T. C. MİMar sinan güzel sanatlar üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ tarih anabiLİm dali ortaçAĞ tariHİ programi
Download 3.07 Mb. Pdf ko'rish
|
- Bu sahifa navigatsiya:
- ARAŞTIRMA ESERLER
X. Edebî Eserler
Tezimizde özellikle Altın Orda hâkimiyetinin Rus edebiyatı üzerindeki etkilerini tartıştığımız bölümde, edebî eserlere başvurulmuştur. Bu eserlerin başında 1238-1246 yılları arasında yazıldığı tahmin edilen Slovo o Pogibeli Russkoy Zemli Posle Smerti Velikoğo Knyazya Yaroslava (Büyük Knez Yaroslav’ın Ölümünden Sonra Rus Topraklarının Tahribi Hakkında Hikaye), 155 XIII. yüzyılın ortalarında kaleme alınan Povesty o Razoreniyi Ryazani Batıyem (Batu’nun Ryazan’ı Tahrip Etmesi Hakkında Hikaye), 156 1380 yılında vuku bulan Kulikovskaya Muharebesi’ni konu alan Zadonşina, 157 Povesty o Şevkale (Şevkal hakkında Hikaye), 158 Povesty o Jitiyi i o Hrabrosti Blagovernoğo i Velikoğo Knyazya Aleksandra (Hayırsever Büyük Knez Aleksandr’ın Hayatı ve Cesareti Hakkında Hikaye), 159 Slovo o Jitiyi i o Prestavleniyi Velikoğo Knyazya Dmitriya İvanoviça, Çarya Russkoğo (Rus Çarı Büyük Knez Dmitriy İvanoviç’in Hayatı ve Ölümü Hakkında Türkü), 160
Jitiye Sergiya Radonejskoğo (Sergiy Radonejskiy’in Hayatı) 161
gibi eserler gelmektedir. Çalışmamızın beşinci bölümünde bu eserlerin ortaya çıkışı ve içeriği konuları detaylı bir şekilde işlenmiştir. 162
154 Sigizmund von Herberşteyin, Notes upon Russia, I-II, Latince’den İngilizce’ye çev. ve yay. R. H. Major, The Hakluyt Society, London (t). 155
Slovo o Pogibeli Russkoy Zemli Posle Smerti Velikoğo Knyazya Yaroslava, Sbornik Proizvedeniy Lİteraturı Drevney Rusi, Yayına haz. Y. K. Begunov, Moskova 1969. 156
Povesty o Razoreniyi Ryazani Batıyem (Batu’nun Ryazan’ı Tahrip Etmesi Hakkında Hikaye), Pamyatniki Literaturı Drevney Rusi XIII Vek, Yayına haz. D. S. Lihaçev, Moskova 1981, s. 184-200. 157
Zadonşina, Pamyatniki Literaturı Drevney Rusi XIV-Seredina XV Veka, Günümüz Rusçasına çev. L. A. Dmitriyev, Moskova 1981, s. 96-111. 158 Povesty o Şevkale, İstoriya Russkoy Literaturı, II, Moskova-Leningrad 1946, s. 103-106. 159 Povesty o Jitiyi i o Hrabrosti Blagovernoğo i Velikoğo Knyazya Aleksandra, Yayına haz. V. İ. Ohotnikova, Pamyatniki Literaturı Drevney Rusi XIII Vek, Moskova 1981, s. 426-439. Bu eser hakkında bkz. III.4.2. 160 Slovo o Jitiyi i o Prestavleniyi Velikoğo Knyazya Dmitriya İvanoviça, Çarya Russkoğo, İnstitut Russkoy Literaturı AN SSSR: Trudı Otdela Drevne-Russkoy Literaturı, V, ed. V. P. Adrianova-Perets, Moskova-Leningrad 1947, s. 73-96.
Bu eser hakkında bkz. III.4.2.
161 Jitiye Sergiya Radonejskoğo, Hrestomatiya po İstoriyi Rossiyi, I, S Drevneyşih Vremen do XVII Veka, ed. İ. L. Babiç-V. N. Zaharov-İ. N. Ukolova, Moskova 1994, s. 139-146. 162
Bkz. V.6. 35
Çalışmamızda Altın Orda sahası Türk boylarının birçoğu için ortak eser olan Edigey Destanı’nı da kullandık. XIV-XV. yüzyıllarda teşekkül ettiği düşünülen Edigey Destanı, adından da anlaşılacağı üzere Altın Orda Devleti’nde önemli rol oyanayan Edigey Mirza’yı konu almaktadır. 163 Destanın dili, Tatar Türkçesidir. Edigey Destanı, birçok kez yayınlanmıştır. Tezimizde Dr. Rustem Sulti’nin neşrini kullandık. 164
ARAŞTIRMA ESERLER
Her ne kadar Sovyetler Birliği’nde Altın Orda Devleti tarihinin araştırılması uzun süre yasaklanmış olsa da, gerek Rus gerekse de yabancı tarihçiler konuya hep ilgi duymuşlardır. Altın Orda’nın Rusya üzerindeki etkileri konusu ise özellikle XX. yüzyılın başlarında yurtdışına kaçan Rus mültecilerin ilgi odağı olmuştur. Başta Nikolay Trubetskoy 165 ve Petr Savitskiy 166 olmak üzere Bolşeviklere cephe alan ve daha sonra yurtdışına kaçmak zorunda kalan tarihçiler, Rusya’nın tarihî işlevinin Avrasyalı olmak, yani pek çok halkın özellikle de bozkırda ve ormanlarda yaşayan Rus ve Türk halklarının bütünlüğünü oluşturmak olduğunu ileri sürmüş 167
ve böylece Avrasyacılık fikrini ortaya atmışlardır. Avrasya ekolüne mensup tarihçiler, Altın
163
Edigey için bkz. I.3.11; I.3.12; I.3.13. 164
Edigey Destanı, Yayına haz. R. Sulti, Türksoy Yayınları (t). 165
Nikolay Sergeyeviç Trubetskoy (1890-1938), Avrasyacılık fikirlerini ortaya atan ilk tarihçilerden biridir. Knez soyundan gelen Trubetskoy, tarih ve dil eğitimi almış, iç savaş döneminde Bolşeviklere karşı cephe alınca yurtdışına kaçmak zorunda kalmıştır. 1923 yılından itibaren Viyena Üniversitesi’nde Slav tarihi ve dilleri dersleri verdi. (Bkz. Aleksandr Dugin, “Preodoleniye Zapada”, Nikolay Trubetskoy, Naslediye Çingishana, Agraf Yayınları, Moskova 2000, s. 6.) Trubetskoy, Savitskiy ile birlikte Rusya’nın tarihî işlevinin Avrasyalı olmak, yani pek çok halkın özellikle de bozkırda ve ormanlarda yaşayan Rus ve Türk halklarının bütünlüğünü oluşturmak olduğunu ileri sürmüşlerdir. Bkz. N. Trubetskoy, “Vzglyad na Russkuyu İstoriyu ne s Zapada, a s Vostoka”, Osnovı Yevraziyastva, Arktogeya Tsentr Yayınları, Moskova 2002, s. 208-265. 166
Petr Nikolayeviç Savitskiy (1895-1968), Trubetskoy ile birlikte Avrasyacılığın mimarlarından sayılmaktadır. Savitskiy’in diğer Avrasyacılardan en büyük farkı ise, jeopolitiğe çok önem vermesidir. Bolşeviklerin iktidara gelmesiyle, Prag’a kaçar, ancak 1945 yılında Sovyet ordusu Prag’ı ele geçirince tutuklanır ve 10 yıl hapis yatar. 1956 yılında hapisten sonra tekrar Prag’a dönen Savitskiy, ölümüne kadar burada yaşar. Savitskiy’in Avrasyacılık ile ilgili düşünceleri için bkz. P. N. Savitskiy, “Yevraziystvo”, Osnovı Yevraziyastva, s. 266-281. 167 N. Trubetskoy, “Vzglyad Na Russkuyu İstoriyu Ne s Zapada, a s Vostoka”, s. 208-265; P. N. Savitskiy, “Yevraziystvo”, s. 266-281. 36 Orda’nın Rusya üzerindeki etkilerini olumlu olarak nitelendirmekte, hatta Rusya’yı Altın Orda’nın varisi olarak kabul etmektedirler. Knez Nikolay Trubetskoy, Rus Devleti’nin kökenini, Moğol İmparatorluğu’nun inşa edildiği siyasî ve ahlakî prensipler bilinmeden anlaşılamayacğını belirtmiştir. 168
Bununla birlikte Trubetskoy ve Savitskiy başta olmak üzere Avrasyacılar, çalışmalarında Altın Orda’nın Rusya üzerindeki etkisinden ziyade Türkler ve Asya’nın Rusya üzerindeki etkisi üzerinde durmaktadırlar. Zira, Moğol istilâsı öncesinde de Rus knezlikleri; Peçenek, Hazar, Kıpçak ve diğer Türk kabileleri ile yakından temas içinde olup, onlardan etkilenmişlerdir. Bu açıdan Moğol istilâsı ve neticeleri Rus knezlikleri için yeni bir olgu olmamış, ancak Doğu etkisinin gücünü artırmıştır. Trubetskoy ile Savitskiy’nin görüşleri daha sonra Lev Gumilöv ve onun öğrencileri tarafından da savunulmuştur. Gumilöv gerek Rusya’ya dair çalışmalarında gerekse Ruslarla Asya’daki göçebe halklarla ilişkilerine dair çalışmalarında 169
Asya halklarının Rusları her yönden etkilediğini yazmaktadır.
Bununla birlikte herhangi bir ekole dahil olmadan çalışmalarını yürüten ve Altın Orda’nın Rusya üzerindeki etkilerini kabul eden tarihçiler de mevcuttur. Örneğin, “Moskova, ihtişamlığını Hanlara borçludur” şeklindeki sözler, Rus tarihçisi N. M. Karamzin’e aittir. 170
Bir başka Rus tarihçisi Kostomarov, hanların knezlere verdikleri yarlıkların, Moskova Knezi’nin kendi ülkesi içerisindeki iktidarı sağlamlaştırmada büyük rol oynadığını belirtmiştir. 171
Altın Orda’nın Rusya üzerindeki etkilerinden ilk bahsedenlerden biri de A. Rihter olmuştur. Daha 1825 yılında yayınladığı makalesinde Rihter, Altın Orda’nın Rus knezliklerini birçok alanda etkilediğini yazmıştır. 172 Dönemin şartlarında kaleme alınan makalenin eksiği ise, dipnot ve kaynakçanın olmamasıdır.
168 N. Trubetskoy, Naslediye Çingizhana, Agraf Yayınları, Moskova 2000, s. 11-12. 169 L. N. Gumilev, Ot Rusi Do Rossiyi, Ayris Press Yayınları, Moskova 2004; L. N. Gumilev, Çernaya Legenda, Ayris Press Yayınları, Moskova 2005. L. N. Gumilev, Drevnyaya Rusy i Velikaya Stepy, Kristall Yayınları, S. Petersburg 2001. 170 N. M. Karamzin, İstoriya Gosudarstva Rossiyskoğo, V, s. 646. 171 N. İ. Kostomarov, Naçalo Edinoderjaviya v Drevney Rusi, Sobraniye Soçineniy, V, S. Petersburg 1905, s. 41-47. 172
A. Rihter, “İzsledovaniya o Vliyaniyi Mongolo-Tatar na Rossiyu”, Oteçestvennıye Zapiski, S. 62, Haziran 1825, s. 333-371. 37
Altın Orda’ya “olumlu” yaklaşan ve Altın Orda’nın Rusya üzerindeki etkileri inkar etmeyen tarihçilerin başında G. Vernadskiy, 173 D. Ostrowski, 174 Hara-
Davan, 175
Ch. Halperin, 176
M. D. Karateyev, 177
V. V. Trepavlov 178
gibi tarihçiler gelmektedir. Yine A. Nasonov, 179 V. Pohlöbkin, 180 M. Poluboyarinova, 181 B.
Spuler, 182
A. Yakubovskiy, 183
M. Kafalı, 184
A. Gorskiy, 185
V. Yegorov, 186
M. Safarghaliyev, 187 J. Fennel, 188 E. Kulypin, 189 N. A. Baskakov, 190 A. H. Halikov, 191
knezlikleri arasındaki ilişkiler ile ilgili en önemli çalışmalardır.
Çalışmamızda Altın Orda’nın Rusya üzerindeki etkilerini konu eden çok sayıda makaleye de başvurulmuştur. Bu çalışmaların başında G. Alef’in Rus devlet teşkilatı, 192 T. Allsen’in nüfus sayımı ve vergiler, 193 İ. G. Dobrodomov’un
173
G. Vernadskiy, Mongolı i Rusy, Agraf Yayınları, Moskova 2001. 174
D. Ostrowski, Muscovy and the Mongols. Cross-cultural influences on the steppe frontier 1304- 1589, Cambridge University Press, Cambridge 1998. 175
E. Hara-Davan, Rusy Mongolyskaya, Agraf Yayınları, Moskova 2002. 176
Charles J. Halperin, Russia and The Golden Horde, Indiana University Press Bloomington 1985. 177
M. D. Karateyev, Rusy i Tatarı. Arabeski İstoriyi, I, Russkiy Vzglyad, Moskova 1994. 178
V. V. Trepavlov, “Rossiya i Koçevıye Stepi: Problema Vostoçnıh Zaimstvovaniy v Rossiyskoy Gosudarstvennosti”, Vostok, S. 2, Moskova 1994, s. 49-62; V. V. Trepavlov, “Ordınskoye İgo v Russkoy İstoriyi (Nekotorıye Razmışleniya na Veçnuyu Temu)”, Sbornik Statey Posvyaşennıh 60-
179 A. N. Nasonov, Mongolı i Rusy, Akademiya Nauk SSSR Yayınları, Moskova 1940. 180 V. V. Pohlöbkin, “Tatarı i Rusy. 360 Let Otnoşeniy”, Mejdunarodnıye Otnoşeniya Yayınları, Moskova 2001. 181
M. D. Poluboyarinova, Russkiye Lüdi v Zolotoy Orde, Nauka Yayınları, Moskova 1978. 182
B. Spuler, Die Goldene Horde. Die Mongolen in Russland 1223-1502, Leipzig 1943. 183
A. Yakubovskiy, Altın Ordu ve Çöküşü, Çev. Hasan Eren, TTK Yayınları , Ankara 1992. 184
M. Kafalı, Altın Orda Hanlığının Kuruluş ve Yükseliş Devirleri, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları, İstanbul 1976. 185 A. A. Gorskiy, Moskva i Orda, Nauka Yayınları, Moskova 2000. 186 V. L. Yegorov, Zolotaya Orda: Mifı i Realnosti, Znaniye Yayınları, Moskova 1990. 187 M. G. Safargaliyev, Raspad Zolotoy Ordı, Mordovskoye Knijnoye İzdatelystvo Yayınları, Saransk 1960. 188
J. Fennel, The Crisis of Medieval Russia 1200-1304, Longman Press, London-New York 1983. 189
E. Kulypin, Zolotaya Orda. Problemı Genezisa Rossiyskogo Gosudarstva, İzdatelystvo LKİ Yayınları, Moskova 2007. 190 N. A. Baskakov, Russkiye Familiyi Türkskoğo Proishojdeniya, Nauka Yayınları, Moskova 1979. 191 A. H. Halikov, Rus Tanınan 500 Bulgar-Tatar Türk Asıllı Sülale, çev. M. Öner, TDA Vakfı Yayınları, İsatanbul 1995. 192
G. Alef, “The Political Significance of the Inscriptions on Muscovite Coınage in the Reign of Vasili II”, Speculum, S. 34, Cambridge 1959, s. 1-19; G. Alef, “The Adoption of the Muscovite Two- Headed Eagle: A Discordant View”, Speculum, XLI, Cambridge 1966, s. 1-21; G. Alef, “The Origin and Early Development of the Muscovite Postal Service”, Jahrbücher für Geschichte Osteuropas, 38 Rusça’daki Türkçe kelimeler, 194 N. Veselovskiy 195 ve L. A. Yüzefoviç’in 196
diplomasi alandaki etkiler, I. Vasary’nin daruga ve baskaklar, 197 O. Pritsak, 198 N.
Ryazanovskiy, 199
P. Smirnov, 200
G. Valeyeva-Suleymanova, 201
K. Wittfogel, 202
M. Kramarowskiy, 203 M. Gammer’in 204 sosyo-kültürel alandaki etkilerle ilgili makaleleri gelmektedir.
Çalışmamızda hiç şüphesiz Altın Orda’nın Rusya’yı olumsuz etkilediğini ileri süren tarihçilerin görüşlerine de yer verdik. Rusya’nın Altın Orda’nın değil de Bizans’ın etkisi altında kaldığını ileri süren tarihçiler, meşhur Rus şairi A. S. Puşkin’in sözlerine atıfta bulunmaktan gurur duymaktadırlar. Puşkin, Moğolların
Neue Folge, S. 15, Münich 1967, s. 2-15; G. Alef, “The Crisis of the Muscovite Aristocrasy: A Factor in the Growth of Monarchical Power”, Forschungen zur osteuropaischen Geschichte, S. 15, Berlin 1970, s. 15-58.
193 T. Allsen, “Mongol Census Taking in Rus’, 1245-1274”, Harvard Ukrainian Studies, V/1, Cambridge-Massachusetts 1981, s. 32-53; T. Allsen, “The Rise of the Mongolian Empire and Mongolian Rule in North China”, The Cambridge History of China, Alien Regimes ande Border
194
İ. G. Dobrodomov, “Türkizmı Slavyanskih Yazıkov Kak İstoçnik Svedeniy po İstoriçeskoy Fonetike Türkskih Yazıkov”, Sovetskaya Türkologiya, S. 2, Bakü 1971, s. 81-92; İ. G. Dobrodomov, “Türkizmı Slavyanskih Yazıkov Kak İstoçnik Svedeniy Po İstoriçeskoy Fonetike Türkskih Yazıkov”,
Türkizmov v Russkom Yazıke”, Sovetskaya Türkologiya, S. 5, Bakü 1974, s. 72-75; İ. G. Dobrodomov, “Voprosı Hronologiyi Türkskih Zaimstvovaniy v Slavyanskih Yazıkah”, Sovetskaya
195
N. İ. Veselovskiy, “Tatarskoye Vliyaniye na Posolyskiy Tseremonial v Moskovskiy Period Russkoy İstoriyi”, Otçet S. Petersburgskoğo Univerasiteta za 1910 God, S. Petersburg 1911, s. 1-19. 196 L. A. Yüzefoviç, “Russkiy Posolyskiy Obıçay XVI Veka”, Voprosı İstoriyi, S. 8, Moskova 1977, s. 114-126. 197
I. Vasary, “The Origin of the Institution of Basqaqs”, Acta Orientalia Academiae Scientiarum Hung, Tomus XXXII/2 (1978), s. 201-206; I. Vasary, “The Golden Horde Term Daruga And Its Survival In Russia”, Acta Orientalia Academiae Scientiarum Hung, Tomus XXX/2 (1976), s. 187- 197. 198
O. Pritsak, “Moscow, the Golden Horde, and the Kazan Khanate from a Polycultural POint of View”, Slavic Revıew, vol. XXVI, No. 4 (December 1967), s. 577-583. 199 N. Ryazanovskiy, “K Voprosu o Vliyaniyi Mongolyskoy Kulyturı i Mongolyskoğo Prava Na Russkuyu Kulyturu i Pravo”, Voprosı İstoriyi, S. 7, Moskova 1993, s.152-163. 200
P. Smirnov “Dopolnitelynıye Zameçaniya o Literaturnıh Mneniyah po Voprosu o Vliyaniyi Tatarskoğo İga na Russkoye Gosudarstvo i Obşetsvo”, Russkaya İstoriya v Oçerkah i Statyah, ed. M. V. Dovnar-Zapolyskiy, I, Moskova 1909, s. 588-560. 201
G. Valeyeva-Suleymanova, “Koronı Russkih Tsarey – Pamyatniki Tatarskoy Kulyturı”, İdely, S. 3- 4, Kazan 2006, s. 66-71. 202 K. Wittfogel, “Russia and the East: A Comparison and Contrast”, Slavic Review, vol. 22, No. 4, December 1963, s. 627-643. 203
M. G. Kramarovskiy, “Şapka Monomaha: Vizantiya ili Vostok”, Soobşeniye Gosudarstvennogo Ermitaja, S. 47, Leningrad 1982, s. 66-70. 204
M. Gammer, “Russia and the Eurasian Stepe Nomads: An Over View”, Mongols, Turks, And Others: Eurasian Nomads and the Sedentary World, ed. R. Amitai – M. Bıran, Leiden-Boston 2005, s. 483-502. 39 “Aristoteles’i ve cebiri olmayan Araplar” olduğunu, dolayısıyla bu ülkeye onu zenginleştirecek bir kültür vermekten yoksun olduklarını yazmıştır. Puşkin, Rusya’daki Moğol etkisinin, Arapların Batı’da yaptıkları etkiyle karşılaştırılamayacak düzeyde olduğunu belirtmiştir. 205
Bir başka ünlü Rus tarihçisi S. M. Solovyöv ise her ne kadar Rusların Altın Orda’ya vergi ödediklerini ve Altın Orda hanlarından yarlık aldıklarını kabul etse de Altın Orda’nın olumsuz etkiler hariç Rusya’ya birşey vermediğini ileri sürmektedir. 206 Solovyöv’un öğrencilerinden V. O. Klüçevskiy, hanların siyasetinin Rusya’nın birleşmesinde etkili olduğunu belirtmesine rağmen, başka alanlardaki etkileri görmezden gelmiştir. 207 Hukuk
tarihini araştıranlardan M. A. Dyakonov ile M. F. Vladimirskiy-Budanov, Moğol hukukunun Rus hukukunu etkilemediği görüşündeyken, 208 Yine özellikle Altın Orda’nın içtimayi hayatı ile ilgili çalışmalarda bulunan G. A. Fedorov-Davıdov da Moğolların Rusya’ya fazla bir şey katmadıklarını ileri sürmektedir. 209 Günümüz Rus tarihçilerin çoğu da Altın Orda’dan genellikle olumsuz bahsetmektedirler. Daha çok siyasî nedenlerle açıklanacak bu yaklaşım, 210 tarihçilerin çok basit hususları dahi görmelerini engellemektedir.
205 Helene Carrere d’Encausse, Tamamlanmamış Rusya, Çev. Reşat Uzmen, Ötüken Yayınları, İstanbul 2003, s. 46-47. 206
Solovyev’un Moğollar devri Rus knezliklerindeki sosyal ve ekonomik hayatı ile ilgili görüşleri için bkz. S. M. Solovyev, İstoriya Rossiyi 1054-1462, II/3-4, Ast Yayınları, Moskova 2001, s. 597-875. 207 V. O. Klüçevskiy, Kurs Russkoy İstoriyi, II, Ast Yayınları, Moskova 2001, s. 18-22, 38-39, 44-45. 208 M. A. Dyakonov, Oçerki Obşestvennogo i Gosudarstvennogo Stroya Drevney Rusi, S. Peterburg 1912, s. 148-149; M. F. Vladimirskiy-Budanov, Obzor İstoriyi Russkoğo Prava, S. Petersburg-Kiyev 1915, s. 101-103. 209 G. A. Fedorov-Davıdıv, Obşestvennıy Stroy Zolotoy Ordı, İzdatelystvo Moskovskoğo Universiteta Yayınları, Moskova 1973, s. 24-25. 210
Rus tarih ilminde Tatar ve Altın Orda tarihinin olumsuzlaştırılması ve tahrifi hakkında bkz. S. H. Alişev, “İzvraşeniye i Falysifikatsiya İstoriyi Tatar v Russkoy İstoriçeskoy Nauke”, Tatarskiy Narod Posle 1552 Goda: Poteri i Priobreteniya, Akademiya Nauk Tatarstana İnstitut İstoriyi İmeni Mercani, Kazan 2003, s. 235-240. 40
BİRİNCİ BÖLÜM ALTIN ORDA İLE RUS KNEZLİKLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİLER I. 1. Moğol İstilâsı Öncesi Rus Knezliklerinin Durumu I. 1.1. Slavların Kökeni ve Ortaya Çıkışı Hind-Avrupa menşeli kavimlerle aynı ırktan olan Slavların ilk vatanlarının Vistül Nehri’nden başlayan Pripet havzası ve Orta Dniyeper sahası olduğu düşünülmektedir. Slovo (söz) kelimesinin kökünden geldiği ileri sürülen Slavların 211
bu coğrafyadan farklı bölgelere doğru yayılmaları ancak milattan sonra başlamıştır. Slavların yaşadıkları bölgelerin Fin ve Türk ırklarına mensup kavimlerle komşu
211 Slav kelimesinin, söz söyleyebilen anlamına geldiği ileri sürülmektedir. Örneğin Slavların diğer halkları ve özellikle de komşuları olan Almanları dilsiz, konuşma özürlü anlamına gelen “nemoy” kelimesinden türeyen Nemtsı kelimesi ile adlandırdıklarından dolayı (S. H. Yılmaz, Rusya’da Devlet Merkezli Sistem ve Bürokrasi, Versus Yayınları, İstanbul 2006, s. 3.), Slav kelimesinin kökeni ile ilgili ortaya atılan görüş mantıklı görünmektedir. 41 olmasından dolayı, Slavlar gittikçe “Turanlı” unsurlarla karışmaya ve ilk ırkî özelliklerini de kaybetmeye başlamışlardır.
Daha V. yüzyılda Bizans kronikçileri, Slavların Bizans açısından bir tehlike arz etmeleri ve sık sık Bizans üzerine seferler düzenlemeleri nedeniyle Slavlardan çok sık bahsetmeye başlamışlardır. 212
Ancak çok geçmeden Slavlar, Bizans için geçici de olsa tehlike olmaktan çıktılar. Zira, Göktürk Kağanlığı’nın kurulmasından sonra (552) Avarların bir kısmı İdil Nehri’ni aşarak ve Avrupa’ya geçerek 568 yılı civarında Avar İmparatorluğu’nu kurmuş ve buradaki Slavları hâkimiyetleri altına almışlardır. 213
Diğer taraftan Doğu Slavlardan Polyanne 214
, Radimiçi 215
, Severyane 216 ve Vyatiçi 217 uruğlarının Hazarlara tâbi oldukları ve vergi ödedikleri bilinmektedir. 218
Download 3.07 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
ma'muriyatiga murojaat qiling