Küresel kentler hızlı Nüfus Artışı ve Kentleşme


Öncü Çalışmalarda Dünya Kentleri


Download 126.85 Kb.
bet3/11
Sana14.11.2023
Hajmi126.85 Kb.
#1772219
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11
Bog'liq
akbar tarjiima 2

Öncü Çalışmalarda Dünya Kentleri
Peter Hall (1966), 1966 yılında yayımlattığı Dünya Şehirleri (World Cities) isimli kitabıyla adeta süreci başlatan etki yapmıştır. Çalışma, ‘dünya şehirleri’ kavramını literatüre kazandırması bakımından ayrıcalıklı bir yere sahiptir. Hall, çalışmasında sırasıyla Londra, Paris, Randstad, Rhine-Ruhr, Moskova, New York ve Tokyo’dan oluşan yedi şehir kapsamında dünya şehirleri tezini kaleme almış; bu şehirler çerçevesinde bir başı çeken şehirler ilişkisinin de ortaya çıktığına işaret etmiştir. Hall, bu şehirlerin dünya üzerinde özellikle ticaret, iletişim, bankacılık ve sigortacılık gibi finans, eğitim, kültür ve teknoloji alanlarındaki güç ve etkilerine istinaden işlevsel kabiliyetlerine bakarak bu sonuca ulaşmıştı. Peter Hall’ün tespitlerine göre bu şehirler aynı zamanda kitle iletişim kurumlarının konuşlandığı, büyük alış-veriş merkezlerinin bulunduğu, sosyal ve sanatsal faaliyetlerin icra edildiği, hem üretim hem de tüketimin öncüsü şehirlerdi (Beaverstock ve diğ. 1999: 445-458). Peter Hall’ün çalışmasının üzerinden geçen elli beş yılda bu şehirlerin üretimden çok üretime karar veren, bunu planlayan ve organize eden şehirler konumuna evrildikleri söylenmelidir.
Hall’a göre, dünya kentleri aşağıda sıralanan alanlarda altı temel fonksiyonun bir yerde toplandığı mekânlardır (Hall 1966’dan akt. Konak, 2013: 150). Bunlar:
a) Nüfus yoğun (nüfusun temel karakteristik özelliği, kayda değer bir zenginler topluluğunu bünyesinde barındırmasıdır. Dolayısıyla, bu nüfus dünyadaki lüks tüketim kültürüne ve bu tüketim kültürünün yeniden üretilmesine ev sahipliği yapar),
b) Merkezileşmiş politik güç (büyük hükümet kuruluşları, uluslararası nitelikli ve hükümetler arası organizasyonlara ev sahipliği yapar),
c) Ticaret (hükümetlerle iş yapan birçok şirket, büyük ticari organizasyon, ticaret birlikleri, işveren federasyonları ve endüstri ile ilgili büro merkezlerine ev sahipliği yapar),
d) Finans (merkez bankaları ve diğer büyük bankaların merkezleri, büyük sigorta şirketlerinin ofislerine ev sahipliği yapar),
e) Taşımacılık (büyük limanları bünyesinde barındıran ve bu limanlarda ürünlerin toplandığı ve bütün dünyaya yeniden dağıtıldığı ihracat alanlarıdır),
f) Hizmet (dünyadaki büyük hastaneler, eğitim kuruluşları, bilim ve teknoloji merkezleri, kültür ve sanat faaliyetleri, büyük kütüphane ve müzeler, ulaşım ve haberleşme ağlarının merkezleri bu kentlerde yoğunlaşmıştır).
Peter Hall kentleri sınıflandırırken onların şu yedi özelliğini dikkate almıştır:
1) Nüfus büyüklüğü, 2) Zengin nüfus yoğunluğu, 3) Merkezîleşmiş politik güç, 4) Ticaret, 5) Finans, 6) Taşımacılık 7) Hizmet faaliyetleri yoğunluğunu temel alarak sekiz kenti dünya kenti olarak tanımlamıştır. Ona göre 1950 ve 1960’lar da dünya şehirleri Londra, Paris, Amsterdam-Rotterdam, Rhine-Ruhr komplex, Tokyo ve Moskova’dır. Bu şehirler finans ve ticaret faaliyetlerinin yoğunlaştığı yerlerdir.
Peter Hall’den sonra dünya kenti yaklaşımını devam ettiren en önemli ikinci düşünür Robert Cohen’dir. Cohen’in küresel şehirler olarak tanımladığı şehirlerin ortak özelliği şunlardır: bu şehirler ticari faaliyetlerle ilgili karar verme ve şirket stratejilerinin biçimlendirildiği uluslararası merkezler olarak görev yapmaktadır. Daha geniş anlamda, bu küresel şehirler yeni uluslararası iş bölümünün koordinasyon ve kontrolünü sağlayan şehirler olarak ortaya çıkmıştır. Cohen’ e göre gerçek dünya kenti uluslararası ticaret kurumlarının büyük bir bölümünü içinde barındıran mekânlardır. Bir şehrin uluslararası ticari faaliyetlerin merkezi olabilmesi için Cohen tarafından belirlenen kriterler şunlardır:
a) Çokuluslu şirketlerin genel merkezlerinin
b) Uluslararası bankacılık ve
c) Stratejik şirket hizmetlerinin o şehirde bulunup bulunmadığı,
Cohen’in Küresel Kentlerle ilgili çalışmasında, bu kentlerde merkezi bulunan veya faaliyet yürüten uluslararası firmaların faaliyetlerini temel alarak dünya şehirlerini sınıflandırmıştır. Cohen New York, Tokyo ve Londra’yı birinci düzey dünya kentleri olarak tanımlarken, Osaka, Rhine-Ruhr, Chicago, Paris, Frankfurt ve Zürih de ikinci düzey dünya kentleri olarak tanımlamıştır.
Daha sonra John Friedmann (1986: 12-50) 1986 yılında yayımlattığı ve Dünya Kenti Teorisi (The World City Hypothesis) ismini taşıyan hacimli makalesinde, P. Hall’ü takip ederek, Dünya Şehirleri (World Cities) diye nitelendirdiği bazı şehirlerin dünya ekonomisini biçimlendirdiğini belirtmekte; iktisadi akışların merkezinde bulunduğunu tespit ettiği bu şehirleri gerek merkez, gerek çevredeki konumları içerisinde, birincil ve ikincil şehirler diye hiyerarşik bir kategorilendirmeye tabi tutmaktaydı. Friedmann daha genel bir yaklaşımla New York, Londra ve Tokyo’yu küresel finans merkezleri; Miami, Los Angeles, Franfurt, Amsterdam ve Singapur’u uluslararası merkezler; Paris, Zürih, Madrid, Mexico City, Sao Paulo, Seoul ve Sidney’i önemli ulusal merkezler ve Osaka-Kobe, San Francisco, Seattle, Houston, Chicago, Boston, Vancouver, Toronto, Montreal, Hong Kong, Milano, Lyon, Barselona, Münih ve Düseldorf’u ulus-altı, bölgesel merkezler olarak belirlemekte ve bu 30 önemli şehirden oluşan dünya şehirlerine bir ağ (network) işlevi atfetmektedir (Smith ve diğerleri, 1995: 294’ten akt., Alptekin 2012).
Friedmann (1986) geliştirdiği dünya kentleri hipotezinde, söz konusu kentleri önemli, 1) Finans merkezleri olma, 2) Çokuluslu şirketlere yönetim merkezi olma, 3) Uluslararası kurumların varlığı, 4) Önemli imalat merkezleri olma, 5) Hızlı büyüyen bir hizmet sektörünün bulunması 6) Dünya kara, deniz ve hava taşımacılığında önemli bir düğüm noktası olma, 7) Nüfus büyüklüğü, ölçütlerini temel alarak dünya kentlerini hiyerarşik olarak sınıflandırmaya çalışmıştır.
Friedmann ve Wolff’a (1982) göre ise, dünya şehirleri ulusal ekonomilerden ziyade günümüz küresel kapitalist gelişiminin motorlarıdır. Onlara göre dünya şehirleri, 1970 sonrası kapitalizm ile ortaya çıkan yeni uluslararası iş bölümü içinde küresel kontrol ve denetim merkezlerinin yeni bir formunu temsil etmektedir. Bu anlamda onun çalışması Cohen’inkiyle benzerlik göstermektedir. Özellikle “dünya kenti hipotezi” (The World City Hypothesis) ile literatürde ün kazanan Friedmann (1986: 68-71’den akt. Konak 2013: 151), dünya kentlerinin yedi özelliğini vurgulamıştır. Bunlar:
1) Kentin dünya ekonomisi ile bütünleşmesi, yeni kapitalist ekonomide kente yüklenen yeni işlevler ve oluşan yeni yapı ile mümkün olmaktadır,
2) Yeni mekânsal organizasyonda, üretim ve pazarın eklemlenebilmesinde, küresel sermaye önemli dünya kentlerini düğüm noktaları olarak istihdam etmekte ve kullanmaktadır. Böylece dünya kentleri arasında karmaşık mekânsal bir hiyerarşi ortaya çıkmaktadır,
3) Dünya kentlerinin küresel kontrol işlevi, bu kentlerin üretim sektörü, istihdam yapısı ve benzer ekonomik kabiliyetleri tarafından belirlenir,
4) Dünya kentleri uluslararası sermayenin yoğunlaştığı ve biriktiği önemli merkezlerdir,
5) Dünya kentleri iç ve dış göçün yöneldiği önemli çekim merkezleridir,
6) Dünya kentleri, mekânsal ve sınıfsal kutuplaşmalar gibi kapitalizmin temel çelişkilerini içinde barındırır,
7) Dünya kentlerinin büyümesi, hükümetin mali kapasitesini aşan sosyal maliyetler üretir,
Görüldüğü gibi Friedmann da Hall gibi dünya kentlerinin tespiti için birçok belirleyici kriter saymıştır. Fakat Friedmann’ın analizinde yeni uluslararası ekonomide emeğin bölüşümü ve ulusüstü ekonomik faaliyetlerin mekânsal etkileşiminin dünya kentlerinin analizinde belirleyici olduğu görülmektedir. Friedmann daha sonraki bir çalışmasında dünya kentlerini şu şekilde tanımlamıştır: Günümüz kentleri, dünya kapitalizminin “organizasyon nodülleri”, bölgesel, ulusal ve küresel meta akışının “eklemleyicisi” ve küresel sermaye birikimi mekânı içinde “düğüm noktası” olarak işlemektedir (Konak 2013: 151).

Download 126.85 Kb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling