MaâRİF (Mevlâna'nın Hocası) seyyid burhâneddin tiRMİZÎ Tercüme Ali Rıza karabulut


"Günahların için af dileyip istiğfar eyle!"


Download 1.12 Mb.
Pdf ko'rish
bet82/98
Sana09.02.2023
Hajmi1.12 Mb.
#1182074
1   ...   78   79   80   81   82   83   84   85   ...   98
Bog'liq
Maarif-Seyyid-Burhaneddin-Tirmizi

"Günahların için af dileyip istiğfar eyle!" âyeti, bu bilginin , af dilemeyi, 
kulluk etmeyi, yalvarıp sızlanmayı meydana getiren bilgi olduğuna delâlet eder. 
Kibirlenmeyi ve baş çekmeyi meydana getiren bilgi olmadığını da belirtir. Sanki şöyle 
buyurmaktadır: "Benden başka var eden, yok eden, öldüren-dirilten, fayda 
ve zarar veren, hatırlatan ve uyaran gördün mü hiç? Madem ki görmedin 
şu halde bilmiş ol ki, bütün bunları yapan benim, çünkü hiç bir şey 
kendiliğinden var olmaz ve kendiliğinden yok olmaz" Yine devamla 
"Âyetin manasını ihbarı bir emir olarak anla, taklitle elde ettiğin bilgiyi 
tam bir inançla görerek bil, böylece gerçek bir bilgi elde etmeye çalış!"
177
Bazıları (Sehl bAbdullah Tüsteri)
178
 
demiştir ki:
"Kendi bilginle bazı şeyler biliyorsun ya, şimdi kendinden ve kendi bilginden de 
yok ol! Benim ilmim ile bil! "Günahların için af dile!" Yani kendi bilginden ve 
kulluk belirtilerinden, günahlarından dolayı istiğfar et! Kendinden geçmek, kendi 
kulluğundan fani olmak şöyle gerçekleşmektedir:
"Eğer bana kullukta bulunmayı istiyorsan, bana yönel ve bana gel!" 
Bu daveti duyan kimse, bulunduğu duraktan yola çıkar, gelmeye koyulur, bu geliş 
kulluktur. Gide gide denizin kıyısına kadar geldi mi, "Daha ne yapacağım, nereye 
gideceğim?" diye sorar. Yüce Allah ona: "Ayağını denize bas!" buyurur. Denize 
ayak bastı mı, diğer ayağı karada oldukça, bu hal yine kulluktur, çünkü kendi isteği 
ile yürümekte ve yine kendi kuvvetiyle ayağını atmaktadır. Fakat deniz onu 
yakalayıp ayağı yerden kesildi mi, artık o yok olmuştur, gücü kuvveti kalmamıştır. 
Yok olmak, fani olmak ne demektir? Bundan böyle irâde ve hareketi kendisine âit 
değildir; kendi isteğiyle hareket edemez. "Güç ve kuvvet, evirip çevirme ancak 
Allah'a mahsustur" sözünün gerçekleşmesi demektir. Durum böyle olunca, geçici 
varlıkla var olmaktan, şu Tevhid sözünü, Kelime-i Tevhidi (yalnız dil ile) söylemekten 
istiğfar et! Artık hakîkî varlığa ulaştın, şimdiye kadar sen konuşuyordun, şimdi seni 
ben söze getireceğim, onu sana ben söylüyeceğim. Bazıları da: "Bilmiş ol ki..." 
sözü, kapkaranlık cehalet hayatını yaşamadan önce, nûrânî ilmin hayatı ile diri ol!" 
demektir.

Download 1.12 Mb.

Do'stlaringiz bilan baham:
1   ...   78   79   80   81   82   83   84   85   ...   98




Ma'lumotlar bazasi mualliflik huquqi bilan himoyalangan ©fayllar.org 2024
ma'muriyatiga murojaat qiling