T. C. KÜLTÜr ve turizm bakanliği tüRKİye küLTÜr portali projesi
Download 17.59 Kb. Pdf ko'rish
|
- Bu sahifa navigatsiya:
- ARKEOLOJİ VE SANAT TARİHİ TÜRK HEYKEL SANATI HEYKEL SANATINDA GERÇEKÇİ YORUMLAR
Kaynak: Ergüven Mehmet, “Neşe Erdok”, istanbul 1997. Germaner, Semra, “1968 Kuşağı Sanatçıları”, Cumhuriyetin Yetmişbeş Yılında Kültür ve Sanat-Sempozyum Bildirileri 18-19 Mart 1999, Sanat Tarihi Derneği Yayınları: 5, istanbul 2000, s. 87-96. Giray, Kıymet, “Türk Resminde Liman Sergisi, Yeniler Grubu ve Leopold Levy”, Mart/Nisan 1994, S.13, s. 46-49. Giray, Kıymet, “Yeniler Grubu ve Leopold Levy”, Türkiye’de Sanat 1994, S.13, s. 46-50. Giray, Kıymet, “İş Bankası Koleksiyonu”, istanbul 1998. Giray, Kıymet, “Nuri İyem”, istanbul 1999. Kıymet Giray, “Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi Resim Koleksiyonundan Seçmeler”, istanbul 2002. Onger, Fahir, “1941 Liman Sergisi ve Yeniler Grubu”, Soyut, Mayıs 1973, S. 58, s.39. Onger, Fahir, “6 Ressam ve Bir Sergiye Dair”, Vatan Gazetesi Sanat Hareketleri Köşesi, 3 Ocak 1948. Onger, Fahir, “Genç Ressamların Resim Sergisini Gezerken”, Vatan Gazetesi 25 Mayıs 1948. Onger, Fahir, “Yeniler Grubu Sergisi”, Yeditepe 15 Ekim 1950, S. 10, s. 1. Tansuğ, Sezer, “Beş Gerçekçi Türk Ressamı”, istanbul 1976. Haklar (Rights): (Telif ve kullanım hakları ile ilgili bilgiler.) 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca hazırlanan tüm içeriğin her türlü ortamda umuma arz yetkisi sınırsız süreyle Kültür Turizm Bakanlığına devredilmiştir. Bakanlık sonraki zamanlarda hazırlanan içerikle ilgili düzeltme, ekleme, silme veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Kaynağı Hazırlayan Konu Editörü Proje Yöneticisi Prof.Dr.Kıymet GİRAY Prof.Dr. Kıymet GİRAY Prof.Dr. Hale KÜNÜÇEN T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TÜRKİYE KÜLTÜR PORTALI PROJESİ ARKEOLOJİ VE SANAT TARİHİ TÜRK RESİM SANATI KAVRAMLARIN İZİNDE Prof. Dr. Kıymet GİRAY Ekim 2009 ANKARA 10.10. Kavramların İzinde Anahtar Kelimeler: 1980 sontası Türk Sanatında değişimler, Kavramsal Sanat, Video Art, performans sanatı, arazi sanatı, Arte Povera fotoğraf, film, sokak sanatı, yoksul sanat. Kavramsal sanat terimi, 1960'larda artık kendilerini alışılageldik sanat eseri biçiminde göstermeyen sanat eserleri için kullanılmaya başlanır. Düşüncenin sanata dönüşümünü kavramların izinde aktaran yeni sanat dalı kendine farklı malzemeler ve farklı üretme teknikleri bulmakla kalmaz çağdaş teknolojinin elektronik ortamından da yararlanır. Kavramların izinde koşan sanatçılar, bir resim veya heykel yapmak üzere yola koyulup bu amaca yönelik fikirler üretmek yerine geleneksel gereçlerin ve biçimlerin ötesine ulaşarak düşüncelerini aydınlatmaya önayak olacak malzemelere yönelirler. Klasik olarak tanımladıkları sanat ürünlerinin metalaşan değerlerine başkaldıran yapılarıyla kalıcılığın karşısına anlık oluşumların heyecanını getirmeye yönelirler. İlk olarak 1960'ların başında Henry Flynt tarafından bir Fluxus yayınında kavram, sanatsal bir tanımlama olarak kullanılır. Kavram sanatı, Joseph Kosuth ve Art&Language grubu tarafından daha geniş kapsamlı anlamlarda kullanılır. 1970'lerden itibaren ise 'kavramsal' kullanımı yaygınlaşır. Kavramsal sanatta öncelik kavramın açıklanmasını hedeflediği için sanat üretim biçimi sınırlandırmalara karşı çıkar ve malzeme seçkilerine sınırsız alanlar yaratır. 1960'lardan itibaren özellikle performans sanatı, arazi sanatı, Arte Povera eğilimleri yaygınlaşır. Kimi kavramsal sanat yapıtları atık, buluntu nesneler, karalamalar, yazılı ifadeler veya kılavuzlardan oluşur. Bunun yanı sıra fotoğraf, film ve video da kullanılan gereçler arasındaki yerini alır. Temel olarak 1960 ve 1970'lere ait bir akım olmasına karşın günümüz sanatında da etkisini sürdürmeye devam etmektedir. Türk plastik sanatlarının gelişim çizgisi izlendiğinde; 2000’lere gelindiğinde, 1950’lerin soyut sanatı çevresinde yaşanan dramın tekrarlanması ilgi çekicidir. Tuval resmi ve enstalasyonlar/yerleştirmeler, sanatçılar için zorunlu tercih koşulları olarak belirlenir ve hatta daha da ileri gidilerek çağdaşlık, çağ dışılık boyutuna kadar ulaşan baskılar ortaya çıkar. Sanatın özgürlükçü ve sanatçının özgür kimliğine yapılan müdahaleler seçimi sanatçıya ait olması gereken üretimi güdüm altına almaya yönelir. Kavramlar üzerinde yükselen yeni sanat atılımları, kavramları irdeleyenlerin özgürlük kavramına getirdiği dar sınırla yüz yüze gelir. Kendilerini bu sınırların dışında tutmaya özen gösteren, öznel kalmayı başaran özgür sanatçı kimlikleri, biçimin değil içeriğin sanata anlam verdiği gerçeğine tutunarak, tuval ve yerleştirmeler seçkisini kendileri belirleyerek, özgün örnekler yaratarak bu dar boğazı geçerler. Farklı malzemelerle başlayan deneysel örneklerle, mekân ve düşünce kesitlerinin izinde belirlenen kavramları belirleyen işlere ulaşılır. Bu gelişim çizgisinin izleri, Serkiz, Canan Tolon, Elif Ayiter, Serdar Arat, İsimsiz, 1991, Serhat Kiraz, Bedriye Kaya , Şükrü Aysan, Handan Börtücene, Ayse Erkmen, Selma Gürbüz, Halil Altindere, Hüseyin Bahri Alptekin, Nancy Atakan,Yetkin Basarır, Hüseyin Çağlayan, Server Demirtaş, İnci Eviner, Gul Cagin , Yasemin Baydar, Can Altay, Banu Cennetoğlu , , Leyla Dedeal, Asuman Destecioğlu, Tayfun Erdoğmuş, yapıtlarıyla örneklenebilir. Foto:1. Tayfun Erdoğmuş. Aegeum3 2004 Video Art. Foto:2 Canan Tolun. Tıkırında Herşey. 2005 TÜYB 127x165cm. Foto:3 Elvan Alpay. İsimsiz 2004. Alüminyum Pleksiglas Foto:4.İnci Eviner. Kağıt Üzerine suluboya karbon kopya desen.64x50. Foto:5 Canan Dağdelen. Homewards Kısmen sırlı Beyaz Çamur2003 22x22x22cm Foto:6.Serhat Kiraz. Kompozisyon. Baskı. 200x200cm Foto:7 SARKIS. 21.01.2000 - 09.04.2000 : 2000, CAPC Musée Bordeaux, 21.01 - 09.04. (solo) Foto:8 Handan Börütecene. Brich und sieh. 1985 (wiederholt 2007) Adobe, Tontabletts, zerbrochene Spiegel, Holzhämmer, ungültiges Papiergeld, Fernseher, Videofilm Kaynak: Akkoyunlu,Begüm., “1980’li Yılların Türk Sanatından Bir Kesit: İstanbul Sanat Bayramı Ve Yeni Eğilimler Sergileri”, Sanat Ve Sosyoloji, Bağlam Yayıncılık, İstanbul, 2005, S. 182 Akkoyunlu, Begüm., Akademi Ve Konservatuar’ın Ortak Çalışmalarıyla Hazırlanan “Çağdaş Sanat Bileşimi” Adlı Etkinliği Buna Örnek Göstermektedir. Akkoyunlu, Begüm., Çağdaş Türk Sanatında İstanbul Sanat Bayramı, Yeni Eğilimler Sergileri Ve ‘Yeni’nin Kimliği, Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2003, S.93 Aksüğür (Duben), İpek., “Yeni Eğilimler Sergisi Değişik Sanat Dillerini, Çeşitli Araç Ve Gereçleri Bir Araya Getiriyor”, Milliyet Sanat, S.340, 22 Ekim 1979, S.4-6, 31 Antmen, Ahu., “Yeni Eğilimler Sergisi Yedi Yıl Aradan Sonra “Yeni” Açılış Yapamadı: Yeni Eğilim Tuval Üzerine Yağlıboya Mı?”, Cumhuriyet, Kültür Sanat Eki, 15 Mart 1994, S.3 Antmen, Ahu., Türk Sanatında Yeni Arayışlar: 1960-1980, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Doktora Tezi, İstanbul, 2005 Erzen,Jal.,E “Türk Sanatında “Yeni Eğilimler” Ve Sanat Bayramı”, Haz. Şükrü Aysan, Zekai Ormancı, Zekai., 1. İstanbul Sanat Bayramı, Sergiler Kataloğu, İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yayını, İstanbul, 1979, S.8 Kabaş ,Özer., “Yeni Eğilimler Sergisi Ve Değişik Çağrışımlar”, Milliyet Sanat, S.131, S.33. Haklar (Rights): (Telif ve kullanım hakları ile ilgili bilgiler.) 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca hazırlanan tüm içeriğin her türlü ortamda umuma arz yetkisi sınırsız süreyle Kültür Turizm Bakanlığına devredilmiştir. Bakanlık sonraki zamanlarda hazırlanan içerikle ilgili düzeltme, ekleme, silme veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Kaynağı Hazırlayan Konu Editörü Proje Yöneticisi Prof. Dr. Kıymet GİRAY Prof.Dr. Kıymet GİRAY T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TÜRKİYE KÜLTÜR PORTALI PROJESİ ARKEOLOJİ VE SANAT TARİHİ TÜRK HEYKEL SANATI HEYKEL SANATINDA GERÇEKÇİ YORUMLAR Prof. Dr. Kıymet GİRAY EKİM - 2009 ANKARA 11.Türk Heykel Sanatı Anahtar kelimeler: Heykel, Natüralist, Klasik, Gerçekçi, Büst, Kabartma, Sultan Abdülaziz Heykel sanatının Osmanlı İmparatorluğu'nun toplumsal yaşamına katılmasının kesin çizgisi 1871 yılında gerçekleşir. Heykelin saray yaşamına girişi Sultan Abdülaziz'in Avrupa kentlerine yaptığı gezinin hemen ardından gerçekleşir. 30 Haziran 1867'de Lyon garında IXX. Napolyon tarafından görkemli bir törenle karşılanır. Üç ay süren bu uzun gezi programında; Paris, Londra ve Viyana yer alır. Abdülaziz’i 18 Ağustos 1967'de Viyana Ambras Galerisini gezerken gösteren illüstrasyon onun salonu dolduran heykellere gösterdiği ilgiyi belgelemektedir. Abdülaziz yurda dönüşünde de, Batılı imparatorların büyük bir beğeni ile Marc Aurele'den başlayarak sürdürdükleri at üzerinde kahramanlık heykellerini araştıran bir heykelinin yaptırılması konusunda bir karar alır ve uygulanması için gerekli emirleri verir. İstanbul'a C.F. Fuller çağırılır. Sonuçta at üzerinde bir Osmanlı sultanı heykeli yaptırılmış olur. Heykel Beylerbeyi Sarayı'na koydurulur. Fakat tahttan Abdülaziz indirilince heykel Topkapı Sarayı'na taşınır. 1922 yılında Şehzade Abdülmecit, heykeli Topkapı Sarayı'ndan aldırır ve Üsküdar Bağlarbaşı'nda bulunan köşküne getirtir. Cumhuriyet’in ilanı ile heykel bu köşkten alınarak tekrar Topkapı Sarayı'na taşınır. Şu anda Beylerbeyi Sarayı'nda bulunmaktadır. Daha önce de İbrahim Paşa, Mohaç Seferi sırasında Macaristan'dan getirttiği heykelleri sarayının önüne, Sultanahmet Meydanı’na yerleştirilmiştir. Saray ve çevresinin heykel sanatına duyduğu ilgi Osmanlı toplumunun içinde heykel sanatına karşı ilk ilginin başlamasını gerçekleştirir. Osmanlı paşaları, devletin üst düzey görevlileri ve zengin ailelerinin bahçe peyzajları içinde heykeller moda olmaya başlar. Avrupa'dan getirtilen dökme heykeller birer birer İstanbul'un farklı semtlerinde bulunan köşklerin büyük bahçelerinde yer almaya başlar. Çoğu ceylan, geyik gibi av hayvanlarını betimleyen bu heykellerin arasında kadın heykelleri de bulunmaktadır, Heykel Sanatının öğrenime açılması Sanayi_i Nefıse Mekteb-i Alisi’nin açılışlıyla gerçekleşir. Kaynak: Gezer, Hüseyin- Berk, Nurullah-, "50 Yılın Türk Resim ve Heykeli", İstanbul, 1973 Çoker, Adnan, "Osman Hamdi ve Sanay-i Nefise Mektebi", İstanbul 1983 Cezar, Mustafa, "Devlet Güzel Sanatlar Akademisi 90. Yıl", İstanbul 1973. Cüda, Mahmut, "Abide Jürisi", Cumhuriyet, 9 Mart 1938. Giray, Kıymet, “Abdülaziz Heykelinden 1950’lere Uzanan Çizgide Türk Heykel Sanatının Gelişimi, Türkiye’de Sanat, S.29,s.30-38 Giray, Kıymet, “Osmanlı Heykel Sanatı”, Osmanlı Ansiklopedisi, C. 11, Ankara 1999, s. 491- 495 Haklar (Rights): (Telif ve kullanım hakları ile ilgili bilgiler.) 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca hazırlanan tüm içeriğin her türlü ortamda umuma arz yetkisi sınırsız süreyle Kültür Turizm Bakanlığına devredilmiştir. Bakanlık sonraki zamanlarda hazırlanan içerikle ilgili düzeltme, ekleme, silme veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Kaynağı Hazırlayan Konu Editörü Proje Yöneticisi Prof.Dr.Kıymet GİRAY Prof.Dr. Kıymet GİRAY Prof.Dr. Hale KÜNÜÇEN T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TÜRKİYE KÜLTÜR PORTALI PROJESİ ARKEOLOJİ ve SANAT TARİHİ SANAT TARİHİ Heykel Sanatında Gerçekçi Yorumlar Prof.Dr. Kıymet Giray KASIM- 2009 ANKARA 11.1. Heykel Sanatında Gerçekçi Yorumlar Anahtar Kelimeler: Heykel, Natüralist, Klasik, Gerçekçi, Büst, Kabartma, Sultan Abdülaziz. Heykel Sanatının gelişiminde en önemli atılım Sanayi-i Nefise Mekteb-i Alisinin 1883 yılında Osman Hamdi Bey'in önderliğinde kuruluşu ile gerçekleşir. 1883 tarihinde Okul Resim, Hâk (Oyma) ve Mimari bölümleriyle öğrenime başlar. Hâk bölümü, modelaj atölyeleri, çamur küvetleri ve çalışma alanlarıyla tamamen heykel için ayrılmıştır. Osmanlı topraklarında heykel öğretimi yapan bir okul açılır ve bu dalda öğretim yapabilecek olan tek bir kişi olduğu o zaman ortaya çıkar. Yervant Osgan (1855-1914). Osgan Efendi Fransa'da Houdon ve İtalya'da Filippo Della Vale'ninl yapıtlarının esinlerini taşıyan değerleri bireysel duyarlığı ile birleştirir. Oriantalist bir anlayışla yaklaştığı figürsel anlatımlarında büyük başarı elde eder. İhsan Özsoy (1876-1944), Kadıköy Süreyya Sinemasına yaptığı rölyefle, figürlü bir kabartmanın büyük halk kitlelerinin yaşamına doğrudan katılmasını başarır. İsa Behzat (1875- 1916) Yıldız Çin Fabrikası Müdürlüğü görevinin yanı sıra Büst heykelleriyle tanınır. Mesrur İzzet 1900'lere tarihlenen çocuk büstü Mesrur İzzet'in gerçekçi yorumuna doğal anlatımlar kattığını kanıtlamaktadır. Çemberlitaş, Göksu Çeşmesi rölyefleri 1 İstanbul Resim Salonunda sergilenen yapıtları arasında yer alan rölyefleridir. Mehmet Mahir Tomruk, 1933 yılında İhsan Özsoy' un emekliliği ile de Heykel Bölüm atölyesine atanır. Neiat Sirel' in yapıtları arasında dönemin sanatçılarının büstleri önem taşır, şair Adülhakhamit, Mithat Paşa, şair Ahmet Haşim, Ressam Avni Lifij başları gibi heykelleri dönemin önemli şairlerini ve ressamlarını anıtlaştırır. Sirel, Cumhuriyet anıt heykellerinin yapımında da görev alır ve İzmit, Bursa, Bolu, Çanakkale, Malatya heykellerinin yapımını gerçekleştirir. 19. yüzyılın son çeyreğinde Osmanlı sanat dalları arasına giren heykel sanatı, kendi gelişim çizgisi içinde ilerlerken verdiği örneklerle natüralist figürsel anlatımları benimsediğini vurgular. Kabartma ve büst heykellerin ağırlık kazanır ve teknik olarak da alçı ve mermer heykeller yapılır. Heykellerin konusu da iki ana başlık altında toplanabilir. Birinci grup daha çok kabartmalarda yer alan romantik konulu figüratif anlatımlardır. Sayısal çokluk ise ikinci grup olan portre- üstlerdir. Kabartmalar ve büstlerin yoğunluk kazandığı Osmanlı Heykel Sanatı'nın sanatçıları, biçem olarak da gerçekçi yorumların izlerini heykellerine yansıtma çabası içinde yapıtlar üretirler. Kaynak: Gezer, Hüseyin- Berk, Nurullah-, "50 Yılın Türk Resim ve Heykeli", İstanbul, 1973. Çoker, Adnan, "Osman Hamdi ve Sanay-i Nefise Mektebi", İstanbul 1983. Cezar, Mustafa, "Devlet Güzel Sanatlar Akademisi 90. Yıl", İstanbul 1973. Cüda, Mahmut, "Abide Jürisi", Cumhuriyet, 9 Mart 1938. Giray, Kıymet, “Abdülaziz Heykelinden 1950’lere Uzanan Çizgide Türk Heykel Sanatının Gelişimi” Türkiye’de Sanat, S.29,s.30-38 Giray, Kıymet, “Osmanlı Heykel Sanatı”, Osmanlı Ansiklopedisi, C. 11, Ankara 1999, s. 491- 495 Haklar (Rights): (Telif ve kullanım hakları ile ilgili bilgiler.) 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca hazırlanan tüm içeriğin her türlü ortamda umuma arz yetkisi sınırsız süreyle Kültür Turizm Bakanlığına devredilmiştir. Bakanlık sonraki zamanlarda hazırlanan içerikle ilgili düzeltme, ekleme, silme veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Kaynağı Hazırlayan Konu Editörü Proje Yöneticisi Prof.Dr.Kıymet GİRAY Prof.Dr. Kıymet GİRAY Prof.Dr. Hale KÜNÜÇEN T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TÜRKİYE KÜLTÜR PORTALI PROJESİ SANAT TARİHİ TÜRK HEYKEL SANATI HEYKEL SANATINDA SOYUT YORUMLAR Prof.Dr. Kıymet GİRAY EKİM - 2009 ANKARA 11.2. Heykel Sanatında Soyut Yorumlar Anahtar Kelimeler: Heykel sanatı, soyut, malzeme, bronz, tel, anıt heykel, Cumhuriyet dönemi her alanda olduğu gibi heykel dalında da önemli gelişimlere olanak tanıyacaktır. Türk heykeli Cumhuriyet’in aydınlattığı kültür yapısıyla heykel sanatımızın temsilcilerini yetiştirecek ve kent dokusu içinde heykel kullanımı gibi çağdaş uygulamalara önayak olacaktır. Bu arada özellikle Cumhuriyet’in başkenti Ankara’dan başlayarak anıt heykeller yurdun her köşesine dağılacaktır. Önemli heykel sanatçısı Ratip Aşir Acudoğlu Menemen ve Erzincan deprem anıtlarıyla, heykel sanatının toplumsal sarsıntıları belleklerde yaşatacak anıt değerlerine örnekler verir. 1940 yılından sonra resim sanatında olduğu gibi soyut ve soyutlama kavramları üzerinde yaratılan tartışmalar, heykel alanında da yeni bir dönemin başlamasına neden olur. Hadi Bara, Zühtü Müritoğlu, İlhan Koman, Hüseyin Gezer ve Şadi Çalık gibi heykeltıraşlar, soyut anlatımlara yöneleceklerdir. Soyut örneklerin ilk uygulama alanlarından birisi de Anıtkabir çalışmaları olur. Anıtkabir’in kabartmaları ve heykelleri bu anlayışı örnekler. Hüseyin Gezer 1951 yılında yaptığı “Efenin Aşkı” ile soyut çalışmalar arasında yer alır. 1955’te devlet bursuyla gittiği Paris’ten yurda dönen ve burada soyut çalışmalarla uğraşan Koman, istanbul’da açılan bir sergiye verdiği sökülüp takılabilir, gezici “Dükkan”ı ile serginin en ilgi çekici yapıtını ortaya koyar, kişisel heykel sergileri açılmaya başlar. Şadi Çalık burada bir kez daha önemle üzerinde durulması gereken “Minimumizm” adlı yapıtını 1957’de istanbul Amerikan Haberler Merkezinde açılan bir grup sergisinde ilk kez gösterir. Şadi Çalık, soyut heykellerin en önemli örneklerini gerçekleştirir. Türk heykeltıraşları başarılarını yurt dışı etkinliklere de taşır. 1953 yılında Londra Çağdaş Sanatlar Enstitüsünün düzenlediği, Bilinmeyen Siyasi Esir adlı anıt yarışmasına katılırlar. Yarışmaya katılan 3500 maket arasından yapılan seçimle anıt maketi yarışmasına seçilen iki yüz anıt-maketinin arasında Şadi Çalık ve Zühtü Müritoğlu’nun maketleri de yer alır. Zühtü Müritoğlu, 1947 yılında gönderildiği Paris’te geçirdiği öğrenim süreci sonrasında istanbul’a döndüğünde heykel sanatı üzerine yazılar yazmakla kalmaz, aynı zamanda soyutlamalara yönelen figüratif kadın figürleriyle heykel sanatımıza yeni bir anlayış getirir. Ağaç imgesini taşıyan soyut heykelleri onun 1950 sonrasında yöneldiği soyut anlatımları belirler ve dönemi içinde ulaştığı heykel yorumunu kanıtlar. Hadi Bara, soyut heykel anlayışını yapıtlarına yerleştirirken bir taraftan da yetiştirdiği öğrencilerin bu eğilimi kavramalarını sağlar. Boş ve dolu yüzeylerin geometrik tasarımlarını ortaya koyan Bara, aynı zamanda heykel boşlukta dinamik bir çizgi çizerek alan yaratmaktır görüşünü heykelleriyle vurgular. 1951’de Fransa’da öğrenim gören İlhan Koman Türk heykeline özgün yapıtlar üreten önemli bir heykel sanatçısıdır. Hadi Bara, ilhan Koman ve mimar Tarık Carım bir araya gelerek 1955 Ocak ayında Türk Grup Espası’nı kurarlar. Kuzgun Acar, heykel sanatının sınırlarını zorlayan, malzeme seçimi ve biçim analizlerinde sınır tanımayan sanatçı kimliği ve üstün yeteneğiyle heykel sanatımıza atılımcı yapıtlar kazandırır. Temel çivileriyle gerçekleştirdiği dinamik kompozisyonlar, 1961’de Paris Gençler Bienali’nde heykel dalında birincilik ödülü kazanmasını sağlar. Türk heykel sanatının günümüze ulaşan gelişiminin temelinde 1950-60 arasında ortaya çıkan araştırma döneminin sonucunda soyut heykellere yönelen, Tamer Başoğlu, Meriç Hızal, Rahmi Aksungur, Ferit Özşen, Sethuz Topuz heykeltıraşların katkısı büyük olacaktır. Foto:1 Kuzgun Acar Foto:2 Kuzgun Acar, Soyut Heykel, 1973, metal. Foto:3. Tamer Başoğlu ODTÜ Bilim Ağacı, 1966, Ankara. Foto:4. İlhan Koman Akdeniz, 1980, demir, 600 x 400 x 100 cm., Zincirlikuyu. Download 17.59 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling