T. C. Ankara üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ bati dilleri ve edebiyatlari(rus diLİ ve edebiyati) anabiLİm dali
Download 5.01 Kb. Pdf ko'rish
|
- Bu sahifa navigatsiya:
- ALEKSANDR İVANOVİÇ KUPRİN’İN ÖYKÜ SANATI Yüksek Lisans Tezi
- T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BATI DİLLERİ VE EDEBİYATLARI(RUS DİLİ VE EDEBİYATI) ANABİLİM DALI
- ALEKSANDR İVANOVİÇ KUPRİN’İN ÖYKÜ SANATI
- İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III I. A. İ. KUPRİN’İN HAYATI 1 II. RUS EDEBİYATINDAKİ YERİ
- BÖLÜM I ALEKSANDR İVANOVİÇ KUPRİNİN HAYATI
- Tvorçeskiy put A. İ. Kuprina 1883-1907
T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BATI DİLLERİ VE EDEBİYATLARI(RUS DİLİ VE EDEBİYATI) ANABİLİM DALI ALEKSANDR İVANOVİÇ KUPRİN’İN ÖYKÜ SANATI Yüksek Lisans Tezi Ertuğrul Bostancı Ankara – 2004 T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BATI DİLLERİ VE EDEBİYATLARI(RUS DİLİ VE EDEBİYATI) ANABİLİM DALI ALEKSANDR İVANOVİÇ KUPRİN’İN ÖYKÜ SANATI Yüksek Lisans Tezi Ertuğrul Bostancı Tez Danışmanı Prof. Dr. Altan Aykut Ankara - 2004 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III I. A. İ. KUPRİN’İN HAYATI 1 II. RUS EDEBİYATINDAKİ YERİ 57 III. KUPRİN ÜZERİNE YAPILAN ÇALIŞMALARA GENEL BİR BAKIŞ 79 IV. SANATININ EVRELERİ VE ÖYKÜLERİ 90 V. ÖYKÜLERİN GENEL OLARAK KONULARI 141 VI. ÜSLUBU 177 VII. ANLATIM ÖZELLİKLERİ 205 SONSÖZ 228 TÜRKÇE ÖZET 230 RUSÇA ÖZET 232 İNGİLİZCE ÖZET 234 A. İ. KUPRİN’İN TÜRKÇEYE ÇEVRİLEN ESERLERİ 236 DİZİN 237 KAYNAKÇA 240 ÖNSÖZ Aleksandr İvanoviç Kuprin, XX. yy. başındaki önemli Rus yazarları arasında en çok tanınan ve eserleri en çok basılan yazarların başında gelir. Elli yıla yakın edebi yaşamında hala büyük bir zevkle okunan çok değerli eserler vermiştir. Şiirle başladığı edebiyat hayatında asıl çizgisini kısa öykü türüne kaydıran Kuprin, edebiyatın hemen her alanında faaliyet göstermiştir. Röportaj, makale, skeç, deneme yazarlığı, öykü, roman, gezi yazısı türünde verdiği eserler; okuyucuyu olayların geçtiği mekanlarda turistik bir geziye çıkarır neredeyse. 1883 yılında ilk şiir denemelerine başlayan Kuprin’in öykü türündeki ilk eseri Son Gala’dır. (1889).1894-1900 yılları arasında Kiev başta olmak üzere pek çok taşra gazetesinde muhabirlik, köşe yazarlığı vb. yapmış, hayatı tanıma uğruna pek çok işte çalışmıştır. Bu arada da çok değerli eserler vermeye devam etmiştir. 1901-1919 yılları arasında Rusya genelinde dolaşmış, edebi çalışmalarına devam etmiş, 1919 yılında Gatçina’da bulunduğu sırada Bolşevizm karşıtı Beyaz Ordu güçlerinin resmi yayın organı olan bir gazetenin redaktörlüğünü yaptığı için Bolşeviklerin şehri almalarını müteakiben ebediyen Rusya’yı terk etmek zorunda kalmıştır. 1919-1937 yıllarında Paris’te sanat hayatını sürdürmeye çalışan Kuprin yurt özlemini, eserlerini ve sanatını besleyen Rusya ortamından uzak kalışının sıkıntılarını daima hissetmiştir. 1937 Mayısında SSCB’ye dönen Kuprin artık hastadır ve hiçbir edebi eser veremez. 1938 Ağustosunda yemek borusu kanserinden ölür. On yedi yılı aşkın bir zaman Paris’te zorluklar içinde yaşamını sürdürmek zorunda kalan Kuprin, her ne kadar bazı Sovyet eleştirmenlerince tüm manasıyla değerlendirilmese de büyük bir yazardır. Devrinin olaylarına kayıtsız kalmamış, ama politize de olmamıştır. Fakir bir aileden geldiği için altyapı eksikliği vardır. Bir eleştirmen Kuprin için “Gorki gibi kendi üniversitesinde okumuş” demektedir. Doğrudur. Doymak bilmez bir hevesle klasikleri okumuş, gerçek yaşamı tasvir etmek için doğuştan gelen istidadını eğitmiştir. Çehov, Bunin, Gorki gibi öncü edebiyatçılarla dostluk kurmuş, girdiği edebi ortamlarda devamlı olarak sanatını geliştirmiştir. Tolstoy da ondaki yeteneği hemen keşfetmiş ve eserlerinin takipçisi olmuştur. Kuprin’in sanatıyla ilgili ülkemizde gerçekleştirilmiş orijinal bir çalışma yoktur. Türkçeye çevrilen eserleri de, sadece altı tane öyküden ibarettir. Çalışmamıza bu boşluğu bir ölçü de olsa doldurmak amacıyla başladık. Tezimizin Birinci Bölümü’nde Aleksandr Kuprin’in hayatını ele aldık. Yazarın Rus edebiyatındaki yerini İkinci Bölüm’de inceledik. Kuprin üzerine yapılan çalışmalar ve Kaynakça’da yer alan kitap ve makaleler Üçüncü Bölüm’ün konusunu oluşturdu. Dördüncü Bölüm’de sanatının evreleri ve öykülerine değindik. Beşinci Bölüm’de öykülerinin genel olarak konularına bakıldı. Üslubunu Altıncı Bölüm’de, anlatım özelliklerini de Yedinci Bölüm’de belirlemeye çalıştık. Sonsöz’den sonra Kuprin’in Türkçeye çevrilmiş eserlerinin listesini verdik. Çalışmamızda, yazarın önemli yapıtlarını ele aldık. Çalışmamızda kullandığımız edebi alıntıların tamamını Rusçadan bizzat çevirdik. İlk defa kullandığımız eser adlarının Türkçe karşılığından sonra orijinal Rusça adını da ekledik. “Aleksandr İvanoviç Kuprin’in Öykü Sanatı” tezinin oluşumunda değerli katkılarını esirgemeyen hocalarıma, özellikle de çalışmalarım sırasında büyük yardımlarını gördüğüm hocam Prof. Dr. Altan Aykut’a teşekkürü bir borç bilirim. BÖLÜM I ALEKSANDR İVANOVİÇ KUPRİN'İN HAYATI Aleksandr İvanoviç Kuprin 7 Eylül (eski takvime göre 26 Ağustos) 1870’de Penza eyaletinin Narovçat şehrinde küçük bir memur ailesinin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Babası İvan İvanoviç Kuprin 1834 yılında doğmuş, 1847 yılında 13 yaşındayken Temnikovskoye kasaba okulunu bitirmiş ve Spasskoye kasaba mahkemesinde büro memuru olarak işe başlamıştır. 1850 yılında aynı mahkemede kayıt memurluğuna geçmiş, 1855 -1860 yılları arasında Spasskoye hastanesinde posta memurluğu yapmıştır. 1859 sonu 1860 başında Narovçatlı bir toprak beyinin kızı Lyubov Alekseyevna Kulançakova ile tanışmış, 1860 yılı sonunda da evlenmiştir. İvan Kuprin Narovçat'a taşınmış, 1862 yılına kadar kasaba asilzadeleri başkanının posta dağıtıcılığı,1862 yılından itibaren de birleşik Krasnoslobodo- Narovçat Sulh Hukuk Mahkemesi sekreteri olmuştur. 1 Kulançakova ile evlendikten sonra Narovçat şehrinde iki küçük malikane sahibi olmuştur. 1861 yılında ilk kızları Sofya, 1863 yılında ikinci kızları Zinaida, 1866'da İnnokentiy, 1869'da Boris adlarındaki iki oğulları doğmuş, her iki erkek çocuğu da bebekliklerinde ölmüştür. Nihayet 1870 Ağustosunda geleceğin yazarı Aleksandr doğmuştur. 2 Yazarın anne tarafından ataları 1452 yılında III Vasiliy tarafından Tatarlarla ve özellikle de Kazan Hanlığı ile savaşmak üzere oluşturulan Kasımov Hanlığı'nın politik yaşamında etkin rol oynamışlardır. Vaktiyle varlıklı bir aile olmalarına rağmen Kulançakovlar zaman içerisinde, özellikle de toprak köleliği sisteminin kaldırılmasından sonra ekonomik yönden zayıf düşmüşlerdir. 1 F. İ. Kuleşov, Tvorçeskiy put A. İ. Kuprina 1883-1907 , Moskva, 1983, s. 6. 2 ibid, s. 6. Anne Lyubov Alekseyevna , enerjik, otoriter, bağımsız karakterli ve gururlu bir kadındır. Aynı zamanda dindar biri olarak kilisenin sabah ve akşam dualarına katılır, din adamlarının çevresinde bulunmasından hoşlanır. Lyubov Alekseyevna en küçük çocuğu ve evin tek erkek evladı Aleksandr'a büyük bir sevgi besler. Kuprin'in annesiyle ilişkilerinde de aynı sevginin izleri görülür: “Sorgu” (Дознание), “Askeri Öğrenciler” (Кадеты), “Kutsal Yalan” (Святая ложь) öykülerinde annesine yönelik övgü dolu, sıcak sözler bulunmaktadır. 3 Kuprin için annesi sadece anne değil, aynı zamanda akıllı ve aradığı bir sohbet arkadaşıdır. Sağlam bir muhakeme yeteneğine sahip olan Lyubov Alekseyevna kitap okumayı, toplumdaki olaylar üzerine kafa yormayı seven, kendi çevresine göre eğitimli bir kadındır. İnce bir estetik duygusuna sahiptir ve yaşayan konuşma dilini çok iyi bilir. Kuprin bir mektubunda annesinin bu özelliklerinden bahisle pek çok öyküsünde annesinden duyduğu kelimeleri kullandığını itiraf eder. Yine 1910 yılında yayımlanan Russkoye slovo dergisinin 137 nci sayısında yer alan bir mektubunda annesiyle ilgili şu satırlar bu tezi doğrular niteliktedir: “Sen bana şimdi çok gereklisin. Tecrüben, aklın değil, günümüzdeki tüm eleştiri çevresindekinden daha fazla inandığım içgüdüsel zevkin gerekli.” 4 Diğer taraftan Kuprin'in ruhsal gelişimine en büyük ikinci katkıyı anneannesi yapmıştır. Yazar çocukluk döneminde pek çok masal, hikaye, tarihi olaylar ve efsaneler dinlemiştir anneannesinden. Erken yaşta hayatını kaybeden babasının gelişiminde önemli bir rol oynadığı söylenemez. 5 3 ibid, s. 7. 4 ibid, s. 8. 5 ibid, s. 8. Baba İvan Kuprin 22 Ağustos 1871 tarihinde 37 yaşında ölür. Lyubov Alekseyevna Kuprina’nın Penza’da küçük bir çiftliği olmasına rağmen buradan çok az bir gelir elde etmektedir. Kocasının ölümünden sonra iki yılını Penza’da geçiren Lyubov Alekseyevna kızları Sofya, Zinaida ve oğlu Aleksandr ile birlikte Moskova’ya taşınır. Burada kız çocuklarını yatılı devlet okullarına yerleştirdikten sonra Aleksandr ile Kudrin Dullar Evi’nde kalmaya başlar. Daha sonraları “Kutsal Yalan” öyküsünde detaylı tasvirini yapacağı bu evde altı yaşına kadar annesiyle kalır Kuprin. 6 1876 yazında Razumovski Yetim Pansiyonu'na verilir, burada dört yılı geçer. Sonbahar- yaz dönemini yatılı olarak pansiyonda geçiren Kuprin, yaz tatillerini annesinin yanında geçirir. Annesi bazen birkaç aylığına Saşa ile Penza'daki çiftliklerine gider. Köyü, köy yaşamını ve doğayı seven Kuprin için bu seyahatler gerçek birer bayram niteliği taşır. Öyle ki 9 yaşındayken annesi askeri okul sınavlarına hazırlanması için yazın Moskova'da kalacaklarını söylediğinde; çok sevdiği köyüne gitmek üzere bir arkadaşını da ikna eder ve pansiyondan firar ederler. İki gün aç susuz şehirde dolaştıktan sonra kendiliklerinden pansiyona geri dönerler. Pansiyon döneminde Kuprin'in yaşamı boyunca spor ve sirk yaşamına olan ilgisinin başlangıcı sayılabilecek bir tanışma gerçekleşir: 1879 yazında Kudrin Dullar Evi'nde geleceğin ünlü palyaçosu ve hayvan terbiyecisi A. L. Durov ile tanışır. 7 Kuprin 10 yaşındayken askeri ortaokula girer. Buradaki yaşamıyla ilgili ayrıntıları “Askeri Öğrenciler” (Кадеты) adlı eserinden öğrenmek mümkündür. Zira Kuprin'in pek çok eseri otobiyografiktir. S. A. Vengerov'a yazdığı bir mektupta bu konudan açık bir şekilde söz etmektedir: “ ... Sadece şunu ekleyebilirim ki; hemen 6 V.N. Afanasyev, A. İ. Kuprin , Moskva 1972 , s. 5 7 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 11. hemen tüm eserlerim benim kendi biyografimdir. Bazen dış çerçeveyi uydurduğum olurdu, ama üzerinde çalıştığım tablo tamamen yaşamımdan alınan parçalardan oluşmaktadır.” 8 “Askeri Öğrenciler” öyküsü Kuprin'in sanatsal anıları olarak nitelendirilmekte ve yaşadığı sosyal şartları gösteren güvenilir bir kaynak olduğu değerlendirilmektedir. 9 Öğretmen kadrosunun bilgi ve davranış açılarından yetersiz, sarhoş, derslerde uyuyan, hatta içki bile içen insanlardan oluştuğu 10 bu ortamda bir tek edebiyat öğretmeni Mihail İvanoviç Tsuhanov (“Askeri Öğrenciler” (Кадеты) öyküsündeki Truhanov karakteri) bilgisi ve dersleriyle ön plana çıkar. Bu, otuz yıl boyunca Rus dili ve edebiyatı dersleri vermiş yetenekli öğretmen aynı zamanda 1865 yılında Moskova'da kurulan, Moskova artist ve dramaturglarını bir araya getiren edebiyat derneğinin de üyesidir. Edebiyat ve sahne dünyasında aklı, enerjisi, vicdanlı oluşu ve menfaat gözetmeksizin yaptığı çalışmalarıyla tanınır. 11 Kuprin, Puşkin'e, klasik Rus edebiyatına, yaşayan canlı Rusça’ya olan ilgisini öncelikle Tsuhanov'a borçludur. Geleceğin yazarı üzerindeki etkisi derin, güçlü ve yapıcı olmuştur. 12 Askeri okul yılları Kuprin'in karakterinin de oluştuğu yıllardır. Okulda yaşamın kendine has tecrübelerinden geçmiş, yaşamın sıkıntılarına karşı dayanıklılığı artmış, huysuz ve coşkun öğrencilerin argosunu, gelenek ve göreneklerini öğrenmiş, orijinal bir etik anlayışı geliştirerek kaşarlı üst sınıf öğrencilerine karşı koymak için kendinde güç bulmuş, o zamanki tüm eğitim sistemine karşı yüreği taşlaşmıştır. 13 8 ibid, s. 16. 9 ibid, s. 16. 10 ibid, s. 17. 11 ibid, s. 17. 12 ibid, s. 17. 13 ibid, s. 20. Okul yıllarında şiir yazmaya başlar Kuprin. F. İ. Kuleşov daha yedi yaşındayken kafiye ile ilgilendiğinden, hatta Razumovski Pansiyonu’nda yazdığı bir şiirin öğretmeni tarafından şair M. N. Soymonov'a gösterildiğinden, fakat şairin “bundan hiçbir şey olmaz” yorumuyla görüş bildirdiğinden bahseder. 14 Fakat genç yeteneğin okul yıllarında bir nevi vaftiz babası gibi hamiliğini üstlenecek şair L. İ. Palmin, sabırla onu dinler ve iyi niyetle yazdıklarını kontrol eder. Gençlik yıllarının ilk eserlerinden olan “Taç Giyme Günü” (На день коронации,1883) adlı şiirinde III. Aleksandr için yapılan taç giyme kutlamalarından etkilenmiştir. Gençliğinin verdiği coşkunluk ve saflıkla, Kuprin bu eserde Moskovalıların kutlamalarını ve çarın kutsallığını betimlerken, tanrıdan yeni hükümdarı kötülüklerden korumasını diler. 15 Sonraki şiirleri milliyetçilik, vatan, özgürlük, yurt ve millet sevgisi temalarını içerir. Örneğin, “Savaşçı” (Боец), savaş alanında ölmekte olan bir askerin söylediği bir kahramanlık monoloğudur. 16 Bu dönemde yazdıkları arasında, dönemin İç İşleri Bakanı ünlü Mihail Katkov’un III. Aleksandr ile olan toplantısıyla alay eden “Katkov’a Oda” (Ода Каткову) ve III. Aleksandr’a suikast düzenlemek isterken yakalanan teröristlerin idamından bir gün önce yazdığı “Rüyalar” (Сны) en önemlilerinden sayılabilir. 17 Kuprin’in erken dönem şiirlerinden hepsi vatanseverlik ve politika üzerine değildir. 1880’lerin pesimist şiirlerinin ortak motiflerinden olan melankoliklik, umutsuzluk, hayal kırıklığı, gibi temaları işleyen şiirleri de mevcuttur. Örnek olarak 14 ibid, s. 21. 15 ibid, s. 22. 16 ibid, s. 23. 17 N. Luker, Alexander Kuprin , Melborne, 1978, s.20. “Üç Mevsim” (Три времени), “Hayaller” (Грезы), “Boşuna Gözyaşları” (Слезы бесплодные) verilebilir. 18 Kuprin’in, bu dönemde ilk gençlik yıllarında yazdığı aşk şiirleri de bulunmaktadır. “Şafak” (Заря) , “İlkbahar” (Весна) ve “Sevimli Gözler, Gök Mavisi Gözler” (Милые очи, лазурные очи). Kuprin bu son şiiri Penza’da uzaktan bir akrabasına ithaf etmiştir. 19 Bu türlerin dışında kalan yazdığı komik şiirler de mevcuttur. “Maşa” bunlardan birisidir, ki sonraları kimseye okunmayacak diye not düşmüştür. 20 Her ne kadar genç Kuprin’in eserleri sanatsal değer yönünden zayıf olsalar da, bunlar Kuprin’in şahsi ve edebi biyografisinin aşamalarını göstermeleri açılarından değerlidir. Bu şiirler, genç Kuprin'in apolitik ve toplumsal sorunlara kayıtsız kaldığına dair ifadeleri de çürütecek özelliktedir. 21 Çarlık Rusya’sı döneminde askeri ortaokul ve lise eğitimi toplam yedi senedir. Kuprin 1886 yılında altıncı sınıfta bir yıl devre kaybeder. 1888 yılında harp okuluna başlar. Buradaki eğitim süresi ise iki yıldır. 1889 yılında dönemin tanınmış şairlerinden L. İ. Palmin , ilk hikayesi olan “Son Gala” (Последний дебют)’nın haftalık Russkiy satiriçeskiy listok dergisinde yayımlamasında Kuprin’e yardımcı olur. Gerçi bu hikaye yayımlandıktan sonra okul yetkililerden izin almadan yayım yaptığı için 2 gün süreyle hapiste kalır, ama bu olayla başına gelenler onun tanınmasını sağlar. Daha sonraları yazdığı otobiyografik çalışması “Harp Okulu Öğrencileri” (Юнкера) ve kısa hikayesi “Matbaa Mürekkebi” 18 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 29. 19 ibid, s. 30. 20 ibid, s. 31. 21 ibid, s. 32. (Типографическая краска)’ nde bu olayı nostaljik bir şekilde işlemiştir. 22 Aynı Palmin, Kuprin’den önce de Antoşa Çehonte (A. P. Çehov)’nin farkına varmış ve onu N. A. Leykin’in yönettiği Oskolki dergisine götürmüş, bilahare Russkiy satiriçeskiy listok dergisiyle çalışmasını sağlamıştır. 23 İvan Turgenyev’in Klara Miliç ve Çehov’un bir perdelik dramı “Tatyana Repina”ya ilham kaynağı teşkil eden, gerçek bir olay olan E. P. Kadmina adlı şarkıcının sahnede kendini zehirleyerek intihar etmesini, Kuprin de Lidiya Nikolayevna Golskaya karakteriyle “Son Gala”da işlemiştir. Ağdalı dili ve klişe karakterlerine rağmen “Son Gala”, ilerde Kuprin’de belirecek olan anlatım dinamizminin ilk belirtilerini verir. 24 Öyküde ayrıca olgunluk dönemi Kuprin'i için karakteristik bir özellik halini alacak küçük insan teması da ön plana çıkmıştır. 25 Her ne kadar Kuprin’in ilk büyük düz yazısı olan “Son Gala”da pek çok edebi hata, melodramatik pasajlar, doğal olmayan durumlar ve abartılı bir dil mevcut olsa da, bu eser onun küçük ve büyük karakterler, çok çeşitli mekanların betimlemeleri ve diyaloglarla yüklü karmaşık bir temayı çok başarılı bir şekilde işleyebilme yeteneği göstermesi açısından önemlidir. 26 Golskaya'nın istediği ve bir türlü bastıramadığı temiz aşk arzusunu sonraki yıllardaki pek çok Kuprin kahramanı da duyacaktır. Aşk, Kuprin'in tüm sanatının leitmotivi olacaktır. 27 1890 yılının yazında Kuprin, Aleksandrovskoye Harp Okulu’nu başarıyla bitirerek Podporuçik 28 rütbesiyle 46 ncı Dneprovskiy Alayı’na tayin edilir. Alay, esas itibarıyla Proskurov şehrinde konuşlu olmakla birlikte dört taburundan biri 22 N. Luker, 1978, s. 22. 23 N. E. Krutikova, A. İ. Kuprin , Leningrad, 1971, s. 9. 24 N. Luker, 1978, s. 23. 25 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 37. 26 N. Luker, 1978, s. 26. 27 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 39. 28 Çarlık ordusunda en küçük subay rütbesi sonbahar-kış sezonunda sırayla Gusyatin veya Voloçisk kasabalarına geçici göreve gönderilirdi. Bu kasabalar Avusturya sınırındaydı. Kuprin’in muvazzaf askerlik yaşamının büyük bölümünü geçirdiği Proskurov şehri dış görünüşüyle Gogol’un Mirgorod’unu andırıyordu: Kil ve gübre karışımıyla badanalanmış evler, sonbahar ve ilkbahar dönemlerinde geçit vermez çamur, pazar meydanının civarında eksik olmayan su birikintileri, yazın tozlu bir hava, üzerinde domuzların gezindiği kaldırımsız geniş sokaklar...Tüm bunlar hüzün ve keder veriyordu insana 29 Kuprin’in 1892-1894 yılları arasında görev yaptığı Voloçisk sınır kasabası 380 haneli, 3200 nüfuslu küçük bir kasabadır. Burada okul sayısının dört katından daha fazla kilise ve meyhane bulunduğu kaydedilir. Kuprin’e göre hiçbir haritada adı bile geçmeyen bir yerdir. Buraya subay ve askerler sürgün maksadıyla gönderilir. Bu küçük kasaba yaşantısı ve adetlerinin yansımaları Kuprin’in “Düğün” (Cвадьба), “Milyoner” (Mиллионер), “Marianna” , “Düello” (Поединок) vb. eserlerinde görülür. 30 F. İ. Kuleşov’un belirttiğine göre; bu ücra taşra köşesinde subay kadrosu hemen hiçbir şeyle ilgilenmez. Ne gazete, ne kitap okunur, ülke sorunlarıyla kafa yorulmaz. Subayların günlük yaşamı kendilerinin eğlencesi olarak gördükleri astları üzerinde kurdukları baskı ve otorite kısır döngüsünde tekdüze bir şekilde sürüp gider. 31 Yaşamlarına değişiklik getiren tek şey; yazın icra edilen tatbikatlardır. Eylül ayından itibaren yine yaşam votka, kâğıt oyunları, ufak şeyler yüzünden tartışmalar, sonu gelmez rütbe terfi konuşmaları, gönül ilişkileri ve yine votka ekseninde sürer 29 F. İ. Kuleşov, 1983, s. 39. 30 ibid, s. 40. 31 ibid, s. 40. gider. Tüm bu olayları Kuprin “Sorgu” (Дознание), “Marianna”, “Sefer” (Поход), “Uzatmalı Piyade Çavuşu” (Прапорщик aрмейский), “Sokaktan” (С улицы), “Düello”, “Düğün” öykülerinde ayrıntılı bir şekilde tasvir eder. 32 Elbette Kuprin de dört yıllık muvazzaflık yaşamı sırasında içki sofralarında bulunmuş, coşkulu oyun partilerine katılmış, gönül maceralarının kahramanı olmuştur. Ancak bu baştan çıkarıcı ortamda alkol batağına saplanmayacak, askerlerini dövmeyecek kadar kuvveti kendinde bulmayı başarmıştır. Prensip olarak da bedeni cezalara karşıdır Kuprin. Bu arada tüm yaşadıklarını da not defterlerine kaydetmeyi de ihmal etmez. Bunlar ilerideki edebi eserleri için en değerli hazine olacaktır onun için. 33 1891-1894 yılları arasında “Karanlıkta” (Впотьмах), “Ruh Hastası” (Психея), “Mehtaplı Gecede” (Лунной ночью), “Uzak Geçmişten” (Из отдаленного прошлого), “Gizli Tahkikat” (Негласная ревизия), vb. öykülerini yazar ve bastırır. Ayrıca “Zavallılar ve Kindarlar” (Скорбящие и озлобленные) romanını tasarlar. Şiir yazma faaliyetlerine ara vermeksizin devam eder. 34 Kuprin edebi yaşamının başlarında kendini şair olarak gördüğünü itiraf etmekte; kendisi için şiir yazmanın, düz yazı yazmaktan daha kolay olduğunu ifade etmektedir. 35 Çalışma hayatının üçüncü yılında Kuprin Hârp Akademisi’ne girmek için çalışmaya başlar. Böylesi belki de bu tekdüze hayattan kurtuluş için bir fırsat olacak, kendisine daha geniş ufuklar açacaktır. Esasında bu düşüncenin altında romantik bir aşk hikayesi yatmaktadır. Kuprin, Veroçka adında bir kıza aşık olmuştur. Kızın 32 ibid, s. 40. 33 ibid, s. 42. 34 ibid, s. 42. 35 M. K. Kuprina Yordanskaya, Download 5.01 Kb. Do'stlaringiz bilan baham: |
Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling
ma'muriyatiga murojaat qiling