Alexander Tekniğiyle Bel ve Sırt Ağrısının


Download 3.01 Kb.
Pdf ko'rish
bet4/12
Sana25.12.2017
Hajmi3.01 Kb.
#23026
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12

BİLİNÇLİ PROJEKSİYON
Zihin ve beden arasındaki yakın ilişkinin farkında olan Alexander
zihnin yeniden programlandığında bedenin de otomatik olarak 
zihni takip edeceğini düşündü. Öte yandan yeniden programlamak 
bu işin en zor tarafı. Alexander’a göre bunu yapmanın yolu hareket 
ederken talimatlar kulağımızda çınlamaya başlayana kadar bu 
talimatları sürekli tekrar etmekti. Buradaki problem dinlemeyi 
bırakmayı hızla öğrenebilmemizdir—zihinsel talimatları bir 
çeşit kutsal formül gibi algılamaya başlar sonra da bir yararının 
olmadığını düşünüp tekrarlamayı bırakırsınız. Öte yandan 
meditasyon yapmak için bu kutsal formüllerden yararlanan 
herkesin bildiği gibi zihin güçlükle algılanan bir seviyede ve 
ustalıkla çalışır. Biz dikkat etmesek de bir işleyişi vardır. 
Genel bakış 
Alexander’ın birincil kontrol sağlama amacı taşıyan bilinçli 
projeksiyonları şunlardır: 
•  boynunuzu serbest bırakın
• başınız ileri doğru ve dik dursun 
• bırakın sırtınız uzasın ve genişlesin 

26
Bunlar da sizin yapacağınız şeyler değil, aklınızdan geçireceğiniz 
düşüncelerdir. Bunlar bilinçli projeksiyonlardır. Bunları bir kutsal 
formül gibi kullanabilirsiniz: Ne zaman ayıracak biraz vaktiniz olsa 
kendi kendinize tekrarlayın; ne zaman otursanız, kalksanız, yürüseniz, 
hareket etseniz, vücudunuzu herhangi bir şekilde kullansanız 
tekrarlayın. Bilinçli projeksiyonları zihninizden tekrarlarken buna 
göre hareket ettiğinizi fark ettiğinizde durun ve bunların eylem değil 
sadece düşünce olduğunu hatırlayın. Önce düşüncelerimiz gelir ve 
eylemlerimiz de otomatik olarak düşüncelerimizi takip eder. Hiçbir 
şey yapmamıza gerek yoktur. Alexander’ın da gördüğü gibi ne kadar 
uğraşırsak o kadar kötü yaparız. Unutmayın Alexander’ın bunu fark 
etmesi on yılını aldı. 
 
HEDEF YÖNELİMLİ TUTUM
Bir şeyi yapmaya çalışmak nasıl oluyor da daha kötü yapmamıza 
neden oluyor? Size izin, hiçbir şey yapmayabilirsiniz. Bedenimizin 
içinde bulunduğu hale gelmesine izin verme nedenimiz hepimizin de 
“yapanlar” oluşudur. Yapmak problemlere neden olur. Yapmayı 
bıraktığımızda bunun faydasını görürüz. Yapmamak muhtemelen 
yapabileceğimiz en zor şey. İnsanlar yapmaya heveslidir. Şehirler 
kurarız, yıldızlara seyahat ederiz, uzak kıtaları keşfederiz, dağlara 
tımanırız ve araba kullanırız. Adını siz koyun, biz yaparız. 
Amerika’nın Hopi Kızılderilileri Batılılar için “karınca insanlar” 
ifadesini kullanır. Çok fazla şey yaparız. İşte size çocukluk 
döneminden tipik bir diyalog: 
EBEVEYN: (diğer odadaki çocuğuna sesleniyor) Ne 
yapıyorsun? 
ÇOCUK: Hiçbir 
şey.
EBEVEYN: O zaman gel buraya da sana yapacak bir şey 
bulalım. 
ÇOCUK: Böyle 
hiçbir 
şey yapmamak hoşuma gidiyor. 
EBEVEYN: Zamanını böyle geçiremezsin. Bir şey yapmalısın!
Siz de tıpatıp aynısı olmasa da benzerlerini işitmiş olmalısınız. 
Kendimiz anne baba olduğumuzda da bu hiç ama hiçbir şey 

27
Alexander Tekniği nedir?
yapmadan geçirdiğimiz zamanların hazzını unutuveririz. Biz de 
çocuklarımıza bir şeyler yapmalarını söyleriz. 
Bu sürekli bir şey yapıyor olma hali bizde pek çok alışkanlığa 
neden olmuştur. Ne zaman bir şey yapmamız gerekse ne yapmamız 
gerektiğine odaklanırız, bunu yapma şekline değil. Hedef yönelimli 
tutum muhtemelen en bariz şekliyle acelesi olanlarda gözlemlenir
—mesela bir trene yetişmeye çalışıyorlardır. Başları aşağıda ve ileri 
çıkıktır, beden ve baş arasında epey bir açı vardır. Beden bu şekilde 
başı takip eder (bak. Şekil 2.4). 
Şekil 2.4 uç bir örnek ama hayatımızın her alanında hedef 
yönelimli tutum sergiliyoruz. Bazılarımız diğerlerine göre daha 
da kötü. Bir itirafım var. Üniversitedeyken çokça kahve molası 
verirdim. Kahve dükkânı yolun hemen karşısındaydı. Kahve 
dükkânının tam dışında bir elektrik direği vardı. Üç yıl boyunca 
her gün önünden geçmiştim. Etrafından dolaşmış, görmüş, fark 
etmiştim—orada olduğunu biliyordum. Ama benim istediğim şey 
kahveydi. Bir keresinde kahve dükkânının yolunu tuttuğumda 
öyle bir hedef yönelimli tutum içine girdim ki dosdoğru o elektrik 
Şekil 2.4 Hedef yönelimli tutum örnekleri

28
direğine çarpıp düştüm. Hedef yönelimli tutum canınızı yakabilir. 
O elektrik direğinin orada olduğunu biliyordum ama amacıma 
öylesine odaklanmıştım ki yolun hiç farkında değildim. Daha kaç 
yolu gözden kaçırmıştım acaba? 
Hedef yönelimli tutum mercek altında
Hedef yönelimli tutuma toplumumuzun her alanında tanık 
olabiliriz. Her zaman en önemli olan sonuçtur. Sonuç elde etmemiz 
gerekir ve bu sonuçlara ulaşmak için kendimize ne yaptığımızın 
bir önemi yoktur. Okula adım atmamızla başlar. Sınav sonuçları 
önemlidir. Geleceğe bakmamız gereklidir. Hedef yönelimli tutum 
yüzünden çocuklarımızın aldığı eğitimin kalitesinin etkilenip 
etkilenmediğini merak ediyorum doğrusu.  
Nasıl öğrendiğimiz üzerine nadiren düşünürüz—her zaman sonuç 
elde etmek için öğreniriz. Sınavları geçmemiz gerek ki yüksek 
eğitime devam edebilelim ve giderek daha çok yükselebileceğimiz 
iyi bir işte tutunabilecek vasıfları kazanalım. Böylece daha çok para 
kazanabiliriz ve daha çok para kazanmak da sonuç verir çünkü 
daha mutlu oluruz. Ne yazık ki pek çok kişi için bu senaryo tutmaz. 
Sınavlar kazanır, iş bulur, terfi alabilir, hatta para da kazanabilirler 
ama genelde mutluluk bu senaryonun dışında kalır. 
Hedef yönelimli tutum hepimizin ortak tavrı. Bunu yapmayı 
nasıl bırakacağımızı öğrenmek ise anahtar. Öğrendiklerimizi 
zihnimizden silerek öğreneceğiz. 
Yaşamlarımızda hedef yönelimli tutum
Biraz zaman ayırarak hedef yönelimli tutumla ilgili kendinizden 
örnekler üzerinde düşünebilirsiniz. Örneğin sabırsızlığımızı ele 
alalım. Hepimiz tatili düşünür dururuz, sonra da tatile çıktığımızda 
hemen işe dönüşü düşünürüz. 
Hedef yönelimli tutum zihinsel bir tutumdur ve yolculuğun tadını 
çıkarmadan sabırsızlıkla ileriyi düşünürüz. Ama Alexander’ın da 
bildiği gibi zihinsel olanın fiziksel olan üzerinde etkisi vardır. Hedef 
yönelimli tutumu benimsememize neden olan öğrendiklerimizi 
unuttuğumuzda daha sakin olabiliriz. Yine varacağız, varmak biraz 
zaman alacak ama vardığımızda bitap düşmüş olmayacağız. Bu, 

29
Alexander Tekniği nedir?
üstümüze düşen en ufak bir işten, yaşam ve ölüm gibi hayattaki en 
önemli şeylere kadar her şey için geçerlidir. 
Egzersiz
Yaşadığınız sokağı ya da caddeyi defalarca görmüşsünüzdür. 
Apartman kapısını defalarca görmüşsünüzdür. İddiaya 
girerim her seferinde hedef yönelimli bir tutum içindeydiniz. 
İşten eve bir sonraki dönüşünüzde apartman girişinde 
daha önce hiç görmediğiniz bir şey fark etmeye çalışmanızı 
istiyorum. Bu egzersizi birkaç gün yapın. Fark edilebilecek 
şeyleri tüketebileceğinizi pek sanmıyorum—tıpkı elektrik 
direği gibi gözünüzün önünde dururlar ama biz kapıyı 
açmak için anahtarları çıkarmakla, akşam ne pişireceğimizi 
düşünmekle, haberleri kaçırdık mı diye endişelenmekle, 
ertesi gün yapacaklarımızı gözden geçirmekle, hayatımızın 
geri kalanını planlamakla meşgulüzdür. Aklınıza ne gelirse 
artık. Sürekli bir şeyler yapmaktayız. Sizden tek istediğim bir 
kez olsun etrafınıza bakmak için biraz zaman ayırmanız
—diğer şeyleri daha sonra da yapabilirsiniz. 
Bunu birkaç gün yaptıktan sonra hedef yönelimli tutumunuza 
geri dönmenizi istiyorum—bu bilinçli bir tercih, dolayısıyla 
da yanlış değil. Şimdi de hedef yönelimli tutum içinde 
olduğunuzda ve olmadığınızda kendinizi fiziksel olarak nasıl 
hissettiğinize dair bir kıyaslama yapmanızı istiyorum. 
Yeni şeyler fark etmek için etrafımıza bakmak bizi 
rahatlatır. Daha bir zarafetle yürürüz çünkü başımız önde 
gitmiyoruzdur. Acele etmeyiz. Ama yine de aynı hızla 
hareket ediyor oluruz. Hiçbir şey kaybetmeyiz. Hedef 
yönelimli tutum içine girmeyerek kazançlı çıkarız. 
Oturma odanızda ya da bahçenizde hedef yönelimli 
olmamaya çalışın. Daha önce hiç görmemiş olabileceğiniz 
şeyleri fark etmek için etrafta dolaşın. Vitrinlere doğru 
yürürken ne alacağınızı düşünmek yerine çevrenize bakın ve 
yolculuğunuzun keyfini çıkarın. 

30
Edim yöntemleri
Hedef yönelimlilik bir alışkanlıktır. Mağaralarda yaşarken ya 
da avcılık yaparken hayatta kalmamızı sağlayan, bir zamanların 
gerekli bir alışkanlığıydı belki de. Bu alışkanlık unutulabilir 
ama yaptığımız her hareketi didik didik incelemeli ve neden 
bu şekilde hareket ettiğimizi anlamalıyız. Alexander bu analize 
edim yöntemleri adını veriyor. Her eylemin bir edim yöntemi 
vardır. Oturduğumuzda ya da tekrar ayağa kalktığımızda edim 
yöntemlerimizi kullanırız. Bir işi tamamlamak için gerekli her bir 
eyleme bakmaya başladığımızda muhtelif faktörü sorgulamaya da 
başlayabiliriz: 
•  Bu işi nasıl yapıyorum?—Hangi kasları kullanıyorum? 
Bedenimin konumu nasıl? Nasıl bir his veriyor? Bedenimin 
farklı kısımlarında diğer kısımlarına göre ne hissediyorum?
•  Neden bunu yapıyorum?—Hedefim ne? Bunu yaptıktan sonra 
sonuç ne olacak? Bunu yapmaya neden devam etmeliyim? Bunu 
yapmak için beni motive eden ne? Bunu yapmak benim için 
uygun mu? 
Egzersiz
Bu kitabı okurken de zamanınızı iyi değerlendirebilirsiniz. 
Bedeninizin en ufak bir yerini kıpırdatmadan zihinsel olarak 
tüm bedeninizi iyice incelemenizi istiyorum. Ayaklarınızdan 
başlayıp yukarı doğru çıkın. Anatomik olarak bedeninizin 
her parçasını izlemenizi istiyorum. Nerede? Ne yapıyor? 
Ne hissediyorsunuz? Neye dokunuyor? Gergin mi rahat 
mı? Zihninizdeki görüntüsü nasıl? Tüm bedeniniz nasıl 
görünüyor? Tüm bedeniniz nasıl hissettiriyor? 
Şu anki pozisyonunuza kendiniz geçtiniz. Şimdi bu 
pozisyona nasıl ve neden geçtiğinizi bilmek istiyorum? 
Neden parmaklarınız şimdi bulundukları pozisyondalar? 
Neden ayaklarınız şu an oldukları yerdeler? Başınız nerede, 

31
Alexander Tekniği nedir?
neden? Her şeyi izleyin—ama bu aşamada hiçbir yerinizi 
kıpırdatmayın. 
 
Muhtemelen şimdiye kadar bedeninizin bazı kısımlarının 
tuhaf pozisyonlarda olduğunu fark etmişsinizdir. Bedeniniz 
sizden habersiz bir şekilde belli bir pozisyona girmiş gibi. Bu 
gerçeğe gözlerinizi yavaş yavaş açıyorsunuz. Endişelenmeyin. 
Bu Alexander Tekniğinin normal bir parçası. Kendimizi 
bizden bağımsız iradesi olan tuhaf bir kalıbın içinde 
buluvermiş gibi oluruz. 
Bedeninizin her bir parçası nerede biliyorsunuz—ve hiçbir 
yerinizi de oynatmadınız. Şimdi sizden egzersizin ikinci 
kısmını tamamlamanızı istiyorum. Bilinçli olarak daha rahat, 
gergin olmayan ya da daha iyi bir pozisyonda oturmayı 
hedeflemiş olsaydınız bedeninizin her bir kısmını nasıl 
konumlandırırdınız? Yine hiçbir yerinizi hareket ettirmeden 
bunu planlamaya başlayın. Kıpırdamayın, kendinizi önce 
zihinsel olarak hazırlayın.
Üçüncü kısımda ayağa kalkın ve tekrar oturup okumaya 
devam etmeye hazırlanmak için kendinize zaman verin. 
Kendinizi hazırlarken bilinçli projeksiyon pratiği yapın. 
Tekrar oturmadan hemen önce bedeninizin tüm kısımlarının 
nerede durduğunu ve hangi kısımlarının yerini değiştirmeye 
karar verdiğinizi hatırlayın. Uykuya dalmadan önce 
yatakta yatıyor olduğunuz zamanki gibi; tam çok rahat 
bir pozisyon bulursunuz ama birden tuvalete gitmeniz 
gerekir. Geri döndüğünüzde o rahat pozisyonu tam olarak 
hatırlayamazsınız ve tekrar bir pozisyon bulana kadar 
rahatsız olursunuz. Yeni bir pozisyon kimi zaman tuhaf 
hissettirebilir çünkü henüz alışkanlık haline gelmemiştir. 
Bu egzersizi her zaman her yerde yapabilirsiniz. Ne yapıyor 
olursanız olun, sadece durup bedeninizin tüm kısımlarını 
izleyin ve egzersizi tekrarlayın. 

32
Alexander, öğrencilerinden hedefe değil “yapma şekli”ne konsantre 
olmalarını ister. Bunu yaparken doğal olarak rahatlayacaklar ve 
daha iyi hareket edeceklerdir. Edim yöntemlerini sorgulamadığımız 
zaman otomatik hareket ederiz. Edim yöntemlerini analiz ettiğimiz 
zamansa insan gibi hareket etmeye başlarız: Kontrol bizdedir, 
hareketimizin sorumluluğu bize aittir, bilinçli tercihler yaparız. 
ENGELLEME 
Bir şey yapmadan ya da hareket etmeden hemen önce durmayı 
öğrenmeye Alexander’ın verdiği ad. Onun döneminden bu yana 
bu terime farklı anlamlar yüklendi ama biz onun kastettiği şekliyle 
kullanacağız—durmayı öğrenmek. 
Bu sadece durmayı öğrenmekle ilgili değildir, ne yaptığımızı ve 
edim şeklimizi sorgulamak için durmayı öğrenmekle ilgilidir. 
Engelleme, hedef yönelimlilikten kaçınmak için de harika bir 
yöntemdir. Ne zaman acele etmeye kalkışırsanız önce engelleyin, 
bu size durup bir nefes almak için fırsat verir—ne yaptığınızın 
bilinçli olarak farkına varmanız için bir zaman ayırmanıza fırsat 
verir. Sonra söz konusu edimle ilgili motivasyonu, nasıl yapılması 
gerektiğini, yaptığınızda ne olacağını ve yaptığınız için nasıl 
hissedeceğinizi kontrol edebilirsiniz. Bunları yapmak bir saniye 
bile sürmez—oturup saatlerce üstünde kafa yormanızı gerektirecek 
bir şey değildir. Devam etmeyi isteyip istemediğinizi ve ne şekilde 
devam etmek istediğinizi yoklamanız için eylemden önce verdiğiniz 
küçücük bir aradır. 
Egzersiz
Bunu yapmak için kalem ve kâğıda ihtiyacınız olacak. Her 
gün yaptığınız üç şeyi tam olarak nasıl yaptığınızı yazmanızı 
istiyorum: 
1.  Sabahları nasıl giyiniyorsunuz? Giysilerinizi hangi sırayla 
üzerinize geçiriyorsunuz? Giyinirken oturuyor musunuz 
yoksa ayakta mı duruyorsunuz? Şimdi sizden neden bu 
şekilde yaptığınızı yazarak açıklamanızı istiyorum. Önce 

33
Alexander Tekniği nedir?
bir prova yapmanıza izin yok, tamamen hatırladıklarınıza 
göre yazacaksınız. 
2.  Gece uykuya nasıl hazırlanıyorsunuz? Yatağa nasıl 
giriyorsunuz? Hangi pozisyonda uzanıyorsunuz? 
Bedeninizin her bir kısmı tam olarak nerede? Neden bu 
şekilde yapıyorsunuz?
3.  Çayınızı/kahvenizi nasıl hazırlıyorsunuz? Isıtıcıdaki su 
kaynarken siz ne yapıyorsunuz? Nasıl duruyorsunuz? 
Bedeninizin her bir kısmı hangi pozisyonda duruyor? 
Neden?
Çok kolay, değil mi? Yoksa ne yaptığınızı tam olarak hatırlamıyor 
musunuz? Önemli değil çünkü daha sonra bu egzersizin ikinci 
kısmını yapacaksınız. Ayrıntıları yazdığınız kâğıdı bir kenara 
kaldırın ve bu aktiviteleri yapma zamanı geldiğinde ne kadar 
isabetli yazdığınızı kontrol etmek için yazdıklarınızla gerçekten 
nasıl hareket ettiğinizi karşılaştırabilirsiniz. 
Bundan sonra bu egzersizin üçüncü kısmına geçebilirsiniz. Bu 
kısımda doğal olarak vakti geldikçe bu eylemleri tekrar edecek 
ama bu sefer her bir hareketinizden önce duracaksınız. Yapmak 
üzere olduğunuz hareketi gerçekten de yapmak istediğinizden emin 
olmak için her bir hareketinizi kontrol etmeniz için size zaman 
verir. Doğru mu yoksa yanlış mı yaptığınız konusunda bu aşamada 
endişe etmeyin ama sadece tüm hayatınız boyunca bilinçsiz hareket 
ettiğiniz gerçeğine gözlerinizi açmaya hazır olun. Alexander Tekniği 
gözümüzü açmakla, ne yaptığımızı sorgulamakla ve sonra da daha 
iyi, daha etkili ve daha bilinçli bir yapma yöntemi bulmakla ilgilidir. 
YERÇEKİMİNE KARŞI
Yerçekiminin etkilerini herkes bilir, her şey sürekli aşağı doğru 
çekilir. Vurgulanması gereken belki de yerçekiminin ne kadar 
kalıcı olduğudur. Biz üstünde düşünmediğimizde yerçekimi ara 
vermez. Günün yirmi dört saati iş başındadır, biz dahil her şeyi 
yerin merkezine doğru çeker. Her kasımız, her tendonumuz ve 
kaslarımızdaki her bir lif sürekli yerçekimine karşı savaşmaktadır. 

34
Bu karşı koyuş olmasaydı zeminde gevşek bir yığın gibi olurduk. 
İnsan yerçekimine meydan okuyan bir varlıktır. Yaşamı boyunca 
yerçekiminin ataklarına direnebilir. Ama bunun için ödememiz 
gereken bedel oldukça yüksektir. Bu savaş bizi yıllar geçtikçe 
çökmüş ve iki büklüm bir hale getirir. Hiçbir zaman yenilmeyiz 
ama hırpalanırız, savaştan çıkmış ve yara almış görünür ve öyle de 
hissedebiliriz. 
Alexander, olup bitenin farkında olarak ve biraz da yardımla 
yerçekimine daha etkin karşı koyabileceğimizi söylüyor. 
Aşağıdaki egzersiz, omurgayı uzatmaya dikkat etmemize yardım 
edecek. Bu, yerçekimine verilen tepkiyi tetikler. 
Egzersiz
•  Başınızdan çıkan ve sizi sürekli yukarı çeken bir ip 
olduğunu hayal edin. 
•  Başınızın üzerinde bir tutam saçı elinize alın ve nazik bir 
şekilde yukarı çekin. Nasıl hissettiğinize dikkat edin!
İŞLEV
Bedenin her bölümünün bir işlevi vardır. Bu işlev ona özgü 
tasarımının bir parçasıdır. İşlev ve tasarım özellikle belli işleri 
yapmaya yöneliktir. Bedenin bazı kısımlarının bariz işlevleri vardır 
ve kolay kolay yanlış kullanılmazlar—mesela kulaklarınız. Kulaklar 
vardır, duyma işini yaparlar ve biz nadiren kulaklarımızı başka bir 
iş için kullanırız. Şimdi de sırtınızı düşünün. Sırtınızın işlevi ne? 
Aslında ne için var? Bedeninizin üst kısmını desteklemek için mi? 
Ağır şeyleri kaldırmak için mi? Tanrının kollarımı iliştirmek için 
tasarladığı bir şey mi bu sırt? 
8. Bölümde insan bedenine, bedenin kısımlarına ve işlevlerine 
daha yakından bakacağız. Şimdilik bedenin her kısmının bir işlevi 

35
Alexander Tekniği nedir?
olduğunu bilmek yeterli. Bedenin her bir kısmı aynı zamanda 
yanlış bir işlev için kullanılma potansiyeli de taşır. Doğru işlevin ne 
olduğunu bilmezsek herhangi bir yanlış kullanımı da düzeltemeyiz. 
Genel bakış 
Alexander’ın kullandığı şekliyle işlev terimibedenimizin her 
bölümünün—her kasımızın, uzvumuzun ve organımızın—
özel bir işlevi olduğu ve belli bir şekilde çalıştığı gerçeğine 
işaret eder. Yanlış kullanırsak işlev zarar görür, doğru 
kullanım işlevi olması gerektiği duruma geri getirir. 
UYARANLAR 
Diyelim ki çok iyi tanıdığınız biri, mesela yakın bir arkadaşınız 
odaya girdi. Size baktı ve aptal, itici olduğunuzu ve dünya için bir 
fazlalık olduğunuzu söyledi. Nasıl tepki verirdiniz? Bir uyaranla 
karşı karşıya kaldınız ve bir tepki veriyorsunuz. Muhtemelen ya 
ağlamaya başlar ya uzaklaşır ya da ona bağırırdınız—tüm bu 
eylemler bir uyaranın fiziksel dışavurumları. Ama engellemeyi 
hatırlayın. Tepki vermeden durabilir ve sonra da nasıl tepki 
vereceğinize ilişkin tercihte bulunabilirsiniz. Üzerinde düşündükten 
sonra hiç tepki vermemeyi de tercih edebilirsiniz. Arkadaşınızın 
yüzünde kocaman bir gülüş belirir ve bunun bir şaka olduğunu, sizi 
sınadığını ya da sarhoş olduğunu filan söyler. 
Diyelim ki her telefon çaldığında açmak için fırlıyorsunuz. Diyelim 
ki çok önemli bir şeyin tam ortasındasınız, mesela güzel bir 
tartışmanın içindesiniz, sevişiyorsunuz ya da akşam yemeğinizi 
yiyorsunuz ve telefon çalıyor. Uyaran telefon sesi; peki sizin 
tepkiniz ne? Engellemeden bihaber çoğu kişi olduğu yerden fırlar 
ve telefonu açar. Siz artık engellemeyi bildiğinize göre yaptığınız 
şeyin daha önemli olup olmadığını kendinize sormak için küçücük 
bir an durabilirsiniz. Daha önemli olduğuna karar verirseniz 
yaptığınız şeyi yapmaya devam etmeyi seçebilirsiniz. Ayrıca zaten 
bir telesekreteriniz varsa sizin yerinize cevap verebilir. 

36
Uyaran bizi eyleme sevk eden herhangi bir şeydir. Bir uyaran 
duygusal olabilir: Ne zaman belli bir müziği duysak hüzünleniriz. 
Fiziksel olabilir: Ne zaman telefon çaldığını duysak yerimizden 
fırlarız. Zihinsel olabilir: Ne zaman yapmam gereken tüm işleri 
düşünmeye başlasam zihnim karmakarışık olur. 
Bazı uyaranlar öğrenilen, alışkanlık haline gelmiş tepkileri tetikler 
ve bunlara karşılık vermemek çok zordur. İddiaya girerim hepimiz 
polis sireni duyduğumuzda sesin geldiği yöne bakarız. Bizimle 
ilgisi olmadığını biliriz ama yine de istesek de istemesek de tepki 
gösteririz. Bazen bu uyaranlar çok önemlidir, hatta hayat kurtarıcı 
bile olabilir. Sinemada biri “yangın var” diye bağırdığında tepki 
göstermemiz gerekir. Ama artık engelleme ilkesini bildiğimize göre 
paniğe kapılmamıza gerek yok. Paniğe kapılmak yerine ufacık bir 
an durup daha verimli bir tepki vermeyi seçebiliriz. 
Genel bakış 
Bir uyaran, bir tepkiye yol açan şeydir. Alexander Tekniği 
bize ister zihinsel, ister fiziksel, ister duygusal olsun tüm 
uyaranların farkında olmamız için kendimizi nasıl yeniden 
eğiteceğimizi öğretir. Uyaranlara aşırı tepki vermek gerekli 
değildir, tepkimizi değiştirebiliriz. 
Özet 
Bu bölümde Alexander Tekniğiyle bağlantılı bazı önemli terimler 
ve anlamları üzerinde durduk. Bu terimler şunlar: 
•  birincil kontrol
•  bilinçli projeksiyon
•  hedef yönelimli tutum
•  edim yöntemleri
•  engelleme

37
Alexander Tekniği nedir?
•  yerçekimine karşı koyuş
•  işlev
•  uyaran
Bu terimler arasında hâlâ size yabancı gelen ya da anlamından 
emin olmadığınız varsa bu bölümü tekrar okumanız bunun için 
ayıracağınız zamana değebilir. Bu terimler ilerleyen bölümlerde 
sıklıkla kullanılacak ve bunları iyi bilmeniz size yardımcı olacaktır. 

38
BİLGİNİZİ TEST EDİN
1  Alexander’ın birincil kontrol sağlamayı amaçlayan bilinçli 
projeksiyonları şunlardır:
a boynunuzu _____________ bırakın 
başınız _________ ve ____________ dursun
bırakın sırtınız ________ ve genişlesin. 
2  Yolculuğun tadını çıkarmadan acele etmeye ve nihai sonuca 
odaklanmaya _______ denir. 
3  Sonuca odaklanmak yerine yapma şekline odaklanmaya 
____________ denir. 
4  Alexander’ın _________ kavramı bir şey yapmadan veya 
hareket etmeden hemen önce duraksamayı öğrenmek 
anlamına gelir. 
Download 3.01 Kb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling