Strateji ve aksiyon
Download 261.35 Kb.
|
1200 strateji n strategy
5132 | 0.94
1276 reddet v to refuse, to decline Kadın kararlı bir șekilde teklifi reddetti. — The woman determinedly refused the offer. 5258 | 0.91 1277 nesne n thing; object Kitap bir nesne olarak insanlıǧın en büyük bulușlarından biri. — The book, as an object, is one of the greatest inventions of mankind. 5765 | 0.83 1278 ört v to cover; to hide; to shut Kar pencere önlerini, çitleri, eksik kiremitli çatıları örtüyor. — The snow covers the window seats, the fences and the roof with missing tiles. 5142 | 0.93 1279 ölç v to measure; to evaluate Bir așkın coșku seviyesi kontörlere harcanan para ile ölçülür. — The enthusiasm level of love can be measured by the money spent on airtime minutes. 5655 | 0.84 1280 sır n secret, mystery Hep diǧer insanlarla aranda bir sır olacak. — There will always be secrets between you and the others. 5283 | 0.90 1281 reklam n advertisement Reklam yazarlıǧı yaptı. — He worked as an advertisement writer. 5669 | 0.84 1282 operasyon n operation, surgery Kaçaǧın yakalanması için köyde büyük bir operasyon bașlatıldı. — A huge operation to arrest the fugitive was started in the village. 5693 | 0.83 1283 mart n March Antrenöre kulübü Mart ve Nisan aylarına ait maașlarını birlikte verecek. — The club will give the trainer the salaries of March and April together. 5241 | 0.91 1284 potansiyel n potential Hocalarımızın hepsi potansiyel birer bilgi deposu. — All of our teachers are potential mines of information. 1285 birtakım det some Her evlilikte birtakım çatıșmalar, zevk ayrılıkları olur. — In every marriage, there is some conflict and different pleasures. 5085 | 0.93 1286 çabuk adv quickly Ülkede yönetimler çabuk deǧișiyor. — Administrations in the country change quickly. 5190 | 0.91 1287 paket n package, parcel Yarım paket sigara bitirmiști. — She had finished a half packet of cigarettes. 5228 | 0.90 1288 saha n field, area, region İnșaat alanında hem saha çalıșması yapıyor, hem de ofiste maketlerle çalıșıyorduk. — We were both doing a field study in the construction area and working with models in the office. 6385 | 0.74 1289 zihin n mind, intellect Televizyon tamiri zihin becerisine örnek olarak verilebilir. — Repairing a television can be a good exercise for skills of the mind. 5354 | 0.88 1290 adeta adv as if Kederle, adeta acı çekiyormuș gibi baktı yüzüme. — Mournfully, he looked at me, as if he was suffering. 5045 | 0.93 1291 komutan n commander Komutan artık bendim. — From then on, I was the commander. 5773 | 0.81 1292 darbe n hit Kafasına sert bir darbe yedi. — He had suffered a severe blow to the head. 5315 | 0.89 1293 ayı n bear Kaçak ayı avı sürüyor. — Unauthorized bear hunting is still going on. 5214 | 0.90 1294 ekim n sowing, planting; October Ekim zamanına böcek zararından korunmak için dikkat etmek gereklidir. — To avoid insect damage, sowing time should be decided carefully. 5388 | 0.87 1295 meyve n fruit Üç tane meyve aǧacı vardı bahçesinde. — There were three fruit trees in her garden. 1296 kanat n wing Uçma hayalini gerçekleștirmek için kendine kartal tüylerinden kanat yapmıștı. — To realize her dreams of flying, she made herself wings from eagle feathers. 5185 | 0.90 1297 olasılık n probability Her olasılık yanılma payını içinde tașır. — Each probability has a certain margin of error. 5120 | 0.91 1298 civar n neighborhood, vicinity Civar köylerdeki evler hep taș. — All the houses in the neighborhood are made of stone. 5169 | 0.90 1299 turizm n tourism Turizm sektöründe çok kâr getiren yatırımları var. — They have high-profit investments in the tourism sector. 6322 | 0.74 1300 üstlen v to undertake Vakıf kamuoyunda etkin bir rol üstlendi. — The foundation undertook a significant public role. 5126 | 0.91 1301 dudak n lip Dudak ve nefes sizin yapınızı olduǧu gibi müziǧe aktarıyor. — Your lips and breath convey all your personality through music. 5687 | 0.82 1302 süt n milk En sevdiǧi kahvaltı muz, șeker ve süt karıșımıydı. — Her best breakfast was a mixture of banana, sugar, and milk. 5401 | 0.86 1303 yarıç v, n (v) to race; to compete (n) race, competition Kongrede iki grup yarıștı. — Two groups competed at the congress. İlk yarıș ok atma yarıșı oldu. — The first competition was archery. 5163 | 0.90 1304 mantık n logic; reason, sense Matematik biraz da mantık ișidir. — Mathematics requires a little bit of logic. 5298 | 0.88 1305 mezun n graduate Memur hukuktan mezun sanıyorum. — The officer was a law graduate, I guess. 5263 | 0.88 1306 terör n terror Savaș terör doǧurur. — War results in terror. 1307 kutla v to congratulate; to celebrate Arkadașımın doǧum günü yarın kutlanacak. Tomorrow, we will celebrate our friend’s birthday. 5044 | 0.92 1308 dinlen v to rest, to relax Denizci elindeki kabukları yere koyup kısa bir süre dinlendi. — The sailor left the seashells on the ground and rested for a while. 4985 | 0.93 1309 ihtimal n probability, possibility Çok az bir ihtimal olsa dahi tükürükte de Aids virüsü olabilir. — Although it is a rare possibility, saliva may also contain the AIDS virus. 4931 | 0.94 1310 klasik adj classic, classical Arkadașlarla bulușup klasik müzik konserine gideceǧiz. — We will join our friends and go to a classical music concert. 5152 | 0.90 1311 kapasite n capacity Sigara içen bireylerde beyin daha az kapasite ile çalıșır. — Smokers have a lower brain capacity. 5692 | 0.81 1312 yasal adj legal; lawful Gözaltında tutulmasının hiçbir yasal dayanaǧı yoktu. — There is no legal basis for taking her into custody. 5370 | 0.86 1313 çeker n sugar; candy İri havuçlarda șeker oranı düșüktür. — In fully grown carrots, the sugar content is lower. 5206 | 0.88 Download 261.35 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling