ÇAĞDAŞ TÜrk edebiyatlari-ii yazarlar
Kulmurat, Sıdık Tokpan ulı, Annakul, Begjan, Abdikadir Bekimbet ulı, Kudaybergen
Download 4.7 Kb. Pdf ko'rish
|
- Bu sahifa navigatsiya:
- XX. YÜZYIL KARAKALPAK EDEBİYATI
- Ernazar Alaköz
- Karakalpak nesri
- “Başlangıcından beri Karakalpak Türklerinin sözlü ve yazılı edebî ürünleri ve edebiyatçıla- rı kimlerdir Karakalpak edebiyatının en ünlü temsilcileri ve en bilinen eserleri nelerdir
- II- Karakalpak Edebiyatı
- Kendimizi Sınayalım 1.
Kulmurat, Sıdık Tokpan ulı, Annakul, Begjan, Abdikadir Bekimbet ulı, Kudaybergen Jebegen ulı, Kazakbay Hojaniyaz ulı ve Jañabay’dır. Bu şairlerden başka, elbette ki sözlü edebiyat mahsulleri olan ve diğer Türkler arasında da bilinen pek çok halk edebiyatı mahsulü, halk arasında söylenmektedir. Bunlar, Şark’a özgü hikâyeler, Âşık Garip, Köroğlu gibi destanî hikâyeler ve ünlü Kırk Kız, Alpamıs, Kob- lan, Mespatşa, Er Şora vb. destanlardır. XX. YÜZYIL KARAKALPAK EDEBİYATI XX. yy. Karakalpak edebiyatı, Ekim devriminin şekillendirdiği bir edebiyattır. Bu devir edebiyatı için Karakalpak Sovyet edebiyatı tabiri yaygın şekilde kullanılır. Karakalpak Sovyet edebiyatının ortaya çıkışı ve gelişmesi devri, Karakalpak halkının hayatındaki en önemli tarihî olgulardan biridir. Sovyet Komünist Partisi siyasetinin bir sonucu olarak Karakalpak halkı, kendi tarihinde ilk kez özerk ülke oldu. Bu durum, Ka- rakalpak ekonomisi ve kültürü için yeni, farklı bir başlangıçtı. Çünkü Karakalpaklar, yine Sovyet hükümetinin siyaseti gereği konuştukları dili (lehçeyi) yazı dili hâline getirdiler; yazdıklarını basma imkânına sahip oldular, kendi edebiyat ve sanatlarını bu yolla geliştir- me çabası içine girdiler. Sözlü ve kısmen de yazılı halde bulunan Karakalpak edebiyatı, Ekim devriminden son- ra (1917), devrimin ideolojisi doğrultusunda şekillendi. Sosyalist edebiyatın temel fikir ve sanat anlayışı, Karakalpak Sovyet edebiyatının da fikir ve sanat görüşü olarak benimsendi. Karakalpak Sovyet edebiyatını temsil eden yazarların eserlerinde Rus Sovyet edebi- yatçılarının (M. Gorki, V. Mayakovski ve diğerlerinin) fikir ve sanat anlayışlarının etkisi açıkça görülür. Bunun sonucu olarak Karakalpak Sovyet edebiyatında siyasî lirik şiirlerle sosyal manzumeler gelişip çoğalır; drama ve tiyatro sanatı teşekkül edip gelişir. Karakalpak Sovyet şiirinin ortaya çıkışı, XX. yy. başlarına denk gelir. Ekim devrimini ve yeni yaşam tarzını terennüm eden Karakalpak şairleri, Ayapbergen Muvsayev, Seyful- ğabit Mejitov, Kasım Evezov, Karabay Ermanov, Hojamet Ahmetov, Aytbay Metyakubov, Jolmurza Aymurzayev, Asan Begimov’dur. 7. Ünite - Balkanlarda Türk Edebiyatı ve Karakalpak Edebiyatı 189 Yeni Karakalpak Sovyet şiiri, devrimden önceki Karakalpak şiirinden sosyalist içeriği, fikrî teması ile ayrılır. Yeni Karakalpak edebiyatının (şiirinin) temaları Ekim devriminin zaferi, Komünist partisinin siyaseti, zenginlere karşı sınıf mücadelesi, kadın erkek eşitliği, kolhoz hayatı ve diğerleridir. Yani bu dönemde yazılan şiirler, daha çok propagandaya yönelik olarak yazılan küçük şiirlerden ibarettir. 1920’li yılların ortalarında ve 30’lu yılların başlarında Karakalpak edebiyatında yeni ve genç Karakalpak drama sanatçıları ortaya çıkar. Karakalpak Sovyet drama sanatının öncüleri, Kasım Evezov, Seyfulğabit Mejitov ve A. Ötepov olmuştur. Bu yazarlar, 1923-1934 yılları arasında Karakalpak halkının hayatından ilham alarak birçok piyesler yazdılar. [K. Evezov’un “Tilek Jolında” (Dilek Yolunda), S. Mejitov’un “Ernazar Alaköz” (Ernazar Ala- göz) , “Soñğı Selteñ” (Son Hareket), “Bağdagül”; A. Ötepov’un “Teñin Tapkan Kız” (Dengi- ni Bulan Kız), “Boyavşı Vekil” (Boyacı Vekil / Temsilci), “900 gramm” piyesleri sayılabilir]. Bu gelişmenin temelinde 1920’li yılların ortalarında Karakalpak tarihinde ilk kez millî tiyatronun kurulmasının etkisi inkâr edilemez. Bu yıllarda, heveslilerden oluşan tiyatro dernekleri temelinde ortaya çıkan “Tañ Nurı” (Tan Nuru / Sabah Işığı) tiyatro topluluğu, ilk Karakalpak tiyatrosunun doğuşuna zemin hazırlamıştır. Bu zamana kadarki Karakalpak edebiyatında sözlü halk edebiyatının masal, efsane, anekdot gibi bazı mensur eserlerinin dışında gerçek ve modern anlamda mensur eserler (hikâye, roman vb.) yoktu. 1920’li yılların sonu ve 30’lu yılların başında Karakalpak nesri ortaya çıkar. Genç yazarlar, yeni sosyal ve siyasî hayatın bazı tablolarını küçük hikâye ve eserlerinde, fıkralarında tasvir etmeye çalışırlar. Ancak bu, hâlâ gerçek anlamda nesir de- ğildi. Yazarlık tecrübesinin yokluğu, tipleştirme (karakterize etme) ve sonuçlandırmanın zayıflığı, konu darlığı, nesrin gelişmesine fazla imkân vermez. Birinci Dünya Savaşı öncesi, yazarlar pek çok hikâye ve nesir yazıları yazarlar. Özellikle Mirzağaliy Deribayev’in “Mıñlardıñ Biri” (Binlerin Biri) ve Amet Şamuratov’un “Eski Mek- tepte” adlı hacimli nesirlerini ayrıca belirtmek gerekir. Belirtilen eserlerde, devrimden önce- ki Karakalpak halkının ağır hayat şartları anlatılır. Karakalpak edebî tenkidiyle edebiyat araştırmalarının ortaya çıkışı da bu yıllara te- sadüf eder. Yazılı basında ilk kez edebî tenkit makaleleri görünmeye başlar. [“Kızıl Mu- ğallim” (Kızıl Öğretmen) dergisi, 1929, No: 1, 2, 5, 6] Ama bu makalelerin değeri dü- şüktür. Daha sonraki yıllarda Asan Begimov’un, bazı yazarların eserlerindeki “burjuvazi” (zengin, soylular sınıfıyla ilgili) toplum eğilimlerini tenkit eden eleştirisi ile Mirzağaliy Deribayev’in “Oktyabr hem Karakalpak Edebiyatı” (Ekim Devrimi ve Karakalpak Edebi- yatı) adlı Ekim Devriminin önemini ve devrim fikirlerinin yerleşmesinde edebiyatçılara düşen görevleri anlatan makalesi dikkat çeker. Karakalpak Sovyet edebiyatı, gelişmesinin ikinci basamağı sayılan 30’lu yıllarda biraz daha güçlenir. Yazarlar listesine yetenekli yeni yazarlar eklenir. Bunlar Mırzağaliy Deriba- yev, Deli Nazbergenov, Nejim Devkarayev, Amet Şamuratov, Bayniyaz Kayıpnazarov gibi genç yetenekler idi. Bu dönemde Karakalpak edebiyatı şiir, nesir ve drama türlerinde yeni eserlerle zenginleşir. Söz konusu eserlerdeki temalar vatan (Sovyetler Birliği toprakları), parti (Komünist Partisi), Sovyet ordusu, Lenin, kadın erkek eşitliği, kolhoz hayatı, kültür ve bilime teşvik gibi temalardır. Şiir alanında yürüyen genç şairler, ilk zamanlardaki küçük şiirler yerine daha büyük ve köy hayatını vb. anlatan şiirler yazmaya başlarlar. Sovyet yönetimi yıllarında halk şairle- rinden olan Sadık Nurımbetov, Abbaz Dabılov ve daha başkalarının şiirleri büyük gelişme gösterir. Söz konusu halk şairleri, yeni dönemi ve bu dönemin lideri Lenin’i öven şiirler yazarlar. Abbaz Dabılov’un “Mavzoleyde” (Mozole’de), “Körip Keldim” (Görüp Geldim), “Namert Jigit Nege Derkâr” (Namert Genç Neye Gerek) gibi şiirleri ve “Bahadır” adlı des- tanı halk arasına yayılır. Sadık Nurımbetov’un “Biziñ Vatan” (Bizim Vatan), “Kızıl Moskva” (Kızıl Moskova), “Perzentim” (Evlâdım) adlı şiirleri halka malum olur. Kolhoz: Eski Sovyetler Birliği’nde devlete ait topraklarda üretim yapan, ücretin emeğin niteliğine ve çalışma süresine göre verildiği, belli sayıda köylü ailenin oluşturduğu ortak tarım işletmesi; devlet çiftliği. Ernazar Alaköz: Bir Karakalpak kahramanının adı Kızıl sözcüğü, Sovyet ideolojisini (Sosyalizm, Komünizm) temsil eden bir sözcük olarak kullanılmıştır. “Kızıl Ordu”, “Kızıl Bayrak” (Rus / Sovyet bayrağı) gibi. Mozole: Lenin’in mozolesi; anıt mezarı. Çağdaş Türk Edebiyatları-II 190 Aynı şekilde yazarlar da daha çaplı, uzun nesirler (hikâye vb.) ve tiyatro eserleri ka- leme alırlar. Bu konuda Rus yazarların, özellikle Gorki ve Mayakovski ile diğer kardeş (Kazak, Özbek, Türkmen vd.) cumhuriyet yazarlarının olumlu etkisi belirgindir. Bu yıllarda edebî tercümeler de canlanır. Rus yazarlardan Puşkin, Lermentov, Gogol, Tolstoy, Çehov, Gorki, Ostrovski, Fadeyev gibi şahsiyetlerin hikâye ve romanları Karakal- pak Türkçesine tercüme edilir. Bunlar, Karakalpak yazarlarının, dolayısıyla onların ortaya koyduğu eserlerin sanat ve kültür seviyesini yükseltir. Karakalpakistan Sovyet Yazarlar Birliği kurulduktan sonra 1930’lu yılların ikinci yarı- sından itibaren Birliğin yayın organı “Miynet Edebiyatı” (Emek Edebiyatı) adlı kaliteli der- gi çıkmaya başlar. Dergi, edebî tenkit ile edebiyat araştırmalarının gelişmesine özel hizmet eder. Ayrıca Sosyalizmin, Marksizm-Leninizm’in siyasî estetiğini propaganda eden yayın görevini üstlenir. Daha sonraki yıllarda “Avdarıspak Jalını” (Devrim Ateşi), “Jeñis Havazı” (Zafer Ava- zı), “Karakalpak Edebiyatı hem İskusstvosı” (Karakalpak Edebiyatı ve Sanatı); daha yakın zamanda “Emivderya” (Amuderya) dergilerinin sayfalarında; aynı şekilde “Kızıl Karakal- pakstan”, “Jas Leninşi” (Genç Leninci), “Sovet Muğallimi” (Sovyet Öğretmeni) gazetelerin- de eleştiri yazıları ve edebiyat teorisi ile ilgili makaleler yayımlanır. 1934 ve 1939 yıllarında yapılan Karakalpakistan Yazarlar Birliği’nin birinci ve ikinci kongreleri de edebî tenkit ve edebiyat araştırmalarının sonraki gelişmeleri için hız kaynağı olur. Birinci Dünya Savaşı yıllarında Karakalpak yazarları, ateşli mısra ve satırlarla halkı düşmanla savaşmaya çağırır. Savaşın birinci yılında Karakalpak şairlerinin, “Vatan Uşın” (Vatan İçin), “Duşpandı Kıyratamız” (Düşmanı Ezelim) ve “Vatan Hakkında Kosıklar” (Vatan Hakkında Şiirler) adıyla üç ayrı şiir kitabı yayımlanır. Savaş yıllarındaki edebiyatın konusu, doğal olarak “Sovyet halkı”nın “Faşist” baskılara karşı kahramanca mücadelesi- ni tasvir, “Sovyet insanı”nın vatanseverliği ve kendi vatanına tam teslimiyeti, düşmanlara duyulan kin ve nefret duygusudur. Bunlara, N. Japakov’un “Budennıy Atlandı” (Budennıy Ata Bindi), “Faşitler Tart Kolıñdı” (Faşistler, Çekin Elinizi); A. Turımbetov’un “Kaharman- lık Urıs” (Kahramanlık Savaşı) adlı şiirleri; S. Nurımbetov’un “Perzentim” (Evlâdım) şiiri vd. örnek gösterilebilir. Savaştan sonraki devirde Karakalpak edebiyatı, yeni bir atılım içine girer. Bu atılımda, Rus-Sovyet yönetiminin aldığı siyasî kararların rolü büyüktür. Alınan kararlardan sonra Karakalpak yazarlarının eserlerinde, devrin “Sovyet” temasına doğru bir dönüş, kuvvet- le kendisini hissettirir. Bunun sonucu olarak yazarlar, Sosyalizmin kuruluşunu, kolhozlu köyün “bahtlı” hayatını, kolhozcuların çalışkanlığını vb. anlatan eserler yazarlar. Jolmurza Aymurzayev’in “Aydın Jol” (Aydınlık Yol) manzumesi, Amet Şamuratov’un “Bahıtlı Za- man” (Bahtlı Devir) ve “Akşolpan-Palman” (Akçolpan-Palman) manzumeleri; Sovyetler Birliğinin kahramanı Zoya Kosmedemyanskaya hakkında yazılan S. Beknazarov’un “Tan- ya” manzumesi, B. Kayıpnazarov’un “Palvanbek” (Pehlivan) manzumesi vb. bunlara örnek gösterilebilir. Bu yıllar, Karakalpak edebiyatına genç, kabiliyetli yazar ve şairler de katılır. İbrayım Yusupov, Tilevbergen Jumamuratov, Hojabek Seytov, Tölepbergen Kayıpbergenov, Öserbay Hojaniyazov, Hojamurat Turımbetov, Joldasbay Dilmuratov, Babaş İsmailov, Me- ten Seyitniyazov, Keramatdin Sultanov, Aytbay Bekimbetov, Devlen Aytmuratov gibi. Savaştan sonraki devirde drama türünde de ilerlemeler göze çarpar. Aymurzayev’in “Aygül-Abat” (Aygül ve Abat), “Berdak”; S. Hojaniyazov’un “Süymegenge Süykenbe” (Sev- meyene Dayanma/ Güvenme), “Talvas” (Çırpınma/ Gayret) vb. piyesleri yazılıp sahne- lenir. Yine de Karakalpak dramasının diğer türlere göre geri kaldığını söylemek yanlış olmaz. Bunda fikrî ve sanatsal yönün zayıflığı en önemli nedendir. Savaştan sonraki dönemde Karakalpak nesri de hayli gelişme katetmiştir. Pek çok hikâye ve denemenin yanında ilk kez hacimli nesir örnekleri, romanlar yazılır. Kısa za- Berdak: Ünlü Karakalpak şairi. 7. Ünite - Balkanlarda Türk Edebiyatı ve Karakalpak Edebiyatı 191 manda ortaya çıkan romanlar arasında Asan Begimov’un “Balıkşınıñ Kızı” (Balıkçının Kızı), Ö. Ayjanov’un “Aral Kuşağında” (Aral Kucağında), Jolmurza Aymurzayev’in “Emiv- derya Boyında” (Amuderya Boyunda), H. Seytov’un “Maşakatlı Bahıt” (Meşakkatli Baht/ Hayat), A. Bekimbetov’un “Avır Tağdirdi Jeñivşiler” (Ağır Kaderi Yenenler), Tölepbergen Kayıpbergenov’un “Karakalpak Kızı”, K. Sultanov’un “Ak Derya” (Ak Nehir) vb. romanları sayılabilir. Bunlardan A. Begimov, J. Aymurzayev ve Şavdırbay Seytov’un romanları, Rus- çaya tercüme edilirken; Bekimbetov ile Kayıpbergenov’un romanları Özbek Türkçesine ak- tarılır. Bu gelişmeler sonucunda Karakalpak nesri ön plana çıkar ve Karakalpak edebiyatı- nın türlerinden biri haline gelir. Savaştan sonraki devirde edebî tenkit ve edebiyat araştırmaları alanında da büyük ge- lişmeler yaşanır. Edebiyat araştırmaları alanında genç bilim adamları Nejim Devkarayev, M. Nurmuhammedov, Kalli Ayımbetov, Kabıl Maksetov, S. Ahmetov ve daha başkaları ortaya çıkar. Bu isimler, E. Bertels, S.P. Tolstov, A.K. Borovkov, N.A. Baskakov gibi ünlü Rus bilim adamlarının bilimsel terbiyesinde yetiş mişlerdir. Nejim Devkarayev’in “Révolyutsiyağa Şe- gemgi Karakalpak Edebiyatınıñ Tariyhı Boyınşa Oçerkler” (Devrime Kadarki Karakalpak Edebiyatının Tarihi Hakkında Araştırmalar), M. Nurmuhammedov’un “Karakalpak Sovet Edebiyatınıñ Ravajlanıvına Rus Edebiyatınıñ Tesiri” (Karakalpak Sovyet Edebiyatının Geliş- mesine Rus Edebiyatının Tesiri”), Kabıl Maksetov’un “Kırık Kız” Eposı Hakkında (Kırk Kız Destanı Hakkında), S. Ahmetov’un “Karakalpak Sovet Poeziyası Tariyhınıñ Oçerkleri” (Kara- kalpak Sovyet Şiiri Tarihi Hakkında), N. Japakov’un “Ayapbergen Muvsayev’in Tvorçestvosı” (Ayapbergen Musayev’in Sanatı) gibi araştırma eserleri ortaya koyarlar. Karakalpak edebiyat araştırmacıları ile folklorcuları, bir yandan folklorik eserleri öte yandan XVIII. ve XIX. asır şairlerinin şiirlerini toplamaya ve üzerinde araştırma- lar yapmaya başlarlar. Bu bağlamda B. İsmailov’un “Künhojanıñ Ömiri hem Tvorçestvo- sı” (Künhoca’nın Hayatı ve Eserleri/ Şiirleri), K. Maksetov’un “Karakalpak Kaharmanlık Eposınıñ Poetikası” (Karakalpak Kahramanlık Destanının Poetikası), A. Karimov’un “Jiyen Jıravdıñ Ömiri hem Tvorçestvosı” (Jiyen Jırav’ın Hayatı ve Şiirleri) gibi araştırma çalışma- ları yazılıp basılır. Benzer araştırma ve yayınlar, Ejiniyaz, Berdak, Öteş, Omar gibi şairler için de yapılır. (İ. T. Sağitov, 1979: 35-50) XX. yüzyıl, hatta XXI. yüzyılda yaşayan günümüz şair ve yazarları, güçlü ve değerli eser- ler ortaya koymuşlar ve koymaya devam etmektedirler. Bunlar arasında yukarıda ismi geçen Kasım Evezov, Nejim Devkarayev, Ebdiraman Ötepov, Asan Begimov, Mirzağaliy Deribayev’e ilave olarak İzbasar Fazılov, Jolmurza Aymurzayev, Emet Şamuratov, İbrayım Yusupov, Tölepbergen Kayıpbergenov, Gülistan Şamuratova, Gülistan Matyakubova, Sağınbay İb- ragimov, Nebiyra Töreşova, Saylavbay Jumağulov, Orazbay Ebdirahmanov, Sarıgül Baha- dırova, Patiyma Mirzabayeva, Bahtiyar Genjemuratov gibi isimler sayılabilir. “Başlangıcından beri Karakalpak Türklerinin sözlü ve yazılı edebî ürünleri ve edebiyatçıla- rı kimlerdir? Karakalpak edebiyatının en ünlü temsilcileri ve en bilinen eserleri nelerdir? 5 Çağdaş Türk Edebiyatları-II 192 EJİNİYAZ KOSIBAY ULI (Hacıniyaz Kosıbayoğlu) ELLERİM BARDI Sorasañ elimdi, Kojban, bizlerden, Kalpağı kazanday ellerim bardı. Kate şıksa keşiriñler sözlerden, Kıtay, Koñırat atlı ellerim bardı. Ötirikti ıras etip aytpağan, Tuvrı joldan bas ketse de kaytpağan, Namehremdi hasla joldas tutpağan, Atı Karakalpak ellerim bardı. Süyrik savsağında perivza jüzik, Belleri kınalğan bir kısım nazik, Her kolında altın, gümis bilezik, Sallanıp mes gezen kızları bardı. Jilva taslap her ne barın saz etken, Jigitlerdiñ kevlin beher-jaz etken, Kasın kağıp, jilva bilen naz etken, Bağlardıñ işinde kızları bardı. Men büyerde jürgen işi zerdeli, El-jurtın körmegen ağır derdeli, Kevlimniñ hoşı jok men hem bir dertli, Aytsam işte tolğan hediysim bardı. Nesip aydap siziñ ellerge kelgen, Kim jaksı, kim jaman parkını bilgen, Her ne barın sizge bayan eylegen, Kalpaktıñ kemiyne Ziyvarı bardı. İLLERİM VARDI Sorarsan ilimi Kojban bizlerden, Kalpağı kazan gibi illerim vardı, Hata çıksa affediniz sözlerden, Kıtay, Konrat adlı illerim vardı. Yalanları doğru diye demeyen, Doğru yoldan baş gitse de dönmeyen, Namahremi asla yoldaş tutmayan, Adı Karakalpak illerim vardı. İnce parmağında firuze yüzük, Belleri bağlanmış, incecik, nazik, Her kolunda altın, gümüş bilezik, Salınıp mest gezen kızları vardı. Cilve edip ne varsa hazır eden, Yiğitlerin gönlün, bahar yaz eden, Kaş kaldırıp cilve ile naz eden, Bağların içinde kızları vardı. Ben bu yerde gezen içi yaralı, İl yurdun görmeyen onulmaz dertli, Gönlümün hoşu yok, ben de bir dertli, Desem içte dolu sözlerim vardı. Nasip sürüp sizin illere gelen, Kim iyi kim kötü, farkını bilen, Her ne varsa size beyan eyleyen, Kalpak’ın bir aciz Zivar’ı vardı. Zivar, Ejiniyaz’ın şiirlerinde kullandığı takma adıdır. Şiir kısaltılarak alınmıştır. 7. Ünite - Balkanlarda Türk Edebiyatı ve Karakalpak Edebiyatı 193 Özet I- Balkanlarda Türk Edebiyatı: Balkanlardaki Türk edebiyatının XIX. yüzyıldan önce dö- nemleri ve temsilcileri Osmanlı Türk edebiyatı içindedir. Os- manlıların Balkanlardan çekilmeleri ve bu yörelerde kuru- lan Romanya, Yugoslavya, Yunanistan, Bulgaristan gibi dev- letler içinde kalan Türkler, bu devletlerde azınlık olarak kül- tür ve edebiyatlarını günümüze kadar devam ettirmişlerdir. Bütün bu edebiyatların dili önceleri Osmanlıca günümüzde ise Türkiye Türkçesidir. Gagavuzlar ve Romanya’daki Kırım Tatar Türkleri hâlen kendi konuşma dillerini yazı dili olarak kullanmaya devam etmektedirler. Diğer bölgelerdeki edebi- yat dili Türkiye Türkçesiyle aynıdır. Balkanlarda sosyalist-komünist yönetimlerin iş başına gel- mesi bu yörelerdeki Türk topluluklarının edebiyatlarını da içerik olarak etkilemiştir. Özellikle “Bulgarlaştırma” siyase- tinin yürütüldüğü dönemde, Balkanlarda en büyük Türk nü- fusunu oluşturan Bulgaristan Türkleri, maddî-manevî büyük sıkıntılara göğüs germiştir. Doğal olarak edebiyat hayatı da bu siyasetten olumsuz etkilenmiştir. Günümüzde bütün Balkan ülkelerinde, eğitim belli ölçüde Türkçe yapılabilmekte, Latin alfabesi kullanılmakta, Türkçe süreli yayınlar ve kitaplar basılmaktadır. Yugoslavya’nın da- ğılmasından sonra Kosova ve Makedonya’da Türk topluluk- ları daha özgür bir hâle gelmiş ve buralardaki edebiyat faali- yetleri de canlanmıştır. Gagavuzlar Balkanlarda dağınık olarak, Moldovya’da ise top- lu olarak yaşayan Hristiyan bir Türk halkıdır. Bunlar arasında XIX. yüzyıl sonlarında milliyet bilincinin uyanmamsıyla bir- likte anadillerine verilen önem artmış ve Gagavuz edebiyatı canlanmaya başlamıştır. Gagavuzca, Türkiye Türkçesine en yakın yazı dillerinden birdir. II- Karakalpak Edebiyatı Karakalpaklar, Kıpçak boyuna bağlı bir Türk boyu- dur. Bugün, Özbekistan’a bağlı özerk bir cumhuriyet olan Karakalpakistan’da yaşarlar. Toplam Karakalpak nüfusu 700 bin civarındadır. Karakalpaklar, önceleri, diğer Türk boyları gibi ortak yazı dili olan Türkçeyi (Harezm, Çağatay gibi) kullanıyorlardı. Rus- ların hâkimiyetine girdikten sonra kendi konuşma dille- ri (ağzı) yazı dili haline getirildi. 1932’de Karakalpak ağzına uyarlanmış Kiril alfabesiyle yazmaya başlayan Karakalpaklar, 1996’dan itibaren Özbeklerin kabul ettiği Latin esaslı alfabe- yi benimsediler. Karakalpaklar, kendi ağız özelliklerinin ağırlıklı olduğu ya- zılı eserleri, 19. yy.dan itibaren verdiler. Bir yandan sözlü ürünlerini derleyip yazıya geçirdiler bir yandan da modern- leşmenin getirdiği yeni edebî türlerde (roman, drama, tenkit, edebiyat tarihi vb.) eserler ortaya koydular. Yazılı edebiyatın ilk temsilcileri Künhoca, Ejiniyaz, Berdak idi. Karakalpak- Sovyet edebiyatı döneminde özgürce yazamayan, edebiyat ve sanatlarını Sosyalist rejimin emrine vermek zorunda ka- lan Karakalpaklar bugün, her alanda yetiştirdiği güçlü tem- silcilerle varlığını devam ettirmektedir. Edebî hayatın yanın- da modern, kültürel ve ekonomik hayatlarını da iyileştirme- ye çalışmaktadırlar. Çağdaş Türk Edebiyatları-II 194 Kendimizi Sınayalım 1. Bulgaristan Türk edebiyatının hem en verimli olduğu hem de en büyük darbeler aldığı dönemi hangi tarihler arası- nı kapsar? a. 1920-1944 b. 1944-1989 c. 1989-1960 d. 1960-1991 e. 1991-2012 2. Bulgaristan Türk edebiyatında en verimli ve en canlı olan edebî tür aşağıdakilerden hangisidir? a. Roman b. Hikâye c. Piyes d. Deneme e. Şiir 3. İkinci Dünya savaşından sonra Yugoslavya devletinin sı- nırları içinde yer alan Makedonya’da Türkçe ilkokul ve ortao- kullarda resmen okutulmaya başlanan (1944-2000) haftada üç kez yayımlanan çok sayfalı gazete aşağıdakilerden hangisidir? a. Birlik b. Sesler c. Sevinç d. Tomurcuk e. Yeni Yol 4. Günümüzde Kosova’da ve Avrupa ülkelerinde resmi dili Türkçe olan tek belediye aşağıdakilerden hangisidir? a. Prizen b. İpek c. Mitrovitsa d. Mamuşa e. Priştine 5. Karakalpak Türkleri, aşağıdaki Türk boylarından hangi- sine mensuptur? a. K ı pçak b. Karluk c. Oğuz d. Altay e. Yakut 6. Karakalpak Türkleri, aşağıdaki bağımsız Türk cumhuri- yetlerinden hangisine bağlı özerk bir cumhuriyettir? a. Kazakistan b. Kırgızistan c. Özbekistan d. Türkmenistan e. Azerbaycan 7. Aşağıdakilerden hangisi Karakalpak yazılı edebiyatının ilk şairlerinden biri değildir? a. Ejiniyaz b. Künhoja c. Berdak d. Öteş e. İbrayım Yusupov 8. Türkiye Türkçesine de çevrilen “Karakalpak Kızı” adlı roman aşağıdaki yazarlardan hangisine aittir? a. Kas ı m Evezov b. Asan Begimov c. Jolmurza Aymurzayev d. Tölepbergen Kayıpbergenov e. Hojabek Seytov 9. Kasım Evezov’un yazdığı ünlü piyesinin adı aşağıdakiler- den hangisidir? a. Dengini Bulan Kız b. Dilek Yolunda c. Son Hareket d. Boyacı Vekil e. Ernazar Alagöz 10. Aşağıdakilerden hangisi Karakalpak Sovyet edebiyatının özelliklerinden biri değildir? a. Sovyet ideolojisini dile getirmesi b. Daha çok köy, kolhoz gibi çevreleri anlatması c. Rus edebiyatçılarından azımsanmayacak ölçüde ter- cümeler yapılması d. Karakalpak edebiyatçılarının, fikirlerini özgürce ifa- de etmesi e. Faşizmin ve faşistlerin, edebî eserlerdeki kahraman- ların en büyük düşmanı olması 7. Ünite - Balkanlarda Türk Edebiyatı ve Karakalpak Edebiyatı 195 Download 4.7 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling