Yüzyillarda tüRKİstan hanliklarinda (HİVE, buhara, hokand) EĞİTİM
Download 68.55 Kb.
|
18.-19. YÜZYILLARDA TÜRKİSTAN HANLIKLARINDA (HİVE, BUHARA, HOKAND) EĞİTİM
18.-19. YÜZYILLARDA TÜRKİSTAN HANLIKLARINDA (HİVE, BUHARA, HOKAND) EĞİTİM GirişArap fetihleri ile İslam’ın gelmesi, Buhara başta olmak üzere tüm Orta Asya’ya yavaş yavaş İslami eğitim merkezlerinin kurulmasına neden oldu. Müslüman din adamlarının faaliyet alanının sadece yerleşik nüfus ile sınırlı olmadığı, aynı zamanda göçebelere (Kazak-Türkmen ve Kırgız) de uzandığına dikkat edilmelidir1. Göçebe bölgelerdeki camilerle birlikte genellikle Müslüman okulları olan mektepler ve ilahiyat üniversiteleri olan medreseler kurulmuştur2. Medreseler Orta Asya’da, okul sayısı ve dekorasyonu incelendiğinde nüfusun refah seyiyesini ve din eğitiminin derecesini değerlendirmek için kullanılabilir. Sınırlı araçlar göz önüne alındığında sadece Han tarafından değil, halk tarafından da okulların inşası ve dekorasyonu için toplanan bağışlar övülmeye değerdir. Bu bağlamda bir model, Orta Asya’daki İslam medeniyetinin en eski merkezi olan Buhara’dır. Bu makalede Türkistan hanlıklarının genel olarak eğitim durumları değerlendirilmekle birlikte eğitim sisteminin Buhara ekolü üzerinden gitmesi sebebiyle özellikle Buhara Hanlığı’ndaki eğitim ve müfredat üzerinde durulmuştur. Diğer hanlıkların müfredatı da aynıdır. Yüksek dini eğitimde kullanılan kaynakların çeşitliliği ve çokluğu, uzun yıllar süren dersler ve münazaralar, belli bir dönemde eğitimin ne denli ileri seviyeye gittiğini bununla beraber dini taassubun ve modern bilimlere yabancılığın getirisi ile matematik, coğrafya, tarih gibi bilimlerde din bilimlerinin aksine ne denli geri kalındığı makalede görülecektir. Kullanılan başlıca kaynaklar 19. Yüzyılda Türkistan’a askeri ve siyasi amaçlarla seyahat etmiş olan elçilerin ve ajanların belgeleridir. Bir gayrimüslimin gözünden dini eğitim verilen bu kurumların değerlendirilmesi elbetteki tarafsız olamaz. Hele ki batı bilmini almış, modern bilimlerden haberdar ve iyi eğitim görmüş kişilerin, neredeyse tamamen dini eğitim üzerinden ve kapalı bir bakış açısı ile eğitim veren bu kurumları olumlu yansıtması mümkün değildir. Bunun yanında Türkistan, başta coğrafya konusundaki bilgisizliğinin ve dikkatsizliğinin cezasını 19. Yüzyılın sonlarında başlayan Rus istilaları ile çekecektir. Öyle ki koruması gereken müstahkem bölgeleri gözden kaçırmış, Rusların yavaşça ilerlemesinde ve kaleler inşa etmesinde gerekli duyarlılığı göstermemiştir. Başta Tacik tüccarlar olmak üzere, ticaretin hayati öneme sahip olduğu Türkistan’da hesap işleri için gereken bilginin eksikliği aileleri çocuklarını okutma isteğini arttırmıştır. Eğitmenlerin maaşları ve burslar başlığı altında inceleyeceğimiz üzere eğitim sisteminin finansal olarak mükemmel bir vakıf sistemi üzerinden gittiğini ve tüm yükünü devlete vermediğini görüyoruz. Eğitim alan öğrencilerin aileleri başta olmak üzere eğitmenin iaşesi ve giyimi ile ilgilenen halk, eğitimi dolaylı biçimde bir sirkülasyon içerisinde devam ettirmiştir. Dönemine göre batı ile mukayese yoluna gitmeyerek kendi coğrafyası içerisinde değerlendireceğimiz Türkistan’da eğitim, İslam dünyası içerisinde ilahiyat bilimleri açısından ileri bir noktaya gitmiş, ancak savaşlar ve ekonomik çöküntüler nedeni ile dönem dönem bu eğitim merkezler önemlerini kaybetmiştir. Türkistan’da eğitim konusunu ele alırken ilköğretime denk düşen mektepleri ve yüksek öğretime denk olan medreseleri iki ayrı başlık altında değerlendirdik. Burada belirtilmesi gereken bir nokta; Türkistan hanlıklarında dikkate değer oranda var olan Yahudiler gibi gayrimüslim halkların kendilerine ait eğitim kurumlarının bu makale bünyesinde ele alınmamış olmasıdır. Bu başka bir çalışmanın konusu olacaktır.
Download 68.55 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
ma'muriyatiga murojaat qiling