Sevgili Milena
Download 0.97 Mb. Pdf ko'rish
|
Sevgili Milena - Franz Kafka ( PDFDrive )
Çarşamba
Pazartesi sabahı mektubuna karşılık O pazartesi sabahından beri, daha doğrusu, o pazartesi öğleden beri, yolculuğun yarattığı sevinç (her şey bir yana, bir yerlere gitmenin verdiği bir rahatlık, bir dinlenme, bir kendine gelme vardır nasıl olsa) yatışalı, bir türkü tutturmuşum, durmadan o türküyü söylüyorum sana, bıkmadan hep o türküyü... Düşsüz uykular gibi ağır, can-sıkıcı, yorucu... Söylerken ben bile uyukluyorum kimi zaman... Dinlemek zorunda olmadığına sevin... Uzun bir süre mektuplarımı okumak zorunda olmadığına da sevin! Hey, insanları tanıtma gücü! Kunduraları çok güzel boyuyormuşsun, bana ne? Boya, iyice parlat, sonra da koy bir köşeye, bitir bu işi... Ama sabahtan akşama dek kafanda olmasın bu boya işi, beni üzen bu, hem temizlemeye yaramıyor ki düşünmek). Perşembe "Benimsin" sözünden başka bir söz duymak isterdim senden. Neden hep bunu söylüyorsun? Sevgi anlamından çok geceyi, yakınlığı anlatıyor. Evet, büyük bir yalandı, ben de katıldımdı o yalana; daha kötüsü kendimi temize çıkarmak için katıldımdı. Ne fena, yapmamı dilediğin işler, kendiliğinden oluveriyor, bana yapacak şey kalmıyor. Güvenmiyor musun bana? Yoksa kendi güvenimi artırmam için mi böyle davranıyorsun? Dikkat et, belli oluyor. Jarmila'mn telgrafında (buluşmamızdan önce çekmiş) kıskançlık neden olsun? Anlamadım. Beni görmek - senin adına - sevindirmişti onu, ama ayrılırken daha sevinçliydi (beni düşünerek, daha doğrusu kendi adına). Soğuk algınlığın üstüne birkaç söz daha edebilirdin. Gmünd'de mi üşüttün, yoksa "pastane" dönüşlerinde mi? Buraları daha pırıl pırıl güneş içinde, pazar günü Kuzey Bohemya'ya yağmur yağdıydı... Ne türlü böbürlendim bilemezsin; ıslak giysilerimi görenler, Gmünd'den geldiğimi anlayacaklar diye... Cuma Yakından bakılınca anlaşılır gibi değil bugünlerdeki üzüntün... Uzaktan tutup bakmak gerekiyor, ama gene olmuyor. "Pençe" sözünü iyi anlamamışsın, anlaşılır gibi de değildi ya. Gmünd için yazdıklarında yerden göğe haklısın. Şunu anımsıyorum örneğin: "Prag'da beni hiç aldatmadın mı?" diye sormuştun. Yarı şaka, yarı ciddi, yarı umursamazlık vardı sorunda - gene üç yanlar-, olabileceğine inanmadığın için belki. Mektuplarımı hiçe sayarak sorabildin Milena? Nasıl sorabilirsin? Sorduğun yetmiyormuş gibi, ben de işi daha güçleştirip "hayır" demiştim, "aldatmadım seni." Karşı karşıya olunca bunları mı konuşur insan? Biz de o güz uzun uzun konuştuktu seninle, iki yabancı gibi. Dün akşam Jarmila uğramış bana (adresimi nerden bulmuş bilmiyorum), evde yoktum; sana göndermek için bir mektup bırakmış, bir kâğıdın üstüne de kurşunkalemle iki satır yazmış, adresinden emin değilmiş, onun için mektubu bana bırakmış, sana göndereyim diye. Download 0.97 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling