Sevgili Milena
Download 0.97 Mb. Pdf ko'rish
|
Sevgili Milena - Franz Kafka ( PDFDrive )
- Bu sahifa navigatsiya:
- Çarşamba akşamı
- Perşembe sabahı
Salı akşamı, daha geç
Mektubu postaya verdikten sonra aklım başıma geldi: Nasıl isteyebildim senden böyle bir şeyi? Bırak ki, bu işi temizlemek, ya da çıkar bir yol bulmak yalnız beni ilgilendirir, beni ilgilendirmeli! Ne diye seni karıştırırım bu işe? Hiç tanımadığın birine nasıl yazabilirsin? El yazının, imzanın başkalarının eline geçmesini istemezsin de belki. Hoş gör Milena, bu konuda yazdığım mektupları, telgrafı hepsini hoş gör... Senden ayrılmanın verdiği sersemliğe yor bu davranışımı. Hiç önemi yok, kıza yazmayabilirsin, başka bir çıkar yol bulunur elbet. Üzme kendini. Bugün çok dolaştım, yorgunum biraz, ondan olacak. Sonra yarın da amcam geliyor, yalnız da kalamayacağım. Daha iyi bir şeyden söz açmak için şunu demek istiyorum, dinle: En güzel hangi gün giyinmiştin Viyana'da biliyor musun? Ama delicesine güzel? Karşılık istemem: Pazar günü! Çarşamba akşamı Yeni evimi kutlamak için bu birkaç satırı yazıveriyorum; çabuk tutmalıyım elimi, çünkü anamla babam onda Franzensbad'dan, amcam da on ikide Paris'ten geliyor, karşılamaya ben gideceğim; ablam Marienbad'da olduğu için, ben onun evine geçtim, amcama benim odayı bıraktım. Koskoca; bomboş bir ev burası, bu bakımdan iyi. Ama sokak çok gürültülü, gene de kötü bir değiş tokuş yapmış sayılmam. Son mektuplarından öylesine yakındım ki, "güveni sarsıldı, beni yitireceğinden korkuyor" diye düşünebilirsin, onun için işte, hemen yazmak zorunda kaldım sana. (Bu sabah öyle bir mektup yazmıştım ki, sonra utandım da yırttım; ne yapayım? Daha tek satırın gelmedi... Postayı mı sorumlu tutayım? Saçma... Postayla ne alışverişim var?) Güvenim sarsüsa, emin olmasam senden, böylesine sevebilir miyim seni? Ne zaman anladım bunu biliyor musun? Çok kısa süren etimizin birleşmesinden ve birdenbire ayrılmak zorunda kalışımızdan. (Pazardan başka bir gün olamaz mıydı? Yeniden başka bir saat olamaz mıydı sanki? Neden bütün bunlar?) Haksız mıyım altüst olmakla? Hoş gör beni! Akşamın şu geç saatinde sana iyi geceler dilerken, kendimi, her şeyimle bir solukta veriyorum sana, mutluluk, sende erimek! Perşembe sabahı Sokak çok gürültülü, üstelik karşılarda bir de yapı işleri var, Rus kilisesi de değil tam karşıma düşen, içi insanlarla dolu büyük evler var karşıda, gene de -tek odada bir başına olmak, bir evde yalnız yaşamak, yaşamın en önemli yanı- daha doğrusu: kimi zaman yalnız kalabilmek, mutluluğun ilk koşulu. (Ne var ki, önce yaşamam gerekir, yoksa evim olmuş, yurdum olmuş kaç para eder? Bir çift canlı, parlaklığım nereden aldığı bilinmeyen mavi gözü görebilir miydim yoksa?) Ama evin içi sessiz, banyo, mutfak, odalar tam bir sessizlik içinde. Kalabalık evlerin o patırtısı gürültüsü, gem vurulamayan istek dolu etlerin birleşmesi, düşünüler, dilekler, köşe bucakta, her koltuğun, her kanapenin yanında yöresine gizlenmiş göz yumulmayacak davranışlar, yersiz, beklenmedik şeyler, günah çocuktan, hiçbiri yok bu evde... Viyana'daki pazar sabahının sessizliğini andırıyor; ama bir de cumartesi akşamını anımsıyorum; istekle dopdolu, soluğumuzu kesen, hiç bitmeyecekmiş gibi süren bir cumartesi akşamını... Kız kardeşim ta evden buraya gelmiş, bana kahvaltı getirmiş. (Boşuna yorulmuş, nasıl olsa ben gidecektim oraya.) Beni mektuptan ve dalgınlığımdan uyandırmak için birkaç dakika kapryı çalmak zorunda kalmış. Burası benim evim değil; yaz aylarında eniştem bir süre için burada oturacak. F. Download 0.97 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling