Töb-der tarihi İsmail Aydın “de te fabula narratur” “anlatılan senin hikayendir”


Kararları” başlıklı yazı Av. Halit Çelenk


Download 3.81 Mb.
Pdf ko'rish
bet15/53
Sana22.10.2017
Hajmi3.81 Mb.
#18402
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   53

Kararları” başlıklı yazı Av. Halit Çelenk’in imzasını taşıyor. “Kitaplar ve 

Dergiler Arasında” köşesinde Muzaffer Gürses’in kaleme aldığı “Sokra-

tesler Ölmez” yazısı yer almaktadır.

295


 Bültenin bundan sonraki sayfaları 

(22,23,24) şiirlere ayrılmış. Tevfik Fikret’in “Gelecek Günler” ve Pablo 



Neruda’nın “Halk” adlı şiirleri.

1.11.1973 tarihinde 60. sayısı yayınlanan Bültenin manşetinde “Danıştay 

MSB’nin 127 İşlemini İptal Etti” yazısı yer almaktadır.

296


 “Başyazı” bölü-

münde Hamdi Konur’un kaleme aldığı “Hangi Gerekçeyle Af!” yazısı bu-

lunuyor. “Şubelerimizden Haberler” başlıklı bölümde yer alan bazı haber 

başlıkları da şu şekilde; “İzmit Şubemizin Örgütlenmeye Çağrısı”

297

“Aşık 



İhsani TÖB-DER Gaziantep şubemizde”, “Tosya Şubemize Çıkartılan Güç-

lükler”


298

 Bültenin “Haberler” başlıklı bölümünde “Çubuk Şubemiz Üyesi 

Muzaffer Uygar Keleş, yargılandığı 142/1’den beraat etti”, “Pazarcık Şube 

Başkanı Görevine Döndü”, “THKP Davasından Yargılanan 7 Öğretmen 



Daha Tahliye Edildi”, “Malatya şubemiz üyeleri Nedim Şahhüseyinoğlu 

139

ve Ali Kaplan tahliye edildi”

299

, “TCK’nun 141 ve 142.maddelerine mu-



halefetten yargılanan Pertek şubemiz üyesi Mehmet Biter beraat etti”, 

“Siirt Şubemiz Üyesi Semih Turgut Beraat Etti”, “Öğretmenlikten İstifalar 

Artıyor”, “Kepsut şubesi üyesi Sadri Küçük, geçirdiği trafik kazası sonucu 

hayatını kaybetti”, “Bursa’da 125 Veli Şubemize Başvurdu”

300

“Cumhuri-



yetin 50. Yılı Dolayısıyla TÖB-DER Genel Merkezinin İstanbul Şubemiz-

de Düzenlediği Eğitim ve Öğretmen Sorunlarına İlişkin Çalışmalar”

301


,

 

Bültenin “Kıyım…Kıyım…Kıyım…” başlıklı bölümünde öne çıkan başlık-



lar: “Abdullah Mutlu’nun Görevine Son Verildi”, “Tonya şubemiz üyesi 

Muhittin Göksoy görevden uzaklaştırıldı”, “Emirdağ şubesi üyemiz ve İl-



köğretim Müfettişi Mehmet Eder Yozgat’a Sürüldü”, “Siverek’te toplu 

soruşturma”

302

, “Stajyerliği kaldırılmayarak görevine son verildi”



303

, “Ma-


nisa şubemiz üyesi İlkokul öğretmeni Abdullah Başkan, valilik tarafından 

Milli Eğitim Müdürlüğünde Evrak Memurluğuna Verildi”, “Karakoçan şu-



bemiz üyesi Mehmet Yüksel, Çorum/Sungurlu İncesular Köyü’ne sürül-

dü”, “İskenderun şubemiz üyelerinden Mustafa Karaaslan, Hıdır Tosun ve 

Ali Aydoğan, uzak köylere sürüldü”, “Öğretmene Karakolda İşkence”

304

 

“Hukuk Köşesi”nde her zaman olduğu gibi Av. Halit Çelenk’in bir yazısı 



bulunuyor. Yazının başlığı “Haksız Tutuklanan ve Yakalananların Tazmi-

nat Hakları”.

Bültenin  48.sayısından  beri  Bültende  yer  almayan  “Eğitim  Köşesi” 

22.sayfada kendine yer bulmuş. Bu köşedeki yazının başlığı “Toplumsal 

Gelişme Yasaları”

Bültenin 24.ve son sayfasında Tevfik Fikret’in Dar-ül Fünun’a (üniversite)  

marş sözleri olsun diye yazdığı “Bir Güfte”

305


  başlıklı şiire yer verilmiş.

Bültenin  14.sayfasında  “Çorba  73”  başlığıyla  Hikmet  Altınkaynak  ta-

rafından yazılan ve ders kitaplarının (özellikle Türkçe ders kitapları) bir 

eleştirisine yer verilmiştir. 15.sayfada Binali Seferoğlu

306

 imzalı “Yabancı 



Dil Sorunu” başlıklı bir yazı bulunmaktadır. Yazıda yabancı dil öğretecek 

öğretmen ve derslik olmadığı eleştirilerek özetle; “Ortaöğretimi bitiren 

yüzbinlerce  çocuğumuzdan  hangisi  What  is  your  name?  cümlesinden 

öteye bir dil öğrenebilmiştir. Kanımızca tüketici eğitim için bundan daha 

iyi bir örnek olamaz. Kuşkusuz dil öğrenmek bir ihtiyaçtır. Uygun ortam 


140

yaratıldığında her kişi dil öğrenebilir. Anadilimizi de üç yaşında iken öğ-

renebiliriz. (…) Başka ulusların sosyal, ekonomik, kültürel ve politik ya-

şantılarını öğrenmemiz (…) açısından başka bir dili öğretmek yararlıdır. 

(…) Ancak eğitimin amaçlarını üretim araçlarını ellerinde tutanlar biçim-

lendirir, saptarlar. Kuşkusuz bu saptanışta her şeyden önce kendi sınıfsal 

çıkarlarını ön planda tutarlar. (…) Sömürü düzenlerinde her şey metadır, 

alınır ve satılır. Eğitim de bu kuralın dışında değildir.” görüşü dillendiril-

mektedir.

Bültenin bu sayısında TÖB-DER Genel Başkanı Ali Bozkurt’un İstanbul şu-

besinde düzenlenen 50.Yıl Konferanslarında yaptığı konuşma “TÖB-DER 

Güç Günlerin Örgütüdür” başlığıyla yer almıştır. Bu konuşmanın bir bö-

lümünü özetleyerek yayınlamayı uygun gördük; 

                          

“TÖB-DER GÜÇ GÜNLERİN ÖRGÜTÜDÜR”

GENEL BAŞKAN TÖB-DER’İN İKİ YILINI DEĞERLENDİRİYOR   

                          



“Değerli Konuklar, Değerli Arkadaşlarım. Türkiye öğretmenlerinin tek ve 

en güçlü örgütü olan TÖB-DER’in kuruluşundan bu yana iki yıl geçmiş-

tir.  Örgütümüz,  içinde  bulunduğumuz  olağanüstü  koşullar,  kendine  ve 

üyelerine yapılan baskılar, saldırılar, sürüp giden kıyımlar yüzünden eği-

tim-öğretim konusuna, kültürel çalışmalar alanına gereken önemi verme 

olanağı bulamamıştır. 

Derneğimiz kurulduğundan bu yana bir yandan ayakta durabilme müca-

delesi verirken, bir yandan da geçtiğimiz dönemin getirdiği çeşitli haksız-

lıklarla uğraşmış, işinden aşından edilen, sürülen, kıyılan, gözaltına alınıp 

tutuklanan,  çeşitli  mahkemelerde  yargılanan  üyelerine  sahip  çıkmaya 

çalışmış, tutuklu bulunan üyelerin eş ve çocuklarına zeytin-ekmek parası 

yardımı yapmış, onların dosta düşmana karşı daha da güç duruma düş-

memeleri için çaba harcamış, yüzlerce üyesine hukuk yardımı yapmıştır.

Bizi,  bu  iki  yıl  içinde,  en  çok  uğraştıran  bir  konu  da  sık  sık  olağanüstü 

genel kurul toplamak zorunda bırakılmamız olmuştur. Olağanüstü koşul-

lardan da yararlanan ve öğretmenlerin yeniden derlenip toparlanmasını 

önlemek, kıyılan, işinden ve özgürlüklerinden edilen öğretmenlere sahip 

çıkılmasını engellemek isteyen çevreler ve kişiler, haksız bir şekilde ve sık 

sık tüzüğümüze, adımıza itirazlarda bulunmuşlar, bizi sürekli olarak sıkı-

141

yönetim koşulları altında genel kurullar toplamak zorunda bırakmışlar-

dır. (…) Türkiye’nin yurtsever, ilerici, Atatürkçü, devrimci ve 1961 Anaya-

sasına bağlı öğretmenleri; çıkartılan bütün güçlüklere, baskılara, kitleler 

halinde gözaltına alınmalara, tutuklanmalara, balyoz harekatına, imzalı 

ve imzasız mektuplarla yapılan ihbarlara, dayağa, sürgünlere, kıyımla-

ra, işten ve aştan edilmelere rağmen, sabırla ve inatla karşı koydular ve 

TÖB-DER’i kurdular.

 

(…) Bütün bunlara rağmen il, ilçe ve bucaklarda kurulu 338 şubemiz bu-

lunmaktadır. Örgütlerin çalışmalarında her zaman hatalar, noksanlıklar 

olabilir. Bunların giderilme yolları ve yöntemleri örgüt içinde tartışılma-

lıdır.  Disiplinsizlikler,  küçük  burjuva  bireyciliği,  bizi  hakim  güçlerin  yok 

etmesine kadar götürebilir. (…) Güç günlerin örgütü olan TÖB-DER, ba-

ğımsız ve demokratik bir Türkiye’nin kurulması için gerekli çağdaş, ya-

pıcı, yaratıcı, üretici ve devrimci bir eğitim sisteminin kurulmasında var 

gücüyle çalışacaktır.”

307

 

Bültenin  17.sayfasında  TÖB-DER  Trabzon,  Beşikdüzü,  Tonya,  Maçka, 



Sürmene ve Araklı şubelerinin ortaklaşa hazırlayıp Genel Merkeze sun-

dukları “Örgütlenme ve Haber Bülteni Üzerine” başlıklı raporun özetine 

yer verilmiştir. İlk kez genel merkezin izlediği politikaları ve TÖB-DER 

Haber Bülteninin yayın çizgisinin eleştirildiği bu raporun bazı bölümle-

rini aktarmayı yararlı gördük: 



KARADENİZ ŞUBELERİ GENEL MERKEZE MUHTIRA VERİYOR

“Türkiye, 1971’lerden bu yana olağanüstü koşullarda yaşamaktadır. Me-

mur sendikacılığı verildiği gibi, sessiz sedasız geri alındı. Sürgünler, açığa 

alınmalar,  meslekten  çıkarılmalar  ardı  ardına  geldi.  Binlerce  öğretmen 

bir gecede toplatıldı. Yalan ihbarlar binlerce öğretmenin özgürlüğünü bir 

süre sınırlandırabilmeye yetti. Kıyımlara ise gerekçe bile gerekmedi. Polis 

karakolda öğretmen dövdü, başçavuşlar meydanlarda ve geldik bu gün-

lere.(…) 1971-1973döneminde TÖB-DER’in örgüt politikası ne olabilirdi? 

Elbette ki, 

baskıya karşı örgütlenme. Ve böyle oldu. En zor koşullar altın-

da binlerce öğretmen TÖB-DER’de örgütlendi. Örgütün yayın organı olan 

ve örgütlenme politikasını kitleye yayma gibi bir sorumluluğu üstlenen 

TÖB-DER  Haber  Bülteniyle  tüm  baskılar  dünya  kamuoyuna  duyuruldu. 

142

Öğretmenin ekonomik ve demokratik çıkarlarının ise bu sıralarda örgüt-

lenme çalışmalarında ağırlık kazanamamasının haklı nedeni budur. (…) 

Baskıya karşı örgütlenelim sloganıyla 220 bin öğretmenin önemli bir kıs-

mı TÖB-DER’de örgütlendiler. (…) İlk örgütlenme dönemlerinde gerekli ve 

başarılı olan baskıya karşı örgütlenme çizgisi ancak 

40 bin kişiyi (öden-

ti veren 20 bin kişiyi) örgütlemiştir. Bu çizginin başta beklenen yararları 

sağlamasından sonra da ısrarla sürdürülmesi, yayın organlarında başça-

vuşun yere serdiği öğretmen öykülerinin yayınlanması, uzun uzun kıyım 

listeleriyle bültenlerin doldurulması bizi yüz binlerin örgütü yapamaz. (…) 

Edindiğimiz deneyimler; örgütümüzün örgütlenme politikasında ağırlık, 

öğretmenin  ekonomik  ve  demokratik  özlemlerine  kaydırılmalıdır.  (…) 

Sendika kurma hakkını bayraklaştırmalıyız.

Yayın organları örgüt politikasının kitle içindeki temsilcisidir. Örgüt, po-

litikalarını kitlelere yayın organları aracılığıyla götürür. (…) TÖB-DER’in 

örgütlenme politikasında yapılacak değişiklik haber bülteni aracılığıyla 

kitlelere götürülmelidir. (…) Bu güne değin basına verilen demeçlerden 

hiç biri öğretmenin ekonomik ve özlük sorunuyla ilgili değildir. Oysa, ör-

gütümüzün basına verdiği demeçler büyük öğretmen kitleleri tarafından 

ilgiyle izlenmektedir.

Yukarıda dediklerimizin dikkate alınarak yetkili kurullarda tartışma konu-

su yapılması, varılacak sonuca göre örgüt politikasının yeniden gözden 

geçirilmesi,  örgütlenme  politikamızla  haber  bülteni  arasında  gereken 

uyumun sağlanması dileğimizdir.” 

143

DİPNOTLAR

148  1402 sayılı sıkıyönetim kanununa muhalefet ettikleri gerekçesiyle gözaltı-

na alınan MYK üyeleri şunlardır: Nural Güven, Avni Aytan, Musa Uysal, 

Abdürrahim Uluğer, Burhan Biber, Ali Rıza Kayaalp, Ömer Aydın, Şıhça 

Yavuz, Tevfik Yılmaz ve Hamdi Konur.

149  Bültenin 37. sayısında “Öğretmen Atatürkçülük Deyince Ne Anlıyor?” baş-

lıklı yazının öğretmenlerden ve çeşitli kesimlerden aldığı olumlu tepkilere 

başyazıda kısaca yer verilmiştir. 

150  Genel başkanın mesajında Aralık ayında 10 yeni şube açıldığından söz edil-

mektedir. Ancak açılan şube sayısı 10 değil 9’dur. Bu şubeler şunlardır; Tür-



keli, Sivaslı, Kuruköy, Düziçi, Çameli, Sincanlı, Serik, Şavşat, Yenice.

151  Sıkıyönetim 2 nolu mahkemesi (ki Baki Tuğ davanın idianamesini hazırlayan 

savcıdır) 151 sanıklı TÖS Davasında 59 kişiyi mahkum etmiş, 92 sanığı da 

beraat ettirmiştir. 

152  Bekir Yıldız’ın Kaçakçı Şahan, Kara Vagon, Reşo Ağa, Sahipsizler adlı kitap-

larıyla Fakir Baykurt’un Tırpan, Çilli, Karın Ağrısı ve Cüce adlı kitaplarının 

öğretmen ve öğrencilere tavsiyesi sakıncalı görülmüştür.

153  Gaziantep Halkevi ve TÖB-DER Havza Şubesinin sahneleyeceği “Çakıl Taşla-



rı” adlı piyes emniyetçe yasaklanmıştır.

154  İdam cezalarının kaldırılması için 18.1.1972 tarihinde TÖB-DER MYK’sının 

yayınladığı bildiri nedeniyle Ankara Toplu Basın Mahkemesinde dava açıl-

mış, duruşma 21 Şubat 1973 tarihine ertelenmiştir.

155  Derneğin Birinci Olağan Genel Kurulu 4-5 Temmuz 1972 tarihinde yapılmış, 

aradan 7 aylık bir süre geçmiştir. 

156  Dernekler  Kanunu  değiştiği  için  dernek  tüzüğünde  gerekli  değişiklikleri 

yapmak üzere 4-5 Şubat 1973’te Ankara Dilşad Düğün Salonu’nda II. Olağa-

nüstü Genel Kurul toplanmıştır.

157  Yeni kurulan bu şubeler; Suruç, Giresun, Diyadin, Gerger ve Pınarhisar.

158  Bu olay Besni’de meydana gelmiştir.

159  İmam –Hatipler o dönemde Lise adı taşımıyor, meslek okulu kategorisinde 

“Okul” olarak adlandırılıyorlardı. Aynı şey Endüstri Meslek okulları için de 

geçerliydi. Örneğin; Gazi Ahmet Muhtar Paşa Sanat Okulu gibi.

160  Hasan Ali Yücel’in Bakanlık yaptığı dönem. 

161  Raporda belirtildiğine göre bu rakamlar III. Beş Yıllık Kalkınma Planı ve DİE 

verilerinden alınmıştır. O yıllarda (1965-1973) 1 ABD Doları 9 TL, öğret-

men maaşı ortalama 2700 TL dir. (İsmail Aydın; Dünden Bugüne Öğret-

menler, sayfa 100, Eğitim Sen yay. Ank,1999 )

162  TÖB-DER Bülteni bu sırada 3.000 adet basılmaktadır. (İ.A)

163  Bu gayrimenkuller şöyledir: G.M.K Bulvarı 14/1 ve 14/12 nolu daireler, 

Burgazada’da bina ve arazi, Karasu ve Mucur’da arsalar, Mesudiye’de bina 

ve arsa.


144

164  Bu Konferansta Türkiye’yi Osman Bener, Güngör Salman ve Prf. Aysel Yü-

ceışık’tan oluşan üç kişi temsil etmiştir.

165  TÖB-DER Bülteni sayı; 41-42, 1.2.1973.

166  Yeni kurulan şubeler şunlardır: Suruç, Giresun, Gerger, Diyadin ve Pınar-

hisar.

167  Mut şube yöneticisi Özgür Deniz, Afyon şube üyesi Yaşar Gençer.

168  Yönetim kurulu yedek üyeliklerine; Haydar Orhan, A. Rıza Kayaalp, Tah-

sin Çopur, Nihat Özer, İsmet Yalçınkaya, Gökçen Biber ve Mustafa Zileli 

seçilmiştir.

169  Jandarma tarafından yapılan aramada el konulan bazı kitapların adlarını 

ve yazarlarını gelecek kuşaklara belge olması bakımından buraya almayı 

yararlı  gördük;  Piramidin  Tabanı  (H.  Arman),  Amerikan  Sargısı  (F.Bay-

kurt),  Oğlak  (H.Hüseyin  Korkmazgil),  Seçme  Şiirler  (N.Hikmet),  Ekono-



mi-Politik (Nikitin), Ortanın Solu (B.Ecevit), Azizname (A. Nesin), Tanığın 

Biri (Ş.Kurdakul), İlk Öğretmen (C. Aytmatov), Ay Tutulduğu Gece (Kemal 

Bilbaşar), Maksat Vatan Kurtulsun (Oktay Verel)

170  TÖB-DER Bülteni sayı 43, 15.2.1973

171  Bu bildiri THKO üyelerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın 

idam cezalarının mecliste onaylanması üzerine idamların infazının önlen-

mesi amacıyla yayınlanmıştır.

172  Nevzat Toroslu, o tarihte Ankara Ün. Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ola-

rak görev yapıyordu. TÖB-DER yöneticileri 1978’de düzenlen DEK nede-

niyle 12 Eylül yönetimi tarafından sıkıyönetimde yargılandıklarında; DEK’e 

sunulan bazı bildirilerin suç unsuru taşıyıp taşımadığı konusunda bilirkişi 

olarak atanan Toroslu, bildirilerde suç unsurları görmemiş ve TÖB-DER’li-

lerin beraat etmesine katkıda bulunmuştu.  

173  Şube açmak için başvuran bu yerler şunlardır: Silvan, Espiye, Gerze, Ar-

paçay, Sivas, Bünyan, Şabanözü, Bitlis, Kalecik, Afşin, Dursunbey, Do-

ğubayazıt,  Ezine,  Samsat,  Ilgaz,  Genç,  Urla,  Mardin,  Yahyalı,  Uludere, 

Çukurca, Keşan, Erzurum.

174  TÖB-DER Divriği Şubesi üyelerinden M. Baki Karslı, Komünizm propagan-

dası yapmak, anarşiyi övmek, hükümetin manevi şahsiyetini tezyif etmek 

gibi suçlamalarla karşılaşmış, sıkıyönetim tarafından gözaltına alınmıştır. 

Savcılık iddianamesine göre öğretmen Karslı köy dükkanında“Deniz Gez-

miş ve arkadaşlarını hükümet asamaz, astıkları takdirde çok işler ya-

pılacaktır. Bizler Amerikan emperyalizmini istemiyoruz. Bu hükümet ve 

Amerikan siyasetini tasvip edenler Amerikan çocuklarıdır. Ben bir öğret-

men olarak bu yönde halkı uyarmak ve örgütlemek görevimdir. Buna 

da muvaffak olacağız.” şeklinde konuşmuştur. TÖB-DER Bülteni sayı 45, 

sayfa 6.


175  Çekerek Ortaokulu’nda görevli ülkücü öğretmenler, kurul toplantısı sıra-

sında okul müdürü Hamdi Metin ve sol görüşlü üç öğretmene saldırıda 



145

bulunurlar. Konuyu soruşturmak üzere Yusuf Alogan (daha önceki sayı-

larda  yazdığım  düğün  davetiyesi  ile  ilgili  soruşturmayı  da  yapmıştı.  İ.A) 

Bakanlık müfettişi olarak görevlendirilir. Sonuçta okul müdürü Eflani’ye 

diğer iki solcu öğretmen de Çorum Osmancık’a sürülürler. 

176  Bir üçüncü olayı da ben anlatmak isterim: 1985 yılında Ankara (Kız) Lise-

si’nde görevliydim. Dersim yoktu, öğretmenler odasında sigara içip yazılı 

kağıtlarını okuyordum. Birden odanın kapısı açıldı. Önde uzun boylu bir 

bey, arkasında okul müdürü içeri girdi. Müdür, eliyle öğretmenlerden aya-

ğa  kalkmalarını  işaret  etti.  Odada  bulunan  öğretmenler  ayağa  kalktılar. 

Ben kalkmadım. Müdür ısrarla ayağa kalkmamı işaret ediyordu. Yine kalk-

madım. Okul müdürü “Arkadaşlar, size ilçe Milli Eğitim Müdürümüz Sayın 

A.Y.K.’yı takdim ediyorum” dedi. İlçe Milli eğitim Müdürü “Merhaba ar-

kadaşlar!” dedi ve çıktı. Yaklaşık yarım saat sonra bir memur göndererek 

beni odasına çağırtan müdür, “İlçe Milli Eğitim Müdürü bu saygısızlığının 

hesabını soracak” dedi. Tartıştık. Müdürün işgüzarlığına kızarak odasın-

dan çıktım. İlçe müdürü A.Y.K’nın oluruyla aynı hafta içinde bir başka oku-

la “geçici görevle” gönderildim. (İ.A)

177  Bilindiği gibi Türkiye’de kadın öğretmenleri en çok etkileyen öğretmen ka-

rakterleri Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanının kahramanı Feride 

ile Halide Edip Adıvar’ın Vurun Kahpeye romanının kahramanı Aliye’dir. 

Biri, umutsuz aşkını unutmak diğeri sevdiği insanın mücadelesine destek 

olmak  amacıyla  Anadolu’da  görev  almak  istemişlerdir.  Aliye,  muallime 

olurken  “Toprağınız  toprağım,  eviniz  evim;  burası  için,  bu  diyarın  ço-



cukları için bir ana, bir ışık olacağım ve hiçbir şeyden korkmayacağım; 

Vallahi ve billahi…” andıyla Anadolu’da bir kasabada öğretmenliğe baş-

lar. Aliye, subay kızıdır. Vatan sevgisi ile dolu bir Kuvay-ı Milliye yanlısıdır. 

Sevdiği adam da öyle. Ancak Aliye işgalcilerle işbirliği yapan tutucu eşraf 

ve din adamlarının ahaliyi kışkırtması sonucu linç edilir.             

178  TÖB-DER Bülteni sayı,46

179  Bu şubeler; Silvan, Uludere, Çukurca, Keşan, Erzurum, Mihalıççık, Dur-



sunbey, Yahyalı, Sivas, Edirne ve Şabanözü’dür.

180  Anayasa’nın değişikliğe uğrayan maddeleri; 30, 136,138. Maddelerdir. Bu 

arada Anayasaya sıkıyönetimle ilgili geçici 21. Madde eklenmiştir.

181  Bu dilekçeyi imzalayanlardan 27’si memur, 14’ü bakkal, 13’ü terzi, 6’sı lo-

kantacı, 7’si manifaturacı, 67’si esnaf, 6’sı işçi, 3’ü çiftçi, 10’u tüccar, 5’i 

Avukat, 2’si mahalle muhtarı, 1’i komisyoncu olup diğer 41 kişinin mesleği 

belli değildir. Bültenden anlaşıldığına göre öğretmen göreve geri döndü-

rülmemiş ve Ankara’ya dönmüştür.

182  Eğer etkinlik gerçekleştirilseydi; Ali Aksungur, Hamdi Konur, Talip Apay-

dın, Ali Bozkurt ve Rauf İnan konuşacaktı.

183  Yeni kurulan bu şubeler: Kağızman, Ordu, Keskin, Arpaçay, Mardin, Or-

haneli, Eskişehir, Afşin, Çifteler, Ilgın ve Karadeniz Ereğli.


146

184  Demirci Lisesi öğretmeni Tevfik Toptamış, 20 Haziran 1972’de gericilerin 

saldırısına uğrayıp dövülmüş, bıçaklanmış, ardından da saçları kesilerek 

Halit  Paşa  Ortaokulu’na  sürgün  edilmiştir.  Bu  arada  Bakanlık,  Toptamış 

hakkında soruşturma açmış ve bir müfettiş göndermiştir. Müfettişin sor-

duğu soruları, belge olması açısından buraya koymayı faydalı bulduk: 1- 

Okulun 2-A şubesinde “komünizm anlatıldığı gibi kötü değildir” demişsi-

niz, 2- Atatürk’ün Lenin’e benzeyen bir resmini yaparak okul kitaplığına 

asmışsınız, 3- Atatürk’ün sol elinde kasketi bulunan resmini rozet olarak 

bastırmış ve dağıtmışsınız, 4- Deniz Gezmiş ve arkadaşları asıldığı zaman 

ders yapmamışsınız ve çok üzüntülü imişsiniz” Toptamış hakkında Demirci 

Savcılığı da “komünizm propagandası yaptığı” iddiasıyla soruşturma baş-

latmıştır.

185  15.9.1971 tarih ve 1318 sayılı yazı

186  Yaklaşık olarak iki yıl öncesine ait bir dosyanın bu şekilde gecikmeli olarak 

yayınlanmasını  derneğin,  “öğretmenlere  yapılan  baskıları”  belgelendir-

mek amacı taşıdığını sanıyorum.(İ.A)

187  TÖB-DER Bülteni, 18.4.1973, sayı 47.

188  Güftesi Behçet Kemal Çağlar’a, bestesi Ahmet Adnan Saygun’a ait olan bu 

marşın ilk kıtasında “Toplandık baş çiftçinin Atatürk’ün sesine” şeklinde 

olan sözler sonradan “has çiftçinin” biçimine dönüşmüştür. Oysa Mustafa 

Kemal, başkomutan, başöğretmen ve baş çiftçidir. Ona başöğretmenliği 

layık görenler, kanımca baş çiftçi ünvanını küçük düşürücü olarak görmüş 

ve has çiftçiye dönüştürmüşlerdir. (İ.A)

189  Gerek TÖS’ün İMECE dergisinde ve gerekse TÖB-DER Bülteninde 1 Mayıs 

ile ilgili hiçbir yazının yayınlanmamış olması dikkat çekicidir. (İ.A)

190  31.1.19722den beri devam eden ve “II.TÖS Davası” olarak bilinen dava-

nın iddianamesi Askeri Savcı Kd.Yzb. Baki Tuğ tarafından hazırlanmış ve 

sanıklardan  Mehmet  Günay,  Mahiye  Morgül  Pekmezci,  Kenan  Akpınar, 

Abdurrahman  Kaplan,  İsmet  Akkuş,  Yüksel  Bingöl,  Selçuk  Yıldırım,  Naci 

Erol, Berrin Erol ve İbrahim Kozaklı’nın 1969-1971 yılları arasında “gizli 

örgüt kurmak, bu örgütü sevk ve idare etmek, bu örgüte üye olmak” 

suçlarını işledikleri, ayrıca “komünizm propagandası yaptıkları” iddia-

sıyla TCK’nun 141/1 maddesi uyarınca cezalandırılmaları istenmişti.  

191  Dursun Akçam 4 Nisan 1971’de Samsun Alaçam Tütün Mitingi’nde yap-

tığı konuşmada “komünizm propagandası” yaptığı gerekçesiyle hakkında 

açılan davada yargılanmış, 30 Nisan 1973’te beraat etmiştir.

192  Sultandağı, Espiye, Eflani, Çay

193  Satılmış Ertaş, 12 Mart’tan sonra “Tava Karası-Atatürk’e Dilekçe” adlı bir 

şiir kitabı bastırmış, ancak kitap piyasaya sürülmeden bir nüshasını ele 

geçiren bir “muhbir vatandaş” ın şikayetiyle Ertaş hakkında “komünizm 

propagandası yaptığı” gerekçesiyle dava açılmış ve 7.5 yıl hapse mahkum 

edilmiş, karar Yargıtayca usul yönünden bozulunca da serbest bırakılmıştır. 


147

Ertaş hakkında TÖS Gazetesi’nde yayınlanan bir haber gözüme çarpmış-

tı. Buraya aktarıyorum: “ TÖS Yüksekova Şubesi 4 Ekim 1970 günü yöne-

tim kurulunda bulunan bazı üyelerin başka yerlere nakillerinin yapılması 

nedeniyle olağanüstü genel kurulunu yaptı. Ahmet Gök, Satılmış Ertaş, 


Download 3.81 Mb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   53




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling