T. C. Ankara üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ bati dilleri ve edebiyatlari(rus diLİ ve edebiyati) anabiLİm dali


Godı Molodosti - Vospominaniya o A.İ. Kuprine


Download 5.01 Kb.
Pdf ko'rish
bet2/12
Sana21.02.2017
Hajmi5.01 Kb.
#977
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12
Godı Molodosti - Vospominaniya o A.İ. Kuprine , Moskva,1960, s. 
146.
 
 

vasisi, alayda görevli bir yüzbaşı kendisine, akademiye girmesi şartıyla evlenme 
müsaadesi vereceğini söylemiştir. Kuprin’in nişanlısı, “Leylak Ağacı” (Куст 
сирени) öyküsündeki Vera, “Düello” öyküsündeki Şuroçka tiplemelerinin prototipi 
olacaktır. Neticede 1893 yılı Ağustos ayı sonunda Kuprin akademi giriş sınavlarına 
katılmak üzere Peterburg’a hareket eder.
36
 
 
Sınavlar başarılı bir şekilde geçmektedir. Son sınava girmeden önce Kiyev 
Askeri Bölge Komutanı General Dragomirov imzasıyla Akademi Komutanlığı’na 
gönderilen emir Kuprin’in sınavlara alınmamasını ve derhal alayına gönderilmesini 
istiyordu. Bu emirle Kuprin’in vazife başındaki bir memura hakaret ettiği 
gerekçesiyle beş  yıl boyunca Akademi sınavlarına girmesi engelleniyordu.
37
 
Kuprin’in bu ani çağrılışının ve sınavlardan mahrum edilişinin sebebi konusunda 
farklı izahatlar bulunmaktadır. F. Batyuşkov’a göre; Peterburg’a hareketinden az bir 
zaman önce bir kadına kaba muamelede bulunan polis memuruna hakaret etmesi, 
karısı Kuprina Yordanskaya’ya göre; Kiyev’de arkadaşlarıyla kahvaltı yaparken, 
kendisinden oturduğu masayı boşaltmasını isteyen bir polis memurunu Dnyepr 
Nehri’ne atması sonucu bu olayın başına geldiği aktarılmaktadır.
38
  
 
Evlilik, akademi, gelecekteki askeri kariyeri hakkındaki tüm hayalleri sona 
erer Kuprin’in, ancak Peterburg seyahati edebi çalışmaları ve bağlantıları açısından 
çok faydalı geçmiştir. Burada Russkoye bogatstvo dergisinin redaktörleri ile tanışmış, 
edebi toplantılara katılmıştır. 
 Başarısız sınav macerasından sonra Kuprin kaldığı odanın parasını vermek ve 
Kiyev’e tren bileti almak için tabancasını satar.
39
 Görev yerine döner, edebi 
                                                           
36
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 43. 
37
 N. N. Fonyakova, Kuprin v Peterburge-Leningrade , Leningrad, 1986, s. 11. 
38
 M. K. Kuprina Yordanskaya , Moskva, 1960, s. 147. 
39
 N. N. Fonyakova, 1986, s. 12. 

çalışmalara daha da fazla kendini adar. İstifa etmek için fırsat kollamaya başlar. 1894 
yılının ortalarında ciddi bir rahatsızlık geçirerek Kiyev Askeri Hastanesi’ne kaldırılır. 
İyileşmesine müteakiben görev yerine döner. 1894 yılı Temmuz ayı sonu veya 
Ağustos ayı başında Poruçik
40
 rütbesiyle ebedi olarak orduya veda eder.
41
 
 
Bu tarihten sonra Kuprin’in zorlu yeni yaşam çizgisi başlar. Edebi 
biyografisinin yeni, temiz bir sayfası açılır. 1894 yılı Ağustos ayında Kiyev’e gelir. 
Burada ne bir tanıdığı, ne edebi bağlantıları, ne de parası vardır. Kiyev gazetelerini 
dolaşır ve eserlerini tanıtır. 1894 Eylül ayında  Kiyevskoye slovo gazetesine “Yas” 
(Ясь) öyküsünü bırakır. Derginin 13 ve 15 nci sayılarında V. Teplov mahlasıyla 
yayımlanır bu öykü. Aynı tarihlerde Jizn i iskusstvo gazetesine de “Alza” (Альза) 
efsane öyküsünü bırakır. Bu öykü de gazetenin 3 Ekim 1894 günkü baskısında A. 
Kuprin imzasıyla yayımlanır. Ekim ayının ortalarında  Jizn i iskusstvo gazetesinde 
muhabirlik görevine başlar.
42
 
 Başlangıçta yazdıklarına iyi bir fiyat vermezler. Satır başına 1,5-2 kopek 
verirler, ki bu da en basit ihtiyaçlarına bile yetmez. Kuprin ucuz bir daire tuttuysa da 
kirayı ödeyemediği için buradan çıkarılır. Yaklaşık sekiz ay boyunca gazeteden bir 
tanıdığının evinde, eğer biraz parası olursa ucuz bir otelde, bazen paralı bir barınakta, 
bazen de soğuk müsaade ederse şehir parkındaki bir bankta geceler.
43
 
 Yazar, 
eğitim eksikliğini bıkmak usanmak bilmeden yeni yeni yaşam 
izlenimleriyle tamamlamıştır. Gorki gibi kendi üniversitesini okumuştur. Sayısız 
seyahatleri, karşılaşmaları ve olaylarıyla Kuprin’in yaşamı, F. D. Batyuşkov’un 
                                                           
40
 Çarlık ordusunda üsteğmen. 
41
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 44. 
42
 ibid, s. 45. 
43
 ibid, s. 46. 

söylediği üzere, “Kahramanın tüm katman ve ortamları geçtiği bir macera romanı” 
gibidir.
44
 
 1895 
yılı ilkbaharında Kuprin Moskova’ya gider. Mühendis Timohoviç’in 
bürosunda altı ay değişik ev aletlerinin satışıyla meşgul olur. Burada geçirdiği zaman 
zarfında pek çok teknik icatla tanışma, teknik eğitim görmüş pek çok kişiyle dostluk 
kurma  şansı olmuştur. Kuprin’in biyografisinde bu bölüm özellikle önem arz eder. 
Zira teknoloji ve üretim, teknik insanlar ve işçilere olan ilgisi burada başlamıştır. 
İlerdeki denemelerinde ve “Moloh” öyküsünde anlatılan hususlar burada edindiği 
tecrübe ve deneyimler sonucu ortaya çıkmıştır.
45
 
Kuprin’in kısa süren askeri hizmeti sırasında ürettiği ve esrarengiz çalışmalar 
ve aklın anormal davranışlarını  işlediği eserler arasında “Ruh Hastası Kadın” 
(Психея), “Mehtaplı Gecede” (Лунной  ночью), “Karanlıkta” (Впотьмах), ve 
“Sorgu” (Дознание) sayılabilir. Daha sonraları yazdığı “Slav Ruhu” (Славянская 
душа), “Delilik” (Безумие) ve “Unutulmuş Öpücük” (Забытый поцелуй)'de Kuprin 
kendini insan ruhunun tuhaf ve ender rastlanan manifestolarını toplayan bir 
koleksiyoncu olarak tanımlar.
46
 
1892 Aralığında yazdığı “Bir Heykeltıraşın Günlüğü” alt başlığını taşıyan 
“Ruh Hastası”nda; sapkın bir aklın gafletlerini ve gerçek ile hayalin belirsiz çizgisini 
sorgulamıştır. Günlük şeklinde yazılmış olan eser, Gogol’ün Bir Delinin Hatıra 
Defteri adlı eserini andırmakla beraber, Kuprin kahramanının hastalıklı aklı, tutarsız 
kişiliği ve ateşli seksüel fantezileri üzerine yoğunlaşmıştır.
47
 
                                                           
44
 N. E. Krutikova, 1971, s. 10. 
45
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 47. 
46
 N. Luker, 1978, s. 24. 
47
 ibid, s. 24. 

Kuprin’in orduda görev yaptığı yıllar içinde ilk yazdığı hikaye olan “Sorgu”, 
bundan on yıl sonra yayımlanacak “Düello” adlı eserinde kullanacağı çok sayıdaki 
askeri hikayelerin de ilki olmuştur. Ayrıca bu eser onun devrin eleştirmenlerinin 
dikkatini çektiği ilk eseri de olmuştur. Kiyev gazetelerinden bir eleştirmen bu eserde 
yetenek pırıltılarının var olduğunu, ancak Kuprin’in detaylara fazla gömüldüğünü ve 
doğaçlamadan uzak kaldığını söyler.
48
 
Kuprin 1894 yılında ordudan ayrıldı. Bunun sebebi yalnızca onun ordu 
hayatından bıkmış olması değil aynı zamanda “Sorgu” adlı eserinin yakında 
yayımlanacak olmasıydı. Kuşkusuz böylesi bir eserin altında bir subayın imzasının 
olması orduda hiç de hoş olmayan bir intiba yaratacaktı. Bu hikayesinde, bir 
garnizonda görev yapan Kozlovski adlı bir yıllık bir teğmenin, bir çift çizme konçu 
ve 35 kopek çalan, Bayguzin adlı bir tatarı sorgulamasını anlatır. Tatardan çok 
etkilenen Kozlovski’nin aklı karışır. Nihayetinde Tatar 100 değnek cezasına 
çarptırılır. Kuprin yıllar sonra yazdığı “Vatan” (Родина) adlı eserinde kendisinin de 
orduda görev yaptığı  yıllarda böylesi soruşturmalarda görevlendirildiğinden 
bahseder. Bu eser 1890’lı  yıllarda Rus ordusu ve içinde barındırdığı azınlıkların 
durumunu betimlemesi bakımından büyük önem arz eder. Hikayede bahse konu 
teğmen, hırsızın yaptığının yanlış olduğunu idrak etmesi bir yana, Rusça’yı bile 
zorlukla anlayabilen bir kişiyi dövmenin, onu ancak daha yanlış yollara 
itebileceğinin farkındadır. Kuprin bu teğmene benzer karakterleri “Sefer” (Поход) 
gibi eserlerinde daha sonraları da kullanmıştır.
49
  
                                                           
48
 ibid, s. 26. 
49
 ibid, s. 27. 

Kuprin’in ordudan ayrılması ile 1901 yılına kadar geçen sürede yazar çok 
zengin deneyimler ve yaratıcılık kazanmıştır. Bu dönemde pek çok işte çalıştığı gibi 
eserlerini topladığı iki kitap ve ona şöhreti getiren “Moloh”u yazmıştır.
50
  
Bazıları anlatım dili bakımından ilk eserlerinden olan “Ruh Hastası”nı 
andırırlar. “Slav Ruhu”nda; Yas adlı sadık bir hizmetkarın bir intihar vakasını 
görmesinden sonra kendini asması anlatılır. Bunun sebebi olarak yazar, hizmetkarın 
tuhaf, sadık, saf, çelişkili, geçimsiz ve hasta kısacası safkan Slav yaratılışını gösterir. 
“Natalya Davıdovna”da ise “Ruh Hastası”nda görünen seksüel açıdan takıntılı olma 
durumunu daha iyi kullanmıştır. Adı geçen kadın kahraman, çift kişilikli bir hayat 
sürmektedir: Hayatının bir kısmında asil kız öğrencilere mürebbiyelik yapan saygı 
değer bir öğretmen iken, her üç ayda bir nimfomanyak bir kadın olup, sokaklardaki 
erkekleri alıp şehrin dışındaki ucuz otellere götüren ve onlarla orada birlikte olan bir 
kadına dönüşmektedir. Bu sefahat gecelerinden ağırbaşlılıkla okuluna dönmektedir. 
Bir gece kollarında bir asker öldüğünde ve suçlu olduğu ortaya çıktığında, polise, 
gün içinde ciddi ve kusursuzu, geceleyin ise doymak bilmeyen Messalina’yı 
oynamaktan duyduğu inanılmaz zevki itiraf eder.
51
 
Bu tür gerçek ile görüntünün tezadı ve erotizm teması Kuprin’in “Korkunç 
Dakika” (Страшная  минута), “Masal” (Сказка), “Başlıksız” (Без  заглавия) gibi 
diğer hikayelerinde de önemli yer tutar. “Korkunç Dakika”, genç ve güzel bir kadının 
karşı konulması güç bir yabancıya hissettiği seksüel arzular ile bir anne ve eş olarak 
sorumlulukları arasında kalması ve içine düştüğü halet-i ruhiyeyi irdeleyen önemli 
                                                           
50
 ibid, s. 28. 
51
 ibid, s. 29. 

bir eserdir.
52
 Bunlarla bağlantılı olan diğer hikayeler ise “Tuhaf Bir Olay” 
(Странный случай), “Kapris” (Каприз) ve “Al-İssa” (Аль-Исса)’dır. 
“Minyatürler”deki birkaç hikayede “Sorgu” ile başlayan ordu hayatını 
betimleme anlayışını sürdürmüştür. “Konaklama” (Ночлег)’da, Rusya kırsalında 
intikal halindeki yorgun askerlerin bir kasabada gecelemelerini anlatır. Konu, 
ağırlıklı olarak rastlantısal bir anlatımla işlenmiştir. Eserde, teğmen Avilov’un 
konakladığı evde duyduğu bir kadın sesinin ona altı yıl önce tecavüz ettiği bir kızı 
hatırlatması konu alınır.
53
 “Marianna”da pek çok minyatürde olduğu gibi hikaye 
içinde hikaye vardır. Maupassant ya da Turgenyev’in aşk hikayelerini andıran hafif 
ve eğlendirici bir eserdir. Belki de bunların arasında en ilginç hikaye “Köpek 
Saadeti” (Собачье счастье)’dir. Burada Kuprin, Rusya’da hüküm süren eşitsizlik ve 
zulüm ortamını, başıboş köpeklerin bir kafes içinde hayvan barınağına yaptıkları 
yolculukla örneklemiştir. Bu hikayedeki devrimci ruh bazı Sovyet eleştirmenlerinin 
yaptığı gibi abartılmamalıdır, ancak bu eserdeki alegorik anlatım da açıkça 
ortadadır.
54
 
Kuprin sonraları Minyatürler için olan tatminsizliğini onları  “safra” olarak 
nitelendirerek ortaya koyar. “Uzun edebiyat yolunda çocuk adımları” diye 
tanımladığı bu eserler için onlara bakılarak kendisinin yargılanmaması gerektiğini 
söylemiştir. Yine de bu eserler onun Kiyev deneyiminin bir parçasıdır ve yazarlık 
kariyerinde bir olgunluk adımıdır.
55
 
 1895 
yılı sonbaharında tekrar güneye döner, yeniden taşra gazetelerinin 
muhabiri olur. Kiyev’de ve diğer güney şehirlerinde büyük bir hırsla ve ilgiyle 
                                                           
52
 ibid, s. 35. 
53
 ibid, s. 37. 
54
 ibid, s. 37. 
55
 ibid, s. 37. 

dipteki insanların yaşamını gözlemler, onların yaşayış ve alışkanlıklarını  öğrenir. 
Şehrin çıplaklığı ve toplum dışındaki insanlar üzerine yaptığı gözlemlerini 
“Kiyevliler” (Киевские типы) ve daha başka bazı öykülerinde anlatacaktır.
56
 
 
Bu dönemde Kuprin hep göçebe hayatı yaşar: Kâh Kiyev’de çalışır, kâh 
Jitomir, Kamenets-Podolsk, Odessa, Yekaterinoslav, Novoçerkassk, Rostov’a gider. 
Kiyev gazeteleri onun gözlemleri, haberleri, öyküleri ve şiirleriyle allak bullak olur. 
Muhabir kimliği ile 1896 yılında Donetsk Havzası’nı dolaşır. Mayıs ayında 
Drujkovka’daki demir çelik fabrikasında birkaç gün geçirir, işçilerin yaşam 
koşullarını  öğrenir.  İlkbahar ve yaz aylarında Donbass bölgesindeki Yuzov ve 
Maltsev metalürji fabrikalarını ziyaret eder. Bu fabrikalar Rus-Belçika ortaklığı bir 
şirkete aittir. Ağustos veya Eylül ayında bu fabrikalardan birinde demir bölümünde 
ve marangozhanede çalışmaya başlar, bilahare vagon yükleme ve indirme 
bölümünde idarecilik yapar. Donbass bölgesindeki pek çok fabrikada işçi ve 
memurların yaşamlarını iyice gözlemler, idareyle sert tartışmalara girer. 
Bu ziyaret ardından dört deneme yazar. Bunlar 1896 yılında yayımlanan 
“Çelik Fabrikası” (Рельсопрокатный завод), “Yuzov Fabrikası” (Юзовский завод) 
ve 1899 yılında yayımlanan “Ana Madende” (В  главной  шахте) ile “Ateşte” (В 
огне)’dir. Bu eserlerle okuyucunun ağır sanayi ve bu ağır sanayinin yoğun  şekilde 
bulunduğu Güney Rusya hakkında bilgilenmesini istiyordu. Eserlerinde kullandığı 
teknik, önce endüstriyel bölgeye genel bir bakışla başlamak, ardından yapılan işlerin 
detaylarına girmekti. Bizi, uzaktan betimlediği, uzun bacalardan tüten siyah 
dumanların karıştığı buhar kaplı manzaranın panoramik görüntüsünden, kömür 
kokusuna, çınlayan zincirlerin ahenksiz gürültüsüne, vızıldayan makinelere ve buhar 
pistonlarının gümbürtüsüne yakınlaştırır. Bir belgesel anlatımıyla işlediği konuya 
                                                           
56
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 47. 

çalışan insanları neredeyse hiç katmaz. Buradaki karakter yaratma tekniği “Moloh”u 
yazma yolunda önemli izler taşır.
57
 
 1896 
yılı Aralık ayında Kiyev’e geri döner. Büyük bir merakla yerel sirki 
ziyaret etmeyi sürdürür. Sirk muhabiri olarak çalışmaya başlar. Sirk onda spora, 
hayvanlara, güçlü duygulara ulaşma arzusunu artırır.
58
 1896 yılında Donetsk 
Havzası’ndan Kiyev’e döndükten sonra bir spor kulübü kurar ve kendisi de burada 
sporla uğraşır.
59
 
 1893-1896 
yılları, Kuprin’in Kiyev gazetelerinde gergin, yoğun ve yorucu 
çalışma sürecidir aynı zamanda. Fakat Kiyev’den görev gereği sıkça ayrı kalmasına 
rağmen Kiyev gazeteleri ile irtibatını hiç kesmemiştir. Bu dönemde kaleme aldığı 
yazıların yüzde sekseni Kiyev gazetelerinde basılmıştır. Yine “Kiyevliler” ve 
“Minyatürler” isimli iki kitabını da Kiyev’de bastırmıştır. Kiyev o zamanlar sadece 
güney bölgesinin idari merkezi değil, aynı zamanda Rus İmparatorluğunun kültür, 
bilim ve sanat merkezidir de. O dönemde en meşhur ve yaygın gazeteler 
Kiyevliyanin, Kiyevskoye slovo ve Jizn i iskusstvo’dur ki, Kuprin bu gazetelerde aktif 
olarak çalışmıştır.  İlk gazete Rus milliyetçilerinin yayın organı olup, monarşi 
taraftarıdır, diğer iki gazete ise tipik burjuva-liberal gazetelerdir.
60
 
 Kuprin 
güneydeki 
taşra gazetelerinin sayfalarında gazeteciliğin her türünde 
eser vermiştir. Fakat çok sıklıkla mahlas kullandığı ve bunları deşifre etmek mümkün 
olmadığı için gazetecilik yaşamıyla ilgili veriler az sayıdadır. Özellikle 90 lı yılların 
ortaları ve sonlarında çok yoğun çalışması görülür. Gazetelerle daha muvazzaflık 
                                                           
57
 N. Luker, 1978, s. 39. 
58
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 48. 
59
 B. N. Afanasyev, Aleksandr İvanoviç Kuprin- Kritiko-Biografiçeskiy Oçerk , .-2-e, ispr. i dop. 
izd., Moskva, 1972, s. 29. 
60
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 49. 
 

görevi sırasında irtibat halindedir. Jitomir’deki Volın gazetesinde Ego, A. 
Nezabudkin mahlaslarıyla yayımlanan ordu yaşamıyla ilgili skeçlerin de Kuprin’e ait 
olduğu konusunda görüş birliği mevcuttur.
61
 
 
Gazete skeçleri tarzında 90 lı yıllarda Kuprin pek çok yazı yazmıştır. Bunlar 
genellikle Jizn i iskusstvo gazetesinde yayımlanmıştır. Yüzyılın sonunda özellikle bu 
gazetede pazar günleri çıkan “Kaleydeskop” skeci vardır ki Kiyev gelenekleri, 
yaşamı ve adetlerinin gazetedeki vakayinamesi gibidir. Kaleydoskop’ta gündeme 
getirilen konular günlük, o zamanki Kiyev halkını heyecanlandıran konulardır. 
Kuprin’in  Kiyevskoye slovo gazetesinde 1895 yılından beri yazdığı “Malenkiye 
hroniki” köşesi vardır ayrıca. Bunlarda gerçek yaşamdan minyatür sahneler anlatılır. 
Kuprin genellikle bu minyatürlerin altına; Kiyevlyanin, NN vb. gibi simge ve 
mahlaslar kullanırdı.
62
 
 Kuprin’in 
röportajcılığı da önemli bir yer tutar gazetecilik yaşamında. 
Mahkemelerde, sirklerde, tiyatrolarda, kısacası her yerde dolaşıp en taze haberleri 
gazeteye ulaştırır. Röportaj yapan gazetecilere büyük övgüler dizer. Bir 
konferansında “Röportajcı, yaşamın desenini dokur. Yaşamın tüm etaplarına işaret 
eder ve bu desen çok değerlidir. Bu sebeple röportajcının çalışması da çok 
değerlidir” der.
63
 Kendisinin de bu aşamadan geçtiğinden dolayı övünür. Bazen de 
çok sonraları yaşayacağı “Paris’ten haberler” başlığıyla uydurma yurt dışı 
muhabirliği yapar.
64
 
 Gazetecilik 
döneminde 
Kuprin pek çok makale de yazmıştır. Ancak bunlar da 
isimsiz yayımlandığı için tasnif etmek zordur. Bu makalelerin bir kısmı toprak 
                                                           
61
 ibid, s. 56. 
62
 ibid, s. 57. 
63
 A. İ. Kuprin, O literature , s. 341 / F. İ. Kuleşov, 1983, s. 60. 
64
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 60. 

yetersizliği ve köylülerin başka yerlere göçe zorlanmasıyla ilgilidir. Çarlık 
yönetiminin toprak yetersizliğinden kaynaklanan sorunları hafifletmek için aldığı; 
köylülerin doğuya göç ettirilmesi kararına şiddetle karşı çıkar Kuprin.
65
 
 
Gazetecilik türlerinden en çok sevdiği tür; deneme yazarlığıdır. Bu, şehir 
yoksulluğunu, tüm meslek gruplarının yaşamı ve adetlerini tüm çevresini büyük bir 
zevkle kaleme aldığı bir türdür. Deneme yazarı olarak çok başarılı yazılara imza 
atmıştır.
66
 Demir çelik fabrikalarında bulunduğu süre zarfındaki gözlemleri bu 
konuyla ilgili yazacağı deneme ve öyküler için güzel bir malzeme oluşturur. 
 
Mart 1896 tarihinde içinde sekiz adet deneme bulunan “Kiyevliler” adlı kitabı 
yayımlanır. Kitabın 1902 tarihli yeni baskısına üç adet deneme daha dahil edilir. 
Kuprin’in tipleri özellikle evsiz barksız, mutat dışı veya yasak işlerle iştigal eden 
kimselerdir. 
 
Deneme, makale, skeç, röportaj, muhabirlik yazılarının dışında Kuprin’in pek 
çok nesir ve şiirleri de taşra gazetelerinde yayımlanır. Gazetelerin yazı işleri onun bu 
üstün yeteneğine değer verir ve onu “Tanrı vergisi bir yetenek” olarak 
adlandırırlardı. Değişik periyodik yayınlardaki aktif çalışması Kuprin için de büyük 
önem taşımaktadır. Çünkü gazetecilik, meslek icabı sıkı bir şekilde yaşamla, değişik 
insanlarla içli dışlı olmayı gerektirmektedir. Bu da zaten yazarın hoşlandığı bir 
durumdur. Gazetecilik ona çok zengin tecrübeler ve pratik bilgiler kazandırmıştır. 
Gazetecilik Kuprin için bir yaşam ve yazar pratikliği kazandırmış, kendisine gerçekçi 
sanatın geniş yoluna çıkmasında yardımcı olan gerçek bir okul olmuştur.
67
 
                                                           
65
 ibid, s. 60. 
66
 ibid, s. 62. 
67 
ibid, s. 77.
 
 

 90’lı yıllar Rusya’nın sanayi alanında çok büyük ilerleme kaydettiği yıllardır. 
Ülkeye yoğun bir şekilde yabancı sermaye girişi olmaktadır. Bazı gazete makaleleri 
bu dönem Rusya’sını “Yeni Amerika” olarak adlandırmaktadırlar. Sanayi alanındaki 
gelişme özellikle Rusya’nın güneyinde Donbass Havzası’nda, yani Kuprin’in yaşamı 
ve sanatıyla sıkı  sıkıya bağlı olduğu yerlerde daha çok hissedilmiştir. Buradaki 
fabrikalarda gözlemlerde bulunmuş, bizzat çalışmış olan Kuprin, işçilerin ağır 
çalışma şartlarında nasıl insanlık dışı şartlarda yaşamlarını sürdürdüklerine de şahit 
olmuştur.
68
 
 
Kuprin, “Moloh” (Молох) öyküsünü 1896 yılının yaz-sonbahar döneminde 
kaleme alır, aynı yılın Aralık ayında da yayımlanır. Bu öyküde demokratik ve insani 
taraflarla birlikte emek ve sermaye, teknik gelişme ve entellektüellik, işçi sınıfının 
durumu ve mülkiyetler dünyasında ahlak, aile ve sosyal yaşam gibi bir dizi sosyal 
problem aydınlatılmaya çalışılmıştır.
69
 
 
“Moloh” öyküsü, önemli sosyal problemlere değinmesi, yerinde ve doğru 
tasvirleri ve isabetli tespitleri ile Kuprin’in sanatında dönüm noktası sayılan 
eserlerinden biridir. Realist sanatın zirvelerine doğru  ısrarlı ve başarılı bir çıkış 
gözlenir. Rusya’da proleter özgürlük hareketinin şafağında insanlık düşüncesiyle 
dolu, özgür ve bilinçli bir yaşam ideali ile bu eser XIX yy. sonu XX. yy. başı 
edebiyat tarihinde Rus eleştirel realizminin önde gelen eserlerinden biri olarak hak 
ettiği yeri almıştır. Kuprin, öyküsüyle Gorki’yi şaşırtmış, çağdaşlarından özellikle S. 
Sergeyev Tsenski’nin sanatına önemli katkılar sağlamıştır.
70
 
                                                           
68
 ibid, s. 122. 
69
 ibid, s. 125. 
70 
ibid, s. 146.
 
 

 Dönemin 
eleştirmenlerinden A. Skabiçevski, Kuprin’in Bobrov karakterinde 
tipik bir “Zamanımızın kahramanı” özelliği olduğuna işaret eder. Bunlar “aynen 20 
li 30 lu yıllardaki Onegin ve Çatski, 40 lı  yıllarda Rudin ve Rayski, 60 lı  yıllarda 
Bazarov gibi modern edebiyatın psikopat kahramanlarıdır ve şüphesiz çağımızın 
temsilcileridir.” 
71
 
Hikayenin kahramanı, N. Luker’in deyimiyle “çalışanlarını istismar eden 
kapitalist endüstriyel bir holding” için çalışmakta, ancak işini sevmemektedir. 
Sevdiği kadını da bu şirketin ahlak mefhumundan yoksun milyoner patronuna 
kaptırınca sinir krizi geçirir ve kalbi kırık bir şekilde yalnız kalır.
72
  
Konusal olarak “Moloh”, 1890’lara aittir ve o dönemin pek çok sosyal ve 
ekonomik sorununu yansıtmaktadır. 1800’lerin ikinci yarısı, endüstriyel patlamayla 
birlikte Rus kapitalizminin hızlı yükseliş  yıllarıdır. Rusya’daki demiryolu ağı 
genişledikçe, tekstil ve madencilik de gelişir, dolayısıyla Rusya’nın ihracatı  hızla 
yükselir. Fakat bu endüstriyel büyümeyle, yeni çalışan sınıf, topraklarından 
koparılarak getirilen fakir çiftçilerle oluşturulduğundan, 1891-92 açlığı baş gösterir. 
1890’lı yıllar ilk ciddi işçi grevlerine sahne olur. 1896 yılında 30 bin tekstil çalışanı 
greve gider. Yukoza’daki çelik işçileri grevini, 1892’de bölgenin kömür işçilerinin 
grevi izler. Kuprin her ne kadar bu grevlerden öykülerinde bahsetmemişse de, 
“Moloh”un sonunda, işçilerin isyanı ile çalışanlar arasındaki rahatsızlıkları 
yansıtmıştır. “Moloh”, Rus kapitalizmini 1800 lü yıllardaki endüstriyel girdabın 
bireysel açıdan değerlendirilişiyle ele alırken, aynı zamanda, teknolojik ilerleyişin 
sosyal etkileri, çalışan sınıfın ihmal edilmişliği gibi diğer konulara da değinir.
73
 
                                                           
71
 ibid, s. 147. 
72
 N. Luker, 1978, s. 39. 
73
 ibid, s. 39. 

 
Kuprin’in pek çok durumda eleştirilere maruz kalmasına sebep olan, erken 
dönem edebi ustalığı mevcut değildi. Edebiyat dışı faaliyetlerden bir türlü 
uzaklaşamıyordu. Sık sık meslek değiştiriyor, farklı meslekleri, farklı insanları 
tanıma, farklı  işleri deneme isteğine engel olamıyordu. F. İ. Kuleşov’un belirttiği 
üzere; “onun için ilginç olmayan bir meslek, ilginç olmayan bir insan yok gibiydi.”
74
 
Yeni bir iş ortamına girmekten, yeni insanlarla, onların işleriyle adetleriyle, dilleriyle 
tanışmaktan büyük keyif alıyordu. Elinde canlı, sıcacık bir kalp tutma ve onun 
atışlarını izleme isteğiyle devamlı bir yerden bir yere seyahat ediyor, biyografisinin 
karakteristik bir özelliğini teşkil eden gezgincilikten bir türlü vazgeçmiyordu.
75
 
 
Kuprin, Donbass’daki metalürji fabrikasındaki işinden ayrıldıktan sonra 
1896-1897 kışını Kiyev’de geçirir. Burada jimnastikle ve Fransız güreşiyle 
uğraşmaya başlar, bir atletizm topluluğu oluşturur. Bu sıralar, kurduğu topluluğa 
katılan Rus güreşçi  İvan Poddubnıy ile tanışır ve hayatının geri kalan kısmında bu 
güreşçiyle iyi ilişkilerini kesintiye uğratmaz. Jimnastikçilerle, atletlerle, güreşçilerle 
dostluğu ve devamlı irtibatta olması Kuprin’e pek çok eserini yazması için materyal 
imkanı sağlar.
76
 
 1897 
ilkbaharında Kiyev’den ayrılarak kısa bir süreliğine Odessa 
yakınlarındaki tanıdıkları Karışev’lerde yaşamaya başlar.
77
 
 Haziran 
ayında Kuprin, Volın vilayetinin Rovenskoye kasabasındadır. Burada 
malikane yöneticisi olmuştur ve tütün hasat işleriyle uğraşmaktadır. Fakat uzun süre 
bu işle uğraşmak sıkıntı verir ona. Balık avlar, avcılarla birlikte Polesya bölgesindeki 
ormanlarda ve bataklıklarda dolaşır, geceleri bir ateşin başında onların anlattıklarını 
                                                           
74
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 149. 
75
 ibid, s. 149. 
76
 ibid, s. 149. 
77
 ibid, s. 150. 

ve efsaneleri dinler, Polesya halkının adet ve geleneklerini öğrenir. Burada bir köy 
kilisesinde papazlık bile yapar. Yazın tekrar Kiyev’e döner, bir mobilya firmasında 
mobilya taşıma işiyle uğraşır, istasyonda hamallık yapar, hamallarla yakından 
tanışma fırsatı bulur. Sık sık ucuz pansiyonları ziyaret ederek her türlü gezginle 
kaynaşır, onların yaşam biçimi ve adetlerini öğrenir. Bu evsiz barksız kişilerle ve 
hırsızlarla kısa süreli tanışıklığı  hırsızlar aleminin yazılı olmayan kurallarını ve 
argosunu öğrenmesine yardımcı olur. Tüm bu malzemeleri de “Kiyevliler” serisinin 
son denemesi olan “Hırsız” (Вор) eserinde yazar.
78
 
 1897-1898 
yıllarında Kuprin, diş hekimliği ve protez tekniğini öğrenir. Aynı 
zamanda da yerel gazetelerde öyküleri, denemeleri, skeç ve makaleleri 
yayımlanmaktadır. 1898 yılı  kışında Kasımovskaya kasabasının Kurşa köyüne 
taşınır. Burada ilkbahara kadar kız kardeşi Zinaida İvanovna ve Kurşa Devlet 
Korusu’nda orman bekçisi olarak çalışan eniştesi S. Vata’nın yanında kalır. Bu 
zamana kadar “Olesya” (Олеся) öyküsü üzerinde çalışmakta ve ihtiraslı bir şekilde 
avla meşgul olmaktadır. Kurşa izlenimleri kısmen “Bataklık” (Болото) ve diğer bazı 
öykülerinde yansır.
79
 
 
Kuprin, kuzeyde geçirdiği bu oldukça sessiz tecrit yaşamdan sonra tekrar 
güneye döner. Haziran 1898 de tekrar Odessa’dadır. Buranın güneşi, denizi, balık 
avı, caddelerindeki kuru kalabalığı, konuşkan ve neşeli insanları onu cezbetmektedir. 
Odessa’da, kendisi gibi edebiyata yeni başlamış olan İvan Bunin ile tanışır. Bunin, 
Kuprin’i “Gece Nöbeti” öyküsünü yazmaya ve Peterburg’daki Mir bojiy dergisine 
                                                           
78
 ibid, s. 150. 
79
 ibid, s. 150. 

göndermeye ikna eder. Bunin, bu derginin yayımcısı A. A. Davıdova’yı 
tanımaktadır.
80
 
 1898 
Temmuz-Ağustos aylarında bir iş için Suma Harkov vilayetine gider. 
Burada Vasilyev takma adıyla yerel tiyatro grubunda rol almaya başlar. Yine 
parasızdır. Genellikle epizotlarda veya dilsiz rollerinde görev alır. Artık aktör 
olmuştur. Yeterince beslenemez, sıklıkla aç kalır, kulis arkalarında veya şehir 
parkında yatıp kalkar. Bu toplulukta çalışması  sırasında, aktör yaşamının kulis 
arkasını öğrenme fırsatı bulur.
81
 
 Suma’dan 
ayrıldıktan sonra önce Kiyev’e gelir. Burada kısa bir süre Ukrayna 
tiyatro grubunda suflörlük yapar, sonbaharda ise tekrar Odessa’ya döner. Limanda 
hamal olarak çalışmaya başlar. Karpuz, tuğla indirir dubalardan. Yeni dostlar ve 
ahbaplar edinir. Odessa limanında hamallar, hırsızlar, üçkâğıtçılar ve sokak 
müzisyenleri arasında çok enteresan biyografilerle tanışma fırsatı bulur. Tesadüfi 
işlerden elde ettiği kazanç çok azdır ve işsiz günlerinde yine sefil bir yaşantı 
sürdürmeye devam eder.
82
 
 
Odessa’dan sonra Yalta’ya, sonra yine Kiyev’e geçer. 1899 ilkbaharına kadar 
kısa aralıklarla burada kalır.  Kiyevlyanin gazetesinde aktif olarak çalışmaya devam 
eder. Şehirden şehire dolaşır durur. 1899 yılının ikinci yarısından itibaren Rostov Na 
Donu, Novoçerkask, Taganrog ve Novorossiysk’te bulunur ve genellikle Kiyev’e 
döner. Bu seyahatleri “Yol tabloları” (Путевые картинки) ve “Novorossiysk Silosu” 
(Новороссийский элеватор) denemelerinde izlerini bulur.  
                                                           
80
 N. N. Fonyakova, 1986, s. 19. 
81
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 151. 
82 
ibid, s. 151.
 
 

 1900 
yılının ilkbaharında, Nisan ayında Moskova Sanat Tiyatrosu artistleri 
Yalta’da turnede iken Kuprin de oraya gider. Burada Çehov, Gorki, Buninle ve 
doktor-yazar S.Y. Yelpatyevski’nin ailesiyle karşılaşır. 1900 yılı sonu ve 1901 yılı 
başlarında Odessa’dadır Kuprin. Orada 13 Şubatta Çehovla bir kez daha karşılaşır. 
Yurt dışına giden Çehov o sırada Odessa üzerinden Yalta’ya dönmektedir.Kuprin, 
Odesskie novosti gazetesinde çalışmaya başlar. 10 Nisan 1901 de Yalta’dadır ve 
hemen hemen her gün Çehov’un villasında bulunur.
83
 Çehov’un evinde Kuprin onun 
pek çok arkadaşıyla tanışma fırsatı bulur. Çehov, Kuprin’i her gün gelmesi ve sessiz 
bir ortamda yazılarını yazması için evine davet eder. Hatta genç yazarın parasız 
olduğunu tahmin eden Çehov çoğu zaman yemeğe kalması için ısrarcı olur.
84
 
Yalta’dan Moskova’ya, Kolomna’ya ve Tsaritsin’e gidiş gelişleri 1901 yılının 
ortalarına kadar devam eder. 
 
Temmuz sonunda Kuprin, Luhovitsa köyüne gelir. Bu köy Moskova’dan 137 
km. uzaklıkta ve Ryazan istikametinde bulunmaktadır. Bir süreliğine ormancı 
Yegor’un evinde ikamet eder. Ormancının kızı Paranka, çoban Vanya ve diğer köylü 
çocuklarına kendisinin geliştirdiği özel bir sistemle okuma yazma öğretir. Aynı 
zamanda Ryazan lehçesini öğrenir, köylülerle sohbet eder, Yegor ile av hakkında 
konuşmalar yapar, İncil okur, yeni öyküleri üzerinde düşünür, tamamlayamadığı 
“Villacılar” (Дачники) romanı üzerinde çalışır, sonradan yazacağı “Sirkte” (В 
цирке) öyküsünün konusunu ve tiplerini tasarlar. Bu öykü üzerindeki çalışmasını 
Ağustos ayı sonunda geleceği Yalta’da da sürdürür.
85
 
                                                           
83
 ibid, s. 152. 
84
 N. N. Fonyakova, 1986, s. 20. 
85 
F. İ. Kuleşov, 1983, s. 152.
 
 

 Eylül 
1901’de 
Jurnal dlya vseh dergisinin redaktörü V. S. Mirolyubov ile 
tanışır. Mirolyubov, Kuprin’e nesir bölümünün yöneticiliğini teklif eder. Bu teklife 
olumlu cevap verir, ama hemen Peterburg’a gitmez. Ablasının yaşadığı Kolomna’ya 
gider. Kısa bir süre sonra da Ryazan vilayetinin Zaraysk Kasabası’na kadastro 
çalışmaları yapmak üzere gider. Orman koruma komitesi adına orman bekçisi S. G. 
Nat ile birlikte çalışır. Her zaman olduğu gibi coşkulu bir ilgiyle, en ufak bir 
yorgunluk alameti sergilemeden çalışır. Ekim ayı sonunda orman ölçüm işleri 
tamamlandığında Kuprin, Kolomna’ya kız kardeşinin ve eniştesinin yanına döner. 
Biraz dinlendikten sonra Kasım ayı başında Moskova’ya gider. Burada edebiyat 
topluluğu “Sreda” nın toplantılarına katılır, N. Teleşov, İ. Belousov, L. Andreyev, F. 
Şalyapin gibi ünlü yazar ve sanatçılarla tanışır. Moskova Sanat Tiyatrosu’nda 
Çehov’un “Martı”, “Vanya Dayı” ve “Üç Kız Kardeş” oyunlarını izler. Bir ara 
Çehov’un tavsiyesiyle Moskova Sanat Tiyatrosu’nda görev almayı düşünse de 
sonradan vazgeçer.
86
 
 1901 
yılı Kasım ayının ikinci yarısında İvan Bunin ile birlikte Moskova’dan 
Peterburg’a geçer. Kuprin’in biyografisi pek çok yönden Gorki’nin biyografisini 
andırır. Petergburg’a gidişinden önceki beş yıl zarfında (1896-1901) aralıksız olarak 
bilinmeyenleri bilmek, görülmeyenleri görmek, Rus halkını oluşturan katmanları 
tanımak maksadıyla gezer durur.
87
 Kasım ayının bir pazar günü Bunin, Kuprin’e Mir 
bojiy dergisinin sahibi A. A. Davıdova’nın evine gitmeyi teklif eder. Kuprin, A. A. 
Davıdova hasta olduğu için onunla tanışamaz. Evde misafirleri kabul eden yirmi iki 
yaşındaki evlatlığı Mariya Karlovna ile tanışır.
88
 Bu tanışmadan sonra sık sık 
                                                           
86
 ibid, s. 153. 
87
 ibid, s. 154. 
88 
N. N. Fonyakova, 1986, s. 27.
 
 

Davıdova’lara gidip gelmeye başlar. Evin kızıyla aralarında bir yakınlık doğar. 24 
Aralık günü evlenme teklifi yapar. 31 Aralıkta teklif kabul edilir.
89
 3 Şubat 1902 
tarihinde Kuprin, M. K. Davıdova ile evlenir. Nikâh, Mihaylovskoye Topçu 
Okulu’nun kilisesinde kıyılır. A. A. Davıdova, bu ani evlilik kararını onaylamakta 
zorlanır. 24 Şubat 1902 tarihinde aniden kalp krizinden ölür.
90
 
 
Kuprin, bir yıl boyunca Peterburg’da Jurnal dlya vseh dergisinin nesir 
bölümünü yönetmekte, bu arada Mir bojiy dergisiyle de işbirliği içinde 
bulunmaktadır. Yazarlarla mektuplaşmakta, yine başkentteki yazar ve gazetecilerle 
tanışmaktadır. 1900 yılı ilkbaharından beri tanışık olduğu Çehov ile en dostane 
ilişkilerini sürdürmekte, sık sık Çehov’un evinde bulunmaktadır. Çehov ve Kuprin’in 
karşılıklı dostluğunu karşılıklı yazışmaları da pekiştirmektedir. Bu yazışmalar 1901 
Mayısında başlamış, Çehov’un ölümüne kadar kesintisiz devam etmiştir. Kuprin, 
Çehovla devamlı surette son toplumsal ve edebi olayları değerlendirmiş, haberleri 
paylaşmış, tavsiyelerini almış, yeni eserleri ile ilgili görüşlerini sormuştur. Daha 
önceden, 1899 yılına kadar Kuprin’in eserlerini okumamış olan Çehov, 1901-1904 
yılları arasında Kuprin’in edebiyattaki her adımını dikkatle takip etmiş, bazı 
eserlerindeki eksiklikleri dostça eleştirmiş, her yeni eserinin basılışından büyük bir 
memnuniyet duymuştur.
91
  
 Kuprin, 
Jurnal dlya vseh dergisinin yanı sıra o zamanın önde gelen pek çok 
dergisinde de boy göstermiştir. Özellikle devrin popüler aylık edebiyat dergisi Mir 
bojiy de sıkça yazıları yayımlanır.
92
 1903 yılı 3 Şubatında ilk kızı Lidiya doğar. 
                                                           
89
 ibid, s. 29. 
90
 ibid, s. 35. 
91
 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 189. 
92
 O. M. Mihaylov, 
Download 5.01 Kb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling