Radyo ve televizyon üst kurulu çocuklardan Televizyona Mektup
Download 1.63 Mb. Pdf ko'rish
|
E39051EB-8232-4CF7-8B7F-8560E3FE3FFA
Nazan YEŞİL
8/A Sınıfı Karahamza Zekeriya Atilla İ.Ö.O – Selim / KARS Sevgili Kara Kutu; Sana ilk böyle hitap etti dedelerimiz ninelerimiz. Sen geldin dünyamızı altüst ettin. Sen yokken insanlar birbirlerine gider, sohbet eder, birbirlerinin değerini bilirlermiş. Elektriksiz köy gecelerinin karanlıklarını aydınlatan insanların samimi ve sıcak sohbetleriymiş. Ne zaman ki geldin ve biz seni evimizin en değerli başköşesine oturttuk o ondan sonra güneşi bile boğdun. Komşuluk, samimiyet, hoşgörü bitti. Habersiz kaldık birbirimizden. Ey Televizyon; Suçlu sen değilsin aslında. Seni kullanamayan bizlerde suç. Biz yaratılmışlar içerisinde akla sahip tek varlık iken aklımızı kumanda tuşlarına emanet ettik. Lakin o emaneti bir daha olmamak üzere terk edip gittik. Benim hiç yararlı yönlerim yok mu? Diye sorduğunu duyabiliyorum. Tabi ki var, çocuklar eğitici programlar yaparak bizi geliştiriyorsun. Çok teşekkür ederim. Ama bizleri eğittiğin gibi sihirli diziler, ahlaksız yarışmalar ve şiddet filmleriyle aklımızı bulandırıyorsun. Bunu neden yapıyorsun? N’olur akıllı işaretlere uy ve bizim gibi gelişme çağında olan çocukların aklını bulandırıp ahlaklarını bozma. Sena Nur GUZAY 7/A Sınıfı A. Halim Bezircilioğlu İ.Ö.O. - Melikgazi / KAYSERİ Sevgili Televizyonum, Bir varmış bir yokmuş diye başlarmış hep masallar. Ve mutlu sonla bitermiş, en karmaşık, en kötü başlangıçlar. Benim mutlu sonumsa gelmedi henüz, serüvenim hala devam ediyor. Titreyen parmaklarım televizyon kumandasında dolaşıp duruyor. Şu anda. Ve ben karmakarışık duygular içindeyim. Beni neden kimse anlamıyor, benimle neden kimse konuşmuyor? Boyumdan büyük sorularım neden büyüklerimin canını sıkıyor? Birazdan en sevdiğim program başlıyor. Ve düşünüyorum da artık onu da beklemez olmuşum son zamanlarda. Peki, televizyon sen neden beni yalnız bıraktın. Eskiden olsa yardımıma koşardın böyle durumlarda. Şimdiyse sadece büyüklerle ilgilenir olmuşsun, hiç büyümeyen büyüklerle. Her şeye rağmen gene de yakın hissediyorum seni kendime. Çünkü küçük kafamdaki büyük düşüncelere biraz da sen sebep oluyorsun. Her hayat aslında biraz da sorularımın cevabı oluyor. Keşke şu parmaklarımın arasında tuttuğum kumandayla istediğim her şeyi sorabilseydim sana. Gökyüzü neden mavi? Neden kuşlar gibi özgürce uçamayız biz? Dünyayı dolaşmak istiyorum ne yapmalıyım, ya okuduğum masaldaki Peter Pan gibi masal dünyasına nasıl gidebilirim. Seninle çok güzel vakit geçiriyorum bazen, hatta o anlarda seni ne kadar sevdiğimi söylemeliyim. Oysa büyüklerim bana bu kelimeyi hiç söylemezler acaba onlar benimle güzel vakit geçirmiyorlar mı? Televizyonum, kapalı olduğunda bile bana çok şey anlatan televizyonum… Sen bari beni bırakma, çocukça sorularıma cevap ver, beni heyecanlandır çünkü ben çok sıkılıyorum, meraklı gözlerim cevap ararken her şeye, benden ve sorularımdan sakın sırımla. Bana en başta kendimi, kendimi dinlemeyi; sonra ailemi, bana vermeye çalıştıklarını, oyunları anlat, daha önce hiç görmediğim diyarları… Anlat ki ben de çocuk olayım, anlat ki ben de diğer yetişkinler gibi sadece çocuk kalmayayım. Canım televizyonum önce seninle başladım konuşmaya. Anne ve babamın beni konuşturmak için harcadığı çabayı harcadım sen de. Bana dilimi öğrettim. Ama televizyonum, şimdi okula gidiyorum ve çok sevdiğim öğretmenim, senin Türkçeme olan vefasızlığını söylüyor. Ben de görüyorum, sen çok hata yapıyorsun. Türkçemi artık daha bir seviyorum. Eskiden seninle konuşurken ben de önemsemezdim dilimi. Artık anne babam gibi senin de hatalarını görebiliyorum; Çünkü büyüyorum televizyonum. Bunca yıl belki bana yanlış şeyler de öğrettin; belki dünyanın bunca büyük oluşu ve sende küçülüşü de bir yalandı. Bunca insanın ağlamalarını gördüm hep sende; ama savaşlarda atılan bombaları havayı fişek gibi parlak ve masum gösterdin. Ölen bunca insanın, bunca kardeşimin yasını tutturmadın bana. Hayatı sende izlediğim kadar renkli ve eğlenceli bulmadım ben. Sahici hayatın acılar ve eşitsizliklerle dolu. Ama gene de seninle büyüdüm ben, nankörlük edemem. Her zaman seni çok sevdim. Yalnızlığımı paylaşan, beni okşayan, seven, eğlendiren arkadaşım oldun. Şimdi ben de sana artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını yazıyorum. Zaten arkadaşlık da bu değimlidir; birbirini eleştirebilmek her zaman benimle kalman ve beni sabırla dinleyebilmen dileklerimle, Download 1.63 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling