Töb-der tarihi İsmail Aydın “de te fabula narratur” “anlatılan senin hikayendir”
Mayıs Devrimi’ne kadar, iki bina almayı
Download 3.81 Mb. Pdf ko'rish
|
Mayıs Devrimi’ne kadar, iki bina almayı başararak, fakat iktidarların bir uydusu olarak, bu dönemde sürdürülen en yıkı- cı öğretmen kıyımı karşısında seyirci ve hatta teşvikçi rolünü gören Federasyon, 27 Mayıs’tan sonra büyük işler başar- mıştı. En büyük işi de TÖS’ü kurmak ol- muştu. 12 Temmuz 1969 Cumartesi günü, TÖS Kurultayından sonra, aynı salonda yapı- lan toplantıda, temsilcilerin bir kaçı hariç, büyük çoğunluğu ile Federas- yon kendisini feshetme kararı aldı. 1965’ten itibaren üç yıl, kişisel ve politik çıkarlarla elde bulundurulma- ya çalışılan Federasyonun yönetimi geçen yıl TÖS’lülere geçmiş ve tari- hi görevini tamamlayan bu örgüt, ancak bundan sonra, öğretmenlerin daha güçlenmesi amacıyla feshedilebilmiştir” 26 8.6.1965 tarihinde 624 sayılı Devlet Personeli Sendikaları Kanunu çıka- rıldı. 1965-68 yılları arasında 533 Kamu Personel Sendikası kuruldu. Eği- tim işkolunda ilk kurulan sendika Türkiye Öğretmenler Sendikası ( TÖS ), resmi kayıtlara göre 10. 7. 1965 tarihinde kurulmuştur. İki gün sonra da Türkiye İlkokul Öğretmenleri Sendikası (İLKSEN) kurulmuştur. 27 TÖS, bir ilki başararak “devlet dışı” bir eğitim kutultayı olan Devrimci Eğitim Şur’ası (DEŞ)’nı topladı. Bu Şur’a 4-8 Eylül 1968 tarihinde toplan- TÖS Mitingi 28 mıştır. TÖS, daha sonra II. DEŞ’i toplamaya kalkışacak fakat ortam uygun olmadığından bundan vazgeçilecektir. TÖS’ün 1968 devrimci dalgasının etkisiyle gerçekleştirmek iste- diği etkinlikler, tutucu güçlerin TÖS’e ve üyelerine yönelik sal- dırılarını yoğunlaştırmasına yol açmıştır. 7 Temmuz 1969’da TÖS ve T.Ö.D.M.F’nin birlikte gerçek- leştirdikleri Kayseri Alemdar Si- neması ndaki toplantı sırasında sinema binası ateşe verilerek öğ- retmenler diri diri yakılmak isten- miştir. TÖS’ün 15-18 Aralık 1969’daki “öğretmen boykotu” büyük yankılara yol açtı. İLK-SEN, TÖS’ün eylemine katılmaya karar verdi.109 bin öğretmenin katıldığı boykota 47 bin öğretmen katılmamıştır. Bu rakamlar katılımın fazlalığı hakkında ipuçları vermektedir. TÖS, 12 Mart Muhtırasının hede- finde olan bir kuruluştu. Sıkıyöne- tim Mahkemesi TÖS’ün 1968-1971 yıllarındaki eylem ve etkinlikleri hakkında dava açtı. TÖS yönetici- leri tutuklandı veya gözaltına alın- dı. TÖS İddianamesini hazırlayan Savcı Baki Tuğ’a göre “TÖS Mark- sist-Leninist bir örgüttü ve üyeleri de anarşiye ya destek vermiş, ya da anarşiye bizzat katılmışlardı.” 20.9.1971 tarihinde yapılan yasal değişikliklerle sendika hakkı sadece işçi ve işverenlere tanınıyordu. TÖS yönetimi bu değişikliği önceden fark ederek önlem almış, mal varlığını hazineye kaptırmamak için, Anaysa de- ğişikliğinden önce, 3 Eylül 1971 günü TÖB-DER’i kurarak sorunu çözdü ve mal varlığını ona devretti. 28
29 12 MART MUHTIRASI VE GELİŞMELER “12 Mart müdahalesi, Türkiye’de alt askeri kademelerin ve paramiliter güçlerin idareye el koyması biçiminde tecelli eden darbeci- Bonapartist eğilimi, ordunun emir-komuta zinciri içinde gerçekleşen bir müdahale biçimine dönüşmesi” dir. 29
12 Mart muhtırası verildiğinde sol kesim içindeki kimi örgütler 12 Mart müdahalesinin devrimci ve sol bir sürece yol açacağını ummuşlardı. Ör- neğin; Mihri Belli (MDD çizgisi), Doğu Perinçek (Aydınlık çevresi), Ça- yan’ın etkisindeki Dev-Genç, başlangıçta 12 Mart müdahalesini “Mustafa Kemal’in ilerici geleneğini büyük ölçüde sürdürebilen Türk Ordusu’nun işbirlikçi Demirel Hükümetine karşı tepkisinin bir ifadesi” olarak de- ğerlendirmişti. Hikmet Kıvılcımlı, “Ordu Kılıcını Attı” başlıklı bir makale yazmış ve burada muhtırayı “kadrolarının büyük bir kısmı ‘halk çocuğu’
Kıvılcımlı’ya göre “Türk Silahlı kuvvetleri kılıcını sosyalizmden yana çek- mişti.” Aralarında Dev-Genç, DİSK ve TÖS’ün bulunduğu kuruluşlar ise 12 Mart’ı coşkuyla selamlayan bildiriler yayınlamışlardı. O yıllarda TÖS üyesi olan bir öğretmen 12 Mart’a verilen desteği şu cümlelerle anlatır: “Birçok kuruluşun yanında TÖS’de büyük bir yanlış yaparak 12 Mart Muhtırasını desteklediğini açıkladı. Ben ve arkadaşlarım da aynı yanlışa uyarak, ilçemizdeki kitle örgütlerini, esnaf teşkilatlarını harekete geçire- rek 12 Mart Cuntasını destekleyen telgraflar çektirdik. Üstelik kendimiz de benzer telgraflar çektik.” 30 Sol yanılmıştı. Ordu kılıcıyla solu kesip biçmeye başladı. Darbeciler “öğ- retmenlerin bir bölümü tasfiye edilmeli, meslekten çıkartılmalıdır” düs- turunu yerine getirmekte gecikmediler. TÖS yöneticilerini tutuklayarak işe giriştiler. 12 Mart muhtırasının ardından sıkıyönetim, Dev-Genç, TÖS, DDKO (Dev- rimci Doğu Kültür Ocakları), Ülkü Ocakları ve (TKMD) Türkiye Komü-
30 12 Mart 1971’deki askeri darbe döneminde birçok hak ve özgürlük kısıt- lanıp ortadan kaldırılırken Anayasanın 46 ve 119. Maddelerinde yapılan değişikliklerle 642 sayılı kanuna dayanılarak kurulmuş olan kamu hizmet- lileri sendikalarının çalışmaları da sona erdi. Kamu görevlileri, sendika haklarının fiilen ortadan kalkmasının ardından çok sayıda dernek kurdu- lar. Bu sırada TÖS (Türkiye Öğretmenler Sendikası) yöneticileri tutukluydu. 31
Anayasada yapılmak istenen değişiklikleri biliyorlardı. O nedenle adı üzerinde uzlaştıkları TÖS üyelerine 3 Eylül 1971’de bir öğretmen derneği kurdurdular. 32
31 DİPNOTLAR 1 Sami Evren, Cafer Yıldırım, Siyami Evren; Eğitim Emekçileri Tarihi, Birleşim Yay. 1995 Ankara 2 Doç.Dr. Yahya Akyüz; Öğretmen Örgütlenmesi, s. 5, Ank. Ün. Eğt. Fak. Yay. Ankara 1980 3 Abece Dergisi; Sayı 295, s.1, Mart 2011 4 Yılmaz Elmas, 1979 yılında TÖB-DER İstanbul Şubesinin bir arşiv ve kütüpha- ne oluşturmaya başladığını yazmaktadır. Sorunlarıyla Öğretmen; s. 88-89. Gerçek Sanat Yayınları İstanbul 1994. Ancak Yılmaz Elmas’ın kendi özel arşi- vinin bile akıbeti bilinmemektedir. 5 Abece Dergisi; Eylül 2015,sayı 325. R. Apaydın; “Kısa Ömür-Uzun Tarih” baş- lıklı yazı. 6 Sosyalizm ve Toplumsal Mücadeleler Ansiklopedisi; s. 2351, G. Gazioğlu; “TÖB-DER ve Toplumsal Mücadeledeki Yeri” başlıklı yazı. (Fasikül No: 69, 26 Mart 1990, İletişim Yayınları) 7 Eleştirel Pedagoji Dergisi; sayı 28, Temmuz- Ağustos 2013 ve sayı 29, Eylül- Ekim 2013. “Öğretmen Örgütlerinin Uluslararası İlişkileri” başlıklı yazılar. 8 Yalçın Yusufoğlu; Abece Dergisi sayı 300 Ağustos 2011. s. 17 9 Yahya Akyüz; Türkiye’de Öğretmenlerin Toplumsal Değişmedeki Etkileri S.98-99 Doğan Basımevi Ankara 1978 10 Yahya Akyüz; Türkiye’de Öğretmenlerin… s.99 (Bu tarih TÖB-DER’in 4-11 Şubat 1978’de düzenlediği Demokratik Eğitim Kurultayı kitabının I.cildinde 1906 olarak yer almıştır. Sezai Kaynak tarafından sunulan bildiri kurultaydan bir yıl öncesinde (1977) broşür olarak basılmış bu broşürde de 1906 olarak yazılmıştır ki, doğrusu Akyüz’ün verdiği 1908 tarihi olmalıdır. Aynı hataya S.Evren, S.Erdem ve C.Yıldırım tarafından yazılan Eğitim Emekçilerinin Tarihi adlı kitapta da rastlamaktayız. (İ.Aydın) 11 Yahya Akyüz; Eğitim Fak. Dergisi Cilt.1, 1970 12 Dr. Yunus Ayata; Ayanzade Namık Ekrem, s.29 Asitan Yayıncılık, Sivas 2009 13 Yahya Akyüz; Türkiye’de Öğretmenlerin…s.102 14 Yahya Akyüz; Türkye’de Öğretmenlerin…..s.103 15 Tarık Zafer Tunaya; Türkiye’de Siyasal Partiler s.420. Tunaya’nın yayınladığı Milli Kongre’yi oluşturan kuruluşlar listesinde Muallimlar Cemiyeti iki kez yer almaktadır.(İ.A.) 16 Öğretmen örgütlerinde ilk kadın yöneticinin Türkiye Muallimler ve Mualli- meler Cemiyeti’ndeki Leman Hanım olduğu bir çok kaynakta yer almaktadır ve yanlıştır. Örneğin, TÖB-DER’in Sezai Kaynak’a hazırlattığı “Türkiye’de Öğ-
S. Erdem ve C. Yıldırım tarafından hazırlanan “Eğitim Emekçilerinin Tarihi” adlı kitabın 16.sayfasında da benzer hataya düşülmüştür. 17 Yahya Akyüz,bu kongrenin tarihini Temmuz 1928 olarak vermektedir. Oysa Cumhurbaşkanlığı Atatürk arşivinde bulunan belgeler, kongrenin Mustafa
32 Kemal’e gönderdiği telgraf ve diğer yazışmalar kongrenin 25 Ağustos 1928’de toplandığını göstermektedir. Karşılaştırma için bak, Hakimiyeti Milliye; 26 Ağustos 1928. 18 Muallimler Mecmuası sayı 12,1930’dan aktaran Yahya Akyüz; Türkiye’de Öğ- retmenlerin…s.248 19 Muallimler Mecmuası, 15 Mart 1931 20 Halil Akyavaş; Toplum Kalkınması Çabaları. s.11, Etki Yayınları İzmir 2002 21 Niyazi Altunya; Türkiye’de Öğretmen Örgütlenmesi, s. 92, Ürün Yay. Ankara 2008
22 Gültekin Gazioğlu; Roman Gibi/Anılar, s.75, Eğitim Sen Yayınları, Ankara, Ni- san 2006. 23 Türkiye’de öğretmen eylemleri sonucunda istifa eden iki Milli Eğitim Bakanı olmuştur. Bunlardan ilki Rıza Nur’dur. 24 Niyazi Altunya; Age,s.96-97 25 T.Ö.D.M.F’nin Eskişehir’deki 17. Kurultayı 16-19 Temmuz 1964’de yapıl- mıştır. Kurultay belgelerinden öğrendiğimize göre Federasyonun üye sayısı 60.000’e, bağlı dernek sayısı ise 413’e ulaşmıştır. Bu kurultayda Şükrü Koç 351 oy alarak tekrar Federasyon başkanlığına seçilmiş, 18. Kurultayın ise Sa- karya’da toplanmasına karar verilmiştir. T.Ö.D.M.F; 17. Kurultay Çalışmaları, Ay yıldız Matbaası,1964 Ankara. 26 İMECE Dergisi; sayı 100, Ağustos 1969, sayfa 10 27 Niyazi Altunya; Age, s.111 28 Niyazi Altunya; Age, s. 147 29 Suavi Aydın- Yüksel Taşkın; 1960’tan Günümüze Türkiye Tarihi, s.206, İleti- şim yayınları, İstanbul 2004. 30 Gültekin Gazioğlu; Roman Gibi / Anılar, s.92, Eğitim Sen Yayınları Ankara 2006
31 TÖB Haber Bülteni’nin 4. sayısında TÖS Genel Sekreteri Osman Korkut Akol’un tahliye edildiğine dair haber yer almaktadır. TÖB Haber Bülteni sayı 4, 8 Kasım 1971, sayfa 4. 32 TÖB’nin kuruluş tarihi S. Evren, S. Erdem ve C. Yıldırım tarafından yazılan Eğitim Emekçileri Tarihi adlı kitabın 49. sayfasında 4 Eylül, 65. sayfasında ise 3 Eylül olarak yer almıştır. (İ.Aydın) 1971 34 TÜRKİYE ÖĞRETMENLER BİRLİĞİ (TÖB) KURULUYOR TÖB-DER’in kuruluş öyküsünü kurucu üyelerden ve ilk dönem genel baş- kanlarından Ali Bozkurt’un anlatımlarıyla sunmanın yararlı olacağını dü- şünüyoruz: “12 Mart faşist cuntası, hükmettiği yıllar boyunca binlerce devrimci öğ- retmeni işkenceden geçirdi, zindanlara doldurdu. Binlercesini meslekten attı ya da açığa aldı. TÖS genel Başkanı Fakir Baykurt ve yönetim kuru- lunun birçok üyesi hapisteydi. Hapistekileri aç ve yalnız bırakmamak (…) için bir örgüt kurulması gerekiyordu. Ancak görüş ayrılıkları da yok de- ğildi. Bir grup derhal bir örgüt kurulmasını düşünürken bir grup da TÖS yönetiminin tavrının beklenmesi gerektiği noktasındaydılar. (…) TÖS ve İLK-SEN üyesi bazı arkadaşların kurduğu ilk örgüt, Feyzullah Ertuğrul ve arkadaşlarının kurduğu “Devrimci Öğretmenler Birliği” (DÖB) idi. Bu arkadaşlar bizim grubu dışlamaya çalışıyorlardı. Fakir Baykurt duruma cezaevinden müdahale ederek; Genel Merkezdekilere, bizim grubun da örgüt kurma çalışmalarına dahil edilmesini aksi halde kalıcı ve birlik içeri- sinde bir örgüt kurmamızın kolay olmayacağını söylemiş. (…) Yeni tüzüğü hazırlamak için bir komisyon oluşturduk. DÖB’ün hazırladığı tüzükle, bi- zim hazırladığımız tüzükten yararlanarak yeni bir tüzük oluşturduk. Ku- rucu üyeleri saptadık. Kuruluşumuzu 3 Eylül 1971’de Ankara Valiliğine bildirdik.” 33
Ancak Ankara Valiliği TÖB’ün adındaki “Birlik” sözcüğünün sendikayı çağrıştırdığını belirte- rek tüzüğü geri çevirince dernek yöneticileri sıkıyönetimin olma- dığı Afyon’da 23 Kasım 1971’de Kurucu üyelerle Genel Kurul yaparak derneğin adını“Türkiye Öğretmenler Birleşme ve Daya- nışma Derneği” (TÖB-DER) ola- rak değiştirdiler. 34
üyesiydi. Genel Başkanlığına 35 Haydar Orhan’ın getirildiği TÖB’nin 40 kişilik yönetim kurulunda 7 kadın bulunuyordu. İlk Yürütme Kurulu 2’si kadın, 10’u erkek olmak üzere 12 kişiden oluşmaktaydı. 35 Yürütme Kurulu üyelerinden 6’sı ilkokul, 3’ü or- taöğretim öğretmeni, 1’i üniversite öğretim üyesi, 2’si de emekli olmuş öğretmendi. TÖS, 6 Ekim 1971’de Yürütme Kurulu kararıyla TÖB’ne Ankara’da bulu- nan iki dairesini, Burgaz Adası’ndaki yazlığı, merkez ve taşradaki taşınır ve taşınmaz mallarıyla, 680 bin lira nakit parasını devretmiştir. 36 TÖB kurulduktan sonra “Birliğe Çağrı” başlıklı bir bildiri yayınlayarak öğretmenleri TÖB çatısı altında örgütlenmeye çağırdı. Bildiride “öğret- menlik mesleğinin 123 yıllık geçmişine, öğretmen örgütçülüğünün kısa tarihçesine” değinilerek, “öğretmenlerin ünlü böl yönet oyununa kapıl-
bildiride dernek tüzüğünün üçüncü maddesinde yer alan; “Birliğin amacı, İnsan Hak- ları Evrensel Beyannamesi ile Anayasamızın milli, de- mokratik, laik ve sosyal hu- kuk devleti kapsamı içinde üyelerinin tüm ekonomik, sosyal, kültürel ve özlük haklarını koruyup geliştirerek Atatürk devrimlerini gerçekleştirecek yönde çalışmalarını kolaylaştırmaktır.” denilmiştir. Bildiride ayrıca öğretmenlerin “fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür kuşaklar yetiştirme görevini Mustafa Kemal’den aldıkları” vurgusu yapılmıştır. 37
örgütlendi. Birliğin çıkardığı TÖB Bülten’inde örgütlenme çalışmalarıyla ilgili şu bilgiler verilmektedir: “TÖB sorunların çözümünü güç birliğinde arayan bir örgüt bilincinin ürünüdür.(…) İlK-SEn şubelerinin verdikleri isabetli kararlar TÖB bünyesinde önemli bütünleşmeler sağladı. Anka- ra, Trabzon, İstanbul, Gaziantep, Akyazı, Artvin gibi en güçlü İlK SEn 36 şubeleri TÖB’e dönüştü.(…) Yöresel ve bağımsız, ancak böyle olduğu için de sorunları çözme gücünden yoksun olan öğretmen dernekleri- nin de güçlü bir örgütle bütünleşme eğilimi hızlanmıştır. Hayrabolu Öğretmenler Derneği TÖB’e dönüşerek bu alanda ilk örneği vermiştir. Bu tutum ve davranış öğretmenleri yöresel dernekçiliğe yönelterek dar çemberler içinde bölünmeye itenlere karşı verilmiş en güzel cevaptır. Burada belirtmekle yetineceğimiz tek şey; yöresel öğretmen dernekle- rinin öğretmene, sorunlara yabancılaşma ve güçsüzlüğe şartlanmadan başka bir şey veremediğidir.” Bu çalışmaların üzerinden henüz 1 ay bile geçmemişken şube sayısı 50’ye ulaştı. İlk kurulan şube 10 Eylül 1971’de Cemil Çakır’ın başkanlığını yap- tığı Ankara şubesiydi. 38
TÖB’NİN ADI TÖB-DER OLUYOR TÖB bir süre sonra adını değiştirmek zorunda kalacak ve TÖB-DER adı- nı alacaktır. Bu durum Bültenin 7. sayısında şu şekilde duyurulacaktır:
” 39 TÖB’nin isim değişikliği yaptığı döneme kadar olan faaliyetlerini Birliğin yayın organı olan TÖB Bülte- ninden aktarmayı uygun bulduk. Haftalık yayınlanan TÖB bülteninin 1. sayısı ön ve arka yüzü olan siyah beyaz iki sayfadan ibarettir. 19 Ekim 1971’de çıkan bu sayıda Birliğin amble- mi olan “güneş içinde yalım” figürü sol taraftadır. Bültenin sağ üst köşesinde bir çerçeve içerisinde Atatürk’ün “Ulusları Kurtaranlar Yalnız ve Ancak Öğretmenlerdir.” sözüne yer verilmiştir. Yazı İşleri Müdürlüğü’nü İ. Safa Güner’in yaptığı Bültende 37 , “Kadrolar ve İntibaklar”, “Eğitim Reformuna İlişkin Görüşümüz Milli EğitimBakanlığı’na Bildirildi”, “Bültenimizin Yayın İlkeleri”, “Kurulan Şu- belerimiz”, “Sözlük Köşesi” 40 göze çarpmaktadır. TÖB’nin eğitim-öğretimle ilgili görüşleri Milli Eğitim Bakanlığı’na sunulan raporda yer almaktadır. Bu rapordan bazı bölümlerini (günümüzde de güncelliğini koruduğundan) kısaca sunmayı uygun gördük: “Eğitim sistemi toplum sisteminin bütününü oluşturan diğer alt sistem- lerle birlikte ele alınmalıdır.(…) Eğitimde fırsat eşitliği ilkesine işlerlik kazandırılmalıdır. (…), Öğretim birliğini bozan ve laik devlet ilkesine ters düşen uygulamalara son verilmelidir.(…) Demokratik eğitimden yana- yız(…), Derneğimiz eğitimle ilgili tüm sorunların Atatürkçü bir görüşle ele alınmasından yanadır. Atatürkçülüğü, laiklik ilkesine bağlılık, ulusal onura ve tam bağımsızlık ilkesine düşkünlük ve sürekli devrimcilik olarak anla- maktayız. Eğitim sorunlarına öğretmene kapalı toplantı ve komisyonlar- da çözüm aranması uygulamasından vazgeçilmelidir.” 41 TÖB Bülteni’nin 2.ve 3. sayısı ne yazık ki elimizde yok. Bu yüzden 4. sayı- dan itibaren Birliğin faaliyetlerini sunmaya devam edeceğiz. TÖB Bülteni’nin 4. sayısı iki renk (kırmızı ve siyah) ve 4 sayfa olarak çık- mıştır. Haftalık olarak yayınlanan Bültenin sağ üst köşesinde Atatürk’ün “Eğitimdir ki, bir milleti, ya hür, müstakil, şanlı, yüksek bir toplum halinde yaşatır, ya bir milleti esaret ve sefalete terk eder.” sözleri yer almaktadır. Bültendeki en önemli konu başlığı TÖS ile ilgilidir. Bu haber, “Fakir Bay- kurt Eğitim Sorunlarını Yargıçlara Açıkladı ve Resmi Programları Uygu- layan Atatürk’çü Öğretmenleri Övdü.” başlığıyla verilmektedir. Haberin özetinde şunları görmekteyiz: “25 Ekim’de başlayan TÖS davasına Anka- ra Sıkıyönetim Komutanlığı 2 numaralı mahkemesinde devam edilmekte- dir. Mahkemede savcı olarak Yarbay Keramettin Çelebi ile Yüzbaşı Baki Tuğ 42 bulunuyorlardı. Yazılı savunma yapan Fakir Baykurt, savcılık maka- mının suçlamalarını; TÖS’ün kuruluş amaçları dışına çıkması, gizli örgüt kurma, Komünizm propagandası yapma, anarşik ortam yaratılmasına ve sıkıyönetimin ilanına sebep olma gibi dört bölümde topladı. (…) TÖS’ün tüzüğünü okuyan Baykurt, yapılan çalışmaların TÖS tüzüğüne uygun ça- lışmalar olduğunu dile getirdi. (…) Öğretmenlerin ders programlarına uygun olarak çalışmasının Atatürk ilkelerini gerçekleştirmek çabası oldu- 38 ğunu, bu yüzden öğretmenlere baskı yapmanın yersizliğini ve haksızlığını belirtti. 4 saate yakın süren ifadesinin sonunda Baykurt, tahliyesi konusu- nu mahkemenin takdirine bıraktı.” 43 Bültenin bu sayısındaki Sözlük köşesinde Reform, Organizasyon ve Reorganizasyon kelimelerinin açıklamalarına yer verilmiştir. TÖB Bülteni’nin 5. sayısında ağırlıklı olarak Atatürk’ün işlendiği göze çarpmaktadır. 15 Kasım’da çıkan bültenin ana başlığı “Ölümünün 33. Yı-
“Düşününüz ki bu milletin, bu sosyal topluluğun yüzde onu, yirmisi oku- ma yazma bilir, yüzde sekseni, doksanı bilmezse, bu ayıptır. Bundan in- san olanların utanması lazımdır” sözleri yer almaktadır. Bültendeki Ata- türkçülük başlıklı yazı Behçet Kemal Çağlar’ın Atatürk’ün Söylevleri adlı kitabından alınmış. Başyazıda “Atatürk Hukukçulara Sesleniyor” yazısı bulunmaktadır. Bültendeki “Ölümünün 33. Yılında Atatürk” başlıklı yazıyı bu günkü arayışlarla benzerliği nedeniyle buraya koymayı uygun gördük:
Ölümünün 33. Yılında Atatürk “Kendisine en çok özlem duyulan bir dönemdeyiz. Bu özlem el- bette rastgele değildir. Belki bugün O’na en çok ihtiyaç duyma- nın yarattığı bir duygunun ifadesidir. Ama mademki böylesine bir özlem içindeyiz, O’nu böylesine bir gerekçeyle arıyoruz. O halde kendisine aşırı derecede ihtiyacımız var demektir. Eğer böyleyse; O’nu arayışımız, içinde yaşanılan bunalımdan, karşı karşıya kalınan sorunlardan geliyorsa, yüzümüzün yerde, kafalarımızın bulanık, yüreklerimizin çarpıntılarla dolu olması gerekir. Maddi varlığından yoksun kaldığımız 33 yllık süre içinde, O’nun ışıttığı yolda, ilkelerini gerçekleştirmek için uğraş veren Türk öğ- retmen, inancından ve gücünden birşey yitirmeden izinde yürü- mektedir.” Bültende dikkat çeken bir haber daha göze çarpmaktadır. “TÖS Davası Download 3.81 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
ma'muriyatiga murojaat qiling