Filler Sultani
Download 60.22 Kb. Pdf ko'rish
|
az daha unutuyordum, kanncalann sanca soyundan ileri gelen lerini aldım getirdim, işte sırtıındalar.11 < nesl1m1z fildir bizim, fildir, sult anımız gene bizi m edecektir, �er ona sadıkane çalışırsak . . . » · «İyi, güzel, her şey iyi gidiyor. İndir onlan sırtındari 50 da gel y anıma . Yerleştır sancalanm,ı şu �acm kabu� na da orada dinlensinler. Söyle ki onlara, bu a�acı on· lar için devirdim, yapraklannda, kabuklannda güzelce _ dinlensinler, yorgunlu1:tlannı çıkarsınlar diye.» Ulukepez, sultanın bu sözlerini kanncalara çevirin ce kanncalar sevinçlerinden mestolup: < z çok yaşa! ıt diye b$dılar. ccAslımız nes ilmiz fildir, fildlr bizim. Bizler kannca donuna girmiş filleriz.» «Ne diyorlar?ıı ccBizler kannca donuna girmiş filleriz, diyorlar.ıı «Ne güzel söylüyorlar, d�il mi?» KÇok güzel söylüyorlar, sulta nımız ., uBen de kannca dili �renıneliylm, de�il ml uluke pez kardeşim?ıı ccMünasiptir, şahım.ıı «Mademki dünya kuruldu��an bu yana kannca Iann padişahıyım . . . » ccPadişahısın sultanımız., uÇok geç kalmışız tebamızın dilini öÇenınekte, çok geç, çok geç . . . » ccÇoook geç,» diye içini çekti ulukepez. ccGel şimdi seninle konuşalım arkadaş,» dedi sul tan. ccSeninle çok konuşacakl anm var. Ama gizli . . . ıı ,» dedi hüdhüd. ccEn gizlisi bu. Kanncalar daha til dilini öğrenemediler. Ön• ce ben gördüklerimi bildiklerimi bir anlatayım sultanı mıza, sonra o gizli işleri konuşuruz.» Hüdhüdler başı ulukepez gördüklerini, bildiklerini, kırmızı kannca üstüne duyduklarını, karıncaların tu tumlannı suluma bir bir anlattıktan sonra, «işte bu ka dar sulta nımı z, benim diyece�,, dedi sustu. Sultan onu lrutladıktan sonra: «� dinle beni ulukepez kardeşini,)) dedi� ccZin- 51 haaar, ilk işimiz kanncalara filceyi ö�retmek olacak. Kanncalarm kendi dilleri yoktur, varsa da yetersizdir, aniadın mı? Varsa da üç beş sözcüktür . . üç beş sözcükle . de bu dünyada yaşanrriaz. Dünyada bir tek dil vardır o da fil dilidir., cıFil dilidir,)) diye yineledi uıukepez, görkemli kepe zini kabartarak. cıBundan sonra siz de kuş dili konuşmayacaksınız . . Hüdhüd ulusuna da kuş dilini yasak ettim. Her kim ki kuş dili konuşur, o kuşun iki kanadı da kökünden dili ile birlikte kopanlacaktır. Hiç bir kuş, kuş dili konuş mayacak bundan sonra, fil dili konuşacaktır.ıı «Evet sultanım, şimdi bize ba�şladı� ormana uçu yorum, hüdhüd kullanna söyleyece�lm ki hemen filce ö�renmeye başlasınlar., ((Haydi, çabuk git de gel.ıı Hüdhüdler başı ormana vardı ki ne görsün, orman da bütün kuşlar, serçeler bile filceye çoktan başlamış lar, vıcır vıcır konuşup duruyorlar. cıDuyduk, filler sultanının buyru�nu duyduk. Kuş dili de dil miydi sanki . . . Kaba, kötü, hiç bir işe yara maz bir dildi zaten kuş dili. Bütün dünya fil dilini ko-· nuşurken, biz bu kötü kuş dilini konuşmakta direttik durduk. Birkaç ayda, kannesiardan da, öteki yaratık Jardan da, insanlardan da önce filce öğreneceğiz. Yüz altmış tane filce ö�retmeni bulduk, sabahlardan ak şamlara, akşamlardan sabahlara kadar filce öğrenlyo ruz.ıı cı Yaşasın hüdhüdler! ıı diye ba�dı hüdhüdler ba şı. ((Filler sultanı sizden kıvanç duyacak.» cıBizim aslımız zaten fil,)) dediler hüdhüdler. «Filce o�renmek bizim için hiç zor olmayacak. Bütün dünya filce konu§urken uygarlıkta yaya kalmak bize yaraş- ' maz. Tekmil filler filce bildiklerinden aya kadar uçtu- 52 lar. Oysaki biz, bu ormandan denize kadar bile uçamı yoruz, salt !ilce bilmediğimizden.» nFilce öğrenip aya uçacağız, varıp ayın daUanna konacağız, filler gibi.ıı �tFiller gibi,>� diye iniedi orman. 11Kanncalar da filce öğrenip aya gidip ay padişahı na saray yapacaklar orada, ay sultanının ambarlarını da balla dolduracaklar . . . » ııKarıncalar da,ıı diye iniedi orman. ıcGüneşe uçacağız.n ıcGüneşe,ıı diye iniedi orman. cıKannealar da . . . » ııKanncalar da,ıı diye çınladı orman. Hüdhüdler başı sustu, sonra yine sevinçle konuştu : ı•Sizin bu dirayetinize, anlayışınıza karşıilk olarak filler sultanı hepimlze üç ambar dolusu çekirge daha verecek, karıncalann büyük bir bölüğünü ' çekirge top l ama ğa ayırdı sultanımız, salt sizin için.» «Yaşasın sultan babamız, velinimetimiz l » diye yan- kılandı orman. 11Size bir önerim var.ıı rıÖnerin başımız üstüne . . . )) cıŞimdi hep birden kalkacak, filce öğretmenierinizi de yanımza alıp doğru kanncalar ülkesine uçacak, ka nncalarla birlikte karıncacayı da, kuşçayı da hemen unutacak filceyi birlikte ö{treneceksiniz.» ((Allah Allah,» sesleriyle bir indi bir kalktı orman. Tekmil hüdhüdler havalandılar, gökyüzü birden turun cu başa, ala kanada kesti. Kanat şakırtısıyla gökyüzü sallandı. Ve kanncalar ülkesine doğru hüdhüdler uç tular. Kötü kannca dilini, kuş dilini unutup, unutturup soylu f1l dilini öğrenmek, öğret�ek sevinci içindeydiler. Ulukepez utkusuyla esrikleşip, sevinçten başı döne rek yelyepetek filler sultaruna uçtu, vardı olanı biteni 53 bir bir ona anlattı, sultan da, o kocaman dağlar kadar iri, ulu gövdesine bakmadan ayağa fırladı, arka ayak lan üstüne dikilip hortumunu göğe uzattı, kulaklannı · açtı, şaklata şaklata göbek atmağa başladı . . Ulukepez: «Varol sultanımız,» diye onun başının yöresinde uçarak, onun başının yöresine ışıktan bir turuncu çiz gi çizerek dönrneğe b8.şladı. «Varol, varol, sen çok varol sultanımız, varol varol . . .» Uzun bir süre göbek attıktan sonra sultan geri gel di tahtına oturdu. Mor bir pürtüklü kayadandi tahtı onun. Bu yüzden sultan tahtında rahatsız oturuyordu. «Böyle bir düny� sultanına, böyle bir taht olamaz,» diye yırtındı ulukepez. «Ol amaz ki olamaz,ıı diye hortumunu k:ıvırdı filler sul tanı. < Download 60.22 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling