Ankara üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ
Download 6.7 Mb. Pdf ko'rish
|
- Bu sahifa navigatsiya:
- B.Muhammed Mirza’nın (Hodabende) Lalasının (Tekelü Şerefettin Oğlu) Rüstem Paşa’ya Mektubu
- C. Rüstem Paşa’nın Muhammed Mirza’ya (Hodabende) verdiği Cevap
- D.Kara Ahmed Paşa’nın İran Vezirlerine Mektubu
2. Amasya Anlaşmasını Sürdüren ve Sağlamlaştıran Mektuplaşmalar A. Sadrazam Rüstem Paşa’ya Muhammed Mirza’nın (Hodabende) Mektubu Osmanlı Ġran Devletleri arasında barıĢlarının meydana gelmelerine dair teati edilen birçok mektuplaĢmalar mevcuttur. Zira yarım asırdan beri iki devlet arasında çok defalar çatıĢmalar olmuĢtur. Bu çatıĢmaları durmuĢ ise de barıĢ için aralarında mektup teati edilmemiĢtir hiç Sünni-ġii ayrımcılığıyla her zaman savaĢ halinde bulunmuĢlardı. Bu nedenle Amasya AnlaĢmasını yaptıktan sonra bile bu anlaĢmanın ruhuna uygun olarak barıĢı daha da sağlamlaĢtırmak için mektuplaĢma yolu devam ettirmekte idi.
Her iki devlet de fırsat buldukça birbirine mektup yazıyorlardı. Amasya AnlaĢmasından sonra hem Kanuni Süleyman ve diğer Osmanlı büyükleri, hem de ġah Tahmasb ve Ġran‟ın ileri gelenlerinin mektup yazdıkları görülmektedir. Bu arada ġah Tahmasb ve onun danıĢmanları Sultan Süleyman‟ın sözlerini bağımsız söylemediğini ve birçok danıĢmanının onun üzerinde hem olumlu hem de olumsuz etkileri olduğunu biliyordu. ġah Tahmasb‟ın bu konuda Osmanlı Safevi‟nin savaĢlarından dolayı tecrübesi vardı. Tahmasb, Osmanlı Safevi iletiĢiminde dahi Sultan Süleyman Sadrazam Rüstem PaĢa‟nın etkisinde olduğunu biliyordu. Hatta bu savaĢların bazılarının Rüstem PaĢa‟nın etkisinde ve diğer bakanların isteğiyle yapılmıĢ olduğunu biliyordu. Hatta kendi değerli oğlu Mustafa‟yı diğerlerin olumsuz etkisi üzerinde öldürmüĢtü. Bu Sultan Süleyman‟ın nasıl ne yaptığını iyice düĢünerek yapmamasından dolayı oluyordu. Bu bütün Ġslam‟ı devletlerinin Sultanlarının genel zaafıdır. Tahmasb ve onun danıĢmanları Osmanlı Sadrazam‟ının Kanuni üzerindeki genel etkisini bildiğinden Tahmasb bu konudan barıĢı tazmin etmek için yararlandı. Tahmasb kendi tezkiresinde: “Her zaman söylediğim gibi Sultan Süleyman‟ı Rüstem 716
PaĢa oynatmıĢtır” 2259 demiĢtir. Tahmasb Rüstem PaĢa‟nın Ġran elçisi Mir ġemsettin Dilcani‟nin barıĢ yapmasına engel olduğunu biliyordu. Rüstem PaĢa Amasya barıĢ anlaĢmasından beĢ ay sonra Miladi 1555yılı Ekim/Kasım ayı (Hicri 962 Zilhicce ayı) tekrar sadrazama mensup olmuĢtur. Amasya anlaĢma sulhu beĢ ay onun sadrazamlığından önce Miladi 1555 yılı Mayıs/Haziran ayı (Hicri 962 Recep) ayında Sadrazam Ahmet PaĢa zamanında yapılmıĢtır. Tahmasb kendi oğlu Horsan hâkimi Muhammed Mirza‟ya haber göndererek Kazvin Ģehrine gelmesini istedi ve onun yerine diğer oğlu Ġsmail Mirza‟yı gönderdi. Tahmasb oğlu Muhammed Mirza‟dan Rüstem PaĢa‟ya edepli bir mektup yazmasını ve onun tekrar sadrazamlık makamına geçmesini tebrik etmesini ve sulhun nedeninin Rüstem PaĢa olduğunu ve mektupta barıĢın müsebbibi olarak onu göstermesini istedi. Muhammed Mirza Farsça bir mektup yazarak babasının elçisi Tebet Ağa ile gönderdi. Gönderdiği mektupta onu güzel unvanlarla övdü bütün âlemlerin en iyi veziri saydı O‟nu Allah‟ın sırlarının ıĢığı olan bir vezir saydı. 2260
Ve onun tekrar sadrazamlığına geçmesi hakkında beyit söyledi. Beyit: قٕت ىیـ ٔ دكا ّک ّت ٌا دنٔق قٕت ىیفرٌن ىیذ دنٔق “Çabuk sadrazamlığa eriĢtiğinizi tebrik diyorum O devlet iyidir ki onda iniĢ yokuĢ olsun” Muhammed Mirza babası Tahmasb‟ın istediği gibi mektubunda Rüstem PaĢa‟yı barıĢın asıl nedeni göstererek ve bu konuda çalıĢmalarını söyleyerek ona bildirdi. ġöyle söyledi;
2259 Tahmasb Safevi, Şah Tahmasb Tezkiresi, s. 77. 2260 Feridun Bey, a.g.e, c. II, s. 66-69; Nevayi, a.g.e, s. 260-265. 717
“Benim size bu muhabbetinize teşekkür etmek meylim vardı. Ama yolun uzak olmasından dolayı ve babamın durumunu riayet etmek için bu konuyu ben yapmadım babam Şah Tahmasb yaptı ve sizi tebrik etmedim çünkü düşündüm ki bu tebriki babam yapsın babam bana bu konuda hiçbir işaret etmemişti. Ben de Kazvin‟e geldikten sonra babam sizin sadrazamlığınıza sevinmişti ve babam beni sizi tebrik etmek için görevlendirdi ve karşılıklı muhabbet ve birliğimiz için sizi tebrik ediyorum. Umarım iki tarafın devlet adamlarının çalışmalarından dolayı muhabbet ve arkadaşlığımız sağlam olsun” 2261
dedi. Muhammed Mirza Devamında; “Babam Tahmasb sizin tekrar sadrazam olmanıza çok sevindi, siz barışa neden oldunuz ve çok mutlu olduk. sonra hatırlıyor ki sizin hayırseverliğinizle binlerce Müslüman‟ın Mekke ve Medine‟yi ziyaret etmesine sebep oldu, yağmalama eşkıyalık zulüm ve fitne fesat kaldırıldı. Siz hazretleri bu emniyetin nedenisiniz dünyada ve ahirette sizin başınız yüce olacak ve büyük bir mutluluğa ve saadete erişeceksiniz. mektubun sonunda barışın devam etmesi için Rüstem Paşa‟dan ki siz saadetli adam (Rüstem Paşa) böyle hayırlı bir işe vesile oldunuz… Devam etmesi de sizin kereminizle olacaktır. Yani işi başlayan bitirir. Böylece her gün bütün âlemin halkının rahatlığına ve Müslümanların duasına neden olursunuz” 2262 Bu mektubun bizde vezir-i azam olmak üzere Osmanlı idarecileri üzerinde olumlu bir izlenim bıraktığı anlaĢılıyor.
2261 Feridun Bey, a.g.e, c. II, s. 66-69; Nevayi, a.g.e, s. 260-265.
2262
Feridun Bey, a.g.e, aynı sf. 718
Rüstem Paşa’ya Mektubu ġah Tahmasb Muhammed Han ġerafettin Oğlu Tekelü‟yü çok seviyordu ve ona güveniyordu. Muhammed Han ġerafettin Oğlu Muhammed Mirza‟nın Lalası ve onunla birlikte Horasan‟dan Kazvin‟e gelmiĢtir. ġah Tahmasb‟ın emiriyle Rüstem PaĢa‟nın sadrazamlığını tebrik etmek için Farsça bir mektup yazıp ġah Tahmasb oğlu Muhammed Mirza‟nın mektubuyla birlikte Tahmasb‟ın elçisi Tebet Ağayla gönderdi. 2263
Mektubunda o zaman Tahmasb‟ın oğlu Muhammed Mirza‟yla Kazvin‟e geldiğini ve ġah Tahmasb‟la görüĢtüğünde Tahmasb oğlu Muhammed Mirza‟ya Rüstem PaĢa‟nın barıĢ için çabalarından bahsettiğini ve Tahmasb: “Eğer
2265
söylemiĢtir. Tebet Ağa arkadaĢlık ve iki tarafın birliğini sağlamlaĢtırmak için seçilmiĢti. Tekelü ġerefettin Oğlu Mektupta:
2263 Feridun Bey, a.g.e, c. II, s. 69-71; Nevayi, a.g.e, s. 266-270. 2264 Amasya barıĢ anlaĢması Sadrazam Ahmet PaĢa‟nın zamanında meydana geldi. O zaman da Rüstem PaĢa Sadrazam değildi, Parsadost, Şah Tahmasb Evval, s.292. 2265
Hasan Rumlu diyorki Dulkadir Tebet Ağa Miladi 1557 Hicri 964 yılında ġah Tahmasb sarayına, Sultan Süleyman‟ın tuhaf ve sayısız hediyelerle döndü, Ahsenut- Tevarih, s. 401.
719
كًُظنا كَوهك ات باي ٍٍؼ ٔ یتٕٚ بإَ ّک خلااوي َّٕگ هْ هکل ٔ خایاکؼ عَٕ هْ ةیهورت اُشا ٍیا نق ٔ ٔ ٍیكهٚ ػهٔ بات نق ّک خهٙؽَا ّهیًظ یػ اٍي كَقٕيهلیي قٕـ ناؼِ دُطهٌ ٔكت نق ٍیثنا خال غلأا خناؤ كٍُي نق خهٙؼ ٌا ٌاُچًْ هگا ّک دّگ نٕکمي یُؼي ٍیا ٔ كَقٕيهك یي نآظا كَقٕت ِقًَٕ هيا هئاٌ ٔ ةَٓ ٔ مره ٔ آیّکهکّن ٍیا غلأا دكای یًَ عٕهٔ اِاپ كًؼا ةَٕ ٔ كَقٕت یي ٍکًري یًظػ ىَ یٔن قاٍك باتنا یؼٍت ّک قاٍك عإَا اق ی
كِ یًَ غهأ ق ...
2266
“Bu esnada Tahmasb oğlu Hodabende‟ye söylediği gibi; sizin (Rüstem Paşa) çabalarınız, hoşgörünüz ve aracılığınızla Müslümanların arasında emniyet olacak ve artık bundan fazla Müslümanların hakkı zarar görmeyecek ve rahat yaşayacaklardır, Eğer siz sedrazamlığınıza devam etseydiniz ve Ahmed Paşa bu makama tayin olmasaydı bu katliamlar ve fitne fisat vuku bulmazdı…” demiĢtir. Muhammed Han da Muhammed Mirza gibi O da Rüstem PaĢa‟ya mektupta “İranlıların mukaddes mekânları ziyaret etmesi için onun direnişi ile her yıl Şiiler ‟in Mekke ve Medine‟yi ziyaret etmeleri hâsıl olmuştur” 2267 diyor. Mektupta sulh konusu Rüstem PaĢa aracılığıyla olduğunu belirtmektedir. Rüstem PaĢa‟nın kâmil ve kerametli sıfatlarının muktezasınca bu iĢin yapıldığını belirtiyor ve bu iĢin bir eksiklik olmadan bitirilmesini istiyor. Mektubu واًذلاات واهک لاا “iĢi yapan bitirir” 2268
muktezasınca barıĢın devam ettirmesini vurgulayarak cümlesiyle son veriyor.
2266
2267
Feridun Bey, a.g.e, c. II, s. 69-71. 2268
Feridun Bey, a.g.e, c. II, s. 71. 720
Rüstem PaĢa mektubunu Tahmasb‟ın oğlu Muhammed Mirza‟ya yazarak onların hakkında Ģu sıfatlarla; Saltanat bağının Fidan‟ı, Umman Deniz‟inin pahalı incisi, ġahinĢahlığın ıĢığı, padiĢahlığının çiminin selvisi 2269
diye hitap ediyor. Böylece mektubunu yazdığını ilan ediyor ve sonra iki tarafın barıĢa uymalarını ve barıĢı muhafaza etmeleri gerektiğini söylüyor ve sonra devam ederek tüm telaĢını bu konuda yapacağını ve aralarındaki dostluğun bozulmayacağını söylüyor. Miladi 1556 yılı (Hicri 963 yılının Cemaziyülsani ayının 20. Günü) Amasya anlaĢmasından sonra TaĢkent ve Semerkand Hâkimi olan Burak Han bir mektupta Sultan Süleyman‟dan önceki gibi Ġran‟la savaĢmak için Yeniçeri askerleri göndermesini istedi. Sultan Süleyman ise Ġran‟la barıĢa istekliydi ve Ġslam‟ı birliğe devam ediyordu ve ayrıca verdiği sözden dönmek istemiyordu. Sultan Süleyman Burak Han‟a: “… Dergah-ı
bu iĢle kendi verdiği söze vefalı kaldı ve Ġran‟la sulhu muhafaza etti. Osmanlı devletinin içinde iktidar ve güce eriĢmek Sultan Süleyman‟dan iki oğlu Selim ve Bayezid kalmıĢtı ve ikisi de Hürrem Sultan‟ın çocuklarıydı. Hürrem Sultan Kanuni‟nin tahtı bırakacağı veliaht üzerinde etkisi vardı ve Sultan Süleyman bir kere yanlıĢ olarak kendi yerine geçebilmek için en layık insanı (ki hem halk hem askerler
2269
Nevayi, a.g.e, s. 271-275. 2270
Feridun Bey, a.g.e, c. II, s. 51-52.
721
onu çok seviyordular ve cesur bir liderdi) yani Mustafa‟yı ve Mustafa‟nın oğlu Mehmet‟i de öldürdü ve diğer oğlu Cihangir Mirza da Mustefa‟nın ölümüne dayanamayarak öldü. Hürrem Sultan kendi oğlunu padiĢah etmek için çok çalıĢıyordu. Bu sebepten Mustafa‟nın ölümüne neden olmuĢtu. Belki de en sevdiği çocuğu Bayezid onun yerine geçsin diye bunu yapmıĢtır. Ama Hürrem Sultan elleri yüreğinin üzerinde hasret kalarak oğlunun sultanlığını görmedi ve ondan önce öldü. Hürrem Sultanoğlu Cihangir‟in ölümünden sonra diğer oğlu Bayezid‟in ölümünü görmemiĢti. Hürrem Sultan‟ın ölümünden sonra en sevdiği oğlu Bayezid de gurbet diyarında çok üzüntülü bir Ģekilde öldürülmüĢtür.
722
Amasya anlaĢması iki devletin karĢılıklı bir araya gelerek hazırlanmıĢ oldukları bir anlaĢma olmaktan öte uzaktan elçiler aracılığıyla mektuplaĢma Ģeklinde yapıldığından dolayı; Atabek yurdunun Ahıska bölgesi Altunkale, Kars ve Ardahan gibi yerlerde sahiplik konusunda sorunlar ortaya çıkmıĢtır. Osmanlılar Ahıska bölgesini kendilerine Safeviler ise Ardahan‟ı kendilerine ait biliyordu. Bu nedenle Safevi ordusnun emiri II. Keyhüsrev‟in naibi Çalıkoğlu-Varaza‟yı tarafından bazı sıkıntılar çıkmıĢtır. Osmanlı sedrazamı Kara Ahmed PaĢa Amasya da bulunan Ġran elçisi vasıtasıyla Erdebil Mütevellisi Masum Bek Safevi, Rumlu ġah Kulu Halife, Ustaclu Bedir Han ve eski Erzurum hükümdarı AfĢarlu Sevündük KorucubaĢı dört vezire hitaben bir mektup göndermiĢ ve Altun Kale‟yi Osmanlı‟ya geri bırakmasını istemiĢtir: 1.
PadiĢahımız tarafından dostluk ve barıĢın temellerini sağlayarak gelen elçiniz “Ferruhzad Ağa” ile bir “Name-i Hümayün” gönderilmiĢtir. BarıĢın bizim tarafımızdan bozulacağını zennetmeyiniz. PadiĢahımız artık hazineleri artıyor ve yeni fetihler ile topraklarını geniĢletmekte ve yalnız arzusu Müslümanların barıĢ içinde yaĢamasıdır. Cami ve Mabedlere saygı gösterilmesi ve ibadetler yerine getirmesidir. 2.
düĢmanlıkta ısrarcı olmalarıdır. O da ortadan kaldırıldı. 3.
Hac‟da her kiĢinin hisse-i muayenesi ve vezife-i mukadderesi ġerif vr Hakim (Peygamber soyundan) marifeti ile sadakat yedinden tevzi olunur. 723
4. Atabek II. Keyhüsrev‟in baĢkent edindiği Adıgon (Altunkale)‟ın bana teslim etmeye eksik etmeyınız, söyluyor. 2271
2271
724
Sultan Süleyman’ın Diplomatik teşebbüsü ve Şah tahmasb’a Mektubu Kara Ahmed PaĢa‟nın mektubundan sonra ona paralel olarak Kanuni Süleyman da Kars kalesi hakkında ġah Tahmasb‟a bir mektup göndermiĢtir. Ayrıca Tahmasb Atabekler‟in Altunkalesi‟ni (Ahıska) Kanuni‟ye bırakmadığı, Kars, Ardahan, Ahılkelek (AkĢehir) Çıldır gölü çevresini ve Ġmaret‟in doğusunda iki devlet arasında bazı sıkıntılar oluĢturarak her birisi bu bölgelere sahip çıkmak istiyordu. Kanuni, mektubunda Tahmasb‟a Yüce insan, heybetli ve salatanat kiĢiliğine yaraĢan, çok hürmetli kelimeler ve ibaretler Ģeklinde hitab ediyor. Mektubunda Amasya anlaĢmasıyla ilgili meydana getirdiği yeniliklerden ve hududların eskisi gibi korulmasından söz ediyor. Devamında Gürci komutanlarından olan “Verze”nin sınırı geçerek yağmalar yaptığı ve Kars Kalesine adamlarını gönderip orasını ele geçirmeğe çalıĢmasından yakınıyor ve anlaĢmaya aykırılığını açıklıyordu: ٌكیظهگ ّلیاٚ
ٔقاُػ گُْأ ٌایٕػٔ قاٍك ّهٍهٌ کهؽي اًئاق ٍیق یت یثگ کَا ّک ٍیؼن واَ ّیؼاَ ّعیَ ٌكُریلأ ککهي نچن َات ٌكَ ههنٕه اهيا ٌلأا یْاُرياَ مٙك ّیاهیپ بٕیًنٔا یناـ ٌكَایـٚ یكؼذ ّهٓظٕذ ُّری لأ ٌاْقنا ٔ نكًّهیا ٌاهیٔ ٔ باهـ بٕیهیا خناؿ ٔ مره یٍُیناْا ٔ خناؿ ٔ ةَٓ یهن نٔقنٕکمي ٔ نّٕٓي یکیكهیا . ّهكٔ ّهیویهٚ ماعٌُ ّی یٙؼت ٌ كًياوي لاأ واكـ ّهذ اؼكق ْناه ّؼهه لااؼ دياػو ٔ ناًیذ ّظٔ هت ٌكيههنٕه یْاپٌ ٍیـًنٔا ٌٕیاًْ هركق مـاق عناىي ٔ یهه ّعیَ غتاذ اکا ٔ بَٕٕنٔا ْافِا ٗؼت ٌلأا ِكُریلأ كؼهٌ ٍکیا ههًّریا وانأ ناهه پٕپای هن واق ٔ هنٔا ِكُچیا بٕنٔاههكهٕري یكیا كیكٌ یان فلاـ ٔ كیؼت ٔ غیكت ِكُریاؿ کًِهیا منو ٔ مهـ ِههَا ٌكههًنا قهرفي .. ٔ قٕوػ یكًیا نكنافي نًنٔا هیمپ للارـا ّهیا وإػ نّٕٓي ٔ نٔهي للاظ ٔ ِاظ باتناقٕٓػ . ّک نكیظأ ّکهت ةٌاُي ًپ ناصیا دًهظ ناشا غكق ِنؤا نًنٕت قاكريا قاقٔ ٔ دثؽي ٌاکنا قاكرِا ٔ قاؽذا ٔ خقٕي ٌایُت یـق كؼت ٍي ٌلأا نأاىٌ ٔ نیلا َّاَّ وناکي ٔ ٌاِ ِكُتات نينكناه ٌكهؽي لٔا یناثگ ٔ نالٔ ٌلاک ّٔاه بٔكیا نٔكیا قاق ٔ قاهي ةظٕي ّک ّهگ ِنٕٓظ ّهیًظ یػاٍي ...
2272
2272
Feridun Bey, a.g.e, c. I, s. 625-626. 725
Sultan Süleyman bu mektupta bu Gürcü emirin hereketlerinin iki devletin arasını açacak olabilecekti. Bu yüzden sebeplerin ortadan kaldırılması için Tahmasb‟dan kesin davranılmasını istemektedir. Kars, Ardahan ve Ġmaret mekânları hakkında iki devlet arasındaki sorunlar olumlu neticelerle sonuçlanmıĢtır. Bu mektuptan sonra Tahmasb Ġrandaki meyhanelere baskı yapıp ve günah iĢleyenleri ortadan kaldırdığını belirten bir mektupla Hamza Sultan ismindeki elçisinin vasıtasıyla Kanuni‟ye göndermiĢtir. Sultan Süleyman elçiyi iyi karĢılaĢarak ve ona ġah Tahmasb‟ın yaptığı iĢlerden duyduğu memnuniyeti belirtmiĢ ve böyle iĢlerin yapılmasının Ġslam dininin Ģeriatını yerine getirmesi için gerekli olduğunu söyleyerek Tahmasb‟ın mektubu getiren Hamza Sultan elçinin vasıtasıyla Tahmasb‟a bir mektup daha göndermiĢtir:
ٔ نٕٓظ ٌ كُهثه يناؼًنا فُٕٕت اكٕفي لولا یناػ باُظ ٔا لاوي مكٔ ٔ لاؼ كْاِ اؼهأ نكووؽي ماًنٔانٕکمي ٔ یهات ِقناگؤن ِهٓچ ّهیا قنأ وایا ةهاؼذ نٕکّي یؼٌ ٌكیا نٔكٔ . ٌاِ ّيولا بٔكیا ّّیكَا ّّیًْ ییایَق ٔ ٍیق ناک غلأ ّک نقٕت ّی٘هي ىیًِ باتنا ٔ ّیهػ ىْ باؽٔا ٌاَّ وناکي هن ِكیا ّّیپ یَاًیپ ٔ كٓػ یاكٔ ٔ ٌاًیا مكٔ . وىت وهظلانكُیناق خقاؼٌ ةثٌ ٔ ٍینىُي خىػ طیارَ سػات غًه ٔ نِٕ ٔهِ باثٌا غكن ٔ نٔكرنٔق ٔ ٍیق ىٚاُي ٔ دهي ٔ کهي ػنإي یكٍلي ِىي دیُيا هیـ دیَ یـاق نكًُّنٔا ٌكیَاثَآظ ٛتإ٘ واىنا ٔ یَاًهٍي ٛیاهِ واكها ِنٕعك ٔ نٍك خلاا ....... ٔ ٌاًیا مْا ِهيو ٔ نكًََٕ دیاكْ ٔ یاّفت خهٍي َّاكهػ باؽٔا ّههك .......
ّثٕه یههيقا کت مُیو یَقاهکا دٌٔقاهت دًٌ ٌٕچیا خناعذ ٔ ةٍک كٕه ٔ خنایو ٔ طؼ ٔ دیَ ٔ یکكریا ماؽنا ُّیهنٔكُک بٔنكریا چٕک ٌكظٍٕٚ ًُُنٔا ناثـا یـیكُنٔا خناٍـ یهیـ ّهیا خناؿ ٔ ةَٓ ِكؼت بٕنٔا غَاي هًػ هیيا ّهكاه ٌلأا قنأ ّهاهػ ٌلأا ٌاّیناػ هيأا ٌایُٓي ّهیا ٌایهظ اٙه ٌايهك ِهًػ هیيا ٔ کیت مُیو ٌٕچیا ْٕٕـ ٕت یكًیا بٕنٔا ههًیک یقات ٔ سػات ُّینٔكٔ ٔ نٕٓظ ٔ یكثئ مٔا ّی ّی٘هي هیؿ ّیٙه ٕت بٔنكَٕگ یههِٔاچ ٔ بارػ ِنؤا یهههكنٔا اىٌ ٔ نیلا ِههُنٔا قاٍكٔ ُّرك ةظٕي ّک نكًُّنٔا بإظ ٍّیٔكیا َّ ةثٌ ٔ ّظٔ ٔ ضٔهـ ٌكتقا ِقاظ لأا بٕنٔا لٔمثي یهن واًرْ مظ ٔ واكها ٔ یؼٌ ِق ٍیثنا خال نیشإي دَایٔ ُّنٔا اىظ
726
هن ّیًریا لٔكػ .. ....
یا یهػ للا٘ هپ لاؼك كت ّلیاٚ لٔا ّک نقٕت مالذا ًٍی ّعیرَ ٔ ماكٔ ٍٍؼ ِهًش وهظلا ّک ُّهه دػناٍي ٔ خنقاثي ِكُتات نًُنٔا لإیا ٔ لاٌنا ًّْاگرٌق خقاؼٌ ِاگنق لآيا ٔ قهٕذ یت لاؼ ٍیؼایهت یياٌ ًهعي دنٔق ٖاین یهات نٔكهٕی ِاثرِا ِكُؿٔكنٔا دهقإي ٌاکنا كؽًي ٔ دثؽي كػإه كکٕي قاثؼنا بهت یياَ ٔ ه٘اَ یَايقاِ ناْوا ٔ یَايا . 2273
Böylece Amasya anlaĢmasından sonra iki devletin iliĢkileri her gün daha da düzelmiĢ ve barıĢı sağlamlaĢtırma için çok dostane mektuplar teati edilmiĢtir. Bu mektupta, ġah Tahmasb tarafından Kanuni‟nin zatına hitaben, Osmanlı ümerasından “Zeynel Bey” ve adamlarının, Tesuç kasabasından Irak‟a ziyarete giden Kürtler‟e karĢı giriĢimde bulundukları saldırı ve yağma hareketine ve ayrıca diğer Osmanlı emiri olan “Emir Ömer‟in” de Ġran‟dan ziyaret maksadıyla Irak‟a gidenlere karĢı giriĢilen yağma fiilerinden Ģikâyetlerini içermektedir. Kanuni, bu konunun çözülmesini dikkate almıĢ ve bunu yapanları cezalandırmak için askeri kuvvet gönderdiğini zikretmiĢtir; “Ġmdi bu husus için Zeynel Bey‟e ferman gaza cereyan ile menhiyanı evamir aliĢan olan çavuĢlar gönderilip ve mücibi fitne ve fesad olanlara layık oldukları cezanın verileceği” 2274
de bir mektupta Tahmasb‟a bildirilmiĢtir. Amasya barıĢından sonra Sultan Süleyman‟ın bu tür tavırlarla iki devletin iliĢkilerini her geçen gün daha da dostaneliğe doğru emin adımlar atmasını sağlamıĢtı.
Download 6.7 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
ma'muriyatiga murojaat qiling