T. C. Erciyes üNİversitesi sosyal b


Download 1.24 Mb.
Pdf ko'rish
bet59/66
Sana23.04.2023
Hajmi1.24 Mb.
#1385861
1   ...   55   56   57   58   59   60   61   62   ...   66
Bog'liq
2ш3 сипат сабуни

Maturîdî ve Bilgi Kuramı” İ
mam Maturidi ve Maturidilik, Haz. Sönmez Kutlu, Kitabiyat, Ekim, 
2003, s.. 171. 
748
Maturîdî, Kitabü’t- Tevhîd, s. 14 
749
İnsan aklının tasavvur edemeyeceği durumlara örnek vermek gerekirse doğal acılar ve felaketler 
ilahî hikmet kapsamında değerlendrilmektedir. 
“Mâturîdîlik mezhebine mensûp kelâmcıların, ilâhî eylemlerin, bu arada özellikle doğal acıların ve 
felaketlerin birer hikmet, imtihan ve ders olabileceği, dünya ve öteki yaşama yönelik birtakım 
yararlar taşıdığını öne sürerek Mu‘tezile’ye daha yakın bir çizgide yer almakta oldukları müşâhede 
edilmektedir.” Fethi Kerim Kazanç, Kelamî Düşüncede Kötülük Sorununa Kısa Bir Bakış, J. Meric 
Pesagno’dan çeviri, Kelam Araştırmaları 6:1 (2008), s. 90-91
750
“Bütün İslam âlimleri Allah'ın fiillerinde hikmetin bulunduğunu, O'nun hikmet sıfatıyla 
vasıflandığını kabulde birleşmektedirler. Yalnız her İslam âliminin hikmeti açıklaması, kendi mensup 
olduğu ekolün genel prensiplerine uygun bir tarzda cereyan- etmektedir. Her ekolüıı hikmeti 


148 
İ
nsanın eylemlerinde özgür olduğu, akılla, duyularla ve Kur'ân ayetleriyle 
açıkça bilinen bir gerçektir.
751
“Sizi de yaptıklarınızı da yaratan Allah’tır”
752
ayetiyle sabittir ki, kulun fiillerini yaratan Allah’tır. “Allah’ın dilemesine 
bağlanmadıkça (inşallah demedikçe) hiçbir şey için “Bunu yarın yapacağım” 
deme.”
753
ayeti Allah dilemedikçe hiçbir şeyin olmamasına delildir ve Maturîdî, bu 
ayetten yola çıkarak iradetullaha mutlak bir hürriyet atfeder.
754
Allah kul için bir şey 
dilemediği zaman, kulda dilemek eylemi gerçekleşmez. Kulun dilemesi O’nun 
dilemesine bağlıdır ve O’nun dilediği geri çevrilemez mahiyettedir. Örneğin, Allah 
hayır ve keremi murad ederse onu geri çevirmek mümkün değildir.
755
Hayır ve 
keremlerin en büyüğü imandır ve Allah bir kişi için iman murad ettiğinde o kişi 
mü’min olur.
756
İmanı murad etmesi ve yaratması da kulun imanı tercih 
etmesiyledir. Allah’ın (imanı ve küfrü) yaratıyor olması, O’nun kulun bütün 
fiillerine müdahil olduğu anlamına gelmez, aksine Maturîdî’ye göre kulun 
eyleminde yegâne belirleyici saik olan cüz’î irade fiilden önce yaratılmamakta, fiil 
esnasında kulun tercihi doğruıltusunda yaratılmaktadır. Burada yaratma eyleminin 
kula değil, Allah’a has olması vurgulanmaktadır. Kâfirin küfrüne de mü’minin 
imanına da izin veren, (kul irade ettiğinde) fiilin meydana gelmesini “Savaşta onları 
siz öldürmediniz, fakat Allah öldürdü, attığın zaman da sen atmadın, fakat Allah 
attı.”
757
ayetinde olduğu gibi irade eden (kulun eyleminin gerçekleşmesine izin 
veren ve onu yaratan) Allah’tır.
algılaması farklılık arz etmesine rağmen, her ekol mensupları kendi içlerinde fazla bir farklılık 
göstermemektedirler. Farabi, İbn Sina ve İbn Rüşd gibi İslam filozoflarına göre, Allah'ın fiilleri bu 
âlemde, kendisinden, en iyi nizam ve tertip içinde zaruri olarak meydana gelir. Mu'tezile'ye göre 
Allah, fiilini kulların menfaatine uygun bir şekilde işternek zorundadır. Eş'ariler ise Allah'ın 
fiillerinde hikmetin varlığını, gereklilikle değil, caiz olarak kabul ederler. Hanefi-Maturîdîlere gelince 
Allah'ın fiilleri, kendisi için bir zaruret teşkil etmeden, hikmetinin gereği olarak·meydana 
gelmektedir.” Emrullah, Yüksel, İlahî Fiillerde Hikmet, “ATÜİFD”, sayı: 8, 1988, s. 72 
751
Sönmez, Kutlu, “Maturîdi’de İnsan Özgürlüğü”, İmam Maturidi ve Maturidilik, Haz. Sönmez 
Kutlu, Kitabiyat, Ekim, 2003, s. 45
752
Saffat 37/96. Bu ayetle ilgili Maturîd3i ve Mutezilî yorumlara dair müstakil bir çalışma için bkz.: 
M. Sait Yazıcıoğlu, İnsan Fiili ve Bir Kur’ân Ayeti, AÜİFD, Cilt: 28, 1988, s. 327-34
753
Kehf 18/24 
754
“İlahî fiillerin hür seçimle gerçekleştiğinin delili yaratıkların farklı mahiyetlerle varlık alanına 
çıkması, hikmete bağlı olması ve Allah’ın birliğine kılavuzluk etmesidir. Bu hususlar, her şeyin kendi 
mahiyetiyle oluşmasının hür bir seçimle gerçekleştiğini gösterir.” Maturîdî, Kitabü’t- Tevhîd, s. 77
755
Yunus 10/107 Ayetin tamamı şöyledir: “Eğer Allah sana bir zarar dokundurursa, yine O’ndan 
başka giderecek yoktur. Eğer sana bir hayır dilerse, O’nun keremini geri çevirecek de yoktur. O, 
hayrını kullarından dilediğine eriştirir ve O, bağışlayandır, esirgeyendir.” 
756
Maturîdî, Tevilât, c. 9, s. 40. c. 7, s. 121 
757
Enfal 8/17 


149 
Allah’ın iradesi konusunda, irade ve meşîet kavramlarını aynı anlamda 
kullanan Maturîdî’ye insan iradesinde belirleyici olan “tercih etme özürlüğü ve 
seçme hakkı”dır. Bu bizi şu sonuca götürür; Allah’ın takdiri kulun tedbirine göre 
ş
ekillenir. Kader ve kaza bağlamında değerlendircek olursak; kulun gayreti, çalışıp 
emek sarfetmesi ile kazancı arasında birebir ilişki ortaya çıkmaktadır. Allah’ın 
olacakları önceden biliyor olması O’nun ezelî ilmi ile ilgilidir ve kul üzerinde cebir 
ve zorlamaya vasıta değildir. “Bu meselede aslolan şudur ki, her mükellef 
kendisinin fail, yaptığına güç yetiren ve yaptğının alternatifine de muktedir kılınan 
bir durumda bulunduğunu pekâlâ bilmektedir; öyle ki kişi bu sonuncu imkândan 
mahrum bırakılsa fevkalâde ağrına giden bir şey olurdu. İnsan gerçekleştiriği işin 
aksini de tercih edebileceğinin şuurundadır.”
758
Ecel, rızık ve tevekkül
759
konularını 
da bu bağlamda (Allah ezelî ilmi ile kulun rızkının miktarını, hangi işten ne kadar 
kazanacağını ve ecel vaktini bilir, fakat bu kulun fiillerine müdahale anlamına 
gelmez, kul kendi iradesiyle kazancını elde eder kabulüyle) ele alan Maturîdî’ye 
göre; insanın yediği şey, ister helal ister haram olsun, onun rızkıdır.”
760
Ehl-i 
Sünnetin genel görüşü olarak zikredilen bu fikir, “Yeryüzünde yürüyen hiçbir canlı 
yoktur ki, rızkı Allah’a ait olmasın”
761
ayetine dayanmaktadır.
762
758
Maturîdî, Kitabü’t- Tevhîd, s. 396
759
Taftazânî, Şerhu’l-Akaid, s. 233.
“Tevekkül, çalışma hayatında gözetilmesi gereken dinî bir değerdir. "İnsanın gerçekleştirmek istediği 
bir iş için gereken her şeyi yaptıktan sonra, sonucu Allah'tan beklemesi hali"nin adı tevekküldür. Bu 
anlamda tevekkül, insanı çalışma konusunda harekete geçiren ve ümitsizliğe düşmekten kurtaran bir 
değerdir.” Recep, Kılıç, İslam ve Çalışma Üzerine Felsefî Bir Değerlendirme, AÜİFD, Cilt: 41, 
2000, s. 134 
760
Sabûnî, Maturîdiyye Akaidi, s. 151, Nesefî, Kitab-ü’t-Temhîd, s. 110 
761
Hûd 11/6 
Rızkın Allah’tan olduğuna dair diğer ayetlerin bir kısmı şöyledir:
- “Rızkı Allah daraltır ve genişletir. Ancak Ona döndürüleceksiniz.” Bakara 2/245.
- “Allah dilediği kimsenin rızkını genişletir ve bir ölçüye göre verir. Dünya hayatı ile övünenler 
bilsinler ki dünyadaki hayat âhiret yanında sadece bir geçimlikten ibarettir.” Râd 13/26. 
- “Hiçbir şey yoktur ki hazineleri yanımızda olmasın biz onu ancak belli bir ölçüye göre veririz.” 
Hicr 15/21. 
- “Doğrusu senin Rabbin dilediği kimsenin rızkını genişletir ve bir ölçüye göre verir. O kullarını 
gören ve haberdar olandır.” İsra 17/30. Bunların dışında bkz.: Rûm 30/40, Rûm 30/37, Sebe 34/36, 
Sebe 34/39, Sebe 34/24, Zümer 39/52, Zâriyât 51/58.
762
Rızık konusunda müstakil bir çalışma için; Muhit Mert, “Klasik Bir Kelam Problemi Olarak 

Download 1.24 Mb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   55   56   57   58   59   60   61   62   ...   66




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling