Hazirlayanlar
Ermeni Erkek Adları (1910-1914)
Download 3.42 Mb. Pdf ko'rish
|
- Bu sahifa navigatsiya:
- 4. Ermeni Kadın Adları (1910-1914)
- 5. Ermenilerin Yaşadıkları Mahalleler
- 6. Gayrimüslimlerin Hukukî Meseleleri ve Şer’iye Mahkemeleri 6.1. Vekaletname İşlemleri
- 6.2. Miras Paylaşımı
- 6.3. Terekeler
- 6.4. Vasi Tayini
- 6.5. Mahkemede Şahitlik
- 7. Ermenilerin Meslekleri
3. Ermeni Erkek Adları (1910-1914) Değerlendirmeye aldığımız sicillerden tespit edebildiğimiz kadarıyla Afyonkarahisar’da Ermenilerin kullandıkları erkek isimler şunlardır: Ab-
Ermenilerin erkek isimlerinde Türk adları da kullandıkları görülmek- tedir. Bizim incelediğimiz sicillerde Ermenilerin Kılıbos Murat, Mercan,
92 erkek adından 8 tanesi Türklerin de kullandıkları isimlerden oluşmak- tadır. Diğer bir ifade ile bizim değerlendirdiğimiz sicillerdeki Ermeni er- kek adlarının % 8.695’i Türk isimlerinden oluşmaktadır. Elbette bu kısıtlı 11 AŞS, Defter No: 647, s.48/12.
101 Prof. Dr. Sadık SARISAMAN bilgiler bize kesin bir hüküm verme imkânı tanımazsa da fi kir verebilir kanaatindeyiz. Ermenilerin en yoğun olarak kullandıkları erkek isimleri Agop, Artin,
takip etmektedir. Ayrıca semavî dinlerin hâkim olduğu toplumlarda farklı şekillerde kullanılan din kaynaklı Abraham (İbrahim), İsayi (İsa), David
Bunların yanı sıra dinî menşeli Heci ünvanının sıkça kullanıldığı gö- rülmektedir. Bu kelime sicillerde umumiyetle Heci bazen de Hacı şeklin- de geçmektedir. Müslümanların hac görevini yerine getirdikten sonra elde ettikleri bu paye ile karıştırmamak için Ermenilerin bu ünvanı Osmanlılar döneminde umumiyetle Heci şeklinde kayıtlara geçirilmiştir. Ermeni isimleri konusundaki tespitlerimizden bir tanesi de sülale isim- lerine nazaran özel isimlerinde Türk adlarını daha az tercih etmiş olmaları- dır. Oysa sülale adlarında çoğunlukla Türk adları kullanmışlardı.
Şer’iye sicillerinden tespit edebildiğimiz kadarıyla Afyonkarahisar’da Ermenilerin kullandıkları kadın adları şunlardır: Agoni, Anna, Antaran, Ar-
Bunlardan Maryem ve Mariya adları dinî kaynaklı olup Türklerde Mer- yem olarak kullanılan ismin aynısıdır. Hz. İsa’nın annesi Hz. Meryem’e atfen bu isim verilmektedir. Ermeni kadınların çok sayıda Türk ismi kullandıkları görülüyor. Sicil- lerden tespit edebildiğimiz kadarıyla Afyonkarahisar’daki Ermeni bayan- ların kullandıkları Türk isimleri şunlardır: Enise, Gülizar, Gülperi, Nazlı,
Şer’iye sicillerindeki isimler üzerinde yapılan inceleme sonucunda Ermeni kadınlarının en fazla Maryem adını kullandıkları anlaşıldı. Bunu
102 HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER kadın isimleri takip etmektedir. 54 bayan adının 14 tanesi Türklerin de kullandıkları isimlerdir. Sicillerdeki veriler esas alındığında, Ermeni ka- dınların kullandıkları isimlerin yaklaşık % 25.9’unun aynı zamanda Türk ismi olduğu anlaşılmaktadır. 5. Ermenilerin Yaşadıkları Mahalleler Ömer Fevzi Atabek’in aktardığı rivayet düzeyindeki bilgilere göre Er- meniler Afyonkarahisar’a ilk olarak Sultan Divânî zamanında yedi hane olarak gelip yerleşmişler ve daha sonra da sayıları artmıştır 12 . Rivayetler dışında Ermenilerin yaşadığı mahallelerle ilgili en eski bilgilere XVI. yüz- yıl tahrir defterlerinde rastlamaktayız. Afyonkarahisar’daki gayrimüslimlerin Tanzimat dönemine kadar ge- nellikle dinî veya etnik adlarıyla anılan mahallelerde yaşadıkları görül- mektedir. Tanzimat’tan sonra bu mahallelerin varlıklarını sürdürdüğü fa- kat pek çok gayrimüslimin de Müslümanlarla aynı mahallelerde yaşamaya başladığı anlaşılmaktadır. Ermeniler, XVI. yüzyılın ilk yarısına ait kayıtlarda verilen bilgile- re göre Ermeniyan adı verilen mahallede yaşamaktadırlar. Aynı yüzyılın sonlarında ise Ermeniyan mahallesinden Kilise mahallesi adıyla yeni bir mahallenin ayrıldığı anlaşılmaktadır. Böylece Afyonkarahisar’daki Erme- niler iki mahallede yaşamaya başlamışlardır. Bu yeni mahallenin adı 1572 yılına ait kayıtlarda Kilise mahallesi, 1575 yılına ait kayıtlarda ise kilisenin adına ve bulunduğu mevkie atfen Mahalle-i Kilisa-yı Ermeniyan 13
de zikredilmektedir Ermeni mahallesi sayısının ikiye yükselmesi Ermeni nüfusunun önemli oranda arttığı düşüncesini oluşturmaktadır. XVI. yüzyılın ilk yarısında merkez kazadaki toplam mahalle sayısı ise 34’tür 14
me ait kayıtlarda Nasârâ mahallesi adıyla geçmektedir. Ancak, XVI. yüz- yıldan itibaren Ermenilerin Türk mahallelerinde de yaşamaya başladıkları tespit edilmiştir. XVI. yüzyılın sonları ve XVII. yüzyıla ait bazı mahkeme sicil kayıtlarında Ermenilerin Doğancı mahallesinde de yaşadıklarına dair 12 Ömer Fevzi Atabek, Afyon Vilâyeti Tarihçesi, Hazırlayan Turan Akkoyun, Afyon Kocatepe Üniversitesi Yayını, Afyon 1997, s.119. 13 Üçler Bulduk, XVI. Asırda Karahisâr-ı Sâhip Sancağı, Basılmamış Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Genel Türk Tarihi Anabilim Dalı, Ankara 1993, s.102. 14 Karazeybek, a.g.m., s.87. 103 Prof. Dr. Sadık SARISAMAN kayıtlar mevcuttur 15 . 1 Ekim 1674 (H.1085) tarihli bir mahkeme kaydında ise Nasara, Tacahmet, Kefere, Yukarıpazar ve Hisarönü mahallelerinde oturan Ermenilerden bahsedilmektedir 16 .
miyle beraber gayrimüslimlerle Müslümanların eskisine nazaran daha yo- ğun olarak aynı mahallelerde yaşamaya başladığını anlamaktayız. Nitekim bu dönemde Ardıç, Zâviye-i Sultan, Hisarönü, Karakâtib, Molla Bahşî,
Ermenilerle Müslümanların birlikte yaşadıkları anlaşılmaktadır 17 . Ermeni- ler kendi mahalleri olan Nasârâ mahallesi dışında dokuz ayrı mahallede de ikâmet eder duruma gelmişlerdir. XIX. yüzyılın son çeyreğinde Afyonkarahisar’da toplam 79 mahalle bulunmaktaydı H.1293-1314/M.1876-1896 tarihli kayıtlardan anlaşıldığı kadarıyla söz konusu mahalleler şunlardır: Akmescid, Arapmescidi(Arap Mescidi), Ardıç, Aziziye, Baldede Başçeşme, Bedrik, Bekirağa, Burmalu, Cami-i Kebir, Canbaba, Cansız, Cenkçi, Çavuşbaşı, Çavuşlar, Çavuşoğlu, Çerçel, Dâ-i Recep, Damardı, Demir Yalayan, Devedede, Doğancı, Efecik, Egeste, Fakih Paşa, Gökçe, Gül, Günbatı, Gündoğmuş, Hacı (Heci) Murat, Hacı Abdurrahman, Hacı Ali Oğlu, Hacı Arab, Hacı Evtal, Hacı Eyyüb, Hacı İsmail, Hacı Mahmud, Hacı Mustafa, Hacı Nasuh, Hacı Nuh, (Hacı) Nureddin, Hacı Suhte, Hacı Yahya, Heci David, Hisarardı, Hıristiyan, İbik, İğneli, Kadınana, Kahil, Kal’a, Karakâtip, Karaman, Karamanoğlu (Abdurrahim Mısrî), Kavaklı, Kayadibi, Kestemend, Kırklar Makamı, Kubbelü, Kumluk, Marulcu, Me- cidiye, Medli, Molla Bahşi, Nakilci, Nurcu, Sahablar, Sinan Halife, Si- nan Paşa, Siyahlar, Sobtoros (Sorobtoros), Sofular, Tac Ahmet, Taşkapulu, Taşpınar, Voyvoda, Yukarı Pazar, Zâviye (Zaviye-i Sultan) 18 .
birlikte oturdukları mahalle sayısında ciddi bir artış söz konusudur. Bu dönemde gayrimüslimler Canbaba, Devedede, Gül, Günbatı, Hacı (Heci) Murat, (Hacı) Nûreddin, Hıristiyan, Heci David, İğneci, Kadınana, Sobto- ros (Sorobtoros) mahallelerinde yogun olarak ikâmet ediyorlardı. Câmi’-i Kebîr, Hacı Arab, Hacı Mahmud, Hacı Nûh, Kal’a, Kırklar Makâmı, Kub- belü, Mecidiye, Taşpınar, Yukarı-Pazar ve Zâviye (Zaviye-i Sultan) ma- 15 Karazeybek, a.g.m., s.88. 16 AŞS, Defter No: 514, s.18b/89. 17 Karazeybek, a.g.m., s.93. 18 Karazeybek, a.g.m., s.93.
104 HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER hallelerinde ise Müslümanlarla birlikte oturuyorlardı 19 . Görüldüğü üzere şehirdeki 22 mahallede farklı oranlarda gayrimüslim yaşamaktadır ki, bu durum söz konusu dönemde gayrimüslim nüfusun artış eğilimi gösterdiği- ne işaret etmektedir. XIX. yüzyıl sonları ve XX. yüzyıl başlarında gelişen ulaşım imkânları, özellikle demiryolu ulaşımı ile Afyonkarahisar’ın ticarî potansiyelinin artmasının gayrimüslim nüfusun artışında etken olduğu söylenebilir. 1910-1914 yılları arasındaki dönemin şer’iye sicillerine göre ise Er- meniler toplam 16 mahallede oturmaktaydılar. Ancak Ermenilerin yaşadığı mahallelerin tamamının bunlar olduğunu iddia etmek mümkün olmayabi- lir. Zira, bizim tespitlerimiz mahkemeye akseden davalarla ilgili bilgilere dayanmaktadır. Düşük bir ihtimal olmakla beraber Ermenilerin söz konusu 16 mahalle dışındaki mahallelerde de yaşamış olabilecekleri düşünülebilir. Yine bu döneme ait sicillerde görebildiğimiz kadarıyla Ermeni nüfusun en yoğun olduğu yer Sorob Toros mahallesidir. Ermenilerle ilgili olan 107 davanın 38 tanesinin Sorob Toros mahallesinde ikâmet eden Ermenilere ait olması bu iddiamızı doğrular niteliktedir. Ermenilerce açılan davaların % 35.514’ü Sorop Toros mahallesinde ikâmet eden Ermenilerle ilğilidir. Sorop Toros mahallesini 12 dava ile Kadınana, 9’ar dava ile Hacı Murat ve Mecidiye mahalleleri takip etmektedir. Bu 16 mahalle açılan dava sa- yısı sırasına göre şu şekilde sıralanmaktadır: Sorop Toros, Kadınana, Hacı Murat, Mecidiye, Gül, İğneci, Kırklar Makamı, Hacı Davut, Molla Bahşi, Canbaba, Hacı Nurettin, Zaviye Sultan, Hacı Arap, Kubbeli ve Günbatı mahalleleridir 20 .
lanmayan, ancak 1900’lü yılların başlarında Ermenilerin yaşadığı bilinen başka mahalleler de bulunmaktadır. Bu mahalleler, Ardıç, Cami-i Kebir, Kırklar Makamı, Tac Ahmet ve Hacı Mahmut, Kale, Hacı Nuh, Taşpınar, Yukarıpazar mahalleleridir. Şer’iye sicillerindeki kayıtlara göre tam bir so- nuca ulaşmak mümkün olmasa da bu durum Ermenilerin yaşadığı mahalle sayısının azaldığına işaret edebilir. Tehcir uygulaması ile Ermeni nüfusu- nun büyük oranda nakledildiği dikkate alınırsa Ermenilerin oturdukları mahallelerin sayısının azalması da anlaşılabilir bir durumdur. 19 Karazeybek, a.g.m., s.94. 20 AŞS, Defter No: 640, 641, 642, 643, 644, 645.
105 Prof. Dr. Sadık SARISAMAN 6. Gayrimüslimlerin Hukukî Meseleleri ve Şer’iye Mahkemeleri 6.1. Vekaletname İşlemleri Bugünkü noterlerde yapılan vekâletname işlemleri Osmanlı Devleti’nde şer’iye mahkemelerinde gerçekleştiriliyordu. Bu iş için Ermeniler de Müs- lümanlar gibi şer’iye mahkemelerine gidiyor ve kadı huzurunda vekâlet- name bırakıyorlardı. Biz vekâletname bırakılması konusunda 70 davaya rastladık. Bu 70 davanın 58’inde Ermeniler, Ermeniyi vekil bırakırken 9 davada Ermeniler, Türkleri vekil bırakmıştır. Üç davada ise Türkler Er- menileri vekil bırakmıştır. Ermeniler, genellikle vekâlet tayininde kendi milletlerinden olan kişileri seçmelerine rağmen azımsanmayacak bir oran- da da Türkleri vekil bıraktıkları görülüyor. Ermenilerin Türkleri vekil bı- raktıklarına dair bir örnek vermek gerekirse Canbaba mahallesinden Hace Aksabet binti Haci Esteban hukukî işlerini takip etmek üzere dava vekil- lerinden İzzet Efendi ibni İsmail Efendi’yi vekil tayin etmiştir 21 . Türklerin Ermeniyi vekil bıraktığı davalara örnek olarak ise Sandıklı kazasının Çakır mahallesinden Manavzade Ahmet Efendi ibni Ali Efendi’nin mahkeme- deki işleri ile ilgili olarak dava vekillerinden Dedeyan Artin Efendi veledi Esteban’ı vekil tayin ettiği görülmektedir 22 .
Afyonkarahisar’daki Ermenilerin miras paylaşımlarını şer’iye mahke- mesinde gerçekleştirdiklerine dair çok sayıda hükme rastladık. Diğer taraf- tan öteden beri gayrimüslimlerin özel hukuklarında bile şer’iye mahkeme- lerini tercih ettikleri de bir gerçekti. Gayrimüslimler kendi aralarında karar almak yerine hukukî işlerinin devletin onayında ve garantisinde olmasını arzu ediyorlardı. Miras paylaşımıyla ilgili incelediğimiz bütün davalarda, Ermenilerin miras paylaşımının Müslümanların miras paylaşımı ile aynı olduğu görül- müştür. Yani erkek çocuğa iki pay verilirken kız çocuğa bir pay verilmek- tedir. Örneğin Mecidiye mahallesinden Diyaroğlu Heci Gazar veledi Mo- sis veledi Kirkor’un veraseti paylaştırılırken kızları Marien ve Dikroni’ye 7’şerden 14 sehm(pay), oğulları Nazrat ve Karnik’e ise 14’er sehmden 28 sehm verilmiştir 23 . 21 AŞS, Defter No: 641, s.53/467. 22 AŞS, Defter No: 645, s.55/85. 23 AŞS, Defter No: 645, s.8/13.
106 HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER Veraset davalarında mahkeme, verasetin içeriğini onaylayan bir ilmü- haberin bulunmasını şart koşmaktadır. Ermenilerin veraseti meselesinde bu ilmühaber millet kethüdası ve mahalle ihtiyar heyeti tarafından dü- zenlenmektedir. Örneğin Mecidiye mahallesinden Işıloğlu Tekfur veledi İstepan veledi Heci Gazar’ın 4 Haziran 1915 tarihinde askerlik görevini yaparken vefat ettiğinde söz konusu ilmühaber Ermeni milleti kethüdası Ohannes ve Mecidiye mahallesi muhtarı Kigork ve mahalle ihtiyar heyeti üyelerinden Gagos Papazyan Veledi Kigork ve Karabogosoğlu Nazret ve- ledi Simon tarafından hazırlanmıştır. Görüldüğü üzere kişinin tanınması açısından millet kethüdası, mahalle muhtarı ve ihtiyar heyetinden iki kişi tarafından ilmühaber hazırlanmaktadır. Ölen kişi Ermeni olduğundan do- ğal olarak onunla ilgili ilmühaberin de Ermeniler tarafından hazırlanması uygun olmaktadır 24 . 6.3. Terekeler Bu dönemde altı adet Ermeni terekesine rastlanılmıştır. Bu terekeler- deki bilgilerle kesin hükümlere varmak mümkün olmamakla birlikte Erme- nilerin tereke başına mal varlıkları 20 722 kuruştur. Müslümanların tere- kelerine bakıldığında ise tereke başı mal varlığı ortalama 24 343 kuruştur. Bu sonuca Müslümanlara ait 65 terekenin incelenmesi sonucu ulaşılmıştır. Müslümanlara ait 65 terekenin 33’ü köylere, 32’isi ise şehir merkezine aittir. Köy ve şehir ayırımı yapılarak bir değerlendirmeye gidildiği zaman şehir merkezinde oturanların köylere oranla daha varlıklı oldukları sonucu ortaya çıkıyor. Şehir merkezinde oturanların mal varlıkları ortalaması 33 318 kuruştur. Köylerde oturanların mal varlıkları ise 15 640 kuruştur. Di- ğer bir ifadeyle, şehirler köylülerden 2.13 kat daha zengindir 25 .
lümanlara ait 65 terekenin sadece 27’sinde seccade bulunmakta olup 38 terekede seccadeye rastlanmamıştır. Diğer bir ifadeyle Müslümanların ya- rısından fazlasının evinde seccade yoktur. En fazla seccade Çavuşbaş ma- hallesinden Hacı Hüseyin oğlu Hacı Salih bin Hacı Hüseyin bin Hasan’ın terekesinde çıkmıştır. Hacı Salih’in terekesinde 13 seccadeye rastlanmış olup bunlardan bir tanesi makad seccadesi olup ibadet maksadıyla değil oturma amacıyla kullanılmaktadır 26 . Köylere ait olan 33 terekeden sadece 24 AŞS, Defter No: 647, s.48/12. 25 AŞS, Defter No: 640, 641, 642, 643, 644, 645. 26 AŞS, Defter No: 644, s.149/878.
107 Prof. Dr. Sadık SARISAMAN 5 tanesinde birer adet seccade çıkmıştır. Geriye kalan 28 terekede seccade- ye rastlanmamıştır. Köylere ait terekelerden en büyük meblağa sahip olanı Ablak köyünden ……ya aittir. 144 000 kuruş tutarındaki bu terekede de seccadeye rastlanmamıştır 27 . Ermenilerin evlerinde seccade bulundurmaya özen gösterdikleri görülüyor. Bu durum, Ermenilerle Müslümanların yakın komşuluk ilişkisi içerisinde oldukları şeklinde yorumlanabilir. Ermeni terekelerinin 2 tanesinde cura, keman, kanun, ud gibi müzik aletlerine rastlanılması Ermenilerin mûsikîye önem verdiklerini gösterir. Buna karşılık 65 Müslüman terekesinin hiçbirisinde müzik aletine rastla- nılmamıştır. Yine 65 Müslüman terekesinin hiçbirisinde özel kütüphaneye rastlanılmazken 1 Ermeni terekesinde özel kütüphane olduğu görülmekte- dir
28 .
İncelediğimiz şer’iye sicillerinde, kimsesiz Ermeni çocuklarına vasi tayini hususunda şer’iye mahkemeleri tarafından verilmiş 21 dava ile karşılaştık. 1 dava da kendine hükmedemeyen babaya vasi tayin edilme- si ile ilgilidir. Mahkeme vasi tayin ettiği kişiye görevlerini hatırlatmakta ve vasinin bu görevleri yapacağını mahkeme huzurunda beyan etmesini istemekteydi. Vasi tayin edilen kişinin anılan görevleri yapacağını belirt- mesinden sonra mahkeme vasiliği onaylamaktaydı. Bizim değerlendirdiği- miz vesayet tayini ile ilgili 22 davadan 19’unda anne vasi tayin edilmiştir. Geriye kalan 3 vasi tayininden 2’sinde vesayet amcaya ve 1’inde de oğula verilmiştir. Annenin vasi tayin edildiğini gösterir davalardan bir tanesi İğ- neci mahallesinden Soroptoros mahallesinden Avakyan Tokor Efendi ve- ledi Aristakes’in ölümü üzerine küçük oğlu Aristakes’in vasiliğine annesi Sultan binti Agop getirilmiştir 29 . Amcanın vasi tayin edildiği davalardan bir tanesi Mollabahşi mahal- lesinden Heci Kigorkiyan Karnik veledi Mıgırdıç veledi Heci Kigork’un ölümü üzerine küçük kızı Horase ile küçük oğlu Agop’un vasi tayini ile ilgilidir. Mahkeme vasi olarak amcaları Heci Mıgırdıç’ı tayin etmiştir 30 .
28 AŞS, Defter No: 640, 641, 642, 643, 644, 645. 29 AŞS, Defter No: 645, s.69/107. 30 AŞS, Defter No: 640, s.82/163.
108 HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER Oğlun vasi tayinine dair olan dava ise Soroptoros mahallesinden An- donoğlu Heci Karabet Efendi hakkındadır. Heci Karabet Efendi’nin vesa- yetine oğlu Kostanti tayin edilmiştir 31 . Hacı Murat mahallesinden Papazoğlu Agop veledi Heci Sahak’ın kü- çük kızı Agonik ile ilgili vesayet davasında ise küçük kızın amcaoğlusu Sobtoros mahallesinden Papazoğlu Sakatil Efendi veledi Karabet vasi ta- yin edildi 32 .
müslim öldüğünde eğer reşit olmayan küçük çocuğu var ise vesayet ön- celikle anne veya babaya, yok ise kardeşlere ve yakınlık derecesine göre diğer akrabalara verilirdi.
Ermenilerle ilgili davalarda umumiyetle Ermenilerin birbirlerine şa- hitlik yaptıklarını gördük. Örneğin 1 Mart 1918 tarihinde vefat eden Meci- diye mahallesinden Hacı Agopyan Ohannes veledi Kirkor veraset taksimi için ihtiyar heyetinden gönderilen ilmühaberin içeriğinin meşru olduğuna dair Hacı Murat mahallesinden Toynakoğlu Bogos veledi Abraham veledi Bogos, Hacı Davut mahallesinden Corcalıoğlu Artin veledi Kalos vele- di Artin ve İğneci mahallesinden Kürkcüoğlu Ohannes veledi Abraham veledi Ohannes’in şahitlikleriyle karar verilmişti 33 . Ermeniler birbirlerini yakından tanıdıkları için birbirlerine şahitlik yapmaları doğal karşılanma- lıdır.
7. Ermenilerin Meslekleri Ermeniler genellikle ticaret veya zanaatkârlık ile uğraşıyorlardı. Ayrı- ca tıp ve eczacılık alanlarında da etkindiler. Örneğin 1907 yılı itibariyle Af- yonkarahisar merkezinde faaliyet gösteren diplomalı 5 doktor ve eczacıdan 4 tanesi Ermeniydi. Bunlar tabip Arapyan Agop Efendi, eczacı Sebetyan Markara Efendi, eczacı Nersisyan David Efendi ve eczacı Bogodcuyan David Efendi idi 34 . Ermenilerin önemli bir bölümünün ticaretle uğraştıkla- rı görülüyor. Sicillerde karşılaştığımız kadarıyla bakkallık yaparken başka 31 AŞS, Defter No: 641, s.315/839. 32 AŞS, Defter No: 651, s.159/881. 33 AŞS, Defter No: 651, s.180/913. 34 Hüdavendiğar Vilâyeti Sâlnamesi, 1325 Senesi, 33. def’a, s.560.
109 Prof. Dr. Sadık SARISAMAN şehirlerde vefat eden Ermenilerle karşılaşılmıştır. Ermeniler umumiyetle şehirlerde oturmakla beraber çiftçilikle de uğraşmaktaydılar. Şehirlerin yakınında ve hatta köylerde tarlaları bulunmaktaydı. Örneğin, kayıtlarda görebildiğimiz kadarıyla Meymenet köyünde, Ermenilerin tarlaları bulu- nuyordu 35
yarıcı veya kiraya verme usûlleriyle tasarruf ettiklerini düşünüyoruz. Afyonkarahisar’da Ermenilerin avukatlık mesleğinde de etkin olduk- ları görülüyor. Ermeni avukatlar yabancı şirketlerde de görev yapıyorlardı. Bizim değerlendirdiğimiz kayıtlarda Agop Efendi veledi Kirkor’un De- mir yollarında dava vekili (avukat) olarak çalıştığı görüldü 36 . Yine Kay- seri Ermenilerinden Avrailoğlu Atanaş Efendi veledi Yorgaki Efendi de Afyonkarahisar’da avukatlık yapmaktaydı 37 .
gayrimenkûl almaya yöneldikleri ve bazı mesleklerin tasarrufunu ele ge- çirmeye çalıştıkları görülür. Bu durum şer’iye sicilleri incelendiğinde daha belirgin olarak ortaya çıkmaktadır.Meselâ 1845 yılına ait şeriyye sicilinde karşımıza çıkan Kuyumcular sokağında sekiz adet kuyumcu dükkânı Müs- lüman bir Türk tarafından ayrı ayrı gayrimüslimlere satılmıştır. Bundan sonra bu mesleğin önemli oranda gayrimüslimlerin tasarrufuna geçmiş ol- ması kuvvetle muhtemeldir. Afyonkarahisar’da Ermenilerin esnafl ık mesleği üzerindeki ağırlığını vurgulayan bir başka vesika Taş Han’ın 1845 yılında yenilenen kira defte- ridir. Buradan anlaşıldığı kadarıyla hanın kırk üç odasında faaliyet göste- ren attar, bezzaz, dikici, haffaf keçeci ve terzilik gibi meslekleri icra eden esnafın 26’sı Müslüman, 17’si gayrimüslimdir 38 .
Download 3.42 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
ma'muriyatiga murojaat qiling