en yüce olan m iz,en çok takva sahibi olanınızdır" buyurmaktadır. (Hucurât 13)
Şiir
"Pir (şeyh), yıldızın hareketiyle pir olur,
Süt emen küçük çocuk pir olamaz,
Bırak ta başını, hangi duvar sağlam ise ona vursun,
Başını vurur, elbisesi ve bedeni de kana bulanır,
Başı yarılmış bir halde, parmağını ısırarak bana gelir
O zaman kendisine söylediğim sözleri hatırlar"
92
(İhlas)
Yüce Allah bu dünyâ hakkında: "Bilmiş olunuz ki, dünya hayatı ancak bir
oyun, bir eğlence, bir süs ve aranızda bir övünme ve daha çok evlat ve mal
sahibi olma arzusundan ibarettir" buyurmaktadır. (Hadîd 20)
İnsan bu dünyadan çıkmadıkça, bu dünyayı terketmedikçe; oyundan,
oyuncaktan ve asılsız boş şeylerden kurtulamaz. Ama buradan çıkıp dünyayı terketti
mi, insan artık er sayılır ve er olur. Nitekim Kur'an-ı Kerimde:
"Öyle insanlar vardır ki, ne ticaret ve ne de alış veriş onları Allah'ı
zikretmekten, namaz kılmadan ve zekat vermekten alıkoyamaz"
buyrulmuştur. (Nur 37)
Müslümanlık uzak, çok uzak düşmüştür. Biz de bunların sandığı gibi,
müslümanlığı renkten, kokudan ibaret mi sandık? Zâten bu topluluk bizden
hoşlanmaz, çünkü aramızda cins birliği yoktur. Nitekim "Cinsinden olmayan bir
şeye bakmak, gözü kör eder" denilmiştir. Cinsinden olmayanı görmek, bana her
an bir ölümdür, ama falan kimse tertemizdir, onda hiç bir kötülük yoktur, haset
etmez, kin gütmez, kimseyi incitmez bu da olur. Olur ama çoğu kez onbin kişinin
içinden bu çeşit bir kişi bile çıkmaz.
Nefs-i Emmâre'ye aykırı davrandın mı? Yüce Allah seninle barışır, nefisle barıştın
mı, Allah ile savaşa girmiş olursun. "Bir kimse kadını imam eder de ona uyar
mı? Böyle bir şey ne müslümanlıkta vardır, ne de kâfirlikte!" Hani birisine bir
iş başar derlerse, ben zâten iş güç yapmaktayım, diye cevap verir. Peki yaptığın işin
eseri nerede, diye sorulduğunda, hele dur, işi başarayım da, diye cevap verir. Nitekim
şâir şöyle demiştir:
Do'stlaringiz bilan baham: |