Cİlt 1 – 1978 erciyes üNİversitesi yayini-163


Download 3.2 Mb.
Pdf ko'rish
bet39/41
Sana17.10.2017
Hajmi3.2 Mb.
#18084
1   ...   33   34   35   36   37   38   39   40   41

 Mic:46, Roll:60, Vol:61, American 

Legation, Constantinapole to Secretary of State December 10, 1895.



474

HOŞGÖRÜDEN YOL AYRIMINA ERMENİLER / CİLT 1

ve Osmanlı Devleti’ni kötüler nitelikler taşıyan bu yazıların, misyo-

nerlere ait olduklarını ispatlamaya çalışması ve bu konuda Amerikan 

hükümetine şikâyette bulunması da dikkate değerdir

42

. 30 Ekim 1895 



yılında New York Herald gazetesinde yayımlanan Türkiye’nin Sorumluluğu 

başlığını taşıyan makalede, İstanbul’dan gelen Konsolos raporları ve 

misyoner mektuplarına göre, güvenliğin Babıâli tarafından sağlanama-

dığı belirtilmiştir. Yapılan iddialar ve baskılar karşısında, Babıâli Türk 

hâkimiyetinin olduğu her yerde, Amerikan misyonerlerinin güvenliğinin 

sağlanacağı teminatını son defa sert bir şekilde yanıt vermiştir

43



Amerikan hükümetinin temsilcileri olan diplomatların, devletin 



politikasına bağlı olarak Amerikan misyonerlerine yaklaşımlarında 

zamana göre farklılıklar görülmüştür. 1830 Dostluk Anlaşması’nın 

imzalanmasının hemen akabinde Amerikan dış siyasetine de bağlı 

olarak Amerikan diplomatları misyonerlere yakın davranmıştır. Fakat 

1890’lardan itibaren özellikle de Ermeni isyanlarının çıkması ve bu 

isyanlarda Amerikalı misyonerlerin de etkili olduğunun Osmanlı Devleti 

tarafından bilinmesi üzerine, iki ülke arasındaki ilişkilerin gerginleşmesi 

Amerikalı diplomatların kendilerini misyonerlerden uzak tutmalarına 

neden olmuştur. Misyonerler de Amerikan Elçilerinin kendilerine sahip 

çıkmadıklarını söyleyerek onları sadece dışişlerine değil Amerikan Baş-

kanına da şikâyet etmişlerdir

44

. Amerikalı misyonerler, sadece Osmanlı 



yetkilileri ile değil, zaman zaman da kendi konsolosları ile de anlaşmazlık 

içine girmişlerdir

45



Amerikan Elçileri bu konuda Birleşik Devletler Dış İşleri Bakan-



lığı tarafından uyarılmışlardır. Örneğin, Van’da faaliyetlerine devam 

eden Amerikalı misyonerlerin, özellikle Birleşik Devletlerin temsilcisi 

olarak İstanbul’da bulunan Alexander Terrell’dan şikâyetçi oldukları 

görülmektedir. Bu konuda Van misyonerlerinden Allen, ...son 12 ay 



boyunca hareketimizin temsilcisi olarak mektup ve telgraf ile onunla iletişim 

kurmaya çalıştık, hükümet temsilcimiz olarak hiçbir şekilde cevap ya da bilgi 

alamadık. Biz Türkiye’de en kötü yönetilen vilayette yaşıyoruz. Bu durumda 

Bay Terrell, Amerikan vatandaşı olarak haklarımızın farkında olmalı... 

42  BOA, HR.SYS., Belge No:55/1.

43  Despatches From United State Ministers To Turkey, Mic:46, Roll:59, Vol:60, November 

5, 1895.


44  Erhan, Türk-Amerikan İlişkilerinin..., s.151.

45  Deringil, İktidarın Sembolleri..., s.131.



475

Dr. Dilşen İNCE ERDOĞAN

demiştir. Misyoner Allen bu konu hakkındaki görüşlerini ve isteklerini 

sadece Amerikan Dış İşleri Bakanlığı’na bildirmemiş, Boston’daki Board 

merkezini de konu hakkında bilgilendirmiştir

46

. Amerikalı misyonerler, 



Van’da Amerikan Konsolosluğu’nun olmamasının sıkıntısını sürekli 

olarak hissettiklerini, fakat Van’da bir İngiliz konsolosunun olmasının 

güvenliklerinin sağlanması ve isteklerinin temin edilmesi konusunda 

teminat olduğunu da belirtmişlerdir. Sürekli olarak Boston’a yazdıkları 

mektuplarda, Van’da neden bir Amerikan Konsolosluğu’nun olmadığını 

sormuşlardır

47



Aynı şekilde Terrell’in de misyonerler hakkında bazı şikâyetleri 



olduğunu konsolosluk yazışmalarından öğrenmekteyiz. Terrell, güven-

liklerinin sağlanmadığı konusunda yakınan misyonerlerin, nasıl oluyor 

da İstanbul caddelerinde huzursuzluk başladığında korunmak için 

Amerikan Konsolosluğu’na sığındığını ve kendilerini korumadığını 

iddia eden konsolosun yanında işlerinin ne olduğunu sormaktadır. 

Amerikan Konsolosu, sadece misyonerlerin can ve mal güvenliklerini 

temin etmekle kalmadıklarını, ayrıca Amerikan vatandaşı olan Erme-

nilerin hapishanelerden alınarak, konsolosluğun araçları ile en yakın 

Hıristiyan limanlarına ulaşmalarının da sağlandığını, Amerikan Dışiş-

lerine bildirmektedir

48

. Terrell, Hıristiyanların Türkiye’den güven içinde 



ayrılmaları için onlara öğütler de verdiğini söylemekte, fakat verilen 

öğütleri tutmamaları nedeni ile birçok zorlukla karşı karşıya geldikleri 

de belirtilmektedir

49

.  



Hem Amerikan misyonerlerinin mektuplarında, hem de konsolosluk 

kayıtlarında, can güvenliğinin sağlanamadığı konusunda bir den fazla 

örneğe rastlamak mümkündür. Özellikle ülkenin stratejik bölgelerinde, 

misyonerlerin can ve mal güvenliklerinin sağlanamadığı hakkında, 

kayıtlarda daha fazla bilgi yer almaktadır. Yine Van’da bulunan toplam 

7 Amerikalı misyonerin, 12 aydan bu yana güvenliklerinin sağlana-

madığından bahsedilmekte ve Eylül 1895 tarihinde Washington’daki 

Dış İşleri Bakanlığı’ndan İstanbul Amerikan Elçisi Alexander Terrell’a 

46  ABCFM Arşivi, 16.7.9., Eastern Turkey MissionReel 695, July 10, 1895.

47  ABCFM Arşivi, 16.9.7., Eastern Turkey Mission, Reel 695, July 2, 1895.

48  Despatches From United State Ministers To Turkey, Roll:62, Vol:64, November 26, 

1896.


49  Despatches From United State Ministers To Turkey, Roll: 62, Vol: 64, January 8, 

1897. Dr. Barton’ın New York Times’ta çıkan yazısı.



476

HOŞGÖRÜDEN YOL AYRIMINA ERMENİLER / CİLT 1

gönderilen yazıda, elçinin kendisine misyonerlerin korunması, özellikle 

de Anadolu’nun en stratejik bölgelerinde bulunanların güvenliklerinin 

sağlanması konusunda başarısız olduğu bildirilmektedir. Bu konuda en 

kısa zamanda gerekli olanların yapılması da istenmektedir

50

. 1897 yılının 



Mart ayında, misyonerler Van’da hala tehdit altında olduklarını ve can 

güvenlikleri sağlanmadığını belirtmekte, Raynolds da sürekli olarak ...en 



tehlikeli zamanda devletin koruması altında değiliz... demektedir. Amerikalı 

misyonerler Van’da asayiş sağlanamadığından dolayı, hanımlarını ve 

çocuklarını daha güvenli buldukları İran’a göndermişleridir

51



Sivas Amerikan Konsolosu

52

 H. M. Jewett da asayişsizliğin nede-



nini, bu konuda yapılan harcamaların yeterli olmamasına bağlamış ve 

Amerikan Dış İşleri Bakanlığı’ndan yardım istemiştir

53

. Ayrıca misyo-



nerlerin güvenliğinin sağlanması adına, yarım düzine tüfeğin ve yeterli 

miktarda cephanenin de Sivas Konsolosluğu’na gönderilmesi gerektiğini 

bildirmiştir. Konsolosların silah isteklerinin karşılanması konusunda, 

Amerikan Savaş ya da Deniz Bakanlığı’ndan gerekli desteğin sağlana-

bileceği düşünülmüştür

54

.



Harput Amerikan Konsolosu Thomas H. Norton

55

’a göre de, asayiş 



ancak çevrede bulunan Kürt aşiretleri ile iyi geçinilirse sağlanabilecek-

50  Despatches From United State Ministers To Turkey, Roll:167, Vol: 6, September 11, 

1895. Misyonerlerin güvenliğinin sağlanması Antep ve Van civarında daha zor. 

1896 yılının son ayında bölgede yaklaşık 5.000 kişinin öldürüldüğünü bildiren 

Allen misyonerlerin bu kadar karışık bir ortam içinde can güvenliğinin sağla-

malarının ne kadar güç olduğunu Richard Olney’e rapor etmekteydi. Despatches 



From United State Ministers To Turkey, Roll:60, Vol:61, January 14, 1897. Maraş’ta 

da Van’da yaşanan olayların benzerine rastlanmaktadır. Müslümanlar iddialara 

göre Amerikan misyonunu yağmalamışlar ve İlahiyat Okulu’nu da yakmışlardır. 

Despatches From United State Ministers To Turkey,

 Roll:60, Vol:61, December 4, 

1895.


51  Despatches From United State Ministers To Turkey, Roll:168, Vol:7, March, 31 

1897.


52  Açıkses, a.g.e., s181. Sivas Amerikan Konsolosluğu, 20 Kasım 1886 tarihinde 

açılmıştır.

53  Despatches From United State Ministers To Turkey, Roll:2, Vol:2, November 18, 

1895.


54  Despatches From United State Ministers To Turkey, Roll:1, Vol:1, September 17, 

1901.


55  Harput’ta üçüncü Amerikan Konsolosluğu 1895 yılında açılmış ve ilk atanan 

konsolos Hunter olmuştur. Fakat Hunter Osmanlı hükümeti tarafından tanınma-

dığı için yerine 1900 yılında Thomas H. Norton gönderilmiştir. Şimşir,

 “Ermeni 

Propagandasının Amerika...”, s.118. 



477

Dr. Dilşen İNCE ERDOĞAN

tir. Bütün bunların yanında gerekli olan her durumdan yararlanılması, 

özellikle de asker ve sivil bütün idarecilerle olan ilişkilerin sağlamlaştı-

rılması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, bölgede yaşayan Amerikalıların 

geleceği ve güvenliği için de Harput’ta kurulan Amerikan Ticaret Şirketi 

(American Commercial Agency)’nin önemli olduğu ve mutlaka varlığına 

devam etmesi gerektiği, konsolos tarafından üzerinde durulan konuların 

başında gelmektedir. Norton da huzursuzlukların giderek artması, kon-

solosluk elemanlarının ve burada yaşayan Amerikalıların güvenliğinin 

sağlanması için silah istemektedir. Harput Amerikan Konsolosu Nor-

ton, silah istenmesinin gerekçelerini şöyle belirtmektedir; Amerikalılar, 



bölgeden zorla kaçırtıldı ve her şeyleri çalındı, sırtlarında sadece giyecekleri 

vardı. Anadolu’nun içlerindeki İngiliz konsolosları, Amerikalılara yardım 

ederek kendilerini korumaları için tüfek ve gerekli materyalleri sağladılar. 

Amerikalılara silahları kullanmalarını dahi öğrettiler. Fakat yapılanların 

hepsi şüphe çekti…. Bu belgeden anlaşıldığı üzere Amerikan vatandaşla-

rının, özellikle misyonerlerin can güvenliklerinin sağlanması için silah 

gerekmektedir. 

Güvenliğin  sağlanması  konusunda  yapılmak  istenen  diğer 

çalışma da Doğu vilayetlerinde, özellikle de Bitlis ve Van’da Amerikan 

Konsolosluğu’nun açılmasıdır. Bu bölgede konsolosluğun bulunmaması, 

güvenliğin sağlanamamasının en önemli nedenlerinden biri olarak görül-

mektedir. Örneğin Bitlis’te güvenlikte olmadıklarını, bu nedenle Van’a 

gitmek istediklerini beyan eden misyonerler, kendilerinin güvenlikleri-

nin İngiliz Konsolosluğu tarafından sağlanacağını bildirmişlerdir

56



Amerikalı misyonerler, Osmanlı Devleti’nin kendilerinin can güvenli-



ğini sağlayamamasının ve baskı altında tutulmalarının bir başka nedenini 

de, Ermenilere yaptıkları yardımlardan kaynaklandığını düşünmektedir-

ler. Amerikalı misyonerlerin iddialarına göre; devletin onları, Kürtlerden 

ve eşkıyalardan korumamalarının nedeni budur. Misyoner Raynolds, 

13 Haziran 1896 tarihinde Boston merkeze yolladığı raporunda Zavallı 

Ermenileri zorda bırakan belalar Türklerden geldiği sürece, insanların maz-

lumlara yardım edesi ve her türlü bireysel riske rağmen kendini bütünüyle 

yardıma adayası geliyor sözleri ile Ermenilere yardım ettiğini onaylamış, 

56  BOA, A.MKT.MHM., Belge No:619/17. Fakat Bitlis’ten gitmek isteyen misyoner 

Raynolds ve Cole’un burada olmayıp Muş’a gittiği öğrenilmiş, Bitlis’te bulunan 

misyoner George da buradan ayrılmak istemediğini söylemiştir.



478

HOŞGÖRÜDEN YOL AYRIMINA ERMENİLER / CİLT 1

kendilerinin de bu nedenle risk aldıklarını belirtmiştir

57

. Misyoner 



Allen da 14 Kasım 1895 tarihinde yazdığı mektubunda, Ermeniler, Türk 

yöneticilere güvendiler, onlara itaat ettiler, fakat Türkler ve Kürtler planlı bir 

şekilde köyleri yağmalamaktan vazgeçmediler

58

 diyerek, her alanda asayişin 



sağlanamamasının sorumluluğunun Türklere ve Kürtlere ait olduğunu 

söylemiştir. Amerikalı misyonerler Ermenilere yardım ettiklerini, fakat 

bu yardımların insani yardımların ötesine geçmediğini söylemektedir-

ler. Hâlbuki Ermeni ihtilalcilere yardım eden Amerikalı misyonerlerin 

başında gelen Raynolds’ın, onların gizli yazışmalarına kendi mührünü 

bastıktan sonra, istenilen yere ulaşmasını sağlamıştır

59



Ayrıca Amerikalı misyonerlerin, Hınçak Cemiyeti üyeleri arasında 



yer aldığı ve Ermenilere para yardımı yaparak onları isyana teşvik ettiği 

de bilinmektedir

60



Amerikalı misyonerler, sadece can ve mal güvenliklerinin sağlana-



mamasından değil, Amerikan okullarının ruhsat ve bina izni alama-

yışlarından, ithal ettikleri mallardan gümrük vergisinin alınmasından, 

dinî yayınlarının satışının kısıtlanması

61

 ve Hıristiyanlığı kabul eden 



Müslümanların baskı altında tutulmalarından şikâyet etmektedir.

57  ABCFM Arşivi, Reel 695, June 13, 1896.

58  ABCFM Arşivi, Reel 695, November 14, 1895.

59  Şimşir,



 “Ermeni Propagandasının Amerika...”, s.117. Van’da faaliyet gösteren 

misyoner Raynolds, Van’da yaptıkları faaliyetlerden dolayı bazen Osmanlı makam-

larınca çağrılır ve yapılan işler hakkında bilgi isterlerdi. Bir gün Raynolds, Osmanlı 

makamlarınca çağrıldı, bunun nedeni ise Raynolds’ın Van’ın haritasını Amerika’da 

bulunan bir arkadaşına göndermesiydi. Hâlbuki Raynolds Van haritasını eşine 

gönderdiğini ve bu olayın beş sene evvel olduğunu iddia etti. Bu harita Raynolds’un 

mühendis bir arkadaşı tarafından çizilmişti. Burada sorulması gereken soru Ame-

rikalı misyonerlerin Anadolu’nun her karışının haritalarını neden çıkardıklarıdır.



 

Despatches From United State Ministers To Turkey, T:568 Roll:1, No:95, November 

15, 1897.

60  BOA, HR.SYS., Belge No:2736/45. Rus Kurmay Heyeti’nden Albay Botyata Hınçak 

Teşkilatı üyelerinin Amerikalı misyonerlerin açtıkları kurumlarda çalıştıklarını, 

misyonerlerin yerli Ermeniler ile İhtilal Komitesi arasındaki iletişimi sağladığını 

belirtir. BOA, Y.PRK.TKM., Belge No:36/27, s.9.

61  Her iki devlet arasında yaşanan sorunlar belli dönemlerde farklılaşma göster-

miştir. Örneğin XX. yüzyıl başlarında Osmanlı Devleti ile ABD arasında yaşanan 

sorunları; Amerikan Sefirliğinin büyükelçilik konumuna yükseltilmesi, ticarî 

sorunlar, Osmanlı Devleti içindeki Amerikalı dinî, eğitimci ve hayırsever girişim-

lerin gördüğü muamele, önceden Osmanlı vatandaşı olup daha sonra Amerikan 

vatandaşlığına kabul edilmiş olanların İmparatorluğa döndüklerinde karşılaştık-

ları sorunlar başlıkları altında değerlendirilebilir. Americus, “Issues Between the 


479

Dr. Dilşen İNCE ERDOĞAN

Osmanlı Devleti sınırları içinde 1840 yılından itibaren yabancı 

okulların artarak açılmaya başladığı ve 1850 ile 1860’lı yıllarda ise bu 

artışın ileri boyutlara ulaştığı bilinmektedir. 1869 yılına kadar Osmanlı 

topraklarında yabancı okulların açılmasını ve çalışmasını düzenleyen 

bir yasa olmayışı, devletin eğitim sisteminin bozulmuş olması ve en 

önemlisi de yabancı bir devlet için bir konuda verilen imtiyazın, zaman 

içinde diğer yabancı devletleri de kapsayacak şekilde genişlemesi yabancı 

okullarının artarak açılmasının nedenleri arasındadır

62

. Osmanlı Devlet’i, 



yabancı okullarının sayılarının hızla artmasına karşı yasal tedbirleri 

almaya ve düzenlemeler yapmaya 1845 yılında başlamıştır. 1845 yılında 

yapılan düzenleme ile devlet sınırları içinde bulunan bütün okulların 

sınıflandırması tekrardan yapılmıştır. Hemen ardından 1868 tarihinde 

Gümrük Nizamnamesi çıkarılmıştır. Bu nizamnameye göre, Yabancı 

devlet ve kuruluşlar ile bağlantısı olan her türlü kuruma, buralardan gelecek 

araç-gereç ve malzeme gümrükten geçirilecektir. 1892 yılının Mayıs ayında 

dinî kitapların da gümrük kontrolüne tabi tutulacağı ve 1895 yılında 

da gümrüğe gelen her kitabın bir kopyasının inceleneceği yabancı dev-

letlere bildirilmiştir. Alınan kararlar sonrası gelen protestolar çok sert 

olmuş, fakat Osmanlı hükümeti aldığı kararları uygulamaktan vazgeç-

memiştir. Malların ve malzemenin uzun süre gümrüklerde bekletilmesi, 

şikâyetlerin artmasına ve devletin daha fazla baskıya maruz kalmasına 

neden olmuştur

63

.   


Amerikalı misyonerler bir diğer sıkıntıyı da Amerika’dan gelen gaze-

teler, broşürler ve kitaplar zamanında ellerine ulaşmadığı konusunda 

yaşamışlardır. Özellikle kendilerine ait olan bu gibi materyallerin kontrol 

edilmesinden, çoğaltılmasından ya da doğrudan geri gönderilmesinden 

şikâyetçidir ve ellerine ulaşanların da İngiliz Konsolosu arayıcılığı ile 

geldiğini belirtmektedirler

64

. Amerikalıların bu konudaki şikâyetlerine 



birçok örnek verilebilir. İstanbul İncil Evi’nden gelen kitapların dahi 

Osmanlı yetkilileri tarafından kontrol edildiği, 18 fiziki coğrafya kita-

bına el konulduğu ve el konulmanın gerekçesi olarak da kitapların yasak 

United States and Turkey”, North American Review, May 1906, Vol:5, Sayı:185, 

s.44-45. 

62  Şamil Mutlu, Osmanlı Devleti’nde Misyoner Okulları, İstanbul 2005, s.300-310

63  İknur Haydar Polatoğlu,

 Osmanlı İmparatorluğu’nda Yabancı Okullar, Ankara 1990, 

s.17-23-24.

64  Despatches From United State Ministers To Turkey, T:568, Roll:1, August 14, 

1897.


480

HOŞGÖRÜDEN YOL AYRIMINA ERMENİLER / CİLT 1

bilgiler içermesi olduğu yetkililer tarafından söylenmektedir

65

. Erzurum 



Konsolosu Bergholz, misyonerlerin Van’da bilhassa mektupların ya da 

kitapların kontrol edilmesinden, hatta bazı bölümlerinin kesilmelerin-

den yakındıklarını, misyoner dergisi olan Missionary Herald’ın dahi elle-

rini ulaşmadığını ve bu konudaki bütün şikâyetleri Dış İşleri Bakanı’na 

ilettiğini bildirmektedir

66

. Bu konu hakkında ayrıca Bergholz’un Van’da 



bulunan Raynolds’a yazdığı bir mektupta:

Misyoner Allen’ın İran’dan gelen eşyaları kontrol edilmiş. Yerel 

görevlilerin yaptığı bu olay tamamen kanunsuz ve adil değil, Osmanlı 

hükümeti tarafından zaten basılı yayınlar üzerinde bir uygulama 

varken, Amerika’dan gelen özel mektupların ve eşyaların gözaltına 

alınmasını ya da incelenmesini kabul etmesi mümkün değil... 

Demektedir. Bu durumun özel yaşamı tamamen ihlal etmek olduğu 

ısrarla belirtilmiştir

67

. Van misyonerlerinden Raynolds ve Allen’ın İran 



gezisi dönüşünde, Van’da bulunan Osmanlı makamlarınca yanlarındaki 

ailelerine ait olan özel mektupları incelemek için el konulduğu, Türk 

sınırında bulunan bu memurların, bagajlarını da inceleme eğilimi gös-

terdiği, yapılan aramaların tamamının kişinin özel haklarına saldırı 

ve adaletsizlik olduğu, Bergholdz’un duruma acilen müdahale ettiği 

bilinmektedir

68

. Bu durum ile ilgili 4 Ağustos da Bergholz tarafından 



misyoner Raynolds’a yazılan mektupta, Osmanlı hükümetinin yazılı ve 

basılı bütün kayıtlar üzerinde sıkı bir kontrol uyguladığı bilinmesine 

rağmen, Birleşik Devletlerin asla özel mektupları ve eşyaları inceleme, 

gözaltına alma hakkını asla tanımadığını da bildirmiştir

69



Trabzon’dan gelen haberler de aynı doğrultudadır. Burada da misyo-



nerlerin en büyük sıkıntısı kitapların ellerine ulaşmamasıdır. Özellikle 

İstanbul’daki sansür mekanizmasının kartpostalları göndermediğini 

söylemektedirler

70

. Fakat Mardin de bulunan misyonerler, Amerikan 



okullarına müdahalenin olmadığını, devletin sadece kitaplar ve kart-

65  Despatches From United State Ministers To Turkey, Roll:1, September 1897.

66  Despatches From United State Ministers To Turkey, T:568, Roll:1, September 31, 

1897. 


67  Despatches From United State Ministers To Turkey, T:568, Roll:1, August 4, 1897.

68  Despatches From United State Ministers To Turkey



, 

T:568, Roll:1, August 8, 1897.

69  Despatches From United State Ministers To Turkey, T:568, Roll:1, August 4, 1897.

70  Despatches From United State Ministers To Turkey, T:681, Roll:2, Vol:2, January 

11, 1888.


481

Dr. Dilşen İNCE ERDOĞAN

postallar konusunda zorluk çıkardığını belirtmektedirler

71

. Amerikalı 



misyonerlerin yayın yapma, satma ve kendilerine gelen kitapları ellerine 

ulaşmaması konusunda yaptıkları şikâyete rağmen, misyoner H. O. 

Dwight, İstanbul’da rahatlıkla ve ucuz olarak İncil satıldığını; satıcıların 

kendilerine sorulan soruları rahatlıkla cevapladığını söylemektedir

72



Sonuç olarak, Amerikalı misyonerler Osmanlı Devleti’ne karşı her konuda 



olduğu gibi bu konuda da düşmanca tavır sergilemektedirler

73

.



Amerikan hükümeti her ne kadar Doğu Sorunu’nun dışında kalmak 

istese de, özellikle 1890’lı yıllardan itibaren Ermenilerin ayaklanmaları 

sonucunda, bazı bölgelerde Amerikalı misyonerlerin zarar gören malla-

rının tazmin edilmesini istemiştir. Bu durum her iki ülke arasında bazı 

krizlerin yaşanmasına neden olmuştur. Amerikan hükümeti, yaklaşık 

100.000 dolar tazminat istemiş ve başkan Cleveland’da Amerikan gemile-

rinin Osmanlı sularına gönderilmesi hakkındaki talimatı vermiştir. Ocak 

1896 yılında Amerikan Senatosu Dış İşleri Komisyonu’nun aldığı karar 

uyarınca, tazminatın karşılanması için gerekli adımların atılması ile ilgili 

kararlar alınmıştır. Amerikan hükümeti ve kamuoyundan gelen baskılar 

sonucunda 1901 yılının Haziran ayında istenilen miktar ödenmiştir

74



1895 yılında, bu konu hakkında ayrıca Washington Sefareti’nden Hari-

ciye Nezareti’ne çekilen telgrafta şöyle denilmektedir:

Anadolu iğtişaşı zarar gören Amerika misyonerlerinin zararlarını 

tazmin hususunda Babıâli’den Osmanlı memurlarına emir veril-

mişse de, memurların bu emirleri yerine getirmediklerini Amerikan 

hükümeti bildirmiş ve bunun tazminini istemiştir...

75

.

Ağustos 1895 tarihinde Barton’un yazdığı bir mektupta da, mis-



yonerlerin sıkıntılarının hala devam ettiği, misyonerlerin sorunlarını 

71  Despatches From United State Ministers To Turkey, T:681, Roll:2, Vol:2, January 

21, 1888.

72  H. O. Dwight, Constantinople and Its Problems- Its People, Customs, Religions and 



Progress, London, s.250-256.

73  BOA, HR.SYS., Belge No:65/48.

74  Şimşir,


Download 3.2 Mb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   33   34   35   36   37   38   39   40   41




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling