Ankara üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ
IV. İran Seferi Esnasında Şehzade Mustafa’nın Öldürülmesi ve Sonrası
Download 6.7 Mb. Pdf ko'rish
|
- Bu sahifa navigatsiya:
- “Rif’at istersen eğer mihr-i cihân-ârâ gibi Sür yüzün her gün yere eyle tenezzül mâ gibi
- Sûzen-i müjgânlarında geçmedi dil-rîştesi Yolda kaldın ey Mesîhâ Hazret-i İsâ gibi
- Katreden kemdir vücudun Muhlisî ammâ aceb Nazm idüb dürler döker tab’ın senin deryâgibi
4.IV. İran Seferi Esnasında Şehzade Mustafa’nın Öldürülmesi ve Sonrası A.İran Seferi Esnasında Şehzade Mustafa’nın Öldürülmesi Söylendiği gibi Sultan Süleyman‟ın Ġran‟dan döndüğü esnada ġah Tahmasb Osmanlı topraklarına saldırmıĢ; ErciĢ, Bargiri Kaleler‟ini yıkmıĢ ve Erzurum vilayetini yağmalayıp yakmıĢtır. Artık Doğu Anadolu‟nun tehlikeye düĢmesi üzerine Sultan Süleyman yeni bir ġark (Ġran) seferine karar verdi. 1882
Bu yaptıkların üzerine Tahmasb‟ın önüne geçmek ve saldırılarına engel olmak için tekrar Sultan Süleyman Ġran‟a sefer açtı. 1883
Bu Osmanlı ordusunun çoğunluğunu Batı‟dan Doğuya nakletmesine neden oldu. Osmanlı din ulemasının Ġran‟a karĢı Ģiddetli tepki göstermelerisavaĢın diğer nedenlerindendir. 1884
Bunların dıĢında baĢka bir neden de Tahmasb‟ın ilk üç Halifeyilanetemesini. 1885 Teberrailer adlı onun memurları bunu yapıyorlardı ve halkı ilk üç Halifeye lanetmeye teĢvik ediyorlardı. 1886
Ġslam tarihin de ilk kez Halife‟ye lanetve küfüretmek etmegeneleğini Muaviye ve Emevi Halifeler‟in tarafından baĢlatıldı. 1887
Muaviye, Küfe‟den henüz yeni halife olarak biat
1882 Hammer, D.O.T. Terc. M. Ata. VI, s. 36; Peçevi, a.g.e, c. I, s. 297; Solakzade, a.g.e, s. 519. 1883
Tarih-i Peçevi , Hattı Nusha, Numara 1600. s. 307. Peçevi yanlıĢca Sultan Süleyman‟ın Ġran‟a geliĢini Hicri 961 yılı Cemadiülahır ayının 6. Günü kayıt etmiĢtir. Aynı sayfa. 1884
Tahmasb Safevi,
ġah Tahmasb Tezkeresi, s. 67. 1885 Feridun Bey, Munşetaus-Selâtin, c. II, s. 19-20; Nevayi, a.g.e, s. 200-202. 1886 Parsadost, Şah Tahmasb-ı Evval, s. 209. 1887 Ali bin Huseyin Mesudi, Murücüz-Zehep ve Meadinelcivahır, çev. Ebulkasim Payende, Bongah-ı Tercüme ve NaĢrı Kitap Yayınları. C. II, Tahran 1967, s. 249.
603
alıp, ġam‟a hareket etmeden önce, Hz. Ali‟ye veryansın edilip lanet okunuyordu. Ziyad‟ın kardeĢi Ebu Bekir‟e sözlü mukabelede bulunurken, araya baĢkalarının girmesiyle ağır bir Ģekilde cezalandırılmaktan kurtulmuĢtur. 1888 Ömer bin Abdulaziz dıĢında Emevi Halifelerinin emriyle Cuma namazında Hz. Ali‟ye küfür ediyorlardı. Mervan-ı Hımar (ÇalıĢkan Mervan)olarak tanınan II. Mervan, Miladi 749 yılı Aralık ayının 17. Günü (Hicri 132 yılı Cemaziyelahir ayının ikinci günü) Horasanlı Ebu Müslim‟e Küçük Zab Nehri‟nin kenarında yenildikten sonra önce Musul sonra evi ve ikamet mekânı Harran‟a geldi. Hz. Ali‟nin küfüretmesi Cuma namazından kaldırıldığı zaman Harran halkı dediler ki Ebu Turab‟a (Hz. Ali) lanet etmeden namaz batıldır ve namazı terk ettiler. 1889
Sultan Süleyman Avrupa da (Macaristan da) Hristiyanlarla savaĢtaydı ve yaptığı arka arka savaĢlardan dolayı yorgundu. 1890
Doğu cephesinde arka taraftan rahat değildi ve Ahlât gibi elden giden mekânları geri almak fikri vardı. 1891 Bu
nedenle hem bu tehlikeden kurtulmak için ve Özbek Abdullatif Han‟a yazdığı mektubundan dolayı Safevi ġiileri kaldırmak ve Ġran‟a Sünni bir hükümet kurulması için sefer düĢüncesindeydi. 1892
Hem de bunu imparatorluğunu geliĢtirmek için
1888 Muhammed bin Cerir Taberi, Tarihi Taberi, çev. Ebulkasim Payende, esatir Yayınları, Tahran 1974, c. II, s. 12-13. 1889
Ali bin Huseyin Mesudi, Murücüz-Zehep ve Meadinelcivahır, çev. Ebulkasim Payende, Bongah-ı Tercüme ve NaĢrı Kitap Yayınları. C. II, Tahran 1967, s. 249. 1890 Hammer Purgstall, a.g.e, s. 1210-1211. 1891 Hammer, a.g.e, s. 1210. 1892 Feridun Bey, a.g.e, c. I, s. 606-608. 604
gerekli görüyordu. 1893 Bu üçüncü (üç kez Tebriz‟e girmekle dördüncü savaĢ olur)savaĢın asıl nedeni sürekli Ġskender PaĢa‟nın Sultan Süleyman‟a yazdığı kıĢkırtıcı mektuplardır. ġah Tahmasb ve Ġskender Bey Türkmen ikisi de kitaplarında savaĢın asıl nedeninin Ġskender PaĢa olduğunu yazıyorlar. Tarihçi Ġskender Bey Türkmen: “Erzurum Hâkimi İskender Paşa‟nın fesatlığı bu savaşa neden oldu” 1894
demiĢtir. Sultan Süleyman ġark Seferine çıkmadan her türlü tedbiri alarak Safevileri kaldımak amacıyla son bir ağır darbe vurmak için hiçbir Ģeyi ihmal etmiyordu. Miladi 1552 Aralık ayında, Ġran üzere sefer için hükümler verildi. Rumeli ve Anadolu askerlerine Vezir-i A‟zam Rüstem PaĢa tayin olmuĢtur. Rüstem PaĢa kıĢı Aksaray‟da toplanmak için geçirmek üzere Serdar olarak kapı kulu kuvvetleriyle Ġstanbul‟dan yola çıkmıĢtır. 1895 Sultan Süleymanġah Tahmasb‟ın Ahlât da bulunduğu haberi ve casuslar hakkındaki icraata dair olan arz ve haberleri memnuniyet ile karĢılayan ve bazı tavsiyeler de bulunan Diyarbakır Beylerbeyi Ayas PaĢa‟ya bir mektup yazmıĢtır. 1896
Miladi 1552 Eylül ayında(Hicri 959 Ramazam ayında) Ayas PaĢaya gönderilen mektup: “Melun mulhidler hakkında casuslar yoluyla zaruri malümat ve
1893 Asrar, a.g.e, s. 149. 1894 Ġskender Bek, Alemaraye Abbasi, s. 49; ġah Tahmasb Tezkeresi, s. 64-65. 1895 Kırzıoğlu, Osmanlıların Kafkas Ellerini Fethi, s. 217; Peçevi, s. 299. 1896 B.O.A, Ali Emini, nr 335. 605
sonra fermanda padişahın yakında onu takip edeceği belirtilmiştir. Beylerbeyi bu, Cihad-ı Ekber ve katılmaya davet edilmiştir. Kızılbaşlar tuzağı düşürülmeli ve imha edilmeli” gibi önemli ve uyarılar bulunmaktadır. 1897
Bu mektuplarda Sultan Süleyman‟ın Rüstem PaĢa‟nın Rumeli ve Anadolu askerlerinin baĢkomutan tayin edilmesi Hürrem Sultan‟ın etkisiyleolduğu kesindir. Çünkü Miladi 1552 sonlarında (Hicri 959 yılında) Rüstem PaĢa baĢkumandan olarak Anadolu‟ya gönderilirce, Hürrem Sultan‟ın kendi planını yapmak için uygun bir firsat mevcut olmuĢtur. Rüstem PaĢa ġehzade Mustafa‟nın mührünün suretini kazdırarak bu mühürle ġah Tahmasb‟a Sultan Mustafa adına mektup yazıp gönderdi. ġah Tahmasb‟ın verdiği cevabını yolda Rüstem PaĢa adamları Ġran elçisini yakalayıp Sultan Süleyman‟a bir kanıt olarak teslim etmiĢlerdi. 1898
Her Ģeyden habersiz gözü kör âĢık Baba ve oğuluyla birlikte anne, kız ve damad üçlüğünün tozağına düĢmüĢlerdir. 1899
gönderdi. Bu fermanda Ġran seferi için; Vezir-i A‟zam Rüstem PaĢa Erzurum Beylerbeyi Ġskender PaĢa ve Anadolu, Sivas, Karaman, MaraĢ, Halep Beylerbeyleri ve askerleri, bizzat Harputta Sultan Süleyman dâhil olmak üzere levazımatı ile beraber hazır olmaları istenmektedir. Bütün valilerin bu hususta iĢbirliği yapmaları için tebliğler gönderilmiĢtir. 1900
Zikrettiğimiz yıldaSultan SuleymanĠskender PaĢa‟ya
1897 B.O.A, Ali Emini, nr. 335. 1898 Peçevi, a.g.e, c. I, s. 301a; DanıĢmend, Îzâhlı Osmanlı Târîhi Kronolojisi, C. II,
s 281; Uluçay, Mustafa Sultan, Ġ.A, c. VI, s. 691. 1899
Peçevi, a.g.e, s. 299; Solakzade, s. 521-523. 1900
B.O.A, Ali Emini, nr. 131. 606
da bir hüküm göndermiĢtir: ,Bu yaz Iranlılara karĢı Sefer-i hümayün açılması kararlaĢtırılmĢtır. Bu sebeple gıda maddeleri ve diğer levazım hazırlanılmalıdır. Orduy-ıHümayün‟a katılmak üzere her an elli bin asker hazır olmalıdır. MaraĢ, Diyarbakır, Halep, Karaman ve ġam ile Rum (Sivas) Beylerbeyine askerin hükümler Kürdistan ve ġehrizor‟a kadar uzanan yerlerdeki emir ve beylere verilmiĢtir. Devlet Giray Han‟a dahi elli kadar gemi ile Kefe‟den Trabzon‟a kadar gelerek, Tatar askeri ile Orduy-ı Hümayün‟a katılması Gürcistan ve Kürdistan emirleri ve askerlerine gemilerle denizden silah, zahire, gıda yardımı yapması bildirilmiĢtir., 1901
Sultan Süleyman hatta Kürdistan Beyleri için de bir hüküm gönderdi; Babası Yavuz Sultan Selim devrinde Kürt Beyleri, KızılbaĢlara karĢı cephe alarak yararlıklar gösterdikleri cihetle, eskiden beri tasarrufunda olan eyalet ve kaleleri kendi yurtları ocakları olduğu gibi, ayrı beratlarla ihsan edilen yerlerin mahsülatlarının dahi evlattan evlada temlik ve ihsan edildiği belirtilirmiĢtir. Buna karĢılık hükümet ve saltanata ait bir lüzum hâsıl olduğunda Diyarbakır ve Bağdat Beylerbeyileri ve civardaki Kürdistan beyleri ile birlikte harekete geçip hizmet ifa etmeleri lüzumuna Ģeriat ve kanunlar dairesinde hareket edip zulüm ve düĢmanlıktan kesinlikle sakınmaları hakkında fermanlar göndermiĢtir. 1902
Tebriz) Seferi‟nden (1548-1549 yılı) beri hastalıktan dolayı hiçbir sefere çıkmamıĢtı. Edirne ve Ġstanbul arasında avlanmakla geçiriyordu. Sultan Süleyman beĢ senedir ordusunun baĢına geçmemiĢti.
1901 Asrar, a.g.e, s. 127. 1902 T.S.M.A, Hükümler ve Beratlar, (Vasıka), Ev, nr, 11969, (Belge yıpranmıĢ olduğu için verilmedi), naklen Remzi Kılıç, a.g.e, s. 255.
607
Bu sonuncu Ġran Seferinde dahi önce Beyler ve PaĢalar, sonra Vezir-i a‟zam kendi ve Hürrem Sultan‟ın damadı Rüstem PaĢa‟yı Safeviler üzerine göndermiĢtir. Kendisi de 959/1552-960/1553 yıllarında, birçok hakan, beylerbeyi, sancakbeyi ve ülke hâkimlerine sefer çıkacağını fermanlar, hükümler ve emirlerle belirtmiĢtir. Miladi 1552 (Hicri 960 yılının) Aralık ayında Sultan Süleyman daha önce Anadolu‟ya gönderilen Rumeli Beylerbeyi Sokullu Mehmed PaĢa‟nın arkasından Rüstem PaĢa‟yı Ġstanbul‟dan göndermiĢtir. Kanuni Süleyman Rüstem PaĢa‟yıserdar gönderilmesini Hürrem Sultan‟ın isteğiyle yapmıĢtı. 1903
Vezir Rüstem PaĢa baharda Ġran üzerine yürüyecek Ordu‟yu Anadolu‟da toplamak üzere bütün Yeniçeri ve sipahi oğlanları ve öteki kapukulu askerleriyle hereket ederek Aksaray‟a doğru gelmiĢtir. Sultan Süleyman Anadolu‟daki üç oğluna da Ġran Seferi için hazır olmalarını buyurmuĢtur. Sulta Süleyman: ,Kapuhalkı ile Ankara‟ya çıkup ve anda bir nice gün oturub, buradan Kayseri‟ye varması gereken Rüstem PaĢa, Konya- Aksarayı‟na geldiği vakit yağan kardan hayli sıkıntılar çekmiĢtir. 1904
Sultan Süleyman‟ın bu büyük hazırlığıylaoğlu Mustafa‟yı öldürdükten az süreden önce 1905
ġah Tahmasb‟ın kardeĢi Elkas Mirza Osmanlı‟ya sığındı. 1906
Osmanlılar saltanatının heybet ve görkemini göstermek için onu ve maiyetini Edirne‟de yerleĢtiler. 1907
ElkasMirza‟nın sığınması, Ġran-Osmanlı anlaĢmazlıkları,
1903 Hammer Purgsthal, Osmanlı Tarihi, s. 1188. 1904 Celalzade, Tabakatul-Memalik, v. 353a; MüneccimbaĢı, Sahaifu‟l-Ahbar, Terc. N. Ahmed, C. II, s. 502. 1905
Hammer Purgsthal, a.g.e, s. 1211. 1906
Hammer Purgsthal, a.g.e, s. 1187. 1907
Hammer Purgsthal, a.g.e. 608
Hürrem Sultan‟ın Kanuni‟nin ordunun baĢına geçmesi dileği ve Ġran‟a saldırmaya teĢvikleri, beĢ senedir ganimet kazanan ordu herhangi bir ülkeye savaĢa gitmeyip ve bir ganimet kazanamayıp rahatsızlık göstermesi ve Elkas Mirza‟nın kıĢkırtmalarıSultan Suleyman‟ın tekrar Safevilerle karĢı çıkma fikirine zemin oluĢturdu. Miladi 1553 yılının yazında ġah Tahmasb‟ın iĢini bitirmek azminde olan Sultan Süleyman hareket etti. Osmanlı Sultanlar‟ı Onaltıncı yüzyıla kadar Ģehzade ve hakimler‟in kızlarıyla evleniyorlardı. Onlar nikâhlı bayanlar dıĢında esir olan bayanlardan, Odalık, diye de harem de vardı ve gözde, yani padiĢah ve hânedân erkeklerinin ailesi olmak üzere alınanlardı. 1908
Ama Sultan Süleyman zamanından baĢta yabancı olmak üzere, Hristiyan papazlar, Sadrazam, Vezirler, Beğlerbeğileri ve Sancak Beğleri, PadiĢaha satın aldıkları cariyeleri hediye ederlerdi. Hediye edilen cariyelerin de yüzde doksanı haremde hizmetçi statüsünde çalıĢtırılmak üzere hareme alınırlardı. Geriye kalan yüzde onluk bölüm ise odalık veya gözdeler grubuna alınmaktaydı. 1909
BaĢta yabancı devlet adamları olmak üzere, Bayanların Harem‟i zenci koruyucular tarafından muhafaza oluyordu ve girmek yasak idi. Sarayın Enderünün de Harem-i Humayün (hükümdar) vardı ve çeĢitli ırklardangüzel bayanlar orada yaĢıyorlardı. Bayanlar sınırdan Ģahsiyetler ve valiler tarafından seçilerek saraya gönderiliyordu. Bu bayanlar denetimden sonra Ġslami eğitim, yazmak, okumak, muzik, dans, Ģarkı ve terzicilik eğitim aldıktan sonra saraya giriyorlardı. Sarayın en büyük bayanına, Kadın, deniliyordu. Eğer bu bayanlardan biri PadiĢah‟ın dıkkatini çekseydi ona “Has”
1908
Muhammed Taki Ġmami, “Sultan Süleyman Dar Azerbaycan” Hoynigar Dergisi, ġehri Ray Azad Yüniversitesi, s. 34, Tahran 2014. 1909 TSMA, No: E. 1511; E. 4792; Çağatay Uluçay, Harem II, TTK 1985, s. 12. 609
unvanı veriliyordu. 1910 Bayan yükselediği zaman padiĢahın eteğini öpüyordu ve ona samurdan bir deri ve özel bir oda ve aylık maaĢ bağlanıyordu. PadiĢah‟ın kadınlarına Kadın Efendi deniliyordu. PadiĢah‟ın ölümünden sonra çocukları olan onun dulları isteseydi yeni padiĢah tarafından Devlet adamlarıyla evleniyordu. 1911
Bu meĢhur kadın efendilerin ve olay çıkaran aynı zamanda sarayın hayırseverı ve Sultan Suleyman‟ın sevgilisi olan Hürrem Sultan idi. Hürrem Sultan Miladi 1504 yılında Lehistan Krallığı'nın sınırları içerisinde bulunan Rutenya (Ģimdi Ukrayna)'da doğdu. 1912
Miladi 1558 yılında öldü. Hıristiyan Ortodoks bir papazın kızı Ukraynalı Ġslav esirlerinden idi. Miladi 1520 yılında Kırım Han‟ı tarafından Sultan Süleyman‟a verilen bu Leh asilli veya asıllı kadın: Tedbirli, akıllı, güzel, titiz, çekici ve uslüplü olduğu için Osmanlı Sarayında büyük bir iktıdar kazandı. Hürrem Sultan‟ın sekiz çocuğu vardı: Murad, Mahmud ve Abdullah doğdukları vakit küçükken ölen üç çocuğu dıĢında, ġehzade Mehmed (927/1521-929/1543), Mihrmah Sultan (928/1522- 985/1578), ġehzade Selim (930/1524-981/1574), ġehzade Bayezid (931/1525- 969/1562), ġehzade Cihangir (933/1527-960/1553), Avrupa tarihçilerinin kaynağında adı, Roxelene, veya, Roza, 1913
gülümser olduğu için Osmanlı kaynaklarında ,Hürrem Sultan‟a, veya ,HürremĢah‟a, 1914 adlanmaktadır. 1910
Ġmami, a.g.mk, s. 35. 1911
Ġmami, a.g.mk. 1912
AyĢe ÖzakbaĢ, Hürrem Sultan, Tarih Dergisi, Sayı 36, 2000. 1913
UzunçarĢılı, Osmanlı Tarihi, C. II, s. 401; Peçevi, a.g.e, c. I, s. 18-19; Öztuna, Kanuni Sultan Süleyman, s. 122 1914 Hilâl-Hüseyin Lâmekânî. “Hürrem Sultan” Ġ.A, T.D.V, c. 18, s. 499. 610
Hürrem Sultanoğlu II. Selimsaltanatından önce öldüğü için, Valide Sultan, (bazı tarihçiler yanlıĢca ona Valide Sultan diyorlar) ünvanına ulaĢamadı. Ama Sultan Suleyman‟a doğurduğu çocuklar için onun tarafından “Meleke” 1915 ünvanını aldı. Birde Mahi Devran‟dan Kanuni‟nin büyük oğlu hakiki Veliahd ġehzade Mustafa (921/1515-960/1553) vardı. 1916 Hürrem Sultan Rus dili dıĢında Türk Edebiyatı ile de ilgilendi. Osmanlı Sarayın da en nüfuzlu kadın idi. Miladi 1534 yılında Sultan Suleman‟ın annesi ve I.Selim‟in eĢi Valide Sultan‟ın ölümünden sonra Hürrem Sultan‟ın gücü dahada arttı. Bu tarihten sonra Sultan Suleyman gibi iktıdarlı bir padiĢahın zamanında Osmanlı‟nın iç ve dıĢ siyasetin de Hürrem Sultan‟ın etkli oldu. 1917
Örneğin Miladi 1544 Hicri 950 yılında kendi damadı Rüstem PaĢa‟yı vezir a‟zam ettiği onun siyaset iĢlerinde nekadar etkili role sahip olduğunu gösteriyor. 1918
Hürrem Sultan kendi mührünü bastırmıĢ, Divan toplantılarını tel örgülü bir pencereden izlemiĢ ve fikirlerini padiĢaha sunmuĢtur. 1919 Buna benzer birçok devrimci hareketi ile Kadınlar saltanatı'nı baĢlatmıĢ oldu. Sultan Suleyman‟ı kendi aĢkına ortak ettikten sonra diğer Gülfam, Mahi Devran (Gülbahar) vs. gibi bayanları dıĢarıya atmak için çok çalıĢtı. Türk edebiyatını bildiği için Sultan Süleyman uzun yolculuklara gittiği zaman muhabbet edici mektuplar yazmasıyla Sultan Suleyman‟ın kendisine olan sevgisini istismar eden 1920
1915 Muhammed Taki Ġmami, a.g.mk, s. 36. 1916 UzunçarĢılı, Osmanlı Tarihi, C. II, s. 401; Peçevi, a.g.e, c. I, s. 18-19. 1917 UzunçarĢılı, s. 462; Feridun Bey, a.g.e, s. 65-66 ve diğer sayfalarda. 1918 Uulu Çağatay, “Mustafa Sultan” Ġ.A, M.E B, VIC. II, Ġstanbul 1979, s. 694. 1919 Feridun Bey, a.g.e, c. II, s. 65. 1920 Busbecq, Busbecq Mektupları, s. 42. 611
Hürrem Sultan daha da aĢk ve muhabbetini kendine çekiyordu. 1921 Kanuni‟nin padiĢahlığının ikinci senesinde Rodos Ģövalyelerine karĢı Rodos seferinin açılmasını teĢvik ettiği ve sonraki yıllarda Ġran seferlerine (Tebriz‟e üçüncü kez girmesi) 1922
1923 düĢünülen Hürrem Sultan, 1548‟te Kanuni Ġkinci Ġran seferinde iken Lehistan tahtına çıkan yeni krala tebrik mektubu yazmıĢ, hediyeler göndermiĢtir. 1924 Hürrem Sultan o kadar Sultan Suleyman‟ın ilgisini çekmiĢti ki Sultan Süleyman onu kendine nikahlı eĢi olarak seçti. Gülbahar (Mahi Devran) Hanımla Ģiddetle rekabet eden Hürrem Sultan, 1925 Sultan Süleyman Gülbahar‟ı oğlu ġehzade Mustafa‟nın yanına Manisa‟ya gönderilmesiyle resmen Kanuni‟ye nikahland. 1926 Sarayın en güçlü kadını olmasının temelleri hazırlayarak ġehzade Mehmed‟i doğduktan sonra, Haseki, ünvanını alarak ona mehriye bağlandı. 1927
Sultan Suleyman böylece önceki Osmanlı Sultanlar‟ının geleneğini kaldırdı. Hürrem Sultan siyasete mudahilesi ve iktıdarı o kadar artmıĢtı ki, Osmanlı Sarayına ġah Tahmasb‟ın kardeĢi Elkas Mirza ve ġirvanĢahlı Burhan Ali iki Ģehzadenin sığınması zamanındada anne rolünde onlara kendi eliyle değerli elbise dikti, Ģahane
1921 Muhammed Taki Ġmami, a.g.mk, s. 35; Gökbilgin, Hürrem Sultan, Ġ.A, V/I, M,E. Basımevi, s. 594, Ġstanbul 1977. 1922
Nasuh Matarakçı, Beyan-i Menazil-i Sefer-i Irakeyn, NĢr. H.G. Yurdaydın, s.57.
1923
Hilâl-Hüseyin Lâmekânî. “Hürrem Sultan” Ġ.A, T.D.V, c. 18, s. 499 1924
ÖzakbaĢAyĢe, Hürrem Sultan, Tarih Dergisi, Sayı 36, 2000 1925
Hilâl-Hüseyin Lâmekânî. “Hürrem Sultan” Ġ.A, T.D.V, c. 18, s. 499. 1926
Öztuna Yılmaz, Kanuni Sultan Süleyman, K.B Yayınları, s. 122, Ankara 1989. 1927
Hilâl-Hüseyin Lâmekânî. “Hürrem Sultan” Ġ.A, T.D.V, c. 18, s. 499. 612
hediyeler verdi ve ipekten kumaĢ gönderdi. 1928 Amasya anlaĢmasından sonra Suleymaniye Camiisi‟nin açılıĢı için tebrik ederek 1929
ġah Tahmasb birçok hediye gönderdi ve kız kardeĢi, Sultan Beygum, Hürrem sultan‟a mektup yazdı ve Hürrem Sultan ona cevap verdi. 1930
Sultan Suleyman‟ın zamanından beri Osmanlı Sarayında bayanların siyasete iĢlerine mudahileler ve kıĢkırtmaları baĢladı. 1931 Bu bayanların mudahale etme nedeni padiĢahın onlara olan zaafı iĢe alıp atmak konusu ve istediği gibi para harcamalarıydı. Sultan Suleyman‟ın çeĢitli bayanlardan sekiz oğlu vardı. Murat, Mehmet ve Abdullah çocuklukta öldüler ve kalan beĢ oğuldan Muhammed de doğal vefat etti. Dört oğlundan Mustafa, Selim, Bayezid ve Cihangir‟den Sultan Suleyman, Mahi Devran‟dan kendi cesur oğlu Mustafa‟nın kendi yerine geçmesini istiyordu. Hürrem Sultan da Mustafa‟nın babasının yerine geçeceğini haberi vardı. Bu nedenlerden Mustafa‟yıbertaraf ve öldürmesi için harekete geçereksınsıplanlarını nihayet ortaya koyar ve son Ġran (Nahçıvan) seferinde bu iĢin yapılmasında baĢarılı olur. 1932
Diğer taraftan da Anadolu ve Ġstanbul fikirleri bu konuda çatıĢmaları vardı. Miladi 1534 Hicri 942 yılında babaannesi Valide Hafsa Sultan (Hafize Sultan) ve Miladi 1536 Hicri 944 yılında veziriazam Ġbrahim PaĢa‟nın ölmesinden sonra ġehzade Mustafayı Ġstanbul‟dan uzaklaĢması etkili oldu. 1534'te Saray-ı Atik-i Amire de çıkan yangından dolayı Topkapı taĢıdı ve harem protokolunu baĢlattı.
1928 Hammer Pugstall, a.g.e, s. 1188. 1929
Feridun Bey, Munşıatul-Selâtin, c. I, Ġstanbul Hicri 1225, s. 524-527. 1930
Feridun Bey, a.g.e, c. II, s.63-65; Sarı Abdullah Efendi, Düstürül-İnşa, vr. 229/b-231/b. 1931 Muhammed Taki Ġmami, a.g.mk, s. 35. 1932 Gökbilgin, “Hürrem Sultan” Ġ.A, c. V/I, MEB, s. 594. 613
Miladi 1541 Hicri 948 yılında Mustafa 8 yıldanberi bulunduğu Saruhan (Manisa) valiliğinden alınarak Amasya‟ya gönderildi. 1933
Hurem Sultan‟ın kızıyle evlenen Rüstem PaĢa‟nın ilk önce geçici olarak vezir sonra baĢ vezirliğinde önemli rol oynadı. 1934
Mustafa‟nın yerini ġehzade Mehmed'e bırakmıĢ, Mehmed'in ani olarak ölümü, onun bu kaderini değiĢtirmemiĢ, Mehmed'in yerine Manisa'ya Hürrem'in di ğer oğlu Selim gönderilmek suretiyle, daha o zamandan itibaren zımnen de olsa Selim'in veliandlığı ilan edilmiĢti. 1935
göre Hanın baĢında ve egemenliğinde olan topraklar ailenin üyelerine paylaĢıyorlardı. Babanın ölümünden sonra saltanat tahtını ele geçirmek için karmaĢa çıkıyordu ve imparatorluk zayıflıyordu. I. Murad‟dan itibaren Osmanlı Devletin de baba‟dan oğula veya büyük oğul tahta yegâne hakka sahip kiĢilerdir. Bu nedenle Ģehzadelerin gelecekte yönetim tecrübesi kazanmak için on dört veya on beĢ yaĢına gelince herhangi bir bölgeye idareci olarak gönderilmiĢlerdir. 1936 Buna rağmen yine de diğer oğullar hükümetten pay alabiliyorlardı. Bu nedenle Ġstanbul fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet zamanında âlemi düzenesokmak için Osmanlılar‟dan kim tahta
1933
Nasuh Matarakçı, Beyan-i Menazil-i Sefer-i Irakeyn, NĢr. H.G. Yurdaydın s. 63; ġerafettin Turan, “Mustafa Çelebi” Ġ.A, T.D.V. c. 31, s. 290.
1934 Hilâl-Hüseyin Lâmekânî. “Hürrem Sultan” Ġ.A, T.D.V, c. 18, s. 499. 1935
Nasuh Matarakçı, Beyan-i Menazil-i Sefer-i Irakeyn, NĢr. H.G. Yurdaydın s.63.
1936
UzunçarĢılı, Saray Teşkilâtı, s. 117-118; Ġlber Ortaylı, Türkiye Teşkilât ve İdare Tarihi, Ankara 2007, s. 172; Feridun Emecen, Osmanlı Şehzadeleri ve Taşra İdaresi, Selçukludan Cumhuriyete Şehir Yönetimi, (Ed.Erol Özvar-Arif Bilgin), Ġstanbul 2008, s. 100. 614
çıkarsa bütün kardeĢlerini katletsin diye bir yasa ortaya çıktı. 1937 Bazı Saray ulemaları da bu yasayı kabul ve tavsiye ettiler. ÇeĢitli kadınlardan çok çocuk olduğu için menfaatlarının çatıĢmalarına neden oldu. Bu iĢ sadece Osmanlı değil tümü Doğu ve Batı hükümetlerinde vardı. Aslında kardeĢ katlı Yıldırım Bayezid zamanında baĢladı ve Fatih Sultan Mehmet zamanında kurallaĢtırıldı. Ferdevsi ġehnamesinde Feridun PadiĢah III oğlundan olan en köçük oğlu ,Ġrej‟i, kendi yerine seçti. Ama Ġrej, Tur ve Selem kardeĢleri tarafından öldürüldü. Onlar kardeĢinin baĢını kesti ve babalarının yanına gönderdi. Sasani hâkimlerinden olan ġirüye 17 kardeĢini öldürdü. Çoğu Ġran, Rum ve Arap Emevi ve Abbasiler gibi hükümdarlar da güce ermek için aile uylerinin katletmesi yaygın idi. Osmanlılar da baba hayatayken çocukların hayat hakları vardı. 1938 Osmanlı kadınları kendi çocukları saltanata ermeleri için her çeĢit hileler debulunuyorlardı. Buna dayanarak Hürrem Sultan siyasi iĢlere mudahile etmesinin nedeni Sultan Suleyman‟ın onu aĢırı sevmesinden dolayı idi. Hürrem Sultan Kanuni Sultan Süleyman‟ın ona aĢkını kullandıve Kızı Mihr Mah ve Damadı Rüstem PaĢa‟nin iĢbirliğiyle Ahmet PaĢa ve Ġbrahim PaĢa 1939 gibi iki sadrazamın ölümüne ve ġehzade Mustafa‟nin katline zemin hazırladı. 1940
Bayezid Halep'te babasına katılma emrini alırken en buyuk Ģehzade Mustafa Amasya'da adeta itibar ve teveccuhten duĢmuĢ bir halde bırakılmıĢtı. 1941
1937 Abdülkadir Özcan, “Cülus” TDV, c. VIII, Ġstanbul 1990, s 110. 1938 Abdülkadir Özcan, , “Cülus” TDV, C. VIII, Ġstanbul 1990, s. 110. 1939 AyĢe ÖzakbaĢ , “Hürrem Sultan” Tarih Dergisi, 2000, Sayı 36; bkz. Yılmaz Öztuna, Şehzade Mustafa. Ġstanbul: Ötüken Yayınevi, s. 122-123. 1940
Öztuna Yılmaz, Kanuni Sultan Süleyman, K.B Yayınları, s. 123. 1941
ġerafettin Turan, “Mustafa Çelebi” Ġ.A, T.D.V. c. 31, s. 290.
615
Süleyman Kanuni, Ġstanbul‟dan en büyük oğlu olan Mustafa‟yı Sadrazam Rüstem PaĢa ile Ġran‟a sefere yolladı. Vezir-i a‟zam Rüstem PaĢa‟nın niyeti Ġstanbul‟dan ayrılırken Kaynanası Hürrem Sultan ile planladıkları üzere beĢ senedir ordusunun baĢına geçemeyen ve hasta bulunan padiĢahın, baĢlayan bu III. Ġran seferine dedikodu yaparak Ģehzade Mustafa‟yı veliahd görmek istemeyenler firsat bilerek bu bilgili ve atasına çok saygılı Ģehzadeyi düzmece mektuplar ve yaygaralar ile babasına asi rakip gösterdiler. 1942 Böylece Hürrem Sultan‟ın oğlu ve Rüstem PaĢa‟nın öz kayını Ģehzade Bayezid veliahd olacaktır. Hürrem Sultan, kızı Mihr Mah aracılığıyla plan‟ın yapılması için Aksaray‟dan Rüstem PaĢa tarafından Sultan Süleyman‟a sahte mektuplar yazdı. 1943
Sultan Suleyman Ġran‟a savaĢ açmadan önce duyduğu Yeniçeriler: ,Sultan Süleyman ihtıyarlamıĢ ġehzade Mustafa‟yı saltanata geçmesine engel olan Rustem PaĢa‟nın baĢının bedeninden ayırması gerekir,. 1944 Yeniçeriler‟in bu uyanıklığı hem nekadar durumu iyi anladıkları hem de Hürrem Sultan‟ın Rustem PaĢa‟nın aracılığıyla kendi planını yapmasını göstermektir. 1945 Hürrem Sultan, Kızı, Mihrmah ve Damadı Rüstem PaĢa planlarıyla: ġehzade Mustafa babasına karĢı asi olduğu, büyük bir ordu ile Amasya‟dan Vezir-i a‟zam üzerine yürüdüğü, gizlice ġah Tahmasb‟la anlaĢarak onun kızını alarak, Kanuni Sultan Süleyman‟ı tahtan indirip,
1942 Kırzıoğu, Osmanlıların Kafkaslar Ellerin Fethi, s. 217. 1943 Celalzade, Tabakatul-Memalik, v. 353a. 1944 Hammer Pugstall, a.g.e, s. 1211-1212. 1945 Muhammed Taki Ġmami, a.g.mk, s. 36. 616
Anadolu‟yu ele geçireceği gibi birçok yalan ve iftıra dolu haberler ile ortamı karıĢtırmıĢlardır. 1946
ġehzade Mustafa‟nın öldürülmesi onu çok seven üvey kardeĢi ġehzade Cihangir‟in ölümüne neden oldu. Milad 1553 Kasım ayının 27. Günü (Hicri 960 yılının) kardeĢinin ölümünden dolayı hastalanıp öldü. 1947 Mustafa hayattayken veliahdlik konusu çözülmüĢ gibi gözüküyordu. Ama Mustafa‟dan sonra veliahdlik için Hürrem Sultan‟ın iki oğluBayezid‟le Selim‟in araları bozuldu. Bu iĢin devami Bayezid‟in Bursa da üç yaĢında oğlunun zehirlendirmesi ve üzücüce Bayezidle birlikte Ġran baĢkenti Kazvin de dört oğluyla öldürümesiyle sonuçlandı. 1948 En
üzüntülü olay ġehzade Mustafa‟nın öldürülmesiydi. Hürrem Sultan, Sultan Süleyman‟ı Ġran‟a savaĢ açmaya teĢvik etmesiyle birkaç amacının oluĢmasına zemin hazırlandı. Hürrem Sultan‟ın ilk amacı oğlu Bayezid‟i (bazı tarihçiler yanlıĢca Selim diyorlar) babasının yerine geçmesi, bunu uygulamak için ikinci amaç yani ġehzade Mustafa‟nın ortadan kaldırmaktır. Üçüncü ise kendi Damadı Rüstem PaĢa‟nın askeri iĢler de maharet ve liyakatını göstermektir. Bu nedenle kendi adamları tarafından Yeniçeriler arasında Sultan Selim ihtiyarlamıĢ ve Ġran‟a saldırmak için irade yeteneği yoktur, Ġmparatorluk için en uygun ve liyakatli adam ġehzade Mustafa‟dır, Askerler ve komutanlar tarafından desteklenen Hürrem Sultan ve adamları bunu yaymıĢlardı. 1949 Osmanlı ordusu Konya ve Aksaray yolunda olduğu zaman: 1946
Remzi Kılıç, a.g.e, s. 259. 1947
Peçevi, a.g.e, c. I, s. 305-306. 1948
Ahmed Gumi, Hulasetul-Tevarih, s. 432. 1949
Muhammed Taki Ġmami, a.g.mk, s. 36. 617
ve aşikâr her şey söylenir oldu. Padişah-ı âlem-penah gayet yaşlandı. Bugünden sonra seferden ve hareketten kaldı. Onun için Rüstem Paşa‟yı Anadolu‟ya Serdar nasbeyledi. Şehzade Mustafa‟yı yerlerine halef eylemek murad-ı şerifleri olduğuna yalan yoğ imiş, mani olan Rüstem Paşa imiş” 1950 diye Ģayi yayanların sözlerini abdallar da inanmıĢlardı. Öte taraftan yüce bir kiĢilik ve unvana sahip, Ģanlı, marifet ve bilim adamı, askerlerin çok sevdiği kimsesi olan Sultan Mustafa‟ya entrikacılar ve bunların etkisinde abdallar: “Ulu babanız işten kalmıştır, yerinden kımıldamaya dermanı ve gücü yoktur. Seferleri vezirleri serdar ederek göndermek zorunda kalmıştır, kendi isteğine kalsaydı yerini size bırakırdı, buna engel olan Rüstem Paşa‟dır, bu da senin kötülüğünü istemektedir, yaşlanan padişah ömrünün geri kalanını Dimetoka‟da ibadet ve Tanrı‟ya şükürlerle geçirir” 1951
diye telkinlerde bulundular. Olayın ne olduğundan haberi olmayan Sultan Mustafa sıkıntılı bir duruma düĢmüĢtü. Bu sözleri Hürrem Sultan ve Rüstem PaĢa adamları yaymıĢlar. Bu gerçekten uzak söze Rüstem PaĢa hemen sipahi ağası ġemsi Ahmed PaĢa ve Ali Ağa‟yı bütün teferruatı ile yazdığı mektuplar Sultan Süleyman‟a (Ġstanbul‟a) ulaĢtı. 1952 Olayın
doğrusunu bilmek isteyen Kanuni Süleyman‟a ġemsi Ahmed PaĢa dedi: “Çünkü huzur-ı hümayun-ı saadet-mekrün‟e vasıl ve has halvetlerine dâhil olup, hak-ı izzetlerine yüz sürerek, telhisi sunduğumuzda, menzili yüce cihan padiĢah” anlatmıĢtı. Kanuni Rüstem PaĢa‟nın mektuplarını okuduğu zaman öfkelendi ve
1950
Remzi Kılıç, a.g.e, s. 256-257. 1951
Remzi Kılıç, a.g.e, s. 257. 1952
Solakzade, a.g.e, s. 521-522; Peçevi, a.g.e, c. I, s. 300. 618
Sultan Mustafa‟yla ilgili: ,HaĢaki, Mustafa Han‟ın bu küstahlığa yeltenmez, bazı fesatçılar, hükümdarlık kendilerinin bağlı bulundukları ġehzade‟ye kalsın diye iftira ederler. Sakın bu sözü bir daha ağzınıza almayın bre bu gibi kötülüklere inanmayın, Halk ise bire beĢ katar, Zinhar bunun gibi alakasız ve iĢe yaramaz sözleri kıylu-kal ile dile getirmeyin, diye sıkıca tembihte bulunmuĢtu ve tarih acı yüzü kendini gösteriyordu. Kanuni devam etmiĢti: “İnşallah Teâlâ bizim de evvel baharda sefere
1953
Durumu dikkatine almadan sözünü bitiriyor. Sultan Süleyman‟ın buyurduğunun üzere Rüstem PaĢa tekrar Ġstanbul‟a dönüyor. Kanuni Sultan Süleyman‟ın saldırgan Batı‟ya karĢı sağlam bir set gibi Ġslami Dünyasını muhafaza etmesine rağmen Hürrem Sultan ve Rüstem PaĢa‟nın tuzağına girdi… Rüstem PaĢa Kanuni‟ye kendisinin savaĢa gelmediği için Yeniçerilerin Mustafa‟nın etrafında toplandıklarını ve onu padiĢah yapmak istediklerini yazmıĢtır. Rüstem PaĢa‟nın emriyle Mustafa Ġran‟la iĢbirliği içinde gösteren Düzmece Mustafa‟nın adına mektuplar yazdırıp Sultan Süleyman‟a gönderdiler. 1954
Nahcivan seferi bahanesiyle Mustafa Sultan‟ı ortadan kaldırma düĢüncesinde olan Sultan Süleyman 1955
Tahmasb‟ın yaptığı kanlı baskınlardan dolayı Safevileri ortadan kaldırmak amacıyla (Hicri 960 Ramazan ayı 1. Günü) Miladi 1553 yılı Ağustos
1953
Hammer, D.O.T, Terc, M. Ata, VC. I, s. 38; Peçevi, a.g.e, c. I, s. 300-301; Solakzade, a.g.e, s. 522. 1954 UzunçarĢılı, Osmalı Tarihi, s. 464 1955 Öztuna, Büyük Türkiye Tarihi, c. IV, s. 151. 619
ayının 11.günü Ġstanbul‟dan yola çıkmıĢtı. 1956 Miladi 1553 yılı Ağustos ayı 28. Günü (Hicri 960 Ramazan ayı 18. Günü)oğlu Cihangir Sultan ile Üsküdar‟a gelmiĢ ve on iki bin Yeniçeri kendisini merasimle karĢılaĢmıĢtır. 1957 Sonra (29 Ramazan) 8 Eylül‟de Bursa ve YeniĢehir‟e ulaĢmıĢ ve buradan da Kütahya Valisi ġehzade Bayezid babasını karĢılayıp elini öpmüĢ, kendisi Rumeli muhafazası için Edirne‟ye gönderilmiĢtir. Kanuni Ramazan bayramını YeniĢehir Ovasında idrak etmiĢtir. (ġevval ayının I. Günü) Eylül ayının 20. Günü Bolvadin‟e gelmiĢ burada Saruhan (Manisa) Valisi ġehzade Selim eyalet askerleriyle gelerek babasını karĢılayıp elini öpmüĢ ve sefere iĢtirak etmek için müsaade almıĢtır. 1958
komutanlığını Mustafa yerine Sultan Süleyman‟ın yapmasını istemiĢti. Sultan Süleyman da Rüstem PaĢa‟yı çağırıp komutanlığı kendisi ele aldı. 1959 ġehzade Mustafa cesur, deneyimli, her iĢi yerinde yapan, yakıĢıklı ve çok istekli ve fevkalade sevilen bir komutandır. 1960 Çoğu tarihçinin saptamasına göre babası yerine geçseydi Osmanlı imparatorluğu geliĢmeye devam edecekti. Halk, özellikle de Yeniçeriler, onu çok seviyorlardı. 1961 Sultan Süleyman Miladi 1553 Ağustos ayında Hicri 960 ġaban ayı Mustafa‟yı öldürmek için Ġstanbul‟u terk edip ve zikredilen tarihin Ekim
1956 Solakzade, a.g.e, s. 523. 1957 Karaçelebizade, Süleymanname, s. 161; Peçevi, a.g.e, s. 302. 1958 Karaçelebizade, Süleymanname, s. 161. 1959 Karaçelebizade, a.g.e, s. 466-467. 1960 Antony Bridj, a.g.e, s. 207. 1961 Nowel Barber, . Fermandehane Şah-ı Zerrin, s. 49. 620
ayının 5. Günü (ġevval ayının 26. Günü) Konya-Ereğli civarındaki Aktepe (Ak- oyük) menzilinde konaklamıĢtır. 1962
Kanuni Süleyman oğlu Mustafa‟nın yanına gelmesini istedi. Olacaklardan habersiz olan Mustafa kendisini bekleyen feci akıbetinden habersiz babasının elini öpmek üzere girdiği çadırda babasının yerine yedi dilsiz cellâtla karĢılaĢtı. Bu dilsiz cellâtlar Mustafa‟yı öldürmekle görevliydiler. Bu cellâtlar onu boğmak istiyorlardı, ama Mustafa kaçmaya çalıĢıyordu. Bu mücadeleyi babası Kanuni perde arkasından izliyordu. 1963
Sonunda Mustafa kaçmayı baĢardı ve kendini onların elinden kurtararak çadırdan kaçmayı baĢardı. Ama çadırın dıĢında oldukça kuvvetli sarayın hizmetlilerinden olan ve sonradan bu hizmetten dolayı PaĢa unvanını alan Zal Mahmut Ağa Mustafa‟yı ele geçirdi ve onu boğdu. 1964 Mirahur ve bir kapı ağası da kendisiyle öldürülmüĢtür. 1965
Rivayete göre ikinci vezir Kara Ahmed PaĢa gizlice haber göndererek uyarmıĢtır. Ama ġehzade Mustafa masumiyetine ve babasının adaletine güvenerek herhangi bir olumsuz tavır göstermemiĢtir. ġehzade Mustafa‟ya cenaze namazı kıldıktan sonra bir müddet cesedi çadırın önünde asıldı. 1966
Annesi ve babası Türk olan son Ģehzade “Mustafa” ile böyle yapılması bütün Osmanlı‟nın halk ve askerlerini üzdü 1967
. Venedikli Mıchele Member: Mustafa‟nın her Cuma gün alayla Manısadaki Sultaniye Camii‟ne gidip orada halkla
1962 Remzi Kılıç, a.g.e, s. 263. 1963 Purgstall, a.g.e, s. 1213. 1964 UzunçarĢılı, s. 468; Pourgeshtal, s. 1213-1214. 1965 Peçevi, a.g.e, C. I, s 303; Solakzade, a.g.e, s. 524. 1966 Peçevi, a.g.e, s. 524-525. 1967 Muhammed Taki Ġmami, a.g.mk, s. 36. 621
1968 Kanuni‟nin sütkardeĢi Mehmed Çelebi, Ģehzadeyi öldürtmesi sebebiyle padiĢahın yüzüne çok ağır sözler söyler ve son nefesine kadar padiĢahla görüĢmez. Çelebi‟nin Kanuni‟ye Ģiiri: “Rif’at istersen eğer mihr-i cihân-ârâ gibi Sür yüzün her gün yere eyle tenezzül mâ gibi, Hoş kabâildir değil bâkî bu nakş-i rüzigâr Fi-l-mesel dünyâ misâl-i âlem-i rü’yâ gibi Sûzen-i müjgânlarında geçmedi dil-rîştesi Yolda kaldın ey Mesîhâ Hazret-i İsâ gibi Pehlivân-ı âlem olmuş kalb-i istiğnâ ile Top-i çerhi dehr elinde oynadır elma gibi Katreden kemdir vücudun Muhlisî ammâ aceb Nazm idüb dürler döker tab’ın senin deryâgibi” Download 6.7 Mb. Do'stlaringiz bilan baham: |
ma'muriyatiga murojaat qiling