayacak!" Perihan cevap vermedi. Sandalyeden kalkıp komodinin küçük taburesine oturdu. Bunu yaparken birkaç dikkatli adım atması gerekmişti. Çocuk için yeni alınan küçük karyola odaya konunca eşyaların yeri değişmiş, zaten pek fazla büyük olmayan oda tıkış tıkış dolmuştu. Refik Perihan'a bakıyor, bir şey söylemesini bekliyor, neşesinin söndüğünü farkediyordu. Bir süre sonra: "Zaten bu cıvık halim de çok gülünçtü!" diye düşündü. "Demin bir şey diyordun. Bugünlerde bir tuhafmışım?" "Bilmem! Önemli bir şey değil. Aklıma geldi de söyledim!" "Canım, çekinme, söyle." "Ne bileyim, tuhafsın işte!" Perihan bir süre kendi kendine mırıldanarak kelime aradı. Sonra: "Dengen!" dedi. "Eski dengen yok üstünde. Belki yanıhyorum. Aklıma geldi, söyledim!" Refik, "Demek dengesizleştim!" diye düşündü. Son günleri gözden geçirdi: "Ne yaptım?" Belki biraz fazla içki içtim. Surat astım! Abuk sabuk konuşur oldum, ama bunlar o kadar önemli mi? Başka ne yaptım?" Düşünüyor, aklına başka bir şey gel miyordu. Biraz utanarak: "Babam öldü!" dedi. Perihan: "Haklısın!" diye mırıldandı. Refik heyecanla: "Sonra bir kızım oldu!" dedi. "Şaşkınım herhalde!" Perihan: "Kızm olması niye seni şaşırttı?" dedi. Başını hafifçe yukarı kaldırmıştı. Refik boş bulundu: "Şaşırttı işte! Bir çocuğum olacağı hiç aklıma gelmezdi. Kanlı canlı bir çocuk! Tuhaf bir şey..." Yatakta yatan çocuğa bakmamaya dikkat ederek "Beklenmedik bir şey, canım, anlaşana!" dedi. Sesinin perdesinden korktu, ama ekledi: 216 "Bir yığın sorumluluk!" Perihan ses çıkarmıyordu. Ne düşündüğü de anlaşılmıyordu. Refik bir haksızlığa uğradığını düşünerek, birdenbire: "Ben bundan sonra işe gitmeyeceğim!" dedi ve şaşırdı: "Bu kadar da değildi yahu aklımdaki!" diye düşündü, ama içinde şimdi böyle bir şey söylemeye, yalnız söylemeye değil, yapmaya da hakkı varmış gibi bir duygu vardı. Bu hakkı nereden çıkardığını bil- miyordu, ama bu duygunun varlığından emindi: "Hayatımda başka şeyler de olsun istiyorum artık!" diye bağırdı. Başka şeyler söylemekten de korktu. Perihan: "Ne olur bağırma, çocuk uyanacak!" dedi. "Sonra uyutmak öyle zor oluyor ki!" Yataktaki çocuğa bakıyordu. Sonra döndü sordu: "Nasıl başka şeyler istiyorsun?" Refik: Bilmiyorum!" dedi. "Babam öldükten sonra çok dü şündüm, ne yapayım diye, aklıma fazla bir şey gelmiyor... Artık böyle olmaz. Birşeyler yapmam lâzım!" ' Perihan: "Artık işe gitmeyecek inisin sahiden?" dedi. "Bütün gün evde mi oturacaksın?" Yerinden kalkıp çocuğa yaklaştı. Bebek kıpırdanıyordu, Perihan endişeyle başını ona yaklaştırdı. Refik karısının dikkatli, çocuksu yüzünü yandan görüyordu. "Eninde sonunda gene gideceğim tabii işe!" dedi. Bu geri dönüş için Perihan ile gözgöze gelmeyeceği bir zamanı seçmişti: "Bu evde yaşadıkça o yazıhaneye gitmem şart. Ama birşeyler de yapmak istiyorum. Anlatabiliyor muyum? Bana yardımcı olabilirsin!" Perihan'ın hâlâ çocuğa baktığını görünce öfkelendi: "Ama sen nasıl yardım edebilirsin ki bana? Daha çocuksun sen!" Perihan döndü: "Sana dengen kalmadığını söylemiştim!" dedi. Refik, "Dengem kalmamış, dengem kalmamış," diye düşündü. "Haklı. Ben de haklıyım. Zeki, ama çocuktur Perihan! Dengem kalmamış... Ne yapayım ben?.. Bu ev, ayıp olmasın diye gittiğimiz yazıhane... Ne yapayım ben?" "Biraz okumak, ciddi ciddi okumak ve düşünmek istiyorum!" dedi. Perihan: "Sen bilirsin!" diye mırıldandı. Gene bir suskunluk oldu. 2/7 Refik: "Amma sıcak yahu, amma sıcak!" dedi. Perihan sessizce: "Evet!" dedi. Gene sustular. Refik düşünmeye koyuldu: "Yazıhaneden kaçtım. Hava çok sıcak. Bir şey yapmak gerektiğini anlıyor ama bunun ne olduğunu bulamıyorum. Şunlar yapılabilir: Bir: Program ve disiplinle uzun bir süre okumak; iki: Birşeyler yazmaya kalkışmak; üç: Şirketteki payımı Osman'a satıp, evden ayrılıp, mühendislik yapmak; dört: Perihan ile bir Avrupa seyahatine çıkmak. Ama bu sonuncusunu yapamam, çünkü çocuk var. O zaman beşincisi şu oluyor: Tek başıma bir geziye çıkmak. Bunun için de bir bahane bulmak lâzım. Hava çok sıcak!" Birden, yalnız çeneleriyle değil, bütün gövdesiyle gerine gerine esnedi. Perihan: "Ohoo!" dedi. "Senin şimdiden uykun geldi galiba!" Gülüyordu. Refik karısının yüzünde sevgi görünce sevindi, ama keyfi kaçmıştı bir kere: "Hayatıma bir anlam vereceğim!" dedi. Perihan gene gülerek: "İyi edersin!" dedi. Neşelenmek sırası şimdi onundu. "Böyle yaşanmaz. Anlıyorsun beni değil mi? Hak veriyorsun değil mi? Böyle yaşanmaz çünkü ! " "Veriyorum, tabii veriyorum!" "Ne yapayım peki? Ne dersin?" Perihan umutsuz, ama neşeli: "Bilmiyorum!" dedi. Kelime odada bomboş tınladı. Refik, "Bilmiyormuş!" diye düşündü. "Ne yapayım? Bari böyle boş boş oturacağıma kütüphaneye bakayım..." Yataktaki çocuk ağlamaya başladı. Per han: "Hah, işte uyandı!" dedi. "Olacağı da buydu zaten!" Çocuk uyanmıştı, ama Perihan'ın canı sıkılmamıştı. Beklediği ve istediği şey başına gelmişmiş gibi keyifliydi; çocuğu inceli yordu. Bir süre inceledikten sonra başını kaldırarak: "Anladım, bu gene kakasını yapmış!" dedi ve çocuğu kucaklayarak havaya kaldırdı. Havaya atıp tutuyormuş gibi birkaç kere yukarı aşağı oynatılınca yüzü ekşimiş olan çocuk gülmeye başladı: Refik: "Bak, bak, beni gördü gülüyor!" dedi. "Babasını tanıdı." "Attın işte şimdi kıtırı! Daha annesinden başka kimseyi ta- Download 1.5 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling