Alexander Tekniğiyle Bel ve Sırt Ağrısının
Download 3.01 Kb. Pdf ko'rish
|
- Bu sahifa navigatsiya:
- Alexander Tekniğinin tarihçesi
- Alexander Tekniğinin Ünlü Destekçileri
- Alexander’ın çalışması birinci sınıf önemdedir ve tıp mesleğince araştırılması şarttır.
- BİLGİNİZİ TEST EDİN 1
- Alexander Tekniği nedir 2 Alexander Tekniği nedir Bu bölümde: • Alexander Tekniğinde kullanılan “birincil kontrol”, “bilinçli
- Tekniğine ilişkin pek çok değerli bilgiyi kaçırabileceğimizi öğreneceksiniz. Fiziksel, zihinsel ya da ruhsal olan her şeyi kaslarda
- Alışkanlık haline gelmiş yanlış kullanım ya da sakatlanma nedeniyle doğal bilinçaltı denge ve duruş mekanizmaları
- Alexander Tekniği nedir
- BİRİNCİL KONTROL NASIL SAĞLANIR Egzersiz
İNSANIN ÜSTÜN MİRASI Alexander Londra’ya yerleştikten sonra hem yöntemini öğretmek üzere bir yer açtı hem de oyunculuğa geri döndü. Birkaç yıl içinde “Londra tiyatrosunun koruyucusu” olarak tanınmaya başladı ve Sir Henry Irving dahil olmak üzere zamanın ünlü oyuncularının çoğu kendisine danışanlar arasındaydı. Zamanın Canterbury başpiskoposunun yanı sıra, Aldous Huxley, Lewis Mumford, George Bernard Shaw, Henry James ve pek çok başka önde gelen kişiye ders verdi. On dokuz doktor The Lancet adlı dergiye imzalı bir mektup göndererek hastalarının çoğunun tedavisindeki kayda değer etkisi nedeniyle Alexander Tekniğinin tıp mesleğince tanınması ve değerlendirmeye alınmasının gerektiğini ifade etti. 12 1910 itibarıyla bu tekniğe duyulan ilginin artmasıyla dürüst olmayan bazı kişiler Alexander Tekniğini öğrettikleri iddiasıyla rakip yerler açmaya başladı. Alexander yanlış anlaşılmaları düzeltmek için Man’s Supreme Inheritance (İnsanın Üstün Mirası) adlı ilk kitabını yazdı ve yayınlattı. Bu kitap hayatı boyunca kitapçılardaki yerini korudu. AMERİKA’YA GİDİŞ 1914’te savaşın patlak vermesiyle Alexander Amerika’ya gitti ve burada yeni bir yer açtı. Sonraki on yıl boyunca da yılın yarısını Amerika’da yarısını Londra’da geçirdi. Tekniği geniş kabul gördü ve Alexander bunu kısa sürede başarılı bir girişime dönüştürdü. Çalışmasını tanıtmakta hiç de çekingen değildi—tiyatro eğitimi onun hâlâ bir şovmen olduğu anlamına geliyordu. Amerika’dayken “tarikat lideri” olmakla bile suçlandı. Bu, temeli olmayan ama anlaşılabilir bir suçlamaydı çünkü tekniğin tek öğreticisiydi. Öte yandan bu durum birkaç yıl içinde düzelecekti. İLK OKUL Kurulan ilk okul Alexander Tekniğini öğretecek eğitmenlere değil küçük çocuklara yönelikti. Alexander 1924’te Londra’daki stüdyosunda üç-sekiz yaş arası çocuklar için bir okul açtı. Amacı ilk yaşlardan itibaren doğru kendini kullanma tekniklerini öğretmekti. Bu okul 1940’ta Amerika’ya transfer olana kadar Londra’da faaliyet gösterdi. Bu tarihten sonra da Amerika’da başarı kazanmaya devam etti. İLK EĞİTMEN Alexander eğitmenler için ilk okulunu 1930’da Londra’da açtı. Bu okulda üç yıllık bir eğitim veriliyordu. Alexander eğitmenlerin önce öğrendiklerini, kendilerinin doğru kullanabildiklerini ve egzersizleri yapabildiklerini göstermesi gerektiği konusunda taviz vermiyordu. Alexander’ın erkek kardeşi Albert Alexander muhtemelen ilk eğitimi alan kişiydi. Albert at binerken kaza 13 Alexander Tekniğinin tarihçesi geçirip belini kırmıştı ve ona asla yürüyemeyeceği söylenmişti. Alexander ona engellemeyi, birincil kontrolü ve bilinçli yönelimi öğretti. Albert ayağa kalkıp tekrar yürüyebilene kadar hastane yatağında egzersizlerini yaptı. Felç olmasına neden olan kazanın ardından iki yıl geçmeden tamamen iyileşti ve tekniğin ne kadar etkili olduğunun canlı bir örneği olarak hayatı boyunca bu tekniğin eğitmeni, takipçisi ve savunucusu oldu. HAKARET Alexander’ın kurduğu küçük çocuklara yönelik okulun ilk eğitmeni Irene Tasker’di. Tasker, 1934’te Güney Afrika’ya taşınıp orada bağımsız bir stüdyo açana kadar 10 yıl boyunca okulun başında kaldı. Alexander eğitmeni sertifikası aldı ve Alexander’ın onayıyla çalışmayı mümkün olduğu kadar yaymaya karar verdi. Güney Afrika’daki tüm okulların beden eğitimi müfredatına bu tekniğin sokulması gayreti de bu kararın bir parçasıydı. Öte yandan Güney Afrika Beden Eğitimi Komitesi direktörü Dr. Ernst Jokl’in bu tekniğe hayran olduğu söylenemezdi ve Alexander’a karşı bir hücum başlattı. Alexander’ın hakaret davası açmaktan başka çaresi kalmadı. Dava, 1948’de Alexander kazanana dek yıllarca sürdü. Şahsen katılamadığı davanın neden olduğu gerilim onu tüketti. O sıralar yaklaşık 80 yaşındaydı ve felç oldu. Kaybettiği sesini düzeltmekten daha büyük bir imtihanla karşı karşıya kalmıştı. Doğal olarak kendi üzerinde tekniğini kullandı; birkaç hafta içinde tekrar eğitmeye ve çalışmaya başlamıştı. Yedi yıl daha yaşadı ve 1955’te 86 yaşında öldü. Bir çocukken zayıf ve hastalıklı olan ve okula gidemeyen biri için hiç de kötü bir yaşam süresi değil. Tekniğin yayılması Alexander hayattayken Alexander Tekniğinin başarısı açıkça kanıtlandı. Pek çok önde gelen doktor ve bilim insanı bu tekniğin dikkate değer başarısını doğruladı. Ünlü kişiler ders aldı ve tekniğin ne kadar etkili ve güvenilir olduğu hakkında açıklamalar yaptı. 14 Yüzeyden bakıldığında beden farkındalığı konusunda olağanüstü ve yeni bir gelişmeydi ve daha geniş bir takipçi kitlesi çekmiş olması gerekirdi. Çekmemesinin nedenlerinden biri Alexander’ın kişiliğiydi. Bizim bugün anladığımız anlamda bir terapist değildi. Aptallara tahammülü yoktu ve konu kendi koyduğu standartlara gelince tam bir despot sayılabilirdi. Geçerli fikir ve inançlara uyan biri de değildi ve toplumsal kuralları pek dikkate almıyordu. Sevgilisini karısıyla yaşadığı eve bile getirdi ve bunun yarattığı skandalı hiç önemsemedi. Kumara düşkündü ve at yarışlarına olan tutkusu kimi zaman çalışmasını gölgede bırakabiliyordu. Bir borcu nedeniyle iflasını bile ilan etti. İyi yiyecekler ve güzel şaraplar gibi paranın satın alabileceği en iyi şeyleri isteyen güçlü biriydi. İyi giyimli züppe havası taşıdığı bile söylenebilirdi. Kimi zaman kaba ve gürültücü olmakla eleştirilirdi ama davranışlarını düzeltmeye hiç uğraşmadı. Çok bencildi ve şüphesiz pek çok kişiyi kırmıştı. Öte yandan geriye dönüp bakıldığında bugünkü medya ilgisiyle çok daha başarılı olacağı anlaşılıyor. Tekniği pek çok sohbet programına konu olurdu. Alexander Tekniğinin Ünlü Destekçileri George Bernard Shaw—oyun yazarı Profesör John Dewey—filozof Aldous Huxley—yazar William Hurt—oyuncu John Cleese—komedyen ve oyuncu Roald Dahl—yazar Joanne Woodward—oyuncu Sir George Trevelyan—İngiltere’de ruhani bir yeniden canlanma hareketinin “büyükbabası” Sir Charles Sherrington—Nobel tıp ödülü sahibi Alexander’ın çalışması birinci sınıf önemdedir ve tıp mesleğince araştırılması şarttır. British Medical Journal 15 Alexander Tekniğinin tarihçesi Günümüzde Alexander Tekniği Alexander’ın ölümünden beri tekniğinin gücü sessizce büyüdü. Pek çok ünlü kişi hâlâ bu tekniğin niteliklerine şahitlik ediyor ve yöntem okullarda ve üniversitelerde öğretiliyor. Dünya çapında pek çok lisanslı Alexander Tekniği eğitmeni, bir idare kurulu ve pek çok takipçisi var. Bugün bir eğitmene gidip özel ders alabilir, elinizde tuttuğunuz benzer kaynaklardan faydalanabilir, grup seminerlerine katılabilir, tekniği anlatan ses kayıtlarını dinleyebilirsiniz. Tekniğin uygulama alanı geniş ve çeşitli. Eskiden oyuncuların ve müzisyenlerin stres ve gerginlikten kurtulmak için kullandıkları bir yöntem olarak görülürken bedeninizi nasıl iyi kullanabileceğinizi öğreten bir kişisel beden farkındalığı tekniği olarak giderek yaygınlaştı. Sırt ağrısı ve tekrarlayan burkulmalar gibi pek çok rahatsızlık için de koruyucu önlem olarak kullanılıyor. Teknik çok kişisel olduğundan ve bazen gözle görülür etkileri de küçük olduğundan daha dramatik etkili terapiler tarafından gölgede bırakılabiliyor. Alexander Tekniği muhtemelen mevcut terapiler arasında en yanlış anlaşılanı—Alexander bile uygun bir tanım ortaya koyamadı ya da belki bunu tercih etmedi. Düzeltilecek bir fiziksel kusurunuz olsa da olmasa da Alexander Tekniğinden faydalanabilirsiniz, çünkü bu, medeni yaşam biçiminin talepleri doğrultusunda insan iskeleti üzerine binen doğal olmayan yüklerle baş etme yöntemidir. Bu Alexander’ın gayet iyi farkında olduğu bir şeydi. Bir keresinde çalışmasını babasına anlatırken babası, hayvanlar fiziksel aktivitelerini mükemmel bir doğallıkla yerine getirirken neden insanların bunu öğrenmesi gerektiğini sormuştu. Alexander da babasına açıkladı: Hayvanlardan medeni bir toplumda bizden beklenenlerin yarısı beklense onların da bu konuda ilgiye ihtiyacı olurdu. Yaşam biçimimizle bedenimize dayanılmaz yükler yüklüyoruz ve büyürken bu yükleri alışkanlığa dönüştürdüğümüzden bunu fark etmiyoruz bile. Doğru yapıyormuşuz gibi geliyor. Sandalyede oturuyoruz, araba kullanıyoruz, televizyon seyrediyoruz, merdiven kullanıyoruz, “spor” yapıyoruz ve hayvanların yapmadığı milyonlarca doğal olmayan hareket yapıyoruz. 16 Özet Alexander, tekniğini sesini kaybetmesinin üzerine geliştirdi. Bunun ona göre üç nedeni vardı: • boynunu geriyor ve başının arkaya yatmasına neden oluyordu • gırtlak kaslarını geriyordu • kısa, derin nefesler alıyordu Bazı temel ilkeler de geliştirdi. Bu ilkeler şöyle özetlenebilir: • yapma şekli—hareketlerimizi önceleyen alışkanlıkları nasıl ediniyoruz • yapmamak—hataları düzeltmek için ne kadar uğraşırsak o kadar kötü oluyor; yapmayarak daha çok öğrenebiliriz • birincil kontrol—baş, boyun ve gövde arasındaki ilişki tüm bedeni etkiler • engelleme—eski alışkanlıklar değişme isteğinden daha güçlüdür; hareketten önce harekete başlayıp başlamamak arasında tercih yapabiliriz. Okumaya devam edip tüm bunların sizin üzerinizdeki etkisini görmek için sabırsızlanıyor olmalısınız. Acele etmeden aşağıdaki egzersizleri yapmayı deneyin. Alexander bu aceleciliğe hedef yönelimlilik adını veriyor (birazdan bununla ilgili daha çok şey öğreneceğiz). Bunları yaparken de Alexander’ın keşfettiği şeyler arasında sizin için geçerli olanlar olup olmadığına bir bakın. Egzersizler Bu egzersizler sınav değil. Duruşunuz hakkında fikir sahibi olmanız için tasarlandılar. Bu hareketler rahatsızlık verirse ve alışılmadık gelirse endişelenmeyin—önümüzdeki birkaç bölümde bunları açıklığa kavuşturacağız. 1. Oturmuş bunları okurken kollarınızı normalde yaptığınız gibi önünüzde kavuşturun. Nasıl hissediyorsunuz? Rahat 17 Alexander Tekniğinin tarihçesi ve gevşemiş mi? Şimdi de tam tersi yönde kavuşturmaya çalışın—normalde sol elinizle sağı tutuyorsanız bu sefer sağda elinizle solu tutmayı deneyin. Şimdi nasıl hissediyorsunuz? Tuhaf ve rahatsız mı? Bir omzunuz diğerinden daha yüksekte gibi mi? Kollarınızı normalde yaptığınız gibi kavuşturduğunuzda da bir omzunuz daha yukarıda olur ama yine de rahat hissedersiniz. Diğer türlü yapmanız ne daha iyi ne daha kötüdür, ne doğru ne de yanlıştır, sadece farklıdır. Alışkanlık olmadığından tuhaf hissedersiniz. 2. Şimdi de ayağa kalkın. Bakmadan ayaklarınızı birbirinden 30 cm kadar ayrık ve paralel tutun. Şimdi bakın ve ne kadar doğru yaptığınızı görün. Bunun üzerinde düşünmeye vaktiniz olmadığında bunu yapmaya çalışın—ayakların paralel olmaması ya da sandığınızdan daha yakın ya da ayrık olması sık görülür. 3. Bir boy aynasının önünde durun. Aynaya bakmadan (gözlerinizi kapatın) rahat hissettiğiniz bir pozisyon alın. Düz durmanız gerekmiyor, sadece gevşeyin ve rahat bir pozisyonda durun. Yüzünüzün aynaya dönük olması gerekmiyor. Şimdi gözlerinizi açın ve kendinize bakın. Hissettiğiniz ölçüde rahat mı duruyorsunuz? Duruşunuz gözleriniz kapalıyken sandığınız kadar gerilimden uzak görünüyor mu? 4. Tam bir şey yapacakken, mesela su ısıtıcısını dolduracakken ya da dişinizi fırçalayacakken durup öylece kalın. Şimdi zihninizde beden duruşunuzu, özellikle de başınızı ve boynunuzu kontrol edin. Yapacağınız işe girişmek için boynunuzu öne uzatmış mısınız? İhtiyaç duymadığınız kasları germiş misiniz? Donup kaldığınız pozisyon rahat bir pozisyon mu? Şimdi yapmaya kalkıştığınız şeyi yapmamaya karar verebilir misiniz? Şimdi başka bir şey yapabilir misiniz? Şu anda olduğunuz pozisyonu bir süre daha koruyabilir misiniz yoksa hemen rahatsızlık vermeye mi başlar? 18 BİLGİNİZİ TEST EDİN 1 Alexander’ın sağlığı çocukluğunda nasıldı? 2 Delikanlılık çağında meslek olarak neyi seçmişti? 3 Alexander sesini kaybetmesinin sorumlusu olarak hangi üç nedeni görüyordu? 4 Alexander sesindeki sorunu “yaparak” mı “yapmayarak” mı çözdü? 5 Alexander’ın birincil kontrol kavramı neyle ilgili? 6 Alexander, “zihinsel” ve ”fiziksel” olanı birbirinden ayırıyor muydu? 7 Alexander’ın Alexander Tekniği üzerine yazdığı ilk kitabının adı neydi? 8 Alexander öldüğünde kaç yaşındaydı: 66 mı, 76 mı, yoksa 86 mı? 19 Alexander Tekniği nedir? 2 Alexander Tekniği nedir? Bu bölümde: • Alexander Tekniğinde kullanılan “birincil kontrol”, “bilinçli projeksiyon” ve “hedef yönelimlilik” gibi teknik deyimleri • bu terimlerin anlamını gerçekten bilmeden Alexander Tekniğine ilişkin pek çok değerli bilgiyi kaçırabileceğimizi öğreneceksiniz. Fiziksel, zihinsel ya da ruhsal olan her şeyi kaslarda gerilime dönüştürüyorsunuz. F.M. Alexander Alexander Tekniği Eğitmenleri Derneği, teknikle ilgili şunları söylüyor: Alışkanlık haline gelmiş yanlış kullanım ya da sakatlanma nedeniyle doğal bilinçaltı denge ve duruş mekanizmaları bozulduğunda fiziksel ve zihinsel işlevlerimizin kalitesi düşebilir. Öte yandan duruş biçiminde kasların olması gerektiği gibi kullanımı sadece daha çok uğraşmakla edinebileceğimiz bir şey değildir. İyi işleyen “otomatik” refleks tepkileri bedeni neredeyse hiç çabasız destekler. 20 Temel olarak, bedenlerimizi modern yaşama nasıl adapte edeceğimizi öğrenmiş değiliz—insan olarak yaşamaya uyum sağlamak bir milyon yıl sürdü ve sadece son 100.000 yıldır medeni olmaya alışıyoruz. Bu yeterince uzun bir süre değil. Yetiştirilme şeklimiz de buna tuz biber ekiyor. “Dik dur!”, “dik otur”, “düzgün dur, kıpırdanıp durma!”... Bu sözleri kaç defa duydunuz? Peki küçük bir çocukken nasıl dik duruyordunuz? Genellikle omuzlarınızı arkaya atıyor, göğsünüzü çıkarabildiğiniz kadar öne çıkarıyor ve omurganıza kavis veriyordunuz, değil mi? (bak. Şekil 2.1) Peki nasıl dik oturuyordunuz? Yine düz olduğunu düşündüğünüz ama yandan bakıldığında çok garip görünen gergin bir pozisyon alarak. (bak. Şekil 2.2) Normal duruş Şekil 2.1 Dik duruş Dik duruş Alexander Tekniği 21 Alexander Tekniği nedir? Dik oturmaya gelince—eğer sandalyeler insanlar için tasarlanmış olsaydı böyle oturabilirdiniz. Ne yazık ki sandalyeler insanlara göre tasarlanmamıştır ya da insanlar sandalyeler için tasarlanmamıştır. Sandalyeler bizim evrim geçirmemize olanak verecek kadar uzun zamandır kullanılmıyor. Avustralya ya da Güney Amerika yerlilerini seyrettiğinizde hareketlerinde doğal bir zarafet ve kolaylık gözlemlersiniz ama ortalıkta sandalye ya da yaşamlarımızı kolaylaştırması beklenen bir dolu modern eşya ve araç gereçten eser yoktur. Hayır, bu kitabı okumayı bitirmeden gidip tüm mobilyanızı atmayın. Kitabı bitirdiğinizde isterseniz atarsınız. Alexander Tekniği tercihlerle ilgilidir. Sandalyede otururuz çünkü başka seçeneğimiz olmadığına inanırız. Tek seçeneğimiz sandalyedir. Bu kısmen doğru. Belli bir şekilde oturur ve ayakta dururuz çünkü bizim bunları yapma şeklimiz budur, başka seçeneğimiz olmadığına inanırız. Alexander Tekniği size alternatifler gösterecek. Alexander Tekniği bir kez öğrendikten sonra hayatınız boyunca yaptığınız her şeyde size seçenek—bilinçli bir seçenek—sunacak. Kambur oturuş Şekil 2.2 Dik oturuş Dik oturuş Alexander Tekniği 22 İstiyorsanız tüm mobilyanızı atmayı tercih edebilirsiniz. Teknik hakkında öğrendiğiniz her şeyi aklınızda tutamayacağınızı da iddia edebilirsiniz—bu da sizin tercihiniz. Egzersiz Bir boy aynası bulun ve kendinize yandan iyice bakın. Duruşunuzu Şekil 2.1’deki çizimlerle kıyaslayın. Şimdi de yemek masası sandalyesi gibi dik sırtlı bir sandalyede oturun ve normalde Şekil 2.2’de gösterilen oturma pozisyonlarından hangisini benimsediğinize bakın. Temeller Şimdi sizinle bazı teknik terimlerin üzerinden geçmek ve nasıl uygulandıklarını anlatmak istiyorum. Bu zor ya da karmaşık değil ama Alexander kafa karışıklıklarına yer vermemek için ilkelerinden bir kısmı için yeni bir terminoloji kullanmak istemiş, hepsi bu. Bu terimlerin bir kısmı yabancı gelse bile anlaşılması kolay terimler ve bir önceki bölümde bunların bir kısmıyla zaten tanıştık. BİRİNCİL KONTROL Alexander baş, boyun ve gövde arasındaki ilişkinin tüm bedeni etkilediğini doğru bir şekilde gözlemledi. Baş ve boyun sırtla birlikte düzgün bir hat takip ediyorsa tüm beden kendiliğinden rahat ve doğal bir pozisyon alır. Sorun, düzgün bir hat takip etmenin ne demek olduğunu bilmeyişimiz. Bunu öğrenmedik. Bu muhtemelen Alexander Tekniğinin öğreteceği en önemli unsur. Bu sorun sadece insanları etkiliyor gibi görünüyor. Bu yapısal bir hata mı? Kötü mü evrimleştik? Diğer memelilere bakın: Kediler yürürken rahat bir edayla süzülüyor; maymunlar zarif bir şekilde ağaçlardan ağaçlara atlıyor; yunuslar mükemmel bir hat takip ederek yüzüyor; leoparlar çaba harcamaksızın koşuyor. Bir de insanlara bakın, yapısı 23 Alexander Tekniği nedir? bozuk bir topluluk gibi görünüyoruz. Kendimizi bırakıyoruz, kötü yürüyoruz, bir yerlerimiz ağrıyor ve formdan düşüyoruz. Dört ayak üzerinde yürümek üzere mi tasarlandık? Yoksa iki ayak üzerinde dik durmak için mi? Kendi halimize bırakılırsak çoğu zamanı yere yakın geçirebilirdik. Sandalyelerde oturmak yerine çömelirdik, kanepeye yığılmak yerine yere uzanırdık. Çocukları seyrederseniz çoğu durumda yerde yattıklarını görürsünüz. Ebeveynler onlara, sanki halının üzerinde uzanmaya devam ederlerse korkunç bir hastalık kapacaklarmış gibi sürekli “yerden kalkmalarını” söyler. Çocukların yaptığı oldukça doğal ve kendiliğinden bir harekettir. Geçit yapan askerleri seyrederseniz dik durduklarını görürsünüz. Onlar nadide savaşçılardır ve fiziksel formlarının doruğunda olmaları gerekir. Yine de seyrettiğinizde gözünüze gergin ve kolayca hastalanabilir gibi görünürler. Alexander başın yukarıda ve ileri doğru tutulması gerektiğini söyledi. Bu başı istemli bir şekilde bu pozisyona sokarak değil bilinçli projeksiyonla yapılır. Baş doğru durduğunda tüm beden bunu izler (bak. Şekil 2.3). Şekil 2.1’de görebileceğiniz gibi farklı ayakta durma şekilleri vardır. Düz ya da düzgün veya “doğru” olduğunu düşündüğümüz şekilde durmaya çalıştığımızda her zaman bir şekilde sırtımızın, göğsümüzün Hatalı Şekil 2.3 Başın hizalanması Hatalı Doğru 24 ya da gövdemizin üst kısmının pozisyonunu değiştiririz. Alexander başın bedenin genel duruşunu yönlendirdiğini anladı. Başı doğru tutun, bedeninizin geri kalanı başı takip edecektir. Başı yanlış tutarsanız bedeninizin geri kalanıyla fazla bir şey yapamazsınız. Öte yandan en zoru da başı doğru tutmaktır. Alexander Tekniği eğitmenlerinin çoğunun bire bir ders almanız gerektiğini ileri sürmeleri de sırf bu nedenledir—başı doğru tutmak için. NE DOĞRU NE YANLIŞ? Genel olarak bazı doğru baş pozisyonları varmış gibi “doğru” ve “yanlış” pozisyonlardan bahsettim. Halbuki yok. Sadece size göre doğru bir pozisyon var. Hepimizin bedeni, başı farklı. Yürüme, ayakta durma, oturma ve uzanma şekillerimiz de farklı. Hepimiz için geçerli tek bir pozisyonla başımızı doğru tutmamız imkânsız. Yapmaya kalkışabileceğimiz tek şey kendimize göre doğru tutmak. Doğru kelimesi de doğru değil. Doğru derken genellikle iyi ya da hatasız olanı kastederiz. Alexander Tekniğinde “doğru” ya da “yanlış” yoktur. Bedenin geri kalanının serbest olmasına izin verecek daha iyi baş pozisyonu vardır. Hangi pozisyonun sizin için daha iyi olduğunu, bu pozisyonu nasıl sağlayacağınızı bilebilirsiniz ama yine de “yanlış” şekilde durmayı tercih edebilirsiniz. Yine temel olan tercihtir. Bir şey ancak bunu başka seçeneğimiz olmadığından yapıyorsak yanlıştır. Bir kez seçeneğimiz olduğunda ise istediğimiz gibi durabiliriz. BİRİNCİL KONTROL NASIL SAĞLANIR Egzersiz Gözlerinizi kapatın ve başınızın tepesine bağlı bir ipin sizi nazikçe yukarı doğru çektiğini düşünün. Bunu zihninizde canlandırırken bir süre sadece oturun. Bunu yaparken bedeninizde neler olduğunu tam olarak hissetmenizi istiyorum. Başınızı belli belirsiz yukarı doğru kaldırdığınızı tahmin ediyorum. Sırtınızı düzleştirmiş olabilirsiniz ve 25 Alexander Tekniği nedir? kendinizi yukarı doğru çekmişsinizdir. Öte yandan verilen talimat ipin ne yaptığını zihninizde canlandırmanızdı. Şimdi bir kez daha hiçbir beden hareketinin gerekli olmadığını bilerek yeniden deneyin. Hareket etmeden sadece zihninizde canlandırın. Alexander zihin ve beden arasındaki son derece güçlü bağların çok iyi farkındaydı. Birincil kontrol zihinde başlar. Zihninize talimat verirseniz bedeninizi belli etmeden ve ustalıkla kontrol edecektir. Önümüzdeki birkaç gün boyunca farklı durumlarda bir ipin sürekli sizi nazikçe yukarı doğru çektiğini zihninizde canlandırın. Hiçbir şey yapmanıza gerek yok. Bırakın zihniniz bedeniniz üzerinde bilinçaltı seviyesinde çalışsın. Download 3.01 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling