Gömme töreninden bir hafta sonra yanındaki
1 Juvenal(is), Decimus Junius (İS 60-127): Romalı bir şair. (Çev.) iki arkadaş iyileşip
Heilner revirde tek başına kalınca, Hans eski dostunu görmeye gitti. Çekinerek selam verdi,
yatağın yanma bir sandalye çekip oturdu ve dostu Heilner'in elini tutacak oldu ama Heilner
hırsla duvara döndü yüzünü, Hans'm tüm yakınlaşma çabalarına sırt çevirmek ister gibiydi.
Ama Hans pes etmedi, Heilner'in yakaladığı elini sıkıca tutup bırakmadı, bu eski dostunu
gözlerini kaldırıp kendisine bakmaya zorladı. Heilner, içerlemiş, dudaklarını büzüştürdü.
"Söyle ne istiyorsun?"
Hans, dostunun elini bırakmadı.
"Beni dinlemeni," diye cevapladı. "Haklısın, o zaman ödlekçe davrandım, seni yüzüstü
bıraktım. Ama benim nasıl biri olduğumu biliyorsun, sınıfta en başarılı öğrenciler arasında yer
almak, hatta üstesinden gelebilirsem sınıfın birincisi olmak istiyordum. Sen bunu ineklemek diye
niteledin, haklı olarak, kabul; ama ne yapayım, benim ideal anlayışım buydu işte, bundan daha
üstün bir ideal bilmiyordum o zaman." Heilner gözlerini yummuştu. Hans sesini iyice alçaltarak
sürdürdü konuşmasını, "Bak, üzgünüm bu yaptığıma. Bir kez daha dostum olmak ister misin
bilmem ama senden beni bağışlamanı rica ediyorum." Heilner susuyor, kapalı tutuyordu
gözlerini. İçindeki tüm iyi duygular, tüm sevinçler dostundan yana sürekli kanat çırpıyordu; ne
var ki, burukluklar ve yalnızlıklar içinde yaşayan bir kişi rolünü oynamaya alışmıştı bir kez, hiç
değilse böyle bir maskeyi şimdilik yüzünden çekip almak niyetinde değildi.
Hans, peşini bırakmadı.
"Yo, beni bağışlayacaksın, Heilner! Senin ardından böyle koşmaktansa, sınıfta sonuncu
olurum daha iyi. Yeter ki sen iste, yine eskisi gibi dost olur, kendilerine ihtiyacımız olmadığını
Do'stlaringiz bilan baham: |