üsluplarından tanırsın!" (âyet 30) Seslerinin tonundan ve konuşmalarından
tanırsın! Nitekim Erenlerin seslerinin tonunu ayırt etmek pek kolaydır. "Allah
onların gizledikleri şeyleri biliyor" (âyet 26) Yani yüce Allah, İlm-i Ezelîde Şakî
veya Saîd (Kötü veya iyi, Kâfir veya Mümin) ne yazdı ise, her birine Kader'de ne
takdir etti ise onu bilir.
Bazı Mutasavvıflar ise: "Bu âyet-i Kerîme'de, Şeyh olan kimsenin; müridin
sorularından, aldığı cevaplardan tatmin olup olmadığından ve diğer
konuşmalarından, iç dünyasını bildiğine işaret vardır" demişlerdir.
185
Bazı kimseler de: "Herkesin konuşmasından, bir makam mı istiyor, yoksa
samimiyetle mi konuşuyor, vaaz eden kimsenin asıl maksadı "öğüt vermek, halkı
şeytanın tuzağından kurtarmak mıdır, yoksa halkı kendi tuzağı ile avlayıp kendisine
bağlamak mıdır bilirsin" demiştir.
186
(İhlâs)
Yüce Allah: "Andolsun ki içinizden cihad edenlerle sabredenleri
birbirinden ayırt edinceye kadar ve gizlediklerinizi haber verinceye kadar
sizi imtihan edeceğiz" buyurmaktadır, (âyet 31) Yani ibâdet eden kimselere,
İbâdetlerinde samimi ve ihlaslı olmalarını gerekli kıldım, tâ ki onları samimiyetlerinin
derecesine göre yücelteyim ve ibâdeterini makbul edeyim.
187
Zira ibâdette fazlalığa
değil, ibâdetteki ihlas ve samimiyete itibar edilir. Nitekim Peygamber Aleyhis-Selam:
"Ebû Bekir, fazla oruç tuttuğundan fazla namaz kıldığından dolayı üstün olmadı,
fakat gönlüne verilen ihlas ve samimiyet yüzünden üstün oldu" buyurmuştur.
188
Yani
Ebû Bekir'i diğer sahabelere ne fazla oruç tuttuğundan ne de fazla sadaka
verdiğinden dolayı üstün tuttum, ancak gönlüne verilen o nur ve o ihlas sebebiyle
diğer sahabelerden üstün oldu, böylece ibâdeti ve itaati de diğerlerinin
ibâdetlerinden üstün sayıldı.
(Riya )
Yüce Allah: "Ey İman edenler! Allah'a itaat ediniz, Peygamber'e itaat
Do'stlaringiz bilan baham: |