Töb-der tarihi İsmail Aydın “de te fabula narratur” “anlatılan senin hikayendir”
“Kahrolsun Kızılbaşlar”, “Komünistler, dinsizler”
Download 3,81 Mb. Pdf ko'rish
|
“Kahrolsun Kızılbaşlar”, “Komünistler, dinsizler” ve “Başbuğ geliyor” sloganları atarak Keban TÖB-DER şubesine saldırmış, camları kırarak TÖB- DER tabelasını indirmişlerdir. (TÖB-DER Keban Şubesi Raporu’ndan)
266 496 Bartın/Kozcağız Bucağında sağ görüşlü bir Orman Mühendisinin evinde bir patlama meydana gelir. Jandarma komutanı o yörede öğretmenlik ya- pan iki TÖB-DER üyesini gece karakola alır ve 12 soru yöneltir kendilerine. Bu sorulardan biri şöyle; “Faşizm, Emperyalizm, Kapitalizmle neden uğ-
497 1 Mayıs tarihli dergide 1 Mayıs 1886 tarihinde ABD’de meydana gelen gelişmeler 6 cümle ile anlatılmıştır. (İ.Aydın) 498 Ali Bozkurt 12’den 12’ye Anılar kitabında bu etkinliklerin örgüte hiçbir şey kazandırmadığını yazmaktadır. Oysa Basın Bülteni onun Genel Başkan olduğu dönemde hazırlanmıştır. 499 Eleşkirt Yatılı Bölge Okulu’nda öğretmen sınıfta bulduğu eski ve kirli bir muskayı sobaya atar. Faşist öğrenciler bu olayı köylere kadar duyururlar. Okul basılır, öğretmen dövülür ve tövbe ettirilir. Okulda herkesin muska takması istenir ve baskıyla sağlanır. Ağrı Valisi öğretmenin görev yerini değiştirir. 500 Yazıda 15 Şubat toplantıları sırasında toplantılara saldırmak isteyen güç- lerin kullandıkları sloganlardan bazılarına yer verilmiştir. Belge olsun diye buraya aktarmayı uygun bulduk: Afyon: “Komünistler toplantı yapacak. Allahını seven sopasını, satırını kapan gelsin” Amasya: “Din elden gidi- yor, cihada gelin”, Tokat: “Gün Müslümanların Komünistlere cihad açtığı gündür…İçeride Kuran’ı yakıyorlar”, Adıyaman: “Din elden gidiyor, cihada gelin”, Malatya: “Solcular camileri yakacaklar. Yerine arpa, bostan ekecek- ler”, Muş: “Milliyetçi Türkiye! Müslüman Türkiye!”, Erzincan: “Komünist- lere ölüm! Alevilere ölüm! Müslüman Türkiye!” 501 Bültenin manşetinde “CHP’nin Himayesindeki Kızıllar Azdı” yazısı bulun- maktadır. Bu yazıda TÖB-DER ve etkinlikleri eleştirilmektedir. 502 “Yalan, iftira, şantaj, cinayet, terör / Birleştiler alçaklık ve ihanet……….
tisi’nin; İT, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)’nin, DAVAR ise Güven Partisi (Cumhuriyetçi Güven Partisi)’nin amblemleridir.) 503 TÖB-DER Gaziantep Şubesi “Bu Oyun Oynanmamalı” adlı tiyatro oyunu- nu sahnelemiş, birçok ilçede başarıyla sergilenen oyun Kilis Kaymakamlı- ğınca engellenmiştir. 504 İzmit Şubesi Ankara Sanat Tiyatrosu’nun sahnelediği ANA adlı oyunu ge- tirtmiş, biletlerin tümü satılmasına rağmen oyun İzmit Valiliği tarafından yasaklanmıştır. Gerekçe olarak Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı’nın AST’ı kapatmış olmasını göstermiştir. 505 Tarsus TÖB-DER Şubesi üyesi Turgut Çelik hakkında soruşturma açılır. So- rulardan bazıları “Okuldaki Milliyetçi-Ülkücü öğrencilere baskı yaptığınız, Nazım Hikmet’in Kurban adlı oyununu sahnelemeye çalışmak, milliyetçi
267 öğrencileri disipline vermek, Bu işleri TÖB-DER’li öğretmenlerle birlikte yapmak.” 506 Bildiride TÖB-DER’li öğretmenlere yapılan baskılar anlatılmaktadır. 507 Bozkurt, “12’den 12’ye/ Anılar” kitabında bu konudaki eylemliliklerin za- manı olmadığını, ancak bazı arkadaşları ikna edemediğini anlatmaktadır. 508 Çakır, bu yazısında dünya tarihinde emperyalizme ve faşizme karşı çeşitli cephelerin kurulmuş olduğunu, ülkemizde de Kurtuluş Savaşı sürecinde emperyalist işgalden kurtulmak için çeşitli cephelerin kurulduğunu anlat- mış.
509 İlhan Alkan bu yazısında Köy Enstitülerine farklı bir bakış açısıyla yaklaş- maktadır. Hatta Köy Enstitülerine şimdiye kadar TÖS’lü ve TÖB-DER’li un- surlar arasında en radikal eleştiri Alkan tarafından yapılmıştır diyebiliriz. İlhan Alkan yazısında özetle şunları söylemektedir: “İşçi sınıfının bakış açısı ile, Köy Enstitüleri işçi sınıfının kurtuluş mücadelesine yönelme- miş, işçi sınıfını müfredat programına sokmamıştır. Bu ise olağan bir şeydir. Çünkü burjuvazi işçi sınıfını ve emekçi halkı kendi kurtuluşları doğrultusunda eğitmez, eğitmemiştir ve eğitmeyecektir. O halde işçi sınıfının eğitimi, uyandırılması ve örgütlendirilmesi, ken- di kurtuluş mücadelesine sahip çıkartılması, gene işçi örgütlerinin ve devrimci aydınların görevi olmaktadır. Ve artık günümüzde mesele, Köy Enstitülerinin yeniden kurulması değildir. İşçi sınıfının emekçi halk yı- ğınlarıyla birlikte iktidar olmasıdır. Mesele budur, mücadele budur, kur- tuluş yolu budur. (…)” 510 Bu mektupta öğrenciler karşılaştıkları baskıları anlatmaktadır. Mektuptan bazı satırlar şöyle: “Okulumuz bir Öğretmen Okulu’ndan çok Rahibeler
511 Velilerin şikayet dilekçesinde “Biz çocuklarımızı Komando olarak yetiş- sin, bölücülük ve ırkçılık öğrensin diye değil, çağdaş bilimin gereksinme- lerini kavrasın diye okula gönderiyoruz.” denilmektedir. 512 TÖB-DER İzmir ve İstanbul şubelerinin düzenlediği kamplar. 513 Tüm Öğretim Üyeleri Derneği (TÖD), 22 Mayıs 1975’te Cevat Geray, Yal-
vat Geray’dır. Dernek tüzüğünde “Dernek kapandığı takdirde mal varlığı TÖB-DER’e geçer” hükmü bulunmaktadır. Derneğin üye sayısı 30 Mayıs 1975 itibarıyla 200’dür. 268 514 İlki Battal Öz’dür. 515 Bu yazı 17 Nisan 1975’te TÖB-DER’in düzenlediği Köy Enstitülerini Anma toplantısında Ankara Tabip Odası adına yapılan konuşmanın metnidir. Tonguç konuşmasında; Köy Enstitülerinin sadece köye öğretmen yetiş- tirmek amacıyla açılmadığını belirterek, Köy Enstitülerinden köyde sağlık sorunlarının çözülmesinde öğretmenden yararlanmak, köyde çalışacak köy hekimi, sağlık memuru ve ebe gibi sağlık görevlilerini de yetiştirmek amacıyla yararlanılmak istendiğini anlatır. 516 Bozkurt’un telgrafının ilk cümleleri şöyledir: “5 Haziran 1975 saat 02’de Sakarya Şubesi saymanımız Hikmet Demir kurşun yağmuruna tutularak öldürüldü. Şube Başkanımız Sedat Ege, Şube Sekreterimiz Hüsamettin Aygün ve İşçi Ahmet Ege’de ağır şekilde yaralandılar.” 517 CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit, TSİP Genel Başkanı Ahmet Kaçmaz, TİP Genel Başkanı Behice Boran. 518 Bu 426 delegenin içinde ne acıdır ki, 3 kadın delege bulunmaktadır. Bu kadın delegelerden biri (Nevvare Sevinç) zaten daha önceki yönetimde yer aldığı için doğal delegedir. Diğer iki kadın delege ise Merkez Yürütme Kurulunun yedek listesinde 7.ve 9.sıradadırlar. Bu durum bize erkek ege- men siyasetin TÖB-DER gibi bir örgütte bile var olduğunu gösteriyor. (İ.A) 519 Ali Bozkurt “Anılar”ında o günkü durumu şöyle anlatır: “Genel Kurul baş- ladığında Fakir Baykurt ile Cemil Çakır’ın şansları eşit görünüyordu. Hatta Fakir Baykurt’un seçilme şansı daha çoktu. (…) Fakir Baykurt listesini ha- zırlarken yeniden görüşeceğimizi söylemişti; ancak liste konusunu benim- le bir daha görüşmedi. Nedense Fakir ağabey çok kötü bir liste yapmıştı. Listesinde bulunanların çoğu, TÖS zamanında birlikte çalıştığı arkadaşla- rından oluşuyordu. Bazı isimlerin, TÖB-DER içerisinde etkin olarak bulun- madıkları da biliniyordu. TÖS’ten bu yana aradan 4 yıl geçmişti. İnsanlar genç ve yeni yüz bekliyordu. Fakir Baykurt eğer benimle görüşmüş olsay- dı, ona bu listeyi çıkarttırmazdım.
Sonunda Cemil Çakır listesi 5 oy farkla seçimi kazandı. (…) Cemil Çakır’ın seçimi kazanması öğretmen örgütlenmesinin dönüm noktası oldu. TÖB- DER o tarihten sonra iyice iç kavgaların içine sürüklendi. (…) Dernek fraksi- yon kavgalarından yakayı kurtaramıyordu.” (12’den 12’ye Anılar 2,s.189- 190)
Bir başka TÖB-DER Genel Başkanı olan Gültekin Gazioğlu ise o dönemi şöyle anlatmaktadır: “ …Ali Bozkurt yeni yönetime aday olmayacağını açıklıyordu. (…) Yeni bir yönetim anlayışına ve yeni bir başkan arayışına yöneldik. Bu sırada Kamil Karadeniz adlı bir arkadaşımız aylar önce ortaya çıkmış, bölgemizdeki şube kongrelerinde rahatsızlıklara yol açmıştı. Yeni ve orijinal tezlerle ortaya çıkan Karadeniz’i bölgemiz tutmuyordu. (…) O sırada Ankara şubemiz eski başkanı Cemil Çakır’ın ismi atıldı ortaya. Çakır, 269 12 Mart sürecinde iyi sınav vermiş tecrübeli bir arkadaşımızdı. Ankara’ya gittim. Benim de içinde bulunduğum Demokratik Merkeziyetçiler grubu oluşum halindeydi. Devrimci Demokratik Birliğin başını çeken Cemil Ça- kır’la ittifak yapacaktık. (…) Bizim ittifakımızın siyasi ifadesi TİP, TSİP, Kur-
üyeliğine seçildim.” (Gültekin Gazioğlu; Roman Gibi / Anılar, s.113-114- 115) 520 Gazioğlu; Roman Gibi / Anılar, s.114-115 521 Bu kutlama telgrafları arasında Tüm Öğretim Üyeleri Derneği, Devrimci Tiyatrolar Derneği, Tüm Üniversite Akademi ve Yüksekokul Asistanları Birliği, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Halkevleri, Batı Berlin Türkiyeli Öğretmenler Derneği, Fransa Türkiyeli Öğretmenler Birliği ve 132 gündür grevde olan Bafra Sektaş İşçileri’ninkini belirtmek istedik. 522 1500 kişinin katıldığı törende Sedat Ege’nin ağabeyi tarafından okunan mesajın bir bölümü şöyle:
mücadelemiz devam edecektir. Sen rahat uyu.” 523 Mudanya’da partizan baskılar nedeniyle TÖDMF ve TÖS kurulamamış, kurma girişiminde bulunan öğretmenler ilçe dışına sürgün edilmişlerdi. TÖB-DER bu ilçede geç te olsa kurulmuştur. 524 Bu yıllarda MHP, Diyarbakır şehrinde etkili değildi. Bu durumdan rahatsız olan MHP yönetimi Diyarbakır’da bir miting düzenlemeye karar vermiştir. MHP lideri Alpaslan Türkeş miting öncesinde “Orta Asya’da Komünizmin pençesinde ezilen Türkler’e değil de Karadeniz’de Rum-Pontus artığı Lazlara mı, yurdumun en bitek toprakları üzerinde yaşayan Fellahlara mı, Adapazarı yöresindeki Çerkes ve Abazalara mı, Doğu ve Güneydoğu- daki Kürtlere mi kardeş diyeceğim.” şeklinde açıklama yapınca bölgede gerilim artmış, Devlet Bakanı Mustafa Kemal Erkovan 23 Haziran’da Ela- zığ, Mardin, Adana ve Bingöl’den toplayıp getirdiği komandolarla şehir turu yaparken Diyarbakır’da terör estirmeye başlarlar. “Savulun Kürtler Türkler Geliyor”, “Büyük Türk Başbuğ Türkeş Geliyor”, “Kürtler ve Komü- nistler Moskova’ya” gibi sloganlarla Diyarbakır surlarına MHP bayrakları asacaklardır. Diyarbakır halkı 20 bin kişilik gösteriyle MHP’lileri protesto edecektir. Polis ve Jandarmanın halkın üzerine ateş açması sonucu büyü- yen olaylar MHP’lilerin kenti terk etmesiyle yatışacaktır. 270 525 Bu raporda Ahlat Selçuklu Lisesi ve Ahlat Yatılı Bölge Okulu’nda görev yapan TÖB-DER li öğretmen ve yöneticilerin görevden alınarak yerlerine Ülkü-Bir üyesi öğretmen ve yöneticilerin atanması istenmektedir” 526 Şavşat’ta 7 Temmuz’da düzenlenen mitinge ait olan bu rapor Yönetim Ku- rulu üyelerinden Kadri Çoban ve Gültekin Gazioğlu tarafından hazırlan- mıştır. Rapora göre mitinge 2500’ü öğretmen toplam 7500 kişi katılmıştır. Mitingde “Kahrolsun Faşizm”, “Bağımsız Türkiye”, “İş Ekmek Hürriyet, Faşizme Nihayet” sloganları atılmıştır. 527 Sürgünde bulunan Filistinli öğretmenlerin kurmuş olduğu Filistinli Öğret- menler Derneği, Cezayir’de bir toplantı düzenlemiş, toplantıya TÖB-DER Genel başkanı Cemil Çakır davet edilmiştir. Ancak Çakır’a pasaport veril- meyerek toplantıya katılması engellenmiştir. 528 TÖB-DER’de yönetimin değişmesiyle birlikte TÖB-DER’in tanımı da deği- şecektir. TÖB-DER Devrimci bir örgüttür tanımının açılımında “Devrimi
TÖB-DER Bir Meslek örgütüdür başlığında da TÖB-DER öğretmenlerin demokratik, ekonomik, mesleki, özlük mücadelesini yürüten bir meslek örgütüdür” denilmektedir. 529 Bu yazı bir polemik yazısıdır. Daha önce yazarın Yarına Doğru Dergisi’nde çıkan “Edebiyatımızda Küçük Burjuva Eğilimler” yazısına Mehmet Bay- rak’ın TÖB-DER Dergisinde yaptığı söyleşide yönelttiği eleştirilere cevap verilmektedir. 530 1904 yılında doğan Akol, TÖS Genel Sekreterliği yaptı. TÖB-DER üyesidir. Türkiye İşçi Partisi’nden milletvekili adayı olmuştur. Akol son olarak TÖB- DER Ankara Şubesince düzenlenen Köy Enstitüleri Gecesi’ne katılarak bir konuşma yapmıştı. (TÖB-DER Dergisi sayı 96, 1 Mayıs 1975,sayfa 14) 531 Gorz, yazısında bilimin ve eğitimin sınıfsal karakterini irdelerken şu gö- rüşlere yer veriyor: “Bir otomobil fabrikasında mühendisler yeni bir mo- tor yaptıkları zaman bu bilimsel çalışmanın ürünü oluyor. Ne zaman bir 271 grup amatör ya da mekanisyen ki bunların hiç biri üniversitenin kapısına uğramamışlardır, elle yaptıkları parçalarla mühendislerin yaptığından daha üstün bir motor geliştirseler bunların yaptıkları hiçbir zaman bi- limsel nitelikte sayılmaz. (…) Çinlilerin uzmanı herkes gibi biri yapma, herkesi kendisinin uzmanı yapma girişimi bizim de amacımız olarak kal- malıdır” (Yazının ikinci bölümü ise Derginin 104.sayısında yer almıştır.) 532 Bu bildiriyi imzalayan kuruluşlar şunlardır: TÖB-DER, TÜTED, TÜM-DER, Orman Mühendisleri Odası, Türkiye Ormancılar Derneği, Teknik Orman- cılar Derneği, Sağlık Memurları Derneği, Teknik Öğretmenler Derneği. 533 TÖB-DER, Dergisinin kapağına koyduğu bu yazıyla salt öğretmen sorunla- rına değil, diğer çalışanların da sorunlarına kayıtsız kalmayacağını göster- miş olmaktadır. 534 Battal Öz ile başlayan öğretmen kırımı Ali Genç’le devam ediyor. İznik’te TÖB-DER üyesi öğretmen Ali Genç, solcu diye ihbar edilmiş, ardından öl- dürülmüştür. 535 Akseki şube saymanı Ali Dönmez, köy çalışmasından dönerken faşistle- rin saldırısına uğramış, bu yetmiyormuş gibi gözaltına alınmıştır. Durumu öğrenmek üzere karakola giden şube başkanı Hasan Ali Ünal, falakaya yatırılarak dövülmüştür. 536 İncirlik Yürüyüşü ile ilgili bildiri dağıttığı için Niğde’de tutuklanan TÖB-DER üyesi yazar İsmail Göldaş tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmış- tır.
537 Yeni TÖB-DER yönetimi TÖB-DER’i sınıfsal mücadelede etkin kılmak ama- cıyla eğitimden geçirmeye karar vermiş ve öncelikle bu çalışmayı GYK üyeleri üzerinden başlatmıştır. Seminerin açış konuşmasını yapan Cemil Çakır şunları dile getirecektir: (…) “Türkiye’nin ilerici ve devrimci öğret- menleri ve onların örgütü TÖB-DER, ekonomik ve demokratik sorun- larımızın yanı sıra ülkemizin ve halkımızın sorunlarını araştırıp çözüm yolları göstermenin, öğrencilerimize ilerici ve devrimci bir tavır kazan- dırmanın, emekçi sınıf ve tabakaları ülkemize ve emeğine sahip çıkma doğrultusunda uyandırmanın ve halkımızın bağımsızlık ve demokrasi saflarında omuz omuza mücadele etmenin en büyük görev olduğunun bilincindedir (…)”
Seminerde işlenen konular şunlardır: Öğretmenin Özlük ve Meslek Sorunları, Sosyal Mücadelede Genel Olarak Demokratik Kitle Örgütlerinin Özel Olarak TÖB-DER’in Yeri, Dünya ve Türkiye’de Öğretmen Örgütlenmesi ve Sendikalaşma Sorunu, TÖB-DER Üzerindeki Faşizan Baskılar ve Anti-faşist Mücadele, Emperyalizmin Eğitimimiz Üzerindeki Etkileri, Eğitim ve Üretim İlişkileri, 272 Eğitim, Sınıflar ve Ekonomi, Eğitim Açısından Bilimsel Düşüncenin Gelişimi 538 Birinci Belgede Lice Depremine yardım ulaştıran TÖB-DER üyelerinin mülki idarecilerce engellendiği, İkinci Belgede TÖB-DER Adana şubesinin camlarını kıran Ülkücü kişilerin bir taksiciyi tehdit ederek olay yerinden kaçtıkları, taksi şoförünün ifadesiyle anlatılmakta, Üçüncü Belgede Öğret- men Okulları Genel Müdürü Komando Ayvaz lakaplı Ayvaz Gökdemir’in Balıkesir Necati Eğitim Enstitüsünde gösterilen “Bu Oyun Oynanmamalı” adlı eserin oynatılmaması için okul müdürlüğüne yazdığı yazı ve okul mü- dürünün yazılı cevabı bulunmaktadır. 539 Belge değeri taşıdığı için ilk 10 sırayı alan okulların adlarını buraya aktarı- yorum: 1- Ankara Fen Lisesi, 2- Fenerbahçe Lisesi, 3- Özel Alman Lisesi, 4- 5-6-7-8-9 ve 10.sıralar Ankara Fen Lisesi. Bu gün olduğu gibi yine ilk 50’nin içinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinden öğrenciye rastla- yamıyoruz. Yine en başarısız iller arasında Muş, Kars, Tunceli, Van, Bitlis, Bingöl, Mardin, Hakkari, Urfa, Siirt, Adıyaman yer alıyor. Bozuk eğitim düzeninde bugün de değişen bir şey yok. 540 Bildiri henüz TÖB-DER’e üye olmamış örgütsüz 150.000 öğretmene TÖB- DER’e katılmaları, örgütlü mücadelede yer almaları konusunda bir çağ- rıdır. Bildirinin bazı cümleleri şöyle; “Eğer hayat pahalılığını ateşten bir
541 Yiğit’in yazısına göre, “Halkın Öğretmeni: 1- Irkçı, şovenist, yoz burjuva eğitim sistemiyle mücadele etmek zorundadır. 2- Ülkemizin bağımsızlığı için çalışmak zorundadır. 3- Devrimci olmak zorundadır. 4- Anti-Faşist olmak zorundadır” 542 Tokgöz, yazısına demokrasi kavramını tanımlayarak başlıyor ve örgüt- süz öğretmenlerin TÖB-DER’e üye olmama gerekçelerini sorguluyor. O zamanki gerekçeler şöyle; “TÖB-DER aşırı uçların hakim olduğu bir ör- güttür ve aşırıdır. TÖB-DER sendika değildir, bize bir şey kazandıramaz, sendikaya dönüşünce üye oluruz” 543 Kongresini yapan 43 (listede 44 olarak görünüyor. Sapanca şubesi yanlışlık sonucu iki kez yazılmıştır) şubede yönetime seçilen öğretmen arkadaşla- rımızın adlarını cinsiyetler açısından taradım. 43 şube başkanının tümü erkek. 215 şube yöneticisinden sadece 7 tanesi kadındır. (İ.A) 544 Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik bölümüne müzik konusunda uzmanlığı olma- yan kişilerin öğretmen olarak atanmasını protesto eden bu 5 maddelik açıklamayı 16 bölüm öğretmeni imzalamıştır. 545 Hasan Gürkan TÖB-DER Sakarya ve Kocaeli illeri bölge sorumlusudur.
273 546 Bu mesajda Türkiye’de artan Faşist saldırı ve kıyımlara dikkat çekilerek, Türkiye’deki demokratik örgütlerle dayanışma içinde olunacağı ifade edil- mektedir. 547 Derginin kapağında bulunan haberin geniş açıklamasının yer aldığı bu ya- zıda Oltu Olayları özetle şu şekilde anlatılmaktadır: “27.9.1975 tarihinde Oltu, Erzurum, Göle, Kars, Narman ve Olur şubelerimizin katıldığı bir böl- ge semineri düzenlenmiştir. Toplantıya Genel Başkanımız ve Genel sek- reterimiz de katılmıştır. Halkın katılımı ve yoğun ilgisiyle karşılanan top- lantı Belediye Başkanının elektrikleri kestirmesi nedeniyle mum ve lamba ışığı altında yapılmıştır. İftar saatinin yaklaşması nedeniyle toplantı saat 18’de bitirilmiş, Olur ilçesinden gelen arkadaşımız komandoların zincirli ve sopalı saldırısına uğramıştır. “Din Elden Gidiyor. Komünistler Bu Gece
Download 3,81 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
ma'muriyatiga murojaat qiling